Yeni Üyelik
2.
Bölüm

🇹🇷2🇹🇷Kardeşim

@zeynepinak9

UFUK KARAN YILDIRIM

"SANCAK HELİKOPTER BİN"

Albayım görevi kısa bir özet geçmesi ile helikopter Bi emrini vermiştim bende sonkez ablaya baş selamı vererek helikoptere binerek kapıyı kapattım
Helikopter havalanırken bizim götü kurtlular yine hareketlenmeye başladılar

Orhan:" Komutanım Sizce yumurta mı tavuktan çıkar tavuk mu yumurtadan"

Arif:" Yumurta tavuktan tabi olum"

Emre:" Bence tavuk yumurtadan komutanım yumurta olmasa tavuk nerde oluşucak"

Mert:" lan ula oğlum davuğ olmaza yumurdayı kim çıgaracak"

Ali:" Beyler bu ultra önemli muhabbetinizi bölüyorum ancak Bi susun da dinlenelim biraz be zaten orda davul zurna sesinden kafamız patlıycak"

Hala bana tripli gibiydi anlamıyırdu beni biliyordum çok istiyordu bir ailesinin olmasını ancak ben o değildim benim Bi aileye ihtiyacım yoktu benim alim vardı o bana yeter de artar bile

Kafamı yanımda oturan alinin omzuna kaydım ne kadar sert üniforma kafama batsa bile sorun değildi alinin şeftali kokusu her şeye bedeldi

Ali:" Sırnaşmak kedi gibi o aileyle görüşmen için elimden geleni yapıcam"

Kimsenin duymaması için kulağıma fısıldamıştı, iyice canımı sıkmaya başladı bu konu artık 6 yıldır biliyordum onları aliye geçen sene söylemiştim o zaman da çok ısrar etmişti ancak benim deli inadımı bildiği için Bi süre sonra bırakmıştı ancak son zamanlarda geri başladı bu ısrarlar

X:" Komutanım geldik iniş izni istiyorum"

Yerimden doğrularak derin bir nefes aldım işte geldik bu güne kadar ki tüm hayatımım alt üst olacağı şehire

"in aslanım in"

X'DEN

Helikopterin piste yaklaşması ile pistteki tüm askerler tek sıra oldu Alper Bi anlam veremiyordum kim geliyordu kim içindi bu şatafatlı karşılama tüm birlik piste toplanmıştı adete korkulu rüyası olan yüzbaşı, binbaşı ve albay ve generalde dahil hepsi bugün ayrı bir hazırlanmışlardı general ve albay göğüslerine tüm rozetlerini takmış, general her zamanki aşağlıycı bakışı bakışı yerine heycan ve gurur ile bakıyordu , helikopterin inişinin ardından general ve albay daha da dikleşirken geri kalan herkes bende dahil hazır ola geçtik

Helikopterin kapısının açılması ile helikopterden inen 7 kamuflajlı adam ile hayranlıkla onlara baktım hiç bir yerleri görünmüyordu sadece gözleri görünüyordu ancak hala asillerdi en son göz gör geldiğim adam ile dizlerimin bağı çözüldü adeta sol gözünün yarısı kahverengiydi ben şaşkınlığımı belli etmemeye çalışırken o çoktan önüne dönmüştü hepsi generalin önüne ip gibi dizildiler o farklı gözlü çocuk bir adım öne çıktı komutanları oydu sanırım yüzbaşı veya üstteğmen galiba yakup üsteğmen yakup general çocuğa gurur ile bakıyordu kim lan bu tirrek

Yakup General :"ASKER TEKMİL VER"

X:"BİNBAŞI UFUK KARAN YILDIRIM /İSTANBUL EMRET KOMUTANIM"

HAS O NASIL SES LAN BİRLİK İNLEDİ VE BİNBAŞI NE LAN

Komutanın ardından arkasındakilerde tekmil verdiler en son komutan tekrar birliği inleyecek şekilde bağırdı

Ufuk:" SANCAK TİMİ 4 ASTSUBAY, 3 SUBAY İLE EMİR VE GÖRÜŞLERİNİZE HAZIRDIR KOMUTANIM"

Yakup General :" sağol aslanım yerine geçebilirsin"

Ufuk:"EMREDERSİNİZ KOMUTANIM"

Komutan yerine geçtikten sonra general bir süre timi dövmekle alakalı konuşma yaptı anladığım kadarı ile bu Ufuk komutan TSK'nın en iyi komutanlarından biriymiş SANCAK timide dağların korkulu rüyasıymış

SANCAK timi dinlenmek için odalarına çekilirken bizim timde kafeterya ya indik

Korkut Yüzbaşım:" ya gördünüz mü aslanları"

Güney:" gördük komutanım gördükte kim bunlar bide o komutan ufuktu sanırım adı general nerdeyse önünde hazır ola geçti kim bunlar"

Korkut komutanım bir masal anlatacak gibi oturduğu yerde rahat bir pozisyon aldı ardından konuşmaya başladı

Korkut komutan :" Ufuk Karan YILDIRIM ve Ali KARAHAN bunlar can dostudur bunlar aynı yetimhanede büyümüş 2010 Mustafa paşaya bir saldırı olmuştu biliyor musunuz"

Hepimiz kafamızı salıyarak onayladık

Korkut komutan:" o gün o ikisi ordalarmış paşanın ölen korumaların silahlarını alarak 14 birisi 13 yaşında olmalarına rağmen yaklaşık 20 kişiyi katletmiş sadece ikisi, ardından Ufuk binbaşı 2014 de girdiği, Ali yüzbaşının ise 2015 de girdiği Kara Harp okulunu birincilik ile bitirmişler sancak timi 2020 de kuruldu, kurulduktan 2 hafta sonra çıktıkları bir görevde 2 kırmızı bültenle aranan teröristi ele geçirmişler ancak bir görev arkadaşlarını şehit vermişler ondan sonrada yüksek kovanın dağlarında tüm teröristlere almışlar intikamlarını söylentilere göre öldürdükleri teröristlerin kanlarından dağa bir yazı yazmışlar ' ŞEHİTLER ÖLMEZ VATAN BÖLÜNMEZ' "

Günay:" Desenize adamlar t*şşaktan yürüyemiyor "

Güney sonradan söylediği şeyin farkına vararak korkut komutana korku ile baktı

Günay:" Özür dilerim komut- "

Günayı bölen şey albay postasının kafeterya koşarak girmesi oldu

X:" Korkut komutan, Osman Albayım zafer timi 10 dk içinde avluya gelsinler dedi"

Hepimiz hızla yerimizden kalkıp teşizad odasına koştuk

YAZARDAN

Osman albay Ufuk ve Ali ile sohpet ederek zafer timin bekliyorlardı, albay ve Ali konuştukları şeye gülerken Ufuk sadece ayıp olmasın diye tebessüm etmekle yetindi avluya gelen zafer timi az önce helikopter pistinde uzaktan gördükleri timi şimdi yakından görmenin verdiği heycan ile hızlı adımlarla albayın ve binbaşın önüne gelerek selam durdular

Osman:" Rahat çocuklar oturun"

Başta oturmayan tim albayın emri tekrar etmesi ile hemen oturdular

Osman Albay:" binbaşım ali yüzbaşım buyurun anlat planınızı"

Ufuğun ve alinin ayaklanması ile herkez yerinde biraz daha dikleşti ali masanın bir başına Ufuk ise öpür yanına geçti

Arif sırt çantasındaki haritayı çıkartarak masaya serdi

Ufuk:" bu düğünün gerçekleşeceği alanın kuş bakışı haritası, düğün bir mahalle ve iki tarlanın arasındaki boş arazide gerçekleşecek iki büyük aşiretin barış için yaptıkları bir barış evliliği gibi bir şey, büyük ihtimalle saldırı mahalle tarafından gerçekleşecek ancak her ihtimale göz önünde bulundurucaz bu yüzden arif Orhan siz kuzey doğu daki buğday tarlasına kamufle olacaksınız Güney, Caner Güney batı tarafındaki tarlanın yanındaki ormanlık alana konuçlanacaksınız, ilhan, Yusuf, emre, sizde mahallenin düğün meydanına çıkan yollarında nöbet tutacaksınız murat aslanım sende meydanı en iyi şekilde görebileceğin bir yere yerleş geri kalanları düğünün içine dağılıcak anlaşıldı mı olabildiğince normal davranmaya çalışın kimsenin ruhu duymadan halletmemiz lazım bunu yoksa sulh bozulur savaş çıkar hiç bir hata istemiyorum ANLAŞILDI MI ASKER "

&" EMREDERSİNİZ KOMUTANIM"

Ufuk izin istercesine albaya baktı, albay onu kafası ile onayladı

Ufuk:" ZAFER TİMİ, SANCAK TİMİ ARAÇ BİN"

İki timde önlerindeki iki kirpi binmeye başladılar arkadaki araca zafer timi öndeki aracada sancak timi binmişti

Geçtikler sokaklarda yankılanan kürtçe halay şakıları ile kirpinin arka kısmında oturan sancak timinin delisi daha fazla yerde duramadı

Mert:" AHOO GOMUDANIM HA VALLAĞ BEN DURAMİM Bİ HALAY ÇEKMEZMİK"

Metin arkadan bağırışı ile arabayı süren emre ve yan koltuğunda oturan Ufuk güldüler

Ufuk :" Deli ya"

Ali :"ÇEKERİZ VALLAĞ"

Küçücük araçın arkasında 5 kişilik büyük bir halay kuyruğu oluşturdular araç deli gibi sallanıyordu mert aracın her yeri kapalı olduğu için az duyuldu sesten rahatsız olmuştu iyice bu yüzden kirpinin kapısını açtı ardından kaldığı yerde devam etti

Arkadan gelen zafer timi Bi anda açılan kapıdan gördükleri şeyle büyük bir şok yaşadılar 1 2 saat önce yeri göğü inleterek yürüyen adamlar şuan arabanın arkasına halay çekiyorlardı belalıdır diye yanına bile yaklaşmaya korktukları ali yüzbaşı boynundaki bereyi halay mendili yapmış halay başını çekiyordu Bi anda hepsi gülmeye başladı

Korkut Yüzbaşı:" bu adamlar tam Bi manyak"

Günay :"Haklısınız komutanım göründükleri kadar korkutucu birileri değiller"

Alper:" evet öyle"

Korkut Yüzbaşı :" Alper aslanım iyi misin sen sabahtan beri Bi garipsin"

Alper:" iyiyim komutan merak etmeyin"

Korkut Yüzbaşı :"iyi bakalım geldik gençler hazırlanın"

İki kiprininde düğün alanına gelmesi ile aşiret ağaçları onlara doğru gelmeye başladı komutanlar onlarla konuşmak için indiler Bi adam hızla gelip alinin alini sıktı

X:"hoş gelmişsiz gomutan"

Ali hızla elini çekip hazır ola geçti tüm askerler kirpinin önünde tek sıra olarak ufuğun arabadan inmesini beklediler ağalar askerlerin bu hareketine anlam vermezken arabadan inen iri yarı adamla anladılar ne yaptıklarını yanlış kişiyi komutan sanmışlardı Ufuk ağır adımlarla adamların önüne geldi avluda aslanlar gibi dim dik duran askerleri ve dev gibi komutanı gören herkez onları izliyordu bekar kızlar birbirlerine kaş göz yaparak askerleri gösteriyor, çocuklar hayranlıkla onlara bakıyordu

X:"Hoş gelmişsiz gomutan beni veli, Veli şamarağ samarğ aşiretinin ağasıyam"

Y:"Hoş geldiniz komutan bende Erdal, Erdal Arnas Arnas aşiretinin ağasıyım"

Ufuk :" Binbaşı ufuk karan, bugün bu bölgenin güvenliğinden ben sorumluyum içiniz rahat olsun"

Veli A:"Allah rağzı olsun siziden"

Ufuk :"Sağol amca sağol ama sizden bir isteğim olacak adamlarsınız tembihleyin askerine karşı çıkan en ufak bir zorlukta en ufak bir hakarette kim olursa olsun acımam, şehit namırın veya herhangi bir şekilde devlet aleyhine slogan atılırsa tüm tedbirleri aldım direk tutuklarım "

Adamlar birbirlerine baktı kaldılar hiç biri böyle bir şey beklemiyorlardı şimdiden anlamışlardır bu komutan varken onlara zeval gelmezdi

Erdal A:" Emin olur komutan biz herkez uyarırım merak etmeyin "

Ufuk:" Güzel o zaman paşa paşa geldi paşa paşa gideriz bizde"

Veli :" Buğrun Buğrun Bi soğuk ayran iğram edelim"

Ufuk arkasındaki adamlarına dönerek gözleri ile eksik var mı diye kontrol etti tam olduklarını görünce derin bir nefes aldı

Ufuk :" SANCAK, ZAFER RAHAT yürüyün dinlenelim biraz aslanlarım"

&"EMREDERSİNİZ KOMUTANIM"

İki timde kurulan up uzun masanın etrafındaki sandalyelere oturdular Ufuk ali ve korkut ise ağaçların oturduğu masaya oturup sohpet etmeye başladılar

Ali:" eee ağalar kaç çocuğunuz var"

Veli:" Benim 9 dene çocuğum vardır asker gardaş 2 si gızdır 7si oğlandır"

Erdal:" Benim 11 tane çocuğum var 2 kızım 9 oğlum vardır"

Korkut:" Erdal Ağa senin 8 oğlun yok muydu ben mi yanlış bilirim"

Erdal ağanın birden gözlerine bir hüzün oturdu Ufuk ve Ali her ne kadar bunu fark etseler bile belli etmemeye çalıştılar

Erdal :" Biri kayıp 2 yaşımda kayboldu onunda adı Ufuk karandı"

X:" Baba"

Gelen ses ile hepsinin gözleri sesin geldiği yere döndü bu Erdal beyin en büyük oğlu Musa'ydı

Erdal:" Gel oğlum gel askerler gelmiş sende tanış"

Musa babasının lafını ikiletmeden yanlarına doğru ilerledi arkası dönük oturan bir asker ve onun yanında yan bir şekilde oturan 2 asker daha vardı yanlarına geldiğimde 2 si ayağa kalktı ancak diğeri hala yüzünü yere sabitlemişti musa 2 askerle selamlaştıktan sonra o askerin yanına giderek elini onun görebileceği şekilde uzattı

Ufuk önüne uzatılan elle daldığı yerden kurtulacak ayağa kalkıp adamın gözlerinin içine bakarak ellini tutum sıktı

Musa gördüğü gözleri ile şokla adama baka kaldı ama en çokta sol gözüne takılmıştı en son kardeşinde görmüştü bunu masmavi parlak gözleri vardı kardeşinin ancak sol gözünde kahverengi bir leke vardı olabilir miydi bu şuan elini koparmak ister esine sıkan nerdeyse aynı ebatta oldukları adam onun yıllardır aradığım öz kardeşi olabilir miydi Musa kendine hakim olamadan istemsizce ufuğun duyabileceği şekilde fısıldadı

Musa:" Kardeşim, karanım"

------------------------------------------------------------------

YORUM VE OYLAMA YAPIN LÜTFEN

Loading...
0%