Yeni Üyelik
7.
Bölüm

🇹🇷6🇹🇷Ziyaret

@zeynepinak9

YAZARDAN

Samet:" Ya abi burda kalalım işte"

Ufuk :" Olmaz Samet ailenizin haberi yok endişelendirmeyin onları"

Samet yardım istercesine Canere baktı Caner de ne kadar gitmek istemese de çekiniyordu

Caner:" Şey Musa abimi arayıp izin alırsın sen"

Ufuk daha fazla iki kardeşin ısrarlarına dayanamıyarak kabuk edip muskayı aramak için yanlarından ayrıldı

HULK 💪aranıyor...

Telefonun ikinci çalmadan açıldı

Musa:" Abim"

Ufuk :" Naber"

Musa:" İyi hayırdır gece gece"

Ufuk :" Samet ve Caner burdalar"

Musa:" NE"

ufuk:" Bu gece burda kalmak istiyorlar haberin olsun"

Samet ve Caner ne konuşacaklarını merak ettikleri için bireye yerleşecek ufuğun dinlemeye başladılar

Musa:" Olmaz öyle şey rahatsız ederler sizi geliyorum şimdi alırım onları"

Ufuk:" Musa, izin istemedim senden kalıcaklar dedim haberin olsun diye aradım seni yarın kahvaltıdan sonra 'Gelmek isterlerse' getiririm"

Musa:" Ya ufu-"

Ufuk:" İyi geceler Musa"

Samet ve Caner şokla birbirlerine baktılar ilk defa biri Musa abisini konuşturmamıştı
Ufuk telefonu kapatarak yanındaki bahçe sandalyelerinden birine oturup cebinden çıkardığı bir dal sigarayı yakarak dudaklarına götürdü

Ufuk:" Ah başım çatlıyor amk"

Samet abisinin canının acıdığını duyunca saklandığı yerden çıkarak abisinin yanına doğru ilerleyip baş ucuna dikilip kafasını elleri arasına aldı masaj yapmaya başladı
Ufuk başta irkilsede gördüğü dövmeler ile rahatlayıp kendini kardeşinin ellerine bıraktı ellinde gördüğü
U.K.L.harfleri ile ufuğun aklı karıştı anlamını merak etmişti elini tutup bakmaya başladı harfleri göstererek

Ufuk:" bunların anlamı ne"

Samet utansa bile abisini geçiştiremiyceni anlamıştı Musa abisini bile sustura bilen biriydi o

Samet :" Ufuk, Karan, Leyla"

Ufuk gözlerinin yandığını hissetti ancak kendini tutmak zorundaydı kardeşinin önünde ağlıyamazdı onun yerine onu kendine çekerek sıkı sıkı sarıldı

Samet uzun zamandır kimseye sarılmadığın yeni fark etmişti ailesine hiç sarılmamıştı yıllardır, ama abisi ona sarılmıştı bu özlem gözlerini doldururken aniden açılan odanın kapısı ile ikili ayrıldılar

Mert :"Gomutanım"

Ufuk :"OHA LAN OHA HAYIRDIR OLUM CANINIZA MI SUSADINIZ "

Arif :" Kusura bakmayın komutanım ancak acil bir durum var"

Ufuk hemen yerinden doğrulup ikiliye doğru ilerledi

Ufuk :"Noldu"

Mert:"Evin önünde ahanda dört dene araba var"

Mertin dedikleri ile ufuğun içine bir korku düştü ölüm veya başka bir korku değildi yeni buldu 3 canına bir şey olma korkusuydu bu hemen arkasını dönüp üçüne doğru konuştu

Ufuk :"Beni takip edin"

Ufuğun hızla merdivene yönelmesi ile üçlü hiç itiraz etmeden onu takip ettiler
2 kat inip bodrum gibi bir yere gelmişlerdi Ufuk hemen kapının yanındaki dolabın önünde olan kutuları çekip dolabı itekleyerek bir kapı ortaya çıkardı

Ufuk :"Burda kalacaksınız ben gelene kadar da sakın çıkmayın eğer olurda gelmezsen içerde bir telefon var ona kayıtlı bir numara var kadir albayın numarası o onu arayıp yardım isteyin"

Özellikle kereme bakarak söylemişti bunu, kerem üstüne yüklenen sorumlulupu fark ederek kafası ile onayladı

UFUK KARAN YILDIRIM

Bodrum kapısını kitlediğimden emin olarak yukarı çıktım tüm tim silahlarını almış camlara ve kapılara mevzi almışlardı bende vestiyer in hemen arkasındaki gizli silah dolabından silahımı alarak dış kapıyı hafif aralayıp dışarıya baktım tanımıyordum bunları

Emre:" Komutanım ne yapalım"

"Soralım bakalım dertleri neymiş"

Ali dolaylı yoldan aldığı emirle kafasını menvi aldığı yerden hafif çıkararak bağırdı

Ali:" KİM OLDUĞUNUZU SÖYLEYİN VE SİLAHLARINIZI YERE BIRAKIN AKSİ TAKDİRDE İKİNCİ BİR UYARI OLMUYCAK"

