Yeni Üyelik
14.
Bölüm

14. Bölüm

@zeynepyasar

Yaralanmama değmezmiş!


Bok değmez!


Oğlum ben seni, sen bana gelmeden önce de bekliyordum.


Şimdi bulmuşum, bırakır mıyım?


Pes eder miyim?


Seni başka sürtüklere bırakır mıyım?


BEN?


BEN?


DURU?


HEY YAVRUM!


Diye kendi içimde yaşadığım karmaşaya odama giren Şeyma ile ara verdim. Elindeki dosyaları bana uzatırken ' oluşan bütçe, yapımcılığı üstlenebileceğimiz düzeyde, sözleşmeyi imzalayabiliriz tatlım ' dedi. Dosyayı alıp rakamlara hızla göz gezdirdikten sonra ' harika! Mahire söyleyelim de bir toplantı ayarlasın hemen ' dedim ve Mahir'i arayıp bilgilendirdim. Şeyma karşıma geçip oturduktan sonra ' Şimdi iş bitti aşk zamanı bebeğim. Söyle bakalım, benden çıkıp hızla nereye gittin? ' diye sordu. Gözlerimi devirdikten sonra ' Şu an net bir şey olmamak ile birlikte söyleyebilirim ki; O geldi ' dedim.


Şeyma ilk önce mavi ekran verdi ve sonra yazılım güncellemesini yaptı ve ' Sen ŞİMDİ BANA ALİ'NİN GELDİĞİNİ Mİ SÖYLEMEYE ÇALIŞIYORSUN? Eğer öyle ise direkt söyle, hücrelerim firar etmeden önce ' diye cırladı.


Koltuğumdan usulca kalkıp ona doğru yürürken ellerimi birleştirip ' Ali'm geldi ' der demez, üzerime atıldı ve beni boğarak sarıldı. Ah! Canım arkadaşım! Benimle birlikte beklemişti. Kızmıştı, pes etmemi söylemişti ama her kararımda da yanımda durmuştu. Sarılmasına büyük bir sevinçle karşılık verdim ve hıçkırma sesiyle bende ağlamaya başladım. Bu an o kadar beklenmişti ki! 


Kalbim onu bulmanın eşsiz rahatlığıyla ritmini bulurken, beynim savaş baltalarını ateşte harlıyordu. Çünkü o, savaşmak istiyordu. Ve bende savaşacaktım. Şeyma'nın hıçkırıklarına eşlik eden hıçkırıklarım bir süre sonra normale döndüğünde, kollarında çıkıp ' Yeter bu kadar, toplantıya gideceğim ' diye nazlandım. 


Şeyma burukça gülümseyerek göz yaşlarını kuruladı ve ' Gerizekalı ' dedi. 


' Tebrik etmen gerekiyor '


' Babanı tebrik edeceğim senin, otur hemen '


Gülümseyerek karşısına oturdum ve ' Yolla gelsin ' dedim.


O da suratını buruşturup ' Adı ALİ mi? ' diye sordu.


' Evet '


' Vay anasını ya! Ciddi ciddi Ali değil mi? '


' Evet, ciddi ciddi Ali '


' Dalga geçme hala inanamıyorum. Her şeyi bekliyordum ama bunu beklemiyordum '


' Bir de bana sor '


' Soruyorum zaten Duru! Nasıl oldu? Nerede tanıştınız? Öpüştünüz mü? He? İlk öpücüğünü verdin mi sonunda? Yoksa seviştiniz mi? Nasıl biri? Uzun boylu ve heybetli mi rüyanda ki gibi? Gözleri koyu mavi mi? Yarası var mı? Kontrol ettin mi yarasını? Ses tonu nasıl? Ten rengi nasıl? Seksi mi? Kaslı mı? He ? Kızım cevap versene! '


' İstediğim sorudan başlayabiliyor muyum? '


' Başla yeter ki '


' Henüz sevişme aşamasında değiliz daha çok savaşıyoruz çünkü beyefendi naz yapıyor '


' Naz mı? Sana ? Siktirsin o zaman '


' Hı hı evet. Ölürüm de bırakmam '


' Biliyorum herhalde, devam et '


' Asker '


