Yeni Üyelik
9.
Bölüm

9. Bölüm

@zeytan34

Merdan merakla doktorun cevabını bekliyordu.


Oğuz buruk bir tebessüm sunup:" Şöyle ki kızımız az da olsa dudak okuyabiliyor ama çok değil bu da iyiye işaret ne demek istediğimizi anlayabiliyor . Yeterli imkan sunarsak en azından dertlerini anlayabiliriz " dedi.


Merdan duydukları ile üzgün bir ifadeyle başını sallayarak :" İyi dersin hoş dersin , elimden geleni yapacağım da hiç mi duyma ihtimali yok " dedi.


Oğuz elini uzatıp karşındaki gencin dizine koyup destek olmak için sıktı ve :" Allahtan ümit kesilmez be yiğidim. Kızın anne karnında geçirdiği hastalık ve büyüyünce de kendisini ifade etmek için önlem alınmayınca malesef ki ihtimal çok az " dedi.


Merdan :" Yani bizi duyamaz ve konuşamaz diyorsun " dedi onay almak için.


Oğuz olumsuzcw başını sallayıp :" Aslında konuşmasında bir sorun yok . Duymadığı için neyin ne olduğunu bilmiyor. Yani yardımcı olsak anlatabilir hatta el işaretleri yerine dudak okuyabilir . Bunun örnekleri yayılıyor ki kızımız kendi az da olsa biliyor" dedi.


Merdan umutsuzca :" İyi dersin hoş dersin de amca duymuyor ya bizimle iletişime nasıl geçsin?" Dedi.


Oğuz derin bir nefes verip:" Bu biraz maliyetli ama bunun özel hocaları var birebir ilgilenen yurdışımda" dedi.


Merdan hızla:" Ne gerekiyorsa yapalım ben onunda benim gibi diğer insanlar gibi kendini ifade etmesini istiyorum" dedi.

   


...

  ..

..

Dervişoğlu karşındaki kıza umutla bakıyordu. Kız kimsenin gelmediği ve görmediğinden emin olup :" Ben birşey istemem Yusuf , öyle bakınca birşey diyeceksin sandım" diye mırıldandı.


Dervişoğlu sinirle :" Ne diyebilirim ki en fazla adımı ağzına alma derim , başın sıkışırsa bir derdin olursa gel derim ama başka bir şey diyemem " dedi sonuna doğru sesi kısılarak..

...

..


2 sene önce


Yusuf heyecanla elindeki çiçekleri almış yüzüğü de ceketini cebine koymuştu. Ailesi artık evlen diye baskıları çoğalmıştı. Ama artık biliyordu ki Nazenin kendisini seviyordu.

Zaten az koymamıştı peşinden.


4 senedir kuydu köşelerde buluşuyordu. Kimse görmesin, laf söz olupta Nazeninin adını kötü anmasınlar diye.


Sevdiği kız en sonunda böyle olmaz her gün bir yerde bir ev tut orada buluşalım diyince bağdaki evini yaptırmış. Sevdiği kızın istediğine göre döşemişti. Canı sıkılır , bunalırsa gidip kalsın mutlu olsun diye.

Şirketen erken çıkmış ağa toplantısından da kaçmıştı.


Kimse çocuklarımın anası , ömürlük eşimden önemli değil diye içinden geçiriyordu .


Anahtarla içeri girdiğinde yerlerde cam kırıklıkları , kıyafet parçaları görünce panikle etrafı taradı.

Üst kattaki yatak odasına doğru çektiğinde sesleri takip edip odaya girdi.


" Ah Mehmedim ... bırakma beni.... seni seviyorum....ah " diye konuşmaları ve iki hayvan gibi birleşmelerini görünce elindeki çiçeği yere düşürdü.

Belindeki silahı çıkardığında Nazenin ile gözleri kesişti.


Kız panikle Mehmet in üstüne kapanmış :" Yusuf yapma .. kıyma ona ben onsuz yapamam" diye ağlamaya başlamıştı.


Karşındaki sözde sevgilisinin karşında çırılçıplak olduğunu umursamıyor silahın önüne bir duvar oluyordu.


Yusuf gözleri kan çanağına dönmüş ağlamaklı bir ses tonuyla:" Ben sensiz ne yapacağım ? Söylesene dört sendir peşindeyim . Ben elini tutmaktan korkarken sen bizim evimizde.... helal olsun sana " diyip çıkmıştı.


Ertesi gün de bağ evine benzin döküp yakmıştı.

Evi yaktığı gibi unutacaktı. Ama düşündüğü gibi olmamıştı. Kalbi her gördüğünde onun için atıyor.

Mehmet itinin imalarına dayanıyordu.

Kimin için çabalıyordu ki?

Bitmiş bir aşkın küllerini deli gibi alevlendirmek neyin çabasıydı..

....


Kız etrafa bir bakış atıp:" Ben gideyim biri görmesin laf söz çıkar " dedi.


Dervişoğlu gülüp:" Laf söz ve sen, dalga geçme bari. Elinde sonunda çıkacak o Mehmet denilen haysiyetsizin seni alacağına inanıyor musun gerçekten " dedi dalga geçerek..


♤♤♤♤♤♤♤♤


Beğenme sınırı koymak istemiyorum ama net 30 okuyucum var güncel Lütfen yorum yapmayacaksınız da beğe

nin boşa kürek çekiyor gibi hissediyorum.

Kusura bakmayın. 

Zeytan..


Loading...
0%