@zeyneppykit
|
Herkese merhabalar Oy ve yorum yapmayı unutmayın lütfen benim için çok değerli hepsi Umarım hoşunuza gider ve okumaktan keyif alırsınız iyi okumalar dilerim Varsa yazım yanlışlarım için özür dilerim. ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ 🎶 Ah aah, sadece ritimler ölene dek birbirini takip eder (takip) … Kapılar şaibeler dolu, açabilsem onu Gecemi gündüzüme katabilsem Yaşayamadığım bi' çocukluk borçlusun, hayat Onu elinden alabilsem, kader İçim dert dolu, dert Bunu keşke bi' bana saklayabilsem Yaralarım yeni Dostuma güvenip istiyorum onun üzerini sarabilsem ama hayır … Sadece ritimler ölene dek birbirini takip eder ....🎶
Kübradan; Pazartesi sabahı annemin yeni eşinin yani Tufan Saygunun evine taşınıyorduk daha doğrusu annemin iki gün sonraki yeni eşi çünkü daha düğün yapılmamıştı. Sadece nişan yapılmış ve düğün organizasyonu yapılıyordu. Annemle Tufan abinin yani üvey babamın zevkleri tamamen farklı olduğundan çok zor seçimler yapılmış hatta neredeyse yapılan her seçimde tartışma yaşamışlardı ve bizde artık bu tartışmaların sonunun gelmesini istediğimiz için Arda ile ortak bir yol bulup onlara sunuyorduk. Allah'tan çoktan her şeye karar verilmiş sadece düğün gününü beklemek kalmıştı. Her neyse, şuan müzik dinleyerek yeni evimize gidiyorduk açıkçası evimiz derken hiç yabancılık çekmiyordum çünkü Tayfun abi ve Arda bana gayet sıcakkanlı davranmışlardı ki onlara kısacık sürede alışmıştım zaten. Arda'yla aramızda iki yaş vardı ona abi demiyordum, abimdi tabiki onun hakkında öyle saçma şeyler düşünmezdim, düşünemezdim. Ama çekici olduğu da yalan değildi yani, abim abim o benim bee. Arda cana yakın gözüküyor öyle de davranıyordu amaa o kalbi o kişiliği varya tam bir odun du ne odunu la kereste bu ruhsuz köpek gibi aynı. Ama iyi çocuktu yani Tayfun abi ile annem tanışalı çok olmamıştı, tanıştıktan 1 hafta sonra sevgili oldular 2 hafta sonra ailelerimiz tanıştı. 4. haftada beraber ilçe dışına iki günlük tatile çıktık ve o tatilde Tayfun abi evlenme teklifi etti düğün işleri ise o kadar hızlı ve o kadar karmaşık şekilde tamamlandı ki ama eninde sonunda tamamlandı yani. Eh iki ay sonunda nişan yapıldı ve iki gün sonra düğün başlayacak. Tufan abi çok zengin bir iş adamı özellikle iş konusunda çok ciddi birisi hatta onu bir keresinde telefonda iş çalışanı ile konuşurken duymuştum , adam o kadar dediğim dedik o kadar ciddi ki çalışana söz hakkı bile vermedi resmen. Bu arada annem ile Tufan abi tanışmadan iki ay önce Tufan abinin eşi vefat etmiş ve herkes tufan abiye sper almış durumda çünkü eşi öleli o kadar az zaman geçmiş ki. Ama haklılar bence çünkü bana yapılsa bende ahirette hakkımı helal etmezdim. A bu arada benim babam yaşıyor, hala hayatta, annemle babam görücü usulü evlenmişler aslında daha çok bir iş anlaşmasıymış. Annemin babası içkici, alkol bağımlısının teki ve aynı zamanda kumar oynayan mallardan birisiymiş ki en sonunda kumar masasında annemi satmış. Bu annemi alan adamda şans eseri düşmanları tarafından içeceğine atılan hap ile daha annemi göremeden vefat etmiş fakat annem geri o eve dönmek istemediği için o adamın oğlu ile evlenmek zorunda kalmış. Aslında adamın oğlu teklif etmiş evlenmeyi anneme babam yani ama baba demeye dilim dönmüyor. O kadar soğudum ki ondan anneme yapılmadık şey bırakmadı resmen, herneyse annemin eski eşinden o kadar da bahsetmek istemiyorum kendisi anneme yaptığı kadar banada çektirdi