Yeni Üyelik
28.
Bölüm

28. Bölüm

@zeynepyasar

' Ben böyle şerefsizlerin ta amına koyayım. Götlerine kazık sokup sonra da içinde çevireyim. Kafir çatalına çıkasıcalar, Yahudi kızağına oturusacalar, çivili tabutta yatasıcalar , otsuz çırasız yanasıcalar ... '


Tim, Akif'in söylediklerine dibine kadar destekliyorlardı. Karşılarındaki görüntünün tarifi imkansızdı. Böyle bir şeyi yapan şerefsizi bırak, insan değildi. Teröristler, meydana dizdikleri kadınları soyarken şiddet uyguluyorlardı. Tim ise gelecek emri bekliyordu çünkü bölgeye giriş izinleri yoktu. Bu resmi olan ama resmi görünmeyen bir görevdi. Ali, karşısındaki tabloya bakarken dişlerini sıkıyordu. Parmağı tetikte bekleyen tim ve Ali, gelecek olan emir ile ortalığın tozunu arttırmak için hazırda bekliyorlardı. Canlı olarak almak zorunda oldukları bir kişi haricinde canlı bırakmayı düşünmüyorlardı ki kurşunla öldürmeyi de düşünmüyorlardı.


Seyit ' Komutanım, saat üç yönünden yaklaşan bir araç var ' dediğinde Ali ' içini görebiliyor musun? ' diye sordu.


Seyit ' Olumsuz ' derken Hasan ' Komutanım peşinde iki araç daha var ' demişti.


Akif ' Gelin orospu çocukları, gelin '


Kuzey ' Umarım Hestrandır '


Akif ' Komutanım eğer Hestran değilse, Emri mi bekleyeceğiz? '


Ali ' Dua edin o olsun yoksa üniformaya veda etmek zorunda kalacağız '


Tim, komutanlarının ne demek istediğini anlamıştı ve bundan dolayı mutluydular. Çünkü ucunda üniformayı bırakmak bile olsa, bu görüntüye vicdanı olan kimse katlanamazdı.


Akif ' Siki yandan yiyeceğiz yani '


Seyit ' Alışmış göt, yerinde durmazmış komutanım '


Hasan ' sen ne ayaksın, sokak sokak gezer sik ararsın sonra da karşımıza geçip namusluyum diye ayak yaparsın '


Akif ' Lafın ağızdan çıkıyorsa götüne girer, Akif tüfeğini bırakırsa am- ' derken Ali ' Goy goy'u kesin ' diye tısladığında Seyit ' Komutanım, adamımız teşrif etti ' dedi.


Kuzey ' Sesli mi sessiz mi? '


Alinin yüzünde acımazsız bir ifade oluştu. Bunlar için kurşun harcamak istemiyor ve ebelerine kadar sikmeden de öldürmeye gönlü yoktu.


Akif ' Gümbür gümbür '


Seyit ' Paldır küldür '


Hasan ' Bana bir şey kalmadı '


Akif ' Sen sike sike git '


Hasan ' Ama oldu mu Neriman? '


Akif ' cuk ' derken silahının sürgüsünü çekti ve ' diye hem de ' diye ekledi.


Kuzey ' Kasaturaları çıkarın ' diye emrini verirken Alinin gözlerinde görmüştü. Bunlar için kuru bir ölüm düşünmüyordu ve Kuzey de bunu , yüzündeki ifadeden anlamıştı.


Ali ' Hilal olarak ilerliyoruz tim, araya kaynak yapma yok! Açığa çıkma yok! Yersiz kahramanlık yok! Son ana kadar kasaturaları kullanıyoruz. Bu piçlere kolay ölüm yok! ' diye emrini vermesi ile Telsizin titremesi bil olmuştu. Seyit, telsizi Yüzbaşı Aliye uzatırken ' Karargah, komutanım ' dedi. Ali, telsizi alıp ' Yüzbaşı Beyzade ' dedikten sonra karşı tarafı beklemeye başladı.


Albay ' Yüzbaşım, durum bildir '


Ali ' Komutanım, Hestran belirlenen konumda, emrinizi bekliyoruz '


Albay ' Canlı getirin Yüzbaşı, tek emrim budur '


Ali ' Emredersiniz, komutanım '


Albay ' Yüzbaşı? '


' Emredin, komutanım '


' 50 kere söyletme beni, Canlı istiyorum '


Alinin çatılan kaşları ile birlikte ' Emredersiniz ' diyen dudağı çaprazlama hareket etmişti. Kapanan telsizi Seyide uzatırken durumu kendi aklında hızlıca kontrol etmişti.


