Yemeğe oturdum telefonu yanıma bıraktım dakikasında karan aradı ben zaten onu unutmuştum aramayı.

Açtım.

Abi Gemyemez yazmışsın

Evet 

Aldık mı?

Aldık karan’ım aldık senin sayende aldık

Sonunda be sonunda

Mal varlığı artık bana geçti şimdi sen söyle bakalım kaç kişilik ekiptiniz?

Yavuz zamanında mı?

Hayır şuan

16 

Ne kadar ücret veriyordu?

Abi hepimize ev aldı altımıza araba verdi ayrıca yıllık 700 euro ödüyordu.

Tamam hepinizin iban’ınızı atın hepinize 1000 Euro atacağım

Süpersin abi

Sizlerde

Afiyet olsun sana

Sağ ol karan

Oğlum karan kim?

Yavuz’un adamı

Annem elindeki kaşığı sertçe masaya vurdu.

Ne işi var senle, sen neden para gönderdin, seni kimle tehdid etti?

Anne yavaş gel anne bana hiçbir şey demedi parasız kalmışlar yıllardır bu meslektelermiş Yavuz gidince benle çalışmak istediler adamlar 1 aydır benim hizmetimde tek kuruş para istemediler para için benimle değiller.

Kendin diyorsun Yavuz’un adamı ne bekliyorsun onlar çıkarsız iş yapmaz.

Anne katanı tanımıyorsun gerçekten düşündüğün gibi biri değil.

Ben tanımam onlardan ne iyi bir şey gördük

Anne tamam sıkma canını ye yemeğini,

Barbaros iletişimini keseceksin

Anne 

Sana keseceksin dedim

Anne benim işime karışma bak artık düşmanım kalmadı kimden ve neyden korkayım bak bu mahkemeyi bile onlar sayesinde aldım.

Barbaros sana son sözümü dedim Elif’i bile istemeye gelmem senle sana söylüyorum ben artık kötü bir hayat istemiyorum tamam mı!

Tamam anne tamam hadi yemeğini ye,

Elif bana yumuşak bakıyordu o biliyordu ben her işe güvenmeden bulaşmayacağımı,

Fermanlardan…

Ferman: aaa bugün mahkemeye gitmiş Barbaros

Nisa: mahkeme mi dün hiç bahsetmedi ne mahkemesi?

Bekle Sancağı arayıp öğreneceğim.

İlk çalışta açtı.

Alo

Efendim

Benim Ferman, Sancak

Evet sorun ne Ferman?

Mahkeme olmuş bugün

Evet

Benim haberim neden yok?

Neden sen benim müvekkilim misin?

Sancak kanka ne oluyor neden böyle konuşuyorsun?

Sen nasıl bir adamsın ya

Ne oldu

Senin arkadaşın olduğuma bin pişmanım bugün mahkemede herkes sustu sen konuştun.

Nasıl ya adam akıllı anlat şunu,

Sen nasıl Yavuz’un çocuğunun annesini üzerine alırsın ve çocuğunun babasının ölümüne sebep olursun Ferman sana ne olmuş aşk gözünü boyamış.

Ne çocuğu ne saçmalıyorsun?

Atayım sen birde gör.

Telefonu kapattı bunu duyan Nisa öylece bana bakıyordu.

Whatsapp’a mesaj geldi.

Bebeğin ultrason görüntüsü,Nisa’nın günlük parçası, bizim nikah fotoğraflarımız ve bir ses kaydı vardı onu başlattım Ali, Ferhat ve benim sesimdi bunları Barbaros nasıl toplardı.

Sancağı aradım.

Sancak! Sen yardım ettin mi?

Etmedim hepsini bana sabah testlim etti Barbaros

Nasıl ya,

Ferman cidden miğdem bulandı kardeşim artık görüşmeyelim numaramı sil.

Sancak kanka bari sen yapma.

Telefonu yüzüme kapattı. Elimdeki telefonu elimde parçalarcasına sıktım ve duvara fırlattım.

