"Abla hadi geç kalıcaz!" Diye bağıran Ömer'imin sesini duydum.Bu ses dudağımın kıvrılmasına sebep oldu.

"Bir saniye ablacım hemen geliyorum."Son olarak bir dudak parlatıcısı sürdüm ve Ömer'imin yanına gittim.

Bugün maça gidiyorduk.Ömer'in zoruyla.Asla sevmem öyle kalabalık yerleri sırf Ömer'im istediği için.

Maç sanırım KIRMIZI KALP ve BARUT KOKUSU takımlarının maçıydı yani ben öyle biliyordum fazla bakmadım.

"Abla Arel'i de göreceğiz değil mi?" Diye önümde hoplayıp zıplayan Ömer'e baktım.

"Görürüz merak etme sen ablacım." Onun bu halleri beni güldürüyordu.

Arel sanırım BARUT KOKUSU takımının oyuncusuydu.Beni fazla ilgilendirmiyor neyse.

Ömer ile beraber dışarı çıktık.Onun üstünde bir takım forması vardı.Benim üstümde ise bir jean ve bir crop vardı.Basit giyindim süslenmesi gerek yoktu.Bence.

(FOTOĞRAFTAKI GIBI)

Ayakkabılarımızı giydik ve yolda yürümeye başladık.Otoparka kadar hiç konuşmadık.

Bu maç Ömer'e doğum günü hediyemdi.O yüzden götürüyordum.Bana kalsa bir tane oyuncak alır geçerdim ama işte Ömer.Ah Ömer ah.

Ömer'i arka koltuğa oturttuktan sonra bende şoför koltuğuna geçtim.

Kontağı açtım ve arabayı sürmeye başladım.Zaten o kadar uzak değildi ama yine de yürüyebilecek kadar yakın değildi.

O sırada arka koltukta Ömer sevdiği takımın marşını söylüyordu.

Biz seninle kokunla yaşamışız bu hayatı

Senin yenilginden başka korku yoktur bize

Barut kokusu

seninle yaşadık seninle öleceğiz

Bu marşı neredeyse 4-5 kez söylemişti.Ben ise kahkaha atmamak için kendimi zor tutuyordum.

Neyse ki çok geçmeden vardık stadyuma.Hemen biletlerimizde ki numaraların olduğu yere oturduk.

Ömer'in elinde birkaç pankart vardı.Hepsi ondan çok büyüktü.Bu durum ise gülmeme çabamı daha da çok zorlanmıştı.

Çok geçmeden tüm koltuklar doldu.Bu kalabalık beni çok rahatsız etmişti ama yanımda oturan minik bey için bir şey diyemiyordum.

Hakem düdüğü çaldı ve maç başladı.

Herkes bir yandan bağırıyordu.Marşlar söyleyip dans ediyorlardı.

Çok rahatsız ediciydi.Hele yanımda oturan adam sanki bana garezi varmış gibi ikide bir bana bakıyor,bana yanlışlıkla dokunuyormuş gibi yapıyordu.Halbuki bildiğin bana dokunuyordu.

Aldırmamaya çalıştım ve koltuğuna oturdum.Ömer bir yere kaybolmasın diye onu izliyordum.

MazaAllah çocuk Arel diye koşup sahaya atlarsa hiç bir şey yapamadan öyle kalırdım.

Saniye 26.Arel daha ilk saniyelerden topu almış yardırıyoru.Benim miniğimin ise umarım bağırmaktan ses telleri kopmazdı.Amin Amin.

Saniye 43.Arel kaleye doğru geliyordu.Birazdan gol atacaktı.Sanırım minik beynimizin ses telleri kopmuştu.

Saniye 59.Arel'in topa şut çekmesiyle.Bir anda gözlerim karardı.Ne olduğunu anlayamadan yanımdaki sandalyelerden birine düştü kafam.Bilincim kapanıyordu.İnsanların sesleri boğuklaşmıştı.En sonunda her şey karanlığa gömüldü....

ilk bölümü nasıl buldunuzz?

sizce Tansu neden bayıldı?

Ve sizce karakterlerin adları nasıl?İsimleri bulmak benim için konuyu bulmaktan daha zordu.O yüzden nasıl olduğunu söylerseniz sevinirim.

Ayrıca oy vermeyi ve beni eleştirmeyi unutmayınn.

Diğer bölün yarın gelebilir.

Öpüldünüz okurlarımm☆♡