Kulaklığına doğru ' 50 ' deyinde Kuzey ' Bir sıkıntı olmalı ' demişti.


Akif ' HU TELSİZ KAPAMACA SEVERİZ '


Seyit ' HU DÖNÜNCE SAYFALARCA SAVUNMA YAZMA ÇOK SEVERİZ '


Hasan ' HU MAAŞ KESİNTİSİ EN ÇOK BUNU SEVERİZ '


Ümit ' 50 mi? '


Akif poflayarak ' Oğlum sen eski sürümde misin hala? Kendini güncellemedin mi? ' dediğinde Seyit ' Uyan sikim, kiraza gidelim ' derken Hasan ' Komutanım, arkadaş hala Nokia 3310 kullanıyor ' demişti.


Akif ' Vallaha mı lan? Versene iki tur yılan oynayam '


Ümit ' Komutanım yok öyle bir şey, Hasan götünden sallıyor '


Akif ' Yazıklar olsun sana, kalmadım senin nokiyanaaaa '


Ümit ' Komutanım ayıp ediyorsunuz ama Ankara'ya dönünce alırım size bir Nokia 3310 '


Seyit ' Bana da al '


Hasan ' Bana da al, bıktım şu pubg denen illetten '


Kuzey ' Ben de sizin zevzekliğinizden bıktım '


Ali ' Muhabbetiniz bitti ise ortalığı toplayamaya başlayacağız, telsizleri kapatın '

Hasan ' Aynı annem ' diye mırıldanırken Kuzey ' Asker olun, geyik sonra ' sert bir şekilde kulaklığına konuştu.


Ali ' Görev hizası Hilal ' dedikten sonra ' Adınızın hakkını verin ' dediğinde hareketlenmiş ve tim ile Ayın ışığında kaybolmuşlardı. Kara Hilal unvanını boşuna almamışlardı.


Akif mırıldanarak ' Cem Yılmazın bir reklamı vardı, aynı ona benzedi lan ' dedikten sonra taklit ederek ' Arabanın hakkını ver hakkını Maykkkk ' dediğinde boğaz keserek ilerliyordu.


Nöbetçiler ve beton yapıların içindekiler sessizce, kısa bir sürede temizlendikten sonra meydanda olan kalabalığa aynı anda ateş açılarak imha edildi. Sivillerin kontrolünü yapan Hasan ' Komutanım bir sorun görünmüyor ' dediğinde Ali ' Artık sorun görünmüyor ' diye mırıldandı. Sivilleri bir yere toplarken Hestran, arabanın içinde kendini güvenceye aldığını sanırken tıklanan camı ile yanıldığını anladı. Aynı zamanda da gelenlerin Türk olduğunu da anladığından başka çaresi olmadığını da anladı.


Akif, arabanın camına vururken ' Hi baby, How are you inşallah? FADIR MATIRLAR GOODUR İNŞALLAH ' dedi.


Hestran, konuşan adama bakarken göz bebeklerine kadar titriyordu ve ne söylediği belli olmayan bu adama öylece bakmaktan başka da bir şey yapamıyordu.


Seyit, Akif'e küçümseyici bir şekilde baktıktan sonra ' Komutanım sen bordo olurken Dil testlerini nasıl geçebildin? ' diye sordu.


Akif, yanına gelen arkadaşına aynı küçümseme ile baktıktan sonra dilini dışarı çıkarıp ' Aha bununla ' dedi.


Ali ' Getirin şunu '


Akif ' out honey ' dediğinde kendisine hala mal gibi bakan adamın kapısını açıp yakasından tutarken ' Out dedik ya fuckına koyduğumun çocuğu, understand? ' diye söylenmeyi ihmal etmiyordu. Seyit, komutanın elinden adamı alıp Yüzbaşıya doğru götürürken Akif'e ' Bok understand ' dedi.


Akif, giden Seyidin ardından ' Herkes yüz puan ben sıfırım tamam arkadaşlar ' diye bağırdı ( kıksısksıksısıksıksı buna çok gülmüştüm Allah affetsin ) .


Ali, adama şöyle bir baktıktan sonra ' teğmen, telsizi ver ' dedi. Ali, Ankara'yı aradığında ' Yüzbaşı Beyzade, Albay ile görüşmem gerek ' dedi.


Kısa bir süre sonra telsizden Albayın ' Söyle Yüzbaşım ' diyen sesini duydu.