zamanında onu daha fazla düşünerek moralsizlik durumuna girmeyeceğim şimdiden. Sonuçta çoktan hayatımızdan çıktı. Araba durduğunda geldiğimizi farkettim ve yan koltuktan çantamı alıp arabadan indim. Arabadan inmemle bagajın sertçe kapanması bir oldu, hızlıca arkama dönüp baktım Arda valizleri indirmiş saf saf bakıyordu Kübra: Ne yapıyon ya korkuttun manyak Arda: Afedersiniz Kübra hanım huzurunuzda kusur işledim özür dilerim sizin valizlerinizi alıyordum yardım etmek amacıyla, afbuyrun yeniden! Daha sonra başını eğdi ve hafifçe güldü ne güzel ya dalga geçsin benimle oh Kübra: ah tabi affedebilirim seni ama tek bir şartla.. Arda: Ya çok merak ettim şartınızı neymiş o şart? Kübra: HAVLASANA Arda: Yaw yürü git şuradan Ufaktan düşündü sonra konuşmaya devam etti Arda: Yada dur be sana şu valizleri indirene kadar süre veriyorum kaç bence Tabiki ilk söylediği anda korkmamıştım fakat önlem almakta fayda var sonuçta Yavaşça bir iki adım geriledim ve kendimden ödün vermemek için ukala bir tavır alıp konuşmaya başladım Kübra: Ne için kaçacakmışım pardon ? Arda sakince bana baktı ve cidden soruyormusun der gibi bir bakış attı daha sonra yana yatırdığı başını kaldırıp yüzüme doğru eğildi ve konuşmaya başladı Fısıldayarak Arda: Köpekler sadece havlamaz Kübra hanım adamı liğme liğme edene kadar parçalarlarda Hahah çok korkuyorum şuan elim ayağım titriyor yani anlatamam (!) Ben hiç sakinliğimi bozmadan aynı zamanda gülerek imalı imalı konuşmaya başladım Kübra: Ha sen köpek olduğunu kabul edebildin yani Yüzü bozuldu çok komikti ama toparlaması gerektiğini anlamış olacak ki 5 veya 6 saniyelik bir sessizlikten sonra ağzını araladı Arda: ha sen yeni avım olduğunu kabul ettin yani Bana bakıp sırıttı, tamam kabul o kazandı ama son söz kozu bendee Kübra: Ay çok boş konuştun katlanamıycam biliyomusun git ötede havla madem çok meraklısın köpek olmaya Dedim ve kovalamaya hazırlandığını farkettiğim anda koşmaya başladım ben olabildiğince hızlı koşarken birden sweatshirt'ümün kapşonundan tutmasıyla yenildiği mi anladım ama ben pes edermiyim etmeem ona doğru dönüp Kübra: tamam sen kazandın affe.. Kazanmışlık ifadesini yüzünde gördüğüm ilk an kapşonumu tuttuğu kolunu kavrayıp öyle böyle ısırmadım Arda: AAAG NAPİYON DELİ MANYAK, APTALMİSİN AAAGH Kübra: hakettin abim Tam öcünü alacakken tufan abiyle annemin sesleri gelmeye başladı içerden yine kavga ediyorlardı Arda ile birbirimize bakıp Arda'nın sessizliği bozması ile konuşmaya başladık. Arda: ne dersin gidelimmi yanlarına İçimi çektim ve konuşmaya başladım içimi çekmemden bıktım artık ifadesini anlamış olması lazımdı Kübra: bence gidelim çünkü bunlar evlenmeden boşanacak yoksa. Ufaktan güldü ve hak verdiğini işaret eder gibi kafasını salladı Arda: durmamız hata Dedi ve ikimiz de eve girdik annemlerin yanına salona gittiğimizde ben kapıya yaslanıp konuşmaya başladım Kübra: ooooo siz de evlenmeden boşanacaksınız herhalde ne oldu yine ne bu kavga gürültü? Daha sonra arda içini çekip kapının hemen yanındaki deri kahverengi koltuğun kenarına oturdu Arda: gerçekten nereye gidecek bu ne oldu yine aranızda? Tufan abi bize bakıp adeta yardım çığlığı atar gibi sessizliğini konuşturdu ama en sonunda annem birşey demeyince durumu açıklamaya başladı Tufan: hanımefendi düğün pastasını beğenmedi ondan tartışıyorduk gelir gelmez Annem tufan abiye ciddi olamazsın bakışı atıp saçlarını geriye doğru savurdu ve bize döndü Esra: ben çikolatalı