Yeni Üyelik
18.
Bölüm

18. Bölüm

@zeytan34

Ali babasının kırpaç cezasında sonra odasından çıkmıyordu.


Nasıl kıyıyordu. Oğulları değil mıydık?

Tek düşündüğü o sakar kızı görmek istemediğiydi.


Giden görücüleri daha kapıdan girmeden kaçırıyordu.

Ne fark ederdi ki, sakar olması işine yarardı. Babasının gözüne batar ve işte bana layık buldugun gelin diye gösterirdi.


Oynadığı oyundan kapısı çalınca dikkati dağılıp" gir" diye seslendi, içeri annesi girmişti.


Meral hanım bir haftadır odadan çıkmayan oğluna yaklaşıp " aaa benim yakışıklım, niye kapattın odana kendini, he söyle kurban olduğum" dedi.


Ali annesinin sesindeki samimi tınıya dayanamayıp oyunu bıraktı.

Kaşlarını çatıp" bilirsin niye çıkmam ne diye sorarsın anacım" dedi sitemle.


Meral hanım kapıyı kapatıp yatağa doğru yürüyüp oturdu.

Meral hanım bakışlarını yumuşatıp

" bilirim bilirim de , niye bu kadar karşı çıktığını anlamam , Nalin'i niye istemezsin ,evet sakardır ama çokta güzeldir bir içim sudur, birbiriniz için yaratılmış gibisiniz" dedi.


Ali annesinden duyduklarına kaşlarını çatıp " yapma ana o kadar güzel olsa görücüler niye kapıdan girmeden kaçıyor, kimden duysam ne kadar çirkin olduğunu söyleyip duruyor" dedi


Meral hanım oğlunun, yeğenini uzun zamandır görmediği için duyduklarina göre değerlendirmesine kızıp" a benim oğlum tamam kız size kızıp küçüklükten beri erkelerin içine çıkmıyor, görmüyorsun onu , tamam ama sen millete ne bakarsın Nalin cadısı gelenleri bir tek çirkin görünüp kovacağını bilir , az sizle muhabbeti yoktu he ,oda her görücüye nasıl çirkin yapar kendini gormyen lazım hatta anasından bu yüzden az dayak yemedi neyse ki abileri varda o kadar dayaktan kurtuluyor en iyisi sen git Mustafa ya da Murat abinden fotoğrafını iste nasıl olsa bu iş kesin, nişanlı sayılırsın hee" dedi oğlunu ikna etmek isteyerek..


Ali düşündü. Nalin delisini küçükken çok güzeldi kömür karası gözleri, yüzünü ortasına emanetmiş gibi duran küçükcük burnu Nalin'in küçükken arabasını kırması üzerine kızan Ali kuzeninin evlenmek istemediğini bilip" büyüyünce seni karım diye alıcam sen görürsün " deyince ondan sonra ne evden çıkmış ne de görmüştü, kimseyle de konuşmadığını biliyordu.


Küçükken söylediği söz gercek oluyordu.


Hafifçe gülümseyen Ali "ne fark eder anacım istemiyorum ben evlenmek hem daha gencim aceleniz ne" dedi

Meral hanım yataktan kalkıp elleriyle oğlunun yanaklarından tutup

" Oğluşum abinize yardım ettiniz kan davası çıktı , aklım çıkıyor abinize birşey olacak diye babanızdan benim gibi ama sizin bir daha başınıza buyruk davranmanızı istemediği için kendince ceza veriyor işte şuan yapabileceğimiz hiç bir şey yok , hadi kalk bu gün isteme işini hallederiz he benim yakışıklım" dedi sonundan anlından öpüp.


Ali annesinin yanağındaki ellerine uzanıp öptü" tamam artık kaçış yok ama anacım bari şu nişanı uzatsak he hemen abimler gibi oldu bitti olmazsa" dedi başını sağa eğip çocuksu bakışlarını annesine sunarak.


Meral hanım " peki elimden geleni yaparım dersem şu odadan çıkıp eskisi gibi benim deli dolu oğlum olacak misin" dedi emin olmak ister gibi.


Ali annesinin sorusuna hızla başını sallayıp "he ana sen yap beni gör o zaman" dedi sevinçle.


Meral hanım " o zaman babanın bundan sonra gözüne batma gerisini ben elimden geldiğince haledeceğim " dedi.


Nasıl yapacağı hakkında en ufak bir fikri olmasa da.


Ali yerinden kalkıp annesini kucağına alıp odada döndürmeye başladı.


Meral hanım tül eteği döndükçe oluşan rüzgarda dalgalanıyordu.


Meral hanım" yapma Ali'm anan bayılacak şimdi" diyip indirmesini istesede Ali yorulduğunda indirdi.

Meral hanım birden yere inmesiyle sendeleyip yatağa oturdu.

Başını tutup" a benim deli oğlum anan yaşladı ne demeye çevirirsin bak şekerim çıktı ayyy" diyip derin derin nefes alıyordu.


Ali odanın kapısını açıp" Meryem bak hele buraya" diye çağırıp annesinin dizinin dibine oturdu.


Meral hanım sonunda başının dönmesi bitince oğluna vurmaya başlayıp "ne yaparsın he anani öldürmek istersin Ali" gülüp peşinden uzaklaştığında odaya Meryem girdi.


Meral hanım çarptığı kaşlarını düzeltip" sen dua et Meryem geldi" diyip hızla odadan çıktı.


Meryem de odadan çıkıp hanımına yetiştiğinde Meral hanımın gülerek terasa çıktığını gördü.


Ali hızla takimini giyip Mardin sokaklarını arabasıyla turlamayz başladı. Sonunda Necati abisini kahvesine girip çay istedi etrafta göz gezdiriken kuzeni Murat ile bakışınc yanına ilerledi.


İçinde- şansa bak arasam bu kadar kolay bulamam, bakalım güzel misin Nalin hanım -dedi .


Murat kuzenini görmesiyle" vay kardeşim nasılsın" dedi.

Kardeşine Ali yakıştırmasa da Ali'den başkası olamazdı .


Kardeşinin incitmeyecegini biliyordu.

Ali abisine "iyiyim abim oturasın sen nasılsın" dedi samimiyetle.

Murat gülerek kuzeniyle gurulanarak "nasıl olayım mutluyum senden iyi damat mi bulacağız" şakaya vurup "Ömer ve Osman dışında" dedi.


Ali gülüp "tüh onlarda evli" sonuna doğru masakilerin duymasını istemeyerek sesini kıstı "abi senden bir şey rica etsem" dedi mahcupça.


Murat kaşlarını çatıp" hayırdır bir sorun mu var "dedi kaşlarından birini kaldırıp masadaki arkadaşlarına uzaklaşmasını işaret ederek..


Masakilerin gitmesi ve çayının gelmesile Ali" sorun yokta nasıl desem bilmem abi artik Nalin ile nişanlı sayılırız bu akşam isteyecekler de , şey

Nalin hani küçüklükten beri görmedim ya fotoğrafı vardır sende" dedi çekinerek.


Murat abisini , Ömer ağası gibi tersine geldi mi akraba demeden ne halle getirdiğini bilirdi sonuçta abileri küçükken az millete bulamamıştı.


Muray ilk duyduklarına kaşlarını çattı.


**


Gamze ve Melek işleri bitirip geriye giyinmek ve süslenmeleri kaldığında Melek" eee Gamze abla sen ne giyeceksen "aynı yaşta sayılsa da kendinden önce evlenmesi ve Ömer ağasının da kocasından büyük olduğu için abla diyordu.


Gamze deftere karalayıp Meleğe uzattığında Melek defteri okudu.


Gamze "ağam geçenlerde sizin düğünde aldığı elbiseyi giyeceğim" yazmıştı.


Melek kaslariyni çatıp" olur mu Gamze abla millet laf eder Ömer aga karısını giydiremiyor mu der ,hadi alışverişe gidelim önce kaynanamı ikna edelim "diyip Gamze'nin elini tutup gülerek kaynanasına doğru ilerledi.


**

Kaşlarını çatan Murat iki saniye sonra bakışlarını yumuşatıp" hadi iyisin ben bekarken söylesen böyle şeyler varya seni elimden Ömer abin bile

alamazdı da, bende evlenmeden önce senin gibiydim merak ediyordum Allah'tan fotoğrafı vardı da gönül rahatlığıyla evlendim "dedi.


Telefonunu çıkaran iki üç tuşa bastı .

Aliye dönüp "mesaj attım bakarsın o değilde sen daha ne dolanırsın , bizden kız almak kolay değil gitte hazırlık yap "dedi şakaya vurarak.


Ali nin telefonu çalması ,Murat abisini yanında bakması münasip olmayacagi için sonraya erteleyip gülerek " tabi bilirim kolay değildir kız almak , o yüzden seninleyim ya abi seninle vakit geçireyim de gözüne gireyim " diyip şakaya vurdu.


Ali telefonun çalmasıyla "müsadenizle" deyip masadan kalktı arayan Osman abisiydi" nerdesin oğlum saat kaç oldu" dedi sinirle.


Ali gülerek" kaçtım ben evlenmiyorum, var mi , gelsinde evledirsin babam "dedi şakaya vurarak.


Osman kardeşinin dediklerine şaşırıp

" yok de Ali, babam oğlum demez seni ilk gördüğü yerde vurur bilirsin amcamı vurduğunu, hadi nerdeysen geri gel" dedi korkuyla.


Ali gülüp "korkmayasın abi kahvedeyim gelirim şimdi" dedi.


Osman kardeşinin cevabına sinirlenip "dalga geçersin he Ali, gel bakalım ben sana göstereceğim, acele et "diyip kardeşini suratına kapatti.


Ali masaya dönmeden Nalin'in fotoğrafını merak edip mesaja girdi.

Gördüğü resimle ilk kaşları çatıldı Murat abisine sarılmış kıvırcık , gür saçları, boncuk gibi bakan gözleri, beyaz teniyle Nalin..