Ali ve Rümeysa koşup geldiler.

Bağırmaya başladım.

Barbaros! Seni de abinin yanına göndereceğim bekle ölümün elimden olacak.

Ali: Ne oluyor Ferman!

Barbaros beni kullanmış bizi kullanmış her boku kullanmış mahkemede onu öldüreceğim.

Koşup çekmeceden silahı aldım. Ali geldi bana sert bir tokat attı.

Ne yapıyorsun!

Asıl sen ne yapıyorsun zaten o çocuğun babasının ölüm sebebi oldun şimdi de amcasını mı öldüreceksin Ferman kendine gel!

Ali sen ne diyorsun!

Doğruları konuşuyorum bırak o silahı diyorum sana eğer Gamyemezlerin soyunu kazmaya yemin ettiysen önce karının karnındaki çocuğu öldüreceksin!

Saçmalama o Gamyemez değil!

Gamyemez hemde Yavuz Gamyemez’in oğlu anlıyor musun onun oğlu senin değil.

Ali!

Doğruları kaldıramıyorsun değil mi?

Elimdeki silahı yere bıraktım.

Nisa bağırmaya başladı.

Ali önümden çekildi ve odağımız Nisa’ydı. Suyu gelmişti, hemen koşup onu tuttum.

Ali hemen arabayı hazırla hastaneye!

Nisa’yı koşturarak arabanın arkasına götürdüm kucağıma yatırdım onu sakinleştirmeye başladım.

Ali daha çok bas!

Saçmalama iki hamile var burada en hızlı şekilde gidiyorum.

15 dakika’nın ardından hastaneye varmıştık hemen hastanenin acilin’e kollarımdaki Nisa ile koştum sedye getirdiler ve ameliyathaneye girdiler ben Nisa’nın gidişini öylece izledim benim yüzümden olmuştu o kadar korkuttum ki zaten düşük riski vardı ya ona bir şey olsaydı o zaman kendimi asla affetmezdim asla!

Ali: sana dedim dimi dur diye bağırıp çağırdın ne oldu kadın korkudan doğurdu.

Üstüne gelme!

Kimse Ferman paşamızın üstüne gelmesin biz hep susalım unutma Ferman yaptıklarının bedelini ödüyorsun!

Ali gitti. Haklıydı dediklerinde sinirime hakim olamadım.

Doktor geldi.

Doktor hanım sonuç ne?

Korkudan başlamış doğumu zaten size daha önce söylemiştim düşük riski vardı.

Benim hatam gerçekten benim hatam.

Biz çocuğun içeride durması için elimizden geleni yapacağız ama olmazsa alacağız çocuğun ölüm riski var daha 7 aylık

Anlıyorum doktor hanım lütfen sizden ricam ikisininde hayati bir şeyi olmasın lütfen yalvarırım.

Elimizden geleni yapacağız zor bir savaş var önümüzde yapmaya çalışacağım çocuğu tutmaya çalışacağım.

Sağ olun.

Doktor gitti çocuğun ölüm riski var dedi ben ne yaptım, ben ne yaptıııım! Yavuz’u içeride kahırdan ben öldürdüm haber gönderdim evleneceğim diye kahırdan öldü şimdi oğlunun ölümünün sebebi mi olacağım benim öfkem beni ne hale getiriyor ben böyle biri değilim, değildim.

Hastanede beklerken kapıdan Barbaros geldi, beni gördüğü gibi boynuma yapıştı.

Senin benim yeğinimin canına kastın mı var lan önce abimi öldürdün sıra yeğenimde mi? Seni öldürürüm Ferman seni öldürürüm o çocuk yaşayacak Nisa’nın canı pahasına o yaşayacak!

Öylesine dünyadan kopmuştum ki tek cümle kurmadım ona,

Yumruk attı yüzüme karşılık veremedim. Yere düştüm Ali geldi ayırdı onu hiç bir şey diyemedim ruhum bedenimi terk etmişti.