pasta sevmiyorum ve bunu her seferinde belirtiyorum ama inatla meyveli pastanın üzerine çikolatalı sos döküyorlar neymiş yapmak 4 günlüğüne almış düğün gününe yetişmezmiş hayır anlamadığım şey madem yapamayacaksınız düğün gününe kadar o zaman ilk yaptığınızda verilen tarife uygun yapsaydınız. Tamam annem çok haklıydı sonuçta oda hayatını ilk defa yaşayacaktı, Tufan abi onun ilk eşi olmasafa isteyerek evlendiği ilk kişiydi ve bu düğüne çok değer veriyordu değer verdiği kadar da heyecanlıydı o yüzden onu anlayışla karşılamam gerekiyordu fakat çözüm sunulmazsa bu kavga biteceğe benzemiyordu O yüzden olayı daha fazla kurcalamadan çözüm sunma kararı aldım ve hafif bir tebessüm sunarak konuşmaya başladım Kübra: annecim tamam haklısın ama bak sen ne diyorsun 4 günde yapılan pasta iki gün sonraki düğüne nasıl yetişsin e farklı bir pastaneden farklı bir pasta siparişi verilebilir veya farklı bir pasta alınabilir sonuçta Tufan abi teşekkür eder gibi baktı ve başı ile onaylayıp ağzını araladı Tufan: ben de aynısını diyorum zaten tamam illa o pasta olmak zorunda değil fakat o pastanenin aynı pastayı yetiştirmesi zor hatta imkansız neredeyse. Tam annem konuşacaktı ki araya girdim çünkü annemin kavga edeceği zaman yaptığı o kollarını beline getirmesinden sesini yükselteceğini anlamıştım Kübra: annecim ben de birazcık içeri gel beraber oturalım istersen, hem sana anlatacaklarım var. Dedim ve o gergin ortamdan annemi çıkarttım aslında çok saçma bir sebepten kavga çıkmıştı neyse bu da halledilir düğün günü telaşesi diyelim. Annem ile mutfağa geçtikten sonra birazcık sohbet ettik diyecek bir şey bulamadığım için kendi odamdan konu açma kararı aldım gerçekten ben nerede kalacaktım bana ayrı bir oda hazırlanmıştı ama her şeyim değişmişti gardırobum kıyafetlerim ayrıca odamın yerini bile bilmiyordum hem konuyu unutması için hemde odamın yerini öğrenmek için annemden odamın yerini öğrenmem lazımdı Ayağa kalktım ve dolaptan aldığım suyumu içtim sonra anneme dönüp konuşmaya başladım Kübra: anne ben nerde kalacağım benim odam nerede tam olarak Annem düşünceli ifadesinden kurtulup bakışlarını bana çevirdi ve Esra: gel kızım göstereyim hem daha mobilyalara karar verilmedi senin seçmene karar verdik tufan abimle Suyumdan bir yudum daha alıp yüzümdeki gülümsemeyi büyüttüm ve hadi gidelim der gibi başımı yana doğru savurup ağzımı araladım Kübra: tamam hadi hemen gidelim ozaman çok heyecanlandım bak şimdiii Annem hızla ayağa kalkıp yanıma geldi ve omzuna dokunup yanımdan geçti odanın kapısından çıkarken konuştu Esra: e hadi gel bakalım Kübra hanım yeni odana bakalım Annemle beraber üst kata çıktıktan sonra soldan ikinci kapıdan içeri girdik Oda tam anlamıyla efsane bir şeydi koyu gri duvarlar ve siyah başlıklı kocaman bir yatak ve yatakla cam kenarının arasını açan siyah gri kodlamali komodin aynı zamanda tavandan zemine kadar olan camlar yatağın yanında hem priz hemde komodinin karşı tarafında bir sehpa olması beni çok mutlu etmişti odanın biraz daha içerisine doğru ilerleyince duvarlara gömme gardrop'u ve hemen yanındaki giyinme odasını farkettim gerçekten hayallerimden daha güzel bir odaydı giyinme odası haricinde odada küvetli banyo vardı ne yalan söyleyeyim daha önce hiç küvette duş almamıştım. Fakat onun haricinde oda bomboştu yani yerde halı veya odada çalışma masası bile yoktu. Hatta adım seslerimiz odanın içinde yankılanıyordu. Yatağa doğru yürüyüp oturdum ve