'Şaşırmadım. Senden güzel asker karısı olur '


' Değil mi? '


' Evet, şahsen ben polis karısı oldum ama asker olamazdım çünkü çıldırırdım '


' Biliyorum canım '


' Devam et '


' Uzun boylu ve heybetli, zaten bordo kendisi '


' HUUU! O zaman seksidir de '


Derin bir iç çektikten sonra ' Öyle ' diye mırıldandım. Gözümün önüne gelen omuzları ve kol kaslarıyla libidom, mekiğe atlayıp uzayın derinliklerine doğru çoktan yol almıştı. Dizime şaplak atan Şeyma ile yüzümü buruşturup ' Neyse işte, esmer ve gözleri de lacivert ' dedim.


' Durmasana be kızım, nasıl tanıştınız? '


' İşte o noktada çenenin kapalı kalması gerek, bunu başarabileceğini biliyorum '


' Herhalde Duru, kocama bile anlatmam seninle konuştuklarımı. Bu oda Vegas merak etme '


' Kaçırıldım '


' Pardon? '


' Bildiğin kaçırıldım. Geçen haftalarda evimin otoparkından '


' Yoksa o sapık mı? '


' Evet ve kendisi teröristmiş '


' Duru bu nasıl olur? Bizde kitap yazmak için kayboldun sanmıştık '


' Öyle sanmaya devam edeceksiniz zaten '


' Tamam '


' Sonra işte adamlar saldırınca kendimi korudum ama kolumdan bayıltıcıyı yiyince gözümü dağda açtım. ' Şeymadan bir hiii! nidası yükselince ' Merak etme kızım, bana karışanın alnını karışlarım ben ' dedim.


' Duru ' sesindeki üzüntüye tebessüm edip ' Sonrasında ortalığı biraz ateşe verdim. Kaçtım ve bir kaç teröristin işini hallettim ' dedim.


' Birini mi öldürdün? '


' Birilerini demek daha doğru '


' Sana inanmıyorum '


' Emin ol bende inanamıyorum neyse dur şimdi. Sonra işte yakalandım. Elimde iki tane el bombası vardı. Öleceğimi biliyordum Şeyma, o an düşünebildiğim tek şey boşuna ölmemekti. Pimlerini çektim ve ellerimi havaya kaldırdım. Dizlerimin üzerinde son kez nefes alarak parmaklarımı gevşetmeye başladığım o anda, herkes tek tek yere düştü. Ortalık bir anda temizlendi. Bir borda timi bana doğru geliyordu. Mükemmel bir andı. '


' Aynı filmlerdeki gibi olmuş, son dakika '


' Evet, öyle oldu.'


' Ali gelen timde miydi? '


Kafamı salladıktan sonra ' Başımı önüme eğmiş, anın gerçekliğini anlamaya çalışıyordum. Tam önümde tozlu bir çift bot durdu. Sonra tek dizinin üzerine çöktü. Kafamı kaldırıp da gözlerine baktığım o anda anladım. O Aliydi. Adı ne olursa olsun, oydu. Titreyen avuçlarımdan bombaları aldı ve etkisiz hale getirdikten sonra ' Yüzbaşı Ali BEYZADE, Türk silahlı kuvvetleri koruması altındasınız ' dediğini hayal meyal hatırlıyorum. Sonrasında bayılmışım zaten '


' Yok anasını! Kaçırılmış olmana mı içerleyeyim yoksa Ali'nin gelmesine mi sevineyim bilemedim '


Gülümseyerek devam ettim ' Sonrasında Ankara'ya götürüldüm. Sorguya falan alındım '


' Ne sorgusu? '


' Orası biraz karışık ya. Kaçarken bir kaç kağıt parçası almıştım yanıma, önemli olduğunu falan konuşuyorlardı bende onlara bırakmamak için aldım. Sonrasında da şüphe duydukları için hakkımda sorgulama başlatıldı '


' Bir dakika dur, ne şüphesi? '


' Zaten  durum zor bir de söyletme işte '


' Terörist olmandan mı? ' diye sorduğunda başımla onayladım. Şeyma kahkaha atmaya başlayınca ona öylece bakakaldım. Sesi odanın dışına taşarken, elleriyle dizlerine vurmaya başladı. Delirdi mi diye düşünürken, gözlerini silerek ' Hiç güleceğim yoktu ' dediğinde ' Hıı evet yokmuş cidden ' dedim.


