19.Bölüm

Ela şaşkınlıkla : '' Yok artık düğünü de sen yapmayacaksın , ee ne kalıyor geriye düğünde bulunmak mi'' diyerek kızdı.

Selçuk panikle :''Elaaaa , tamam kardeşim olmuş bil ben her şeyi halederim sen istemen yeter'' diyerek nişanlısının gözlerine baktı.

Ekber ağzındaki poğaçayı yuttuğunda garson kız çayları servis edip :'' Bu arada İlay gelinlik olsun her istediğini söyle yapalım , bir de numaramı vereyim bir sorun olursa arasın'' diyerek cebinden telefonu çıkardı.

İlay benden gözlerini kaçırıp:'' Şey tamam''dedi.

Ela :'' Bu kadar mi ee düğün alışverişi, yatak odasını seçimi falan bunu da ailen mi halledecek''dedi sinirle ..

Ekber :'' İlay istediğini beğensin ailem parasını karşılayacak zaten bir şey demezler .Seni anlıyorum Ela, siz Selçuk ile beraber her şeyi düşündüğünüz için garip gelebilir ama bizimkisi böyle bir evlilik olmayacak , hem biz sizin gibi birbirimizi sevmiyoruz , işlerim olmasa kendi işimi başkasına yıkmazdım''diyerek kendini savundu.

Ela bir an ne diyemeyeceğini bilemeyip Selçuk'a baktı.

Selçuk :'' Başkasına mi yıkmak, kardeşim ayıp oluyor ama '' diyerek gücendiğini belli etti.

Ekber :'' Öyle değil kardeşim of ne diyeceğimi unuttum , ha başka bir şey olursa söylersin Selçuk İlay sana emanet '' demesiyle Selçuk neyi kast ediğini anlayıp kafasını salladı.

Ela İlay'a bakıp:'' Ee İlay hanım nişanlına bir şey söylemeyecek misin , gitme ya da erken gel falan''diye kızdı.

Ekber konudan sıkılıp :'' Neyse ne , benim daha biletimi ayarlamam lazım''diyerek konu değiştirmeye çalıştı.

Selçuk: '' Ne zaman gidiyorsun sevgilim'''diye güldürmeyi çalıştı.

Ekber :'' Valla hatun kızları eve bırakalım biletlere bakayım ,iki , üç güne kalmaz giderim herhalde , bana kalsa hemen giderim de biraz sanayide işlere yardım edeyim öyle..'' dedi kendi kendine..

Ela gözlerin İlay'a kilitlemiş bir şeyler söylemek ister gibi bakarken Ekber kafasını İlay'a çevirip telefonunu verip :'' Numaranı yaz ben seni arayayım kaydet , bir şey oldu mu beni arayıp söylersin'' dediğinde İlay hızla kafası sallayıp telefonu alır numarası yazdı ve telefonu uzattı.

Telefonu alan Ekber arama tuşuna basıp :'' Kaydet ''diyerek İlay'ın numarasını kaydetti.

Ekber :'' Ee şey ben kalkmam lazım daha biletlere bakacağım , istersen İlay seni bırakayım'' diyerek ayaklandı.

İlay dudaklarını büküp :''Yok sen git ben ablamlarla eve giderim ben'' diyerek sözünü bitirdi.

Ela kendini tutamayarak : ''Salak salak konuşmada kalk nişanlınla beraber eve git , en azından giderken falan konuşursunuz''dedi.

İlay hızla çantasını alıp kalkar iken Ekber :'' Eğer istemiyorsan sorun değil zaten işim vardı. Selçuk bırakırsın kardeşim'' dedi.

Selçuk sinirle:'' Olur kardeşim , olur'' demekle yetindi.

İlay ayakta kalınca Ekber :'' Kendine iyi bak bücür , seni daha göremem kaldığım süre içinde tamirhanede olacağım bir şey olunca arasın ya da mesaj at'' deyip kasaya ilerledi .Kasadaki adama Ekber :'' Üç numaralı masanın parasını şuradan alın lütfen , üstü kalsın'' deyip pastane de çıktı.

***

Ekber üç gün sürekli tamirhanede geçirdi..

Sabahları erken saatte kalkıp , geç saate eve gitti.

Mehmet bey iş bittiğinde - düş önüme eve gidiyoruz - dese bile bahaneler uydurup kendini işe verdi.

Ekber yine geç saatte eve girerken herkes uyuduğunu düşünü sessizce girdi.

Oturma odasında Meral hanımın :''Bu böyle olmayacak oğlan bizden gittikçe uzaklaştı bizi seven , değer veren oğlumuz gitti .Sabah akşam kendini işe veren yerine robot geldi. Böyle olacağını bilsem nişanlamazdım oğlumu''diyerek söylediğini duydu . Ekber içinden -acaba kimle konuşuyor –diye geçirdi.

Ekber kapı da beklediğinde :'' Bence de aslında kızı istemeden öncede iyiydi. istedik buna o gün bir şey oldu ama ne'' denilmesiyle babasının sesini işitti ve sessizce durup dinlemeye başladı.

Meral hanım :'' Yoksa bu kızla ilgili bir şey mi öğrendi ? O zaman ne bize söyler ne de bir şey yapabilir'' diyerek tahmin yürüttü.

Mehmet bey :'' Yok ne öğrenecek hem sen iyice araştırdın en temizi buydu demedin mi hem Selçuk kızın hatası görse o izin vermezdi bu nişana ''diyerek itiraz etti.

Meral hanım :'' Ne yoksa oğlumuz bütün yazını bizimle geçirirdi. Bu sefer erkenden gidiyor. Ben dayanamam hem nişanda sana cevapta verdi bence o gün bir şey oldu da ne'' diyerek kendi kendini tastikledi.