anneme bakıp konuşmaya başladım Kübra : anne bu oda çok güzel ama gerçekten çok büyük, büyük odaları severim hayır hiç sıkıntı değil fakat hiçbir şey yok bir sadece yatak ve komodin. Dolaplar duvara gömme yer kaplamıyorlar ve o da aşırı boş duruyor bu mobilya işini hemen bu gün halledemezmiyiz? Mesela düğün için pasta seçtikten sonra yani. Annem bıkkın bir bakış atıp konuşmaya başladı Esra: bu gün tufan abinle biraz işimiz var onu hallettikten sonra seni almaya geliriz ordanda mobilya bakmaya gideriz ne dersin kızım Annemlerin işi biraz gözümü korkuttu açıkçası orda bile tartışacaklarını düşünüyordum bizzat o yüzden anneme kendime göre ufak bir uyarıda bulunmam gerekti . Saçlarımı toplarken konuşmaya başladım Kübra: olur anne olur ama bişey daha var bak ben seni kavga uzamasın diye ordan çıkardım ama siz hep böyle kavgamı edeceksiniz hemde evlenmeden aranıza karışmak istemiyoruz ardayla ama bu aralar tartışmadan bir saniye bile geçirmiyorsunuz birazcık sakin olun lütfen. Annem onaylar gibi bakışlar atıp aynı zamanda içini çekti ve tebessüm ile konuşmaya başladı Esra: tamam kızım tamam anladım ben seni ama merak etme bizim aramız böyle konular için bozulmaz ayrılığa gitmez, yani umarım. Umarım demesi gözümü korkutmak içindir diye geçirdim içimden daha doğrusu öyle olmasını umdum Ve tebessümüne karşılık olarak bende ona güldüm ağzımı aralayıp Kübra : tamam annecim senin dediğin gibidir elbet. ama cidden anne bu da çok boş ben burada çok bunalırım ya daha küçük bir odaya geçeyim ya da buraya yeni mobilyalar alalım Annem onaylar bakışlarla konuştu Esra : tamam kızım pastaneden dönüşte bakarız bir şeyler Dedi ve kapıya doğru yöneldi ben de kendimi yatağın üzerine attım tamam oda boştu bu beni rahatsız ediyordu hatta içimi karartıyordu fakat bu yatak aşırı rahattı hatta saatlerce hiçbir şey yapmadan burada yatabilirdim ama kapının aniden açılmasıyla irkildim ve bunu kimin yaptığına bakmak için (gerçi bakmama gerek bile yoktu tabii ki ardaydı) kalktım. Arda: oohooo vay tembel sen şimdiden uyursan işimiz zor, kalk hadi yemek vakti Sızlanarak başımı kaldırdım ve karşımda duran ardaya sinirli bir bakış attım Kübra: o kapı orda sadece odayı kapatmak için durmuyor canım kapı çalmak diye birşey var biliyormusun Arda bir bana birde kapıya baktı daha sonra bana dönüp Arda: iyi be çıkıyorum sanki çok meraklıyız sana, ama yemeğe geç kalma 15 dakikan var inmek için hızlı ol hadi diyip Arkasına döndü ve odadan çıktı Odadan çıktı ama ne yapmadı Evet KAPIYI KAPATMADI Arkasından sinirlice bağırıp Kübra: O KAPI SEN GELDİĞİNDE KAPALIYDI YALNIZ! Ve koridordan bi ses yükseldi Arda: KALKTA KAPAT GELEMEM GERİ hiç cevap verme gibi bir niyetim yoktu kalkınca kapatırdım kapıyı Aradan 5 dakika geçti ve bende yemeğe inmek için üzerimi değiştirecektim gardrop'u açtım ve üzerime Gri sporcu atleti Gri eşofman Ve gri bi hırka aldım  Ah çok güzel ve rahat bir kombin oldu kaptım bu kombini full böyleyim bundan sonra. Herneyse yemeğe indim ve masaya geçtim kimse konuşmadan yemeğini yiyordu herkes ben bu sessizliği bozacak cesarete sahip değilim normalde ama aşırı merakım üzerine ortaya şöyle bir soru attım Kübra: eee ne zaman çıkacağız pasta bakmaya? Tufan abi ağzındaki yemeği yuttuktan sonra cevap verdi Tufan: kızım istediğiniz zaman çıkabiliriz fakat ondan önce annenizle bir saatlik bir işimiz var yemekten sonra hemen gidip geleceğiz ondan sonra sizi alırız pasta bakarız daha sonra da senin odan için mobilya bakmaya gideriz ondan sonra da isterseniz eve geliriz yani yorulursanız ama eğer yorulmazsanız akşam bir yerleri gezmeye veya bir yerde oturmaya gidebiliriz. Annem araya girecek gibi olmuştu fakat Tufan abinin sözünü bitirmesini bekledi ve bitince tufan abiye bakıp konuşmaya başladı Esra: ya ben şey diyorum aslında biz seninle bu işimizi hallettikten sonra pastayı beraber bakalım pastayı falan baktıktan sonra kübra'yı ve arda'yı alalım Arda neye uğradığını şaşırmış olacakki yüzü düştü ve şaşkın bir ifade ile itiraz eder bir ifade arasında gidip geldi daha sonra ağzını aralayıp konuşmaya yeltendi Arda: vallahi bana hiçbir şey fark etmez hiç gelmesem bile olur yani hatta eğer gelsem bile yanınızdan bir tık erken ayrılmam gerekebilir. Tufan abi sorgular bakışlarla ardaya döndü ve gerçekten sorgular bir ses tonuyla cümlesine başladı Tufan : nedenmiş o, hangi planlarınız var yine beyefendi? Arda eline aldığı bardaktan suyunu içtikten sonra kendinden emin ve açıklayıcı bir ses tonuyla ; Arda: hiç öyle seda'nın doğum günü bugün, doğum günü partisine davet etmişti hem hediye seçeceğim hem de partiye gideceğim bahsetmiştim sana geçen gün hatırladığım kadarıyla. Tufan abi kaslarını kaldırıp sorgulayıcı yüz ifadesini hiç bozmadan imalı bir şekilde konuştu Tufan: şu alkollü partidenmi bahsediyordun sen yaa Dedi. Arda boğazına kaçan Su ile öksürmeye başladı ve konuyu değiştirmeye çalışıp bana döndü Arda: Kübra doğum günü için hediye seçmeme yardım edermisin? Ona konuyu değiştirmesinde yardım etme kararı almıştım ve gülümseyip konuştum Kübra: tabii ki yardım ederim, hadi gel hemen çıkalım biz diyip alel acele çıkarttım onu ordan Arda kurtulduğuna sevinmiş olacakki mutlu mutlu yürüyordu İkimizde konuşmuyorduk ve sessizliği bozan ben oldum Bileğimddeki toka ile saçlarımı toplarken konuştum Kübra: hadi yine iyisin kurtardım seni ama bundan sonrasında tek başınasın ben kaçar Diyip durdum ve konuşmasını bekledim Bakışlarını bana çevirip sırıtmaya başladı Arda: bu partide alkol var ama bidahaki ilk alkolsüz partiye sizde davetlisiniz hanımefendi bu iyiliğinizi unutmayacağım Dedi ve hafifçe saçımı karıştırdı daha sonra arkasını dönüp gitti Bende kendimi odama atmam için içeri girdim o an annem ve Tayfun abiyle dip dibe geldik Bana sorgulayan ifadelerle bakıp en sonunda açıklama yapma gereği duydurdular İçimi çekip ağzımı araladım Kübra: arda ile gidecektim fakat anneciğim tufan abiciğim onun işi uzun sürecekmiş ondan dolayı burda kalmayı tercih ettim Tufan abi bana aynen kesin öyle olmuştur bakışı attı ama hiç konuşmadı ortamda 3 saniyelik bir sessizlik hüküm sürdü taki annem sessizliği bozana kadar Esra: tamam kızım anladık biz sizi yapacak bişey yok. Biz şimdi çıkıyoruz Tufan abinle 1-2 saate geliriz sende o sırada istediğini yap ama biz geldiğimizde hazır ol seni bekleyemeyiz bak Anneme onaylar bakışlar atıp ciddi bir ses tonuyla konuşmaya başladım aynı zamanda konuşurken aralarından geçip merdivenlere doğru yol aldım Kübra: tamam anneciğim size iyi eğlenceler ben siz geldiğinizde hazır olurum görüşürüzz. Tufan abi hafiften boğazını temizledi ve bana bakıp konuştu Boğazını temizlemesi ile ona doğru döndüm Tufan: kızım biz gidiyoruz ama birşeye ihtiyacın olursa Selma hanım mutfakta olacak eğer halledemezse beni ara ben hellederim sorun çıkarsa Tufan abiye gülümseyip kendimi düzelttim ve ağzımı araladım Kübra: tamamdır tufan abicim teşekkür ederim herşey için. Tufan abi bana gülümseyip anneme döndü ben arabayı alayım dedi ve görüşürüz diyip çıktı Daha sonra annemde çıktı ve bende odama geçtim ilk iş gardroptan ne giyeceğime karar vermekti Giyeceğim kıyafetleri seçtikten sonra Kombin;  kendimi yatağa atıp telefonumu elime aldım ve yeni nakil olduğum üniversitenin sosyal medya hesaplarına göz gezdirdim Aradan yaklaşık bir saat geçmişti bende hızlıca kalkıp kıyafetlerimi giydim daha sonra saçımı yapmaya uğraştım gerçek 40 dk buna uğraştım ama eninde sonunda mükemmel bir sonuç çıktı ortaya tabiki Herneyse annemler gelmiş olacakki kapıdan korna sesleri yükseliyordu hızlıca aşağıya indim ve ah kahretmesin aceleyle inerken ayağım dolaşıp merdivenlerden düştüm gerisi kapkaranlıktı ........... Gözlerimi araladığımda annem ayak ucuma oturmuş bileklerime kolonya sürüyordu ve Tayfun abi acele acele arabaya birşeyler taşıyordu aradan çok zaman geçmemiş olmalıydı Başımı anneme doğru çevirip konuşmaya çalıştım ama o sırada öyle bir ağrı girdiki başıma gözlerimi geri kapatıp sızlanarak aah diye bir ses çıkarttım Annem bilimcimin yerine geldiğini fark etmiş olacakki hemen heyecan ve can havli ile konuştu Esra: kızım sonunda uyanabildin çok korktuk birşey oldu diye tufan abin arabayı hazırlıyordu seni yatırmamız için hadi gel hemen benden destek alarak kalk arabaya binelim hastaneye gideceğiz hızlıca Annem hızlı ve kelimeleri yutarak konuşuyordu benim için endişelenmiş olsagerek ama onun bu kurduğu cümleden sadece hastaneye gideceğimizi anlamıştım anneme boş boş baktığımı ve onu dahada çok endişelendirdiğimj farkedip konuşma gereği duydum ve derin bir nefes alıp kendimi toparlamak amacıyla yattığımda yerden doğrulup konuştum Kübra: anne iyiyim ben ne hastane- Dememle annemin sinirle lafımı kesmesi bir oldu Esra: NE DEMEK İYİYİM BAŞIN KANİYOR HEMDE ÖYLE BÖYLE DEĞİL ETRAFINA BAK KAN GÖLÜ OLMUŞ BEYİN KANAMASI BİLE GEÇİREBİLİRSİN FARKINDAMISIN SEN? Annemin bağırması başımı daha çok ağrıtmıştı ve söylediği şeylerde elimi önce başıma götürmeme daha sonra ise etrafima bakmama sebep olmuştu. Annem haklıydı bertaraf kan olmuştu ve elimi başıma götürdüğüm zaman elimi koyduğum yer sızlamıştı İçeri Tayfun abi geldi ve acele ile hadi gelin dedi daha sonra bi bana birde anneme bakıp yanımıza doğru yol aldı Buraya geldiğinde konuştu Tufan: Esra sen yardım et ben kübrayi kucağıma alayım arabaya kadar götüreyim Demesi ile araya girdim Kübra: hayır hayır ben kalkabilirim arabaya kadar destek alarak yürüsem yeter Tufan abi tam itiraz edecek gibi bir hale girdiki yeniden konuştum Kübra: böylesi benim için daha rahat olur hemde Tufan abinin ifadesinden emin olmadığı anlaşılıyordu fakat ona fırsat bırakmadan annemden yardım alarak kalktım ve yürümeye başladım Hayır bu çok hemde çok kötü bir karardı keşke böyle birşey demeseydim hemen fikrim değişti çünkü Hem basım dönüyordu hem miğdem bulanıyordu ve kulağım çınlamaya başladı HAYIR OLAMAZ Yavaş yavaş gözümün önü karardı ve yere düşecekken tufan abinin beni tuttuğunu hissettim gerisi annemin adımı bağırması evet resmen kulağımda yankılanıyor Kübra!? KÜBRA KALK KÜBRA KÜBRAA kübra uyan Kübra a a a Ve , ve sadece karanlık..... ___________________________________________ Evet arkadaşlar bu bölümün sonuna gelmiş bulunmaktayız sonraki bölüm bu gece gelecek umarım beğenirsiniz. Umarım beğenerek okumuştursunuz Oy ve yorum yapmayı unutmayın lütfen Görüşürüzzzz |
0% |