Anında ciddileşerek ' Güldüm, eğlendim şimdi gerçeği söyle ' dedi.


' Zaten gerçek bu '


' Koskoca teşkilat bunu anlamayacak mı Duru? Sen kim vatana ihanet etmek kim? '


' Bunu sen ve ben biliyoruz, onlar her ihtimali değerlendirmek zorundalar '


' Ve bu durum senin zoruna gitmiyor, öyle mi? '


' Oldukça zoruma gidiyor ama yapacakta bir şeyim yok '


' Ali ne diyor bu işe? '


' O her şeye bir şey diyor zaten '


' Nasıl? '


' Her şeye ' hiçbir şey ' demiyor '


' Duru anlamadım '


' Hani sende bir öküz var ya işte bende de bir ayı var. Hem de dağ ayısı '


' He, anladım ' dedikten sonra ' E nikah ne zaman? ' diye sordu.


Kahkaha attıktan sonra ' Çarşamba, çıkmaz ayın ' dedim.


' Daha erkene alırız inşallah canım, orasını dert etmeyelim '


' Derdim o kısmı değil, derdim o kısma gelecek olan kısım ' dedikten sonra uflayıp ' Pes etmeyeceğim, bunu ona kanıtlamam lazım ' dedim.


' Kendin ol arkadaşım '


' O zaman sonumuz yatakta biter '


Şeyma gülümseyerek ' Azdın  mı kızım? ' dediğinde dudağımı büzdüm.


' Azmadım sadece of ya kime neyi saklıyorsam. İstiyorum , ne var? Bunca zaman onu beklemişim ayrıca libidom onu görünce ibreyi fullüyor. Tek düşünebildiğim onu öpmek, sarılmak ve ondan kopmamak '


' Ya kıyamam sana '


' Kıyıyor ama '


' Bebeğim, ben eminim ki şu an o da kendini zor tutuyordur. Bir erkek olarak sana dayanmak çok zordur. Kendine bir bak, fizik desen var güzellik desen var. O yüzden rahat ol sen, o da kıvranıyordur bence '


' Kıvranmasın, kıvrandırsın istiyorum '


' Bence sen iyice coştun ' deyip ayağa kalktı ve ' Hadi seni biraz serinletelim ' dedi.


' Nereye? '


' Hazırlık yapmaya '


' Ne hazırlığı? '


' Libidonu giydirmeye ' dedikten sonra kapıya doğru yürüdü ve ' Beş dakika içinde çıkışta ol, ben Mahir'e toplantını ertelemesini söylerim ' deyip, çıktı. Arkasından bakarken uflayarak ayağa kalkıp, yerimde tepindim. Sonra omuzlarımı düşürüp, çantamı ve telefonumu aldım ve çıktım.


' Duru Hanım, toplantınızı yarın ikiye ayarladım. Sonrasında dediğiniz gibi iki haftanızı boşalttım '


'Harikasın Mahir, yarın konuşuruz yine ama ben yokken bu kısım sana emanet ' 


'  Gözünüz arkada kalmasın, iyi tatiller size '


' Teşekkür ederim ' 


Çıkışa doğru ilerlerken herkese baş selamı vermeyi es geçmedim. Aklımdan ise ne tatil olacak ama! diye geçiriyordum. Çünkü Yağız için ameliyat masasına yatacaktım ama herkese tatile gideceğimi söylemiştim. İnşallah ayağıma takılmazdı bu yalan. Nefrektomi olacaktım ve hemen ayağa kalkamazdım. İyileşme sürecini falan da hesaplayıp iki haftayı yapıştırmıştım. Domuz bünyeme belli olmazdı benim. Çıkışa aynı anda ulaştığımızda kıkırdayarak koluma girdi ve ' Bekle bizi victoria biz geliyoruz ' diye söylediğin de kafamı iki yana sallamıştım.


SİZCE ŞEYMA VE MASAL İYİ ANLAŞIR MI?


Loading...
0%