' Komutanım, paket ve siviller güvende '


' Sıkıntı var mı? '


' Yok, komutanım '


' Helikopterin iniş güzergahı değişti. Teğmen Şanlı size koordinatları atacak '


' Emredersiniz komutanım '


' Yüzbaşım, güzergahınız boyunca iki bölücü unsur kampı tespit edildi. Zorunda kalmadıkça, sessizliğinizi koruyun '


' Emredersiniz, komutanım '


Kapanan telsizi teğmene uzatırken aklına dört gün önceki telefon görüşmesi geldi. Bu da dudağının kıvrılmasına sebep oldu.


' Seni özledim '


' Ben de ' dedikten sonra avuç içiyle kafasına vurmuştu. Rütbeli ve üst seviye bir askerdi ama diline sahip olamıyordu.


' Bende mi? Sende mi özledin beni? 'Diye cıvıldayan sesi duyduğunda, içinden bir siktir çekmişti.


' Ben de insanım Duru Hanım, özlediğim bir kaç şey var ' derken sesini normal tutmaya çabalıyordu. Güzel çevirmişti ve sonrasında top Durunun ayağına gelmişti.


' R mi yapıyorsun Yüzbaşı? Neyim ben, siktiğimin amibi mi? ' diye tıslayan kadın ile yere çökmüştü. Demek Duru Hanım küfürde edebiliyordu, bunu sevmişti.


' Olanı söylemek ne zamandan beri R oldu Duru Hanım? ' işte bu, kadının bardağının taşması için lazım olan son damlayı almasını sağlamıştı.


' Senin olanı da o, özlediğin bir kaç şeyinin de amına koysunlar. Bir kaç şey imiş? Bu bir kaç şeyin içinde o teğmen varsa, o teğmene de sokayım, onu özleyen sana da sokayım, beni bu denli delirtip duran sana da sokayım .... Sana sokmuştum bi dakika..... ' dedikten kısa bir süre sonra ' HE! ' dedi ve ' Seni arayan elime de sokayım, sana seni özlediğimi söyleyen dilime de sokayım, sana ulaşmamı sağlayan icadı bulan Grahambel' de sokayım ayrıca tüm bunları söylediğim için kendime de sokayım ' diye ekledi. Uzun bir sessizlikten sonra ' Ben şimdi gidip biraz kendime kızacağım ve sonra da çok utanacağım. Ama senin gibi korkup kaçmayacağım ve söylediğimin ardında duracağım. Çünkü seni özledim ve bunu söylediğim için pişman olmayacağım. Ve senin aksine ben bu Riski alıyorum ' mırıldanan sesini ve ardından da ' Orada kendine dikkat et Yüzbaşı, daha ağzına sıçacağım ' diyen ve kapanan telefon sesini duydu.


' Komutanım, sivilleri ne yapıyoruz? diyen Seyit ile kafasını sağa sola sallayıp sivillere göz attı ve ' Köylerini öğren, silah yardımı yap ve gönder daha fazla ilerlememize izin yok ' dedi.


Seyit ' Emredersiniz komutanım '


Kuzey ' Bunu paket yapın ' dediğinde Akif adamı enseden yakalamış ve kendisine doğru çekmişti.


Akif ' Şimdi gülüm, Sen hiç Yusuf Miroğlunu izledin mi? ' diye mırıldanırken ' Orada bir Savaş vardı. Senden iyi olmasın o da orospu çocucuğuydu ' dedi ve adamın göz hizasına geldikten sonra ' Ben o adamı hiç sevmem ve seni ona çok benzetiyorum ' diye ekledi.


Seyit ' Bu kısa tanıtımdaki ana fikir nedir komutanım? '


Akif ' No women No cry bebeğim '


Hasan ' Komutanım sizin edebiyatınız kaçtı ya? '


Akif ' Liseden sonra yakalayamadım ki zaten liseden önce de kötüydü bende kaçmasını sallamadım çok '


Hasan ' Hiç anlamamıştık zaten '


Akif ' İki elinle bir siki doğru tutamazsın ama benimle sidik yarışına botoslama giriyorsun Hasan, hayırdır? Öz güvenin mi o? '


Seyit ' Kedidir komutanım '


Ali ' Sivilleri son kez kontrol edin de gidelim buradan, rejim bölgesindeyiz arıza çıkmasın uğraşmayalım ' diye konuştuğunsa Kuzey ' Siviller silahlandırıldı ve gitmeye hazırlar ' dedi.


Ali ' O zaman gidiyoruz Tim ' dediğinde toparlanan helikoptere gitmek için yola koyulmuştu.


DEVAM EDECEK!


Loading...
0%