@zeytan34
|
Karşımdaydı ;
kollarını kaldırmış karşısındaki damat bey le karşılıklı oynuyordu.
Sevdiğin insanın kaybetme acısını yaşıyordum gözümün önünde en mutlu gününü yaşıyordu.
Ve bana ne mutlu Ki beni de çağırmıştı çok şanslı bir insanım...
Bütün düğün boyunca sevdiğim kizin mutlu anını izliyordum. İçimde bir yerler eziliyordu , karşısındaki ben olabilirdim karşılıklı oynaya bilirdik . Eğer annem inat etmeseydi istemeye gitseydik..
of of içimdeki bu yangın ne zaman dinerdi.
Kalbime iğneleri batıryorlar, beynimde bir sürü eğerli başlayan cümleler, çenemi sıkmaktan yanaklarım agrıyordu, gözlerim bütün düğün boyunca sadece onda kulaklarım da davul zurna sesleri.. Ah be neden sürekli acı çekmek zorundayım Ki...
Eğer utanmasam tek olsam küçük bir çocuk gibi hüngür hüngür ağlardım. Annemin beni dürtmesiyle bakışlarım değişmedi sadece çenemi oynattım " efendim" dedim
Annem üzüntümü anlar mi bilmem sesindeki üzgün tınıyla " oğlum herkes sana bakıyor bakma şu kıza artık evli artık o" dedi acı gerçeği yüzüme vurarak..
Bir anda yüzüme yumruk inmiş gibi sıçradım yerimden acı gerçekle yüzleşmek istemiyordum ama gerçek herzaman acıttırdı ve acıttı.
Ben de " peki bakmayınca içimdeki bu acı azalacak mi? "diye sordum yüzüm hala sevdiğin kıza dönüktü artık ona bakmıyacaktım şuan son demlerini yaşıyordum .
Annemin hafif sitemli kırgın sesiyle " yapma oglum" demesiyle oturduğum yerden kalktım. " peki o zaman ben de bakmam sen altını da takarsın ben eve geçiyorum olur mu? "dedim.
Yüzümü ifadesiz tutmaya çalıştım ama olduğu kadar nasıl olacaksa oyle oldu bir bilinmez bir ifade.
Annem gözlerim içine bakarak " peki ben aytenlerle gelirim yalnız bir yere gitmeyesin aklım sende kalmasın " dedi uyarır gibi senden başka kimsem yok kendine bir şey yapmayasın der gibi.. baban gidişi hala ağırken seninkini kaldıramam demeyi ima ediyor ya da benim kafam çok doluydu da bunları çıkardım .
Elerimi cebime attıp tesbihimi çıkardım " yok bir yere gitmem " dedim tesbihimi sallamaya başladım.
Annem " kadirim aslanım tek gitmesen " dedi sitemle..
Gözlerimi salladığım tesbihten kaldırıp " koca adam oldum sen merak etme asıl sen fazla geç kalma aklım sende kalmasın hadi selametle." dedim.
Yavaş yavaş düğünden uzaklaşırken ayaklarım bedenimi taşıyacak kadar ağırdı.
Sevdiğim kız nasılda çabuk unutmuştu. Demek o kadarda sevmemiş mi? Hayır hayır sevdi be nasıl sevmez? Tesbihimi yere düşürmemle yavaşça alıp ekmek tekneme ilerledim..
Düğünde uzaklaşmiştim uzaktan davul zurna seslerine , bu seferde havai fişek sesleri eşlik etmeye başladı. İçimde volkanlar patlıyordu . Kafama havaya kaldırdım renk renk havai fişekleri izlemeye başladım.
Mutlu günüydü bugün onun . Umarım mutlu olur o mutlu olmayı gülmeyi hak ediyor.
Evlendiği adam gülerken o güzel yüzünde gamzelerin ortaya çıkmasını ve gözlerin kısılıp küçülmesini ve çok gülerse yüzünün kırmızıya çalmasını görecekti , merakla beklediğim o saç tellerini de görecekti benim göremediğim saç telleri görecekti ben... Ben hep acaba hangi renk kıvırcık mi nasıl kokar diye merak ettiğim saçlara dokunacaktııı.
Havai fişeklerin bitmesiyle minibüsü çalıştırdım tam hareket edecektim ki kapı vurulmasıyla yan cama baktım. Bizim ümit eliyle kapı açmam için işaret ediyordu düğmeye basınca bindi .
Arabayi istop edip " buyur kardeşim " dedim.
Dert ortağım kan kardeşim çocukluk arkadaşım herşeyim ..
Ümit üzgün gözlerle "nereye kadir " dedi
Ben nereye gidicektim ki ?.herkes bana acıyacak mıydı şu kızı sevdi alamadı diye mi bakacaklardı bana, varsın desinler varsın acısınlar da mutlu olsun da ben acı çekmişim de ne olmuş ki..
