Yeni Üyelik
18.
Bölüm

16. Bölüm

@zeytan34


16. Bölüm


Ekber Selçuğun arkasından gelip: ''Merak etme Meral teyze bizde kalacak aklın kalmasın''diyip elini Ekber'in sırtına attı sıvazlamaya başladı. ..


Ekber artık ne karar vereceğini , ne diyeceğini bile bilmiyordu. Meral hanım Ekber'in yanına yaklaşıp babasının tokat attığı yeri öpmeye başladı .Gözlerini Ekber'in gözlerine dikti oğlundan cevap bekliyordu. Ekber artık yorulmuştu .Kendini bin yıl birden yaşlanmış hissediyordu. Kalbi o kadar soğuktu ki ne yapacağını , ne diyeceğini bilemiyordu.En azından annesini üzmemeliyi diye düşünüyordu . Ekber ellerini kaldırıp anneseinin o yumuşacık yanaklarına koydu , göz yaşları silip gülümsedi : '' Merak etme tontonum ben iyiyim hem hak ettim babam az bile yapıyor..Neyse ben gideyim aklın bende kalmasın telefonum yanımda arasın biliyorum yine de aklın kalacak .Ama bak telefonun sesini de açıyorum hadi tontonum gir içeri de babamı iyice sinirlendirme..'' diyerek annesine güldürmeye çalışıyor diğer yandan yanaklarını öpüyordu ...


Annesinin içeri girmesiyle boş yolda yürümeye başladı. Nereye gideceğini bilmiyordu . çıldırmanın eşiğindeydi . aklından bir sürü soru dolanıyordu . Kalbi varlığını hissettirmiyordu . Selçuk'un önüne geçmesiyle dikkatle bakmaya başladı...


Selçuk mahcup bir ifadeyle: '' hadi kardeşim bize gidelim '' diyerek kendisini içten içe suçluyor çözüm arıyordu.


Ekber bir anlık sinirle :'' Selçuk git başımdan zaten başım çatlıyor hırsımı senden almayayım git işine '' diyerek arkadaşını itip yürümeye devam etti.


Selçuk tekrar önüne geçti ve : '' Al hırsını kardeşim hak ediyorum , kefil oldum o kadar . Vur lan vursana'' diye bağırıp eliyle göğsüne vuruyordu.


Ekber içinden artık - ne yapsam da geç ne desem boş Selçuk'un ne suçu var ki -diye içinden geçirdi : '' Yapmayacağım kardeşim , hem sen nerden bileceksin ki... Neyse beni bugün rahat bırak ,yalnız kalmaya ihtiyacım var kardeşim '' diyerek kurtulmak istedi.


Yalnız kalmalı ve bu olayı nasıl atlatacağını enine boyuna düşünmeliydi. Yalnız kalırsa içindeki kıvılcımlar azalacak ruhunu huzura kavuşturabilirdi belki de.


Selçuk Ekber'in omzuna elini attı : '' Nereye gideceksen ben de geleceğim , hem annen bizde biliyor . Hadi gel annene yalan söylemeyelim . Bize gidelim gerekirse odada hiç konuşmam bile , hadi kardeşim'' diyerek aklınca sakinleştirmeye çalışıyordu kardeşini .


Ekber 'in kimseye siniri yoktu . Tek sinirlendiği kişi kendisiydi ve bütün bu olan şeyin sorumlusu olarak sadece ve sadece kendisini görüyordu.


Aklında sadece yalnız kalmak dışında başka bir şey yoktu. Bir sigara yanına da bir bira almayı ve bugünü unutmayı hayal ediyordu.


Gerçekleri bir anda zihnini istila ediyor ve içinden - yapamam bunu bile yapamam önce babama affettirmem lazım kendimi – diyerek vazgeçiyordu.


Ekber Selçuk'a bakıp : '' Tamirhane de yatacağım , yarın işte babamı gözüne girmem lazım bir haftaya kalmaz gideceğim tek kalıp nasıl halledeceğimi düşünmem lazım ,hadi sen git kardeşim'' diyerek kolunu omzundan itti.


Selçuk hafif bozulur belli etmemeye çalışıp kendini toparlayıp : '' Nereye gidiyorsun oğlum otur oturduğun yerde ,sen nişanlısın oğlum biranda gitmek''diyerek sinirlenir.


Selçuk'un söylediği lafla Ekber'in içinde volkanlar patladığını hissediyordur sonunda bağırarak: '' Ne yapacağım burada durup evleneceğim kızın başkasını sevdiğini mi izliceğim'' diyerek kendini kastı. Boynundaki damarlar gün yüzüne çıkmış kendini kaybettiğini hissediyordu.


Selçuk ise yaptığı hatayı fark ederek sinirle: '' Oğlum eğer bir baktığını görürsek ayakları kırarız kardeşim , yapma ''diyip tekrar avutmaya çalışıyordu.


Ekber istemsiz gülemeye başlayarak : '' Yapma kardeşim kızın suçu bile yok gönlüne söz geçmiyordur sen demiyor muydun lan sevmek çok güzel bir şey , sen biliyorsun söyle bana başkasıyla nişanlansan Ela'dan vazgeçer miydin'' diyerek titriyordu.


Selçuk ne diyeceğini bilemeyerek bocalardı : '' Ben yani , hayır ama bu farklı'' diyerek kekeler.


Ekber sinirle: '' Neyi farklı kardeşim her şey aynı, her neyse gideceğim .İstanbul da staja devam ederim ,ne bileyim ben bir şeyler yaparım, sakin kafayla düşünmem lazım'' diyerek başını sıvazladı.


Selçuk: '' Ailene ne diyeceksin '' diyerek ne yapmak istediğini anlamaya çalışır.


Ekber ayaktan durmaktan sıkılıp sırtını duvara yasladı:'' Proje vardı onu halletmem lazım derim , bir şey uydururum tek bildiğim gitmek istediğim '' diyerek iç çeker .


Selçuk Ekber'in yanına gelip:'' O zaman gel kardeşim bize gidelim , son zamanlarımız bak sen gidince kendimi suçlayacağım , en azından suçluluk hissimi azalt kardeşim''der samimi sesiyle..


Ekber sinirle: '' susacak misin lan o zaman'' diyerek çıkışır.


Selçuk da çıkışarak : ''Susacağım lan susac

ağım'''diyerek sonunda sırıtarak ...


class=M||


Loading...
0%