Bu kadar güzel miydi bu kız?

Ali içinden- banane çirkin olmasında" dedi.

Telefonu hızla cebine koyup Murat abisini yanına gitti.


Ali "müsadenizle abi ben gideyim abim çağırıyor" dedi.


Murat "bende kalkayım beni de bırakı ver "diyip arkadaşlarına" görüşürüz" dedi.


Ali arabayı sürdü konağa , vardıklarında Murat abisini inmesini beklerken arabanın penceresinin açtı .


Murat abisi evin kapısına ilerlediğinden konaktan sesler yükseliyordu.

" Allah seni bildigi gibi yapsın Nalin buraların hali ne, şu üstün başın, yakalayım seni o saçlarını kim alacak acaba elimden" diyip kırılma sesleri yükseliyordu.


Murat abisi kaşları çatılıp" sağol Ali ben bizimkilere bakayım, babam gelmeden "dediğinde Ali "görüşürüz abi "diyip hızla konağa sürdü arabasını.


Konağa girdiğinde takımını değiştirip terasta ailesini beklemeye başladı Ali..


Melek Gamze'ye koyu kırmızı boğazından kollarına kadar danteli kapalı bir elbise beğenmiş ve sonunda aldırmişti.


Kendisine de pudra rengi kolları bol boğazına kadar kapalı bir abiye almıştı. En son giyinmek için ayrıldıklarında işi bitince merakla Gamze'nin odasina uğradı gördüğü görüntüyle gözleri şenlendi.

Gamze bir içim su olmuştu Ömer Ağası gördü mu kalpten gideceği kesindi .


Ama Gamze hanım ne bir bir makyaj yapmış ne de saçlarını örgüsünden çıkarmıştı, sitemle odaya girip " aşk olsun Gamze abla ben sabahtan beri saçdır makyajdır uğraşıyorum, geliyorum bir de ne göreyim sen daha hazır değilsin" dedi dudaklarını büzerek..


Gamze Meleğin sitemini görünce bakışlarını kaçırdı küçük çocuk gibi bakışlarını yerde tuttu.


Melek "neyse Gamze abla ağalar gelmeden seni hazır edelim , ee seni makyaj malzemen yok , hadi odama giriyoruz diyip kolundan tutuğu gibi odasına götürdü.


Osman terastan Ali ile oturmuştu.

Abisinin de gelmesiyle " kahve içer misin abi söyleyeyim getirsinler" dedi.


Ömer bütün gün işlerden başını kaldırmamış tarla , otel derken canı çıkmıştı" yok Osman" dedi etrafa bakıp" ee nerde bizimkiler " dedi yorgunlukla ..


Osman bakışlarını etrafta gezdirip "babam odasında anamla kızlar da bizim odada hazırlanıyorlar" dedi.


Ömer kendini hasırdan yapılmış koltuğa atıp" iyi ben biraz oturayım, ee Ali sen ne yaptın abicim" dedi kardeşinin iyi olmasını umarak..


Ali bakışlarını sokaktaki insanlardan çekip" ne yapayım kahveye gittim geldim o kadar " dedi sıkıntıyla..


Saat yaklaştıkça Ali'nin sinirleri tepesine çıkıyordu ama annesine sözü vardı diye uslu çocuk modunda takılıyordu.


Sonunda kızlar terasa çıktığında Ali

" yengelerim geldiğine göre benim ölümüm de yaklaşıyor" dedi kendi kendine..


Osman ve Ömer kardeşinin dedikleriyle bakışları merdivenleri buldu.


Osman karısını görmesiyle beğeniyle süzdü. İçinden- işte benim Meleğim ne kadar da güzel, her zaman ki gibi- dedi..


Ömer sarı civciv'ini gördüğünde gözlerine inanamadı Gamze'nin yeşil gözleri yaptığı makyajla ortaya çıkmış saçları şelale gibi sırtına dökülmüş giydiği kıyafetin rengi zaten Ömer'i kalpten götürüyordu.


Ömer sarı civciv'ine baktıkça vücudunun alt bölgesinin hareketlendiğini hissediyor ve yutkunuyordu.


Yanına gelen Gamze utançla bakışlarını kaçırıyordu.

Yerinden kalkıp Gamze'ye yaklaşacağı sıradan babasının görmesiyle olduğu yerde kaldı.


Mehmet bey" Ömer amcanlar bekliyor, hadi arabalara sen de Ali" dedi bakışlarını Ali de tutarak...


Ali bakışlarını babasından çekip merdivenlerden hızla inip arabasına binip beklemeye başladı.


😶😶😶😶😶😶😶😶😶😶


Evet sizi kırmadım ve yeni bölüm yayınlı

yorum..


Emeklerim için takip etmeyi ve izlemeyi unutmayınız

Ve bölüm hakkında düşüncelerinizi alayım lütfen..

        Sevgilerimle

                    Yazarınız: ZEYTAN 😘


Loading...
0%