Ben alışığım nasıl olsa...
Ben afalayıp düşündükten sonra " eve gidecektim birader niye bir iş mi var" diye sordum.
Ümit hafif sırıttıp " yok be kardeş can sıkıntısı bende geleyim dedim"
Ben yalnız kalacaktım ağlardım erkek adam gibi yada babamın yanına gidip dertleşirdim.
" eve gidiyorum gelcen mi" dedim tereddütle hayır de be kardeş...
Ümit " bende gelicem başım ağrıdı hadi birader hareket ettir şu kurusturu" dedi hafifçe minibüse vurdu.
Yol boyunca biraderim dedikoducu karılar gibi fabrikayı anlattı. Yok usta böyleydi yok su yagcıydı diye ... Ne düşündüğümü ne hissettiğimi unuttup bende dinliyordum..
Minibüsü park edip eve girdik
Ben " balkonda mi yoksa içerdemi oturalım diye sordum "
Ümit balkona ilerlerken " sorman hata kardeşim tabiki de balkon" dedi bende peşinde gidip " çay koyayim mi kola mi" dedim
Ümit sandalyede oturuken " gel iki saat çayla uğraşma kola yeter bize " dedi
Mutfaga girip kola ve bardakları aldım cips , çekirdeği , alıp balkona geçtim masanın üstüne hepsi bıraktım ümit kolaları doldururken bende cipsleri açtım.
Ümit " anlat kardeşim saçma sapan konuştuğum yeter ciddi konuşalım kimyada evlendi " dedi yarama tuz basarak... Ağzıma cipsi attıp yavaşca çiğnedim yutunca " ya oda evlendi dedim" üstüne soğuk bir kola içtim.
Ümit koluma dokunup" laf ebeliğine gerek yok kardeşim dinliyorum anlat " dedi. İçim ezildi , boğazım düğümlendi.
Ben " ne anlatayım kardeşim evlendi işte "deyip kestirip attım
Ümit sıkılmış bir ifadeyle"hadi kardeşim ne hissediyorsun ne yapıcaksın anlat" dedi
Ben yüzüne boş boş baktım sonra ne diyeceğimi düşündüm ama ne diyeceğimi bulamadım sonunda... " ne hissediyorum boşver ne hissettiğim ise bu da geçer geçecek ne yapacağımı soruyorsan her zaman ki gibi çalışacağım öyle.. " dedim gülerek bunun gülünecek ne yanı varsa.
Ümit " içmeye gidelim mi " diye sordu. Ben " ne içmesi yarın sabah beşte iş başı kısmetse akşama kadar çalışacağım artık"dedim
Ümit şaşırarak " birader akşama kadar yapamazsın ki zaten sabahın köründe kalkmıyormusun işte yarın gideriz içmeye " dedi Ben " yok kardeşim artık çalışayım para lazım mazot borcu falan kapatayım biraz birikim yapayım hem ne boş boş dolaşacağız çalışayım en iyisi" dedim
Ümit " oğlum ne yapacaksın , sabah beşte kalkıp akşam birde mi yatıcaksın bünye mi kaldırır " dedi sinirlenerek ..
Ne diyeceğimi bilemeyip bardağımdaki kolayı fondip yaptım" hayırlısı be gülüm " sırıttım.
Ümit " salak salak konuşma" demesiyle zil çalması bir oldu Yerimden kalkıp yavaş yavaş kapıya gelip açtığımda annem içeri girdi.
Ben neden erken geldi acaba diye düşünürken" hayırdır erken gelmişsin " dedim
Annem " aklım sende kaldı bende takıyı Ayten teyzene verdim taksın diye geldim gelmeye miydim" dedi hafif sitemle.
Ben " yook ondan demedim merak ettim" diyip balkona girdim annemde arkamdan gelip " ne yapıyorsun " balkon da Ümit'i görünce "Ümit ile mi geldin iyi yapmışsın" diyip Ümit' te"" hoşgeldin oğlum"" dedi. Ümit konunun kapanmasıyla huysuzca oturuyordu.
Annem sandalye çekip " eee Ümit kısmetse seni ne zaman evlendiriyoruz " dedi. Ümit şaşkınlıkla " ben mi Müesser teyze " dedi
Annem çekirdek alıp " tabi oğlum annenle konuştuk Aysel de yakında dedi sen de pek yakında gibi durmuyor ama.. " imayla..
Ümit " ben evlenmem ne zamanmiş, yakında hem de , ne dedi Müesser teyze annem " dedi hayretle..
Ben sadece hayretle biraderimin evlenecek kızı kim olduğunu düşünüyordum.
Annem" evet yakında işte uzun zamandır annenle konuşuyorduk evlil ik işlerini senin ki daha erken görünüyor Kadir,' den" dedi altan altan sana da sıra gelecek mi diyordu offf kafam ağrımıştı.
|
0% |