Adamlardan ses gelmeyince hepimiz çatışma için hazırlanmıştı benim atışımla başlıycaktık ancak martin sesini duyunca ona odaklandım

Mert :" Belki Türkçe bilmiyorlardı gomutanım birde ben gonuşam müsaadenizle"

"tamam bide öyle deniyelim, gözünüzü üstlerinden ayırmayın ama sakın"

&:"Emredesiniz Komutanım"

Mert:" HÛN KÎ NE, ÇEKÊN XWE DEYNIN AN JÎ EM Ê GULEBARAN BIKIN"

Mert in konuşmasının sonra bir süre daha sessizlik ardından bir adamın sesi duyuldu

X:"EZ AGASIYAMÊ EŞÎRA KARABEY IM, KURÊ MIN LI VIR E, WÎ BIDE ME, EM BI BÊDENGÎ BIÇIN"

Murat:" Ne diyor lan"

Mert:" Karabey aşiretinin ağasıymış oğli burdaymış onu istir"

Murat :"O kim lan"

Ali:"Azad önce gelenlerden biri"

Orhan :"Komutanım napıyoruz"

"mert söyle dışarı çıkıcam ateş etmesinler"

Mert:"FERMANDARÊ ME TÊ, GULE BERNADE"

X:"Temam, bila were"

Mert:"Tamamdır komutanım"

Silahımın namusunu yere çecirtip koltuğumu altına sıkıştırarak dışarı çıktım her ne kadar üstümde üniformam olmasada asker yeşili bir tişört ve askeri
pantolon vardı bu bile bir korku sallıyordu arkamdan gelen mert ile onlara yavaş ve sakin adımlarla ilerleyip en öndeki 50 55 yaşlarındaki adamın önünde durdum

"Derdin ne Ağa hangi akla hizmet evimi basıp devletin askerine silah çekersin"

Mert:"Çi yê te heye Axa, tu dixwazî bi kîjan aqilî xizmetê bikî û biser mala min de bikişînî û çekê bikişînî ser leşkerên dewletê?"

X:"Bibore qumandar, me nedixwast em vê bikin, lê te kurê min bir"

Mert:"Üzgünüm komutanım, bunu yapmak istemedik ama oğlumu aldınız"

"Biz almadık oğlun kendi geldi kendi rızasıylada burda kalacak istediği vakit geri gelir"

Mert:"Me negirt, kurê te bi tena serê xwe hat, ew ê bi dilxwazî li vir bimîne, kengî bixwaze wê vegere."

Adamın konuşmasına fırsat vermeden tekrar konuştum

"Şimdi git kapımdan Ağa oğlum gelmek isterse yarın burnu bile kanamadan sapa sağlam getiririm"

Mert :"Here niha, ger kurê min bixwaze were ber deriyê min, ez ê sibê wî bînim ser seleteyê bêyî ku xwîn ji pozê wî jî biherike"

X:"Temam, fermandar, bila wekî ku tu dibêjî BI HEV RE BICIVIN EM DIÇIN"

Bütün adamların arabalara doluşup ordan ayrılmaları ile rahat bir nefes vererek hızlı adımlara eve girdim silahımı bırakarak bodruma kata indim

FATİH ARVAS

Musa abimden Samet ve Canerin ufukun yanında olduğunu öğrenir öğrenmez ömerle ve yağızla buraya gelmiştik ela da gelmrk istemişti ancak babama onun için açıklama yapamazdık

Girdiğimiz evin önündeki arabalarla tedirgin olmuştuk arabanın hızını bira daha arttırdım ancak adamların arabaya binip ordan ayrılmamaları ile rahat bir nefes verdim

Ömer:"Abi kovmazlar bizi dimi"

"Yok ya niye kovsunlar"

Yağız :"Dimi yani bizde onun abisiyiz"

"Aynen hadi saçma sapan şeyler düşünmeyi Bırakında hadi inin"

Hepimiz arabadan inip kapıya doğru yürümeye başladık

Ömer:"Ellerim titriyor lan"

Yağız :"Al benden de o kadar, topuğumuza sıkmaz inşallah"

Ömer:"Abartma be"

Yağız:"Abartma mı!? Musa abimin ne dediğini unuttun mu dedeme benziyormuş dedemin kaç kere bizi vurmakla tehtid ettiğini Bi kerede gerçekleştirdiğini unuttun mu abicim"

Ömer :"Yok be vurmaz ya, vurmaz dimi lan"

Onları o saçma muhabbetine yalnızca göz devirdim ufuğun öyle biri olmadığına eminim
Nihayet geldiğimiz kapıyı çalarken bende ufaktan heyecanlanmaya başlamıştım gelen adım sesleri ile kendimi azda olsa toparlamaya çalıştım kapının açılma sesi ile üçümüzde oraya baktık ancak görmeyi beklediğimiz manzara asla Üstü kanla kaplı bir Ufuk Karan değildi

----------------------------------------------------------------------

Arkadaşlar bu hikaye çok beğenilmedi sanırım böyle devam ederse bu hikayeyi yarıda bırakıcam 😕


Loading...
0%