Mehmet bey :'' Neyse hanım yatalım ben gitmeden konuşurum onunla''diyince Ekber hızla dış kapıyı açıp tekrar kapattı..

Hızla merdivenlere yöneldin de Meral hanım :'' Geldin mi oğlum seni yüzünü unuttum be oğul..yarın gideceksin oğlumun yüzünü göremeyeceğim..'' dedi.

Ekber :'' Annem geldiğimde doyasıya yüzümü göreceksin zaten he tontonum çok yorgunum yatayım yarın öğlene kadar çalışır gelir bavulları alıp giderim'' diyerek yapacaklarını bildirdi.

Mehmet bey :' 'Dünürlere gidip helalık al , iş acele değil Kaan yapar'' diyerek lafımı kesti.

Ekber :'' Yok baba ben işim bitince gelir bavullarımı alır gitmeden ayak üstü uğrarım. Oradan havalimanına giderim sen merak etme'' dedi iç çekerek

Mehmet bey :'' sen bilirsin oğul'' demekle yetindi.

Ekber :'' Şimdi müsaadenizle''diyerek izin isteyip kendini banyoya attı. Bu yaptığı davranışıyla anne ve babasını üzdüğünü biliyor ama kafasını toplayıp gelmesinin daha iyi olacağını biliyordu. Ailesinin üzüleceğini ama sonra alışacaklar biliyordu.

Zaman zorlada olsa her duruma alıştırırdı.

Sabah uyandığında üstünü giyip tamirhane de soluğu aldı.. Ekber içinden -yine çalışmam lazım , kafamı dağıtmam lazım - diyerek işlerini odaklanmaya çalıştı..

Ekber öğlene doğru babasının : ''Hadi oğul eve gidelim de bir şeyler ye sonra daha dünürlere gidiceksin'' diyerek yaptığım işi böldü.

Ekber :'' Peki baba''deyip eve gittiler.

Ekber evde düş alıp annesının yemekleri yiyordu . Bu sırada anne ve babasının üzgün gözlerle izlediği anlayınca : '' Özür dilerim sanırım size bilmeden üzdüm ama biliyorum ki siz benim iyiliğim için her şeyi düşündünüz . Artık üzülmeyin , sadece okul için gidiyorum üzüldüğüm bir şeyde yok şimdi bana hakkınızı helal edin'' dedi iç çekerek.

annesinin ''O nasıl laf öyle ''demesi bir oldu..

Ekber :' Yolculuğa çıkarken böyle denir diye siz söylemediniz mi, '' diyerek güldü.

Mehmet bey :''Helal olsun hayırlısıyla git oğul'' diyerek konuyu kapattı.

Ekber sofradan kalkıp babasının elini öpüp sarıldı .Annesinde elini öpecek iken annesi yanaklarından ağlayarak öpüp aynı zamanda iki yanağını sildi :'' Anne temelli gitmiyorum bu son gidişim , ağlama ağlamayı getirir'' diyerek teselli etti.

Meral hanım kızarak :'' Sus ağzından yel alsın tamam bak ağlamıyorum gel bir daha sarılayım'' dediğinde Ekber sarıldı.

En son Kaan'a sarılıp: '' Unutma bizimkiler sana emanet , kendine iyi bak dersleri ihmal etme ben geldiğim de notların yüksek gelsin istediğini alacağım'' diyerek güldü.

Kaan şaşkınlıkla :'' Her istediğimi aşacak misin ''dedi.

Ekber bağırarak :'' Her istediğini lan her ,istediğini'' diyerek tastiklesi.

Kaan :'' Peki unutma , kendine iyi bak'' dedi mutlulukla.

Ekber :'' Sende genç sende''demekle yetindi.

Kornanın çalmasıyla Selçuk'un geldiğini anlayınca bavulları alıp dışarıya çıktı. Selçuk elindeki bavullara uzanıp : '' Ver kardeşim ben alayım''dediğinde ...

Ekber :'' Hatun , hanım evladı belledin beni iyice , ben taşırım'' bavulları arabaya yerleştiririr.

Meral hanım :'' Selçuk oğlum sana emanet dikkatli kullan arabayı'' dedi endişeli sesiyle..

Selçuk alınmış gibi yaparak : '' Ayıp etti :Meral teyze aklın kalmasın '' dedi.

Arabaya binip Selçuk'un sürmesiyle Meral hanım elindeki suyu arkamdan dökmesi bir oldu.

Selçuk yoldan bakışlarını çekip :'' İlla gitmen mi lazım'' dedi.

Ekber :'' Kardeşim önce İlay'a uğrayacağız sonra havalimanına'' diyerek soruyu duymamazlıktan geldi.

Selçuk kızarak :'' Sana soru sordum gerçekten İstanbul da işin olmadığını biliyorum hatun''dedi.

Ekber aynı kızgınlıkla :'' Biliyorsan niye soruyorsun''dedi bakışlarını arkadaşında tutarak.

Selçuk bakışlarını yumuşatıp :'' Benim merak ettiğim gidersen ne değişeceği'' dedi.

Ekber : '' Ne değişecek , İlay'a karşı içimde oluşan öfke mi yeneceğim .Şimdi ne öfkesi falan dersin söyleyeyim evleneceğim kızın aklında sadece benim olmasını isterdim .Nişanı düğümü beraber hayal etmeyi..Birbirimizi sevmeye , alışmaya falan çalışacaktım o yüzden şimdiye kadar doğru dü

rüst bir kıza bakmadım .Ciddi bir ilişkim bile olmadı ama neden karıma karşı saf sevgimi vereyim diye' diyerek gülmeye başladı.