Merdan kıza iki adım kala durup :" Buralarda aşığını mi beklersin Medusa " dedi merakla.

Kız duyduğu sesle korkup sıçradı. Hızla arkasını döndüğünde Merdanla göz göze geldi. Yutkunup ayağa kalktı Hızla üstündeki pantolonu paçalarını indirip sudan çıkıp taşın üstünde durdu.

Bilmiş bir ifadeyle :" Beklerim elbet de sen burayı nasıl buldun ? " dedi sinirle.

Merdan etrafı süzüp:" Güzel yermiş bulmam zor olmadı."dedi kendinde emin bir sesle.

Kız Merdan'a gözlerini dikip:" Burası Zilanlıların toprağı ne ararsın defol"dedi sonunda bağırarak.

Merdan içinden 'kızı suya atsam ne olur ki' diye geçirip:" Beni mi kovuyorsun . Yoksa korkuyor musun ? " dedi gülerek.

Kız gülüp:" Senden mi, erkek misin sen? "dedi küçümser bir ifadeyle.

Merdan duyduklarıyla dilini dişine sürtüp kızı suya itti .

Kız itilmesiyle dengesini sağlayamayıp suya düştü. Küçük bir çırpınmayla ayaklarının üstüne bastı. Şimdi tamamen ıslanmış bütün hatlarını belli ediyordu. Utançla yanakları kulaklarına kadar kızarmaştı.

Merdan gülüp:" Sana erkekliğimi bir gün göstereceğim de tövbe tövbe..Ağzının lafını bil belli ki yularını salmışlar konuşmasını bilmezsin. Evde kalacaksın bu boşbağazlıkla , belki ağa kızı olmandan dolayı evlenirsin" dedi diğer yandan yutkunup kızı inceliyordu.

Düşmanına diş biliyordu.

Kız küçük bir kahkaha attıp sudan çıktı. Merdanın yanından geçerken:" Ee evde kalırsam beni alırsın olmaz mi Cihangir " dedi küçümser bir ifadeyle..

Merdan peşinden ilerlerken :" Sen bana yaramazsın"dedi istemesiz önünde giden kızın kalçalarına gözleri değiyor ve bakışlarını kaçırıyordu.

Kız arkasına bir bakış atıp önüne döndü ve :" Doğru dersin bir de bakmışsın ablam gibi bende seni öldürmüşüm " dedi.

Merdan kızın ata bineceği zaman sinirle kolundan tutup kendine çevirdi:" Dikkat et de seni kullanıp atmayayım ." dedi hırlayarak.

Merdan kızın kolunu savurup arabasına biteceğinde kız :" Bak bakalım seni nasıl avucuma alıyorum " dediğini duydu. Umursamayıp şirketin yolunu tuttu.

.. 

.. 

.

Zilanlıların büyük emekle girdiği ihraçatı öğrendiğinde alıcılarla iletişime geçti ve hazırlıklara başladı.

Akşam toplantıdan çıktığında sarı saçlı , navi gözlü arkadaşı Savaş'ı gördüğünde sarılıp odasına davet etti. Kısa bir muhabbetle şirkete kalması, yardım etmesine anlaşıp oteline bıraktı.

Evine gidecek iken bir anda hastanenin yolunu tuttu. Arabasından inip hastaneye girdiğinde başı döndü. Derin bir nefes alıp doktorun odasına girdi.

Oğuz karşında gördüğü çocukla mutlu olup:" Hoşgelmişsin Merdan geç otur" dedi.

Merdan gösterilen yere oturduğunda Oğuz:" Bir şey içer misin açsan yemek söyleyeyim " dedi babacan bir tavırla.

Merdan gülümseyip :" Sağolsun doktor yani amca ne desem bilemedim " dedi bocalayarak.

Oğuz gülüp yerinden kalkıp Merdanın karşısına oturdu ve :" İçinden ne geçiyorsa öyle de evlat " dedi.

Merdan yutkunup:" Peki amca ben hastayı soracaktım " dedi merakla.

Oğuz kaşlarını çatarak:" Senin haberin yok mu sabah çıktı?" Dedi.

Mersan aklına kızın abisi gelince hızla ayaklanıp :" Sen ne dersin amca ben sana emanet ettim onu" diyerek parladı.

Oğuz gülüm:" Sakin ol yabancı yere gitmedi annen götürdü. Ben senin haberin var sanırdım " dedi şaşkınlıkla.

Merdan rahatlayarak yerine oturup derin bir nefes aldı :" İyi de kız iyi midir ki çıktı ? Hani muayene falan vardı?" dedi merakla.

Oğuz derin bir nefes verip:" Şöyle ki kıza dokunan olmamış kendisi de sorduğumuzda olumsuz cevap verdi. Onun dışında yaralarına evde iyi bakılacaktı. Berfin de evde bakarım deyince taburcu ettik" dedi.

Merdan merakla :" Kız nasıl cevap verdi ki konuşamıyordu?" dedi.

...

..

.

Dervişoğlu işlerini halletmiş evine gidecek iken kendini bir anda çarşıdaki esnafla oturup sohbet ederken buldu. Başını çevirdiğin de karşında onu gördü kalbi titredi. Hala nasıl unutamadığına şaşırıyordu.

Her seferinde unut , bitti o iş dese de kalbi kendisine ihanet ediyordu. Gözleri kesişince kızı dudaklarında buruk bir tebessüm gördü. İçinden 'O da beni seviyor bir hata yaptı ama olsun' diyerek ayaklandı . Kız sağına soluna bakıp ilerlerken peşine takıldı.

Kimsenin görmeyeceği bir köşede durdular. Dervişoğlu yutkunup:" Bir sorunun mu var ?" dedi.

İçinden ' var de , seni özledim de yeter ki de, ben yine kabul ederim seni ' diye geçirdi.

******

Hello   nasılsınız?

Bir de hikayeyi gidişatını beğenmiyor musunuz ?

Aklımda deli sorular..