Sabah uyuyorduk kapı çalınıyordu kalkıp açtım tanımadığım bir kişiydi Ferman arkamdan geldi.

Ferman:Siz kimsiniz?

Ben Barbaros gamyemez

Sen Yavuz'un kardeşi değil misin senin ne işin var burada köpek Bana bak hiçbirimize bir zarar veremeyeceksin.

Yanlış anladınız ben Yavuz'un öz kardeşi değil üvey kardeşiyim babalarımız bir annelerimiz ayrı.

Olsun sonuçta kardeşisin Yavuz ne boksa sende o sun.

Nisa: Ferman sakin ol Barbaros Sen niye geldin buraya.

Abimin ölüm haberini duydum ve o köpek babam olacak şahıs tüm mal varlığını Yavuz'un üstüne bırakmıştı Yavuz'un avukatı ile görüştüm hiçbir mal varlığını bana vermemiş anlayacağınız 5 kuruşsuz kaldım ortada sonra sizden bahsetti Ben de hiçbir şeyim kalmayınca size geldim belki bana evinizi açar Bir tas çorba verirsiniz diye çünkü benim annem de yok babam da zaten ölmüştü.

Annen nerede?

Başka biriyle yatıp beni süt anneme bırakmış annem maddi durumdan dolayı kötü olunca ben de burslu olarak liseye bitirdim üniversiteye geçtim üniversiteyi bitirdim o da ovada odun toplarken dereye düşmüş kimse yardım etmemiş bu olmuş zaten onun kocası hayatta değildi bir süt kardeşim vardı öyle olunca cenazeden sonra evlendi gitti Ben ise sokaklarda kaldım sonra Yavuz'un ölüm haberi geldi polisler tarafından gittim sordum soruşturdum hiçbir mal varlığı da kalmayınca mecbur yanınıza geldim.

Tabii ki sana evimizi açarız gel

Ferman: Bana bak eğer Yavuz'un bir planıysan seni mahvederim.

O her zaman kötü birisiydi zaten zamanında lise yıllarındayken onun yanına gittim beni hiçbir şey yerine koymadı hep patavatsız egoist de bir sürü düşman olduğunu biliyordum ve ben bunu bile bile onun düşmanlarıyla dost oldum

Peki o zaman gel ferman ile aynı odada kalırsın sen sofra Bir tas çorba fazla koymaktan ölmeyiz öyle değil mi Ferman.

Ferman: tabii ki ölmeyiz.

Çok teşekkür ederim

Rica ederiz