Biranda Berfin ile dudak dudağa kalması Mithat'ı şaşırttı. Artık ne yapmak istediğini. Sadece yapılması gereken görev mevcuttu ve onu yapmalıydım diyip bakır kablolarını tutacaklarına dokundu. Bir kılavuz fırlamıştı, taştan duvarlardan ve Mithat'ı heyecanlandırmıştı, kendini kaptırmış bakır parlaklığını afetin yerine dokunmuştu.
Bir anda" Mithat Ağa " diye annesinin sesini duymasıyla irkilip kendini yatağının diğer ucuna attı.
Derin derin nefes alıp veren yataktan doğruldu ve yatakta sere serpe uzanmış güzel kızı izledi kısa bir süre bakışları çekmeyip hızla doğrulup odadan çıktı.
Berfin olanların etkisinden çıkmıyordu az daha namusu elden ayrılsaydı daha yeni sekizine girmişti ve babasını sözü vardı istemeyerek insanla evlendirmeyecekti ama Mithat ağa kuralı, düzeni bilmeden hepsini bir anda yıkmıştı. Şimdi de namusunu ayaklar adına alacaktı ..
Ne yapmalıydı, hızlı bir şekilde yırtılmış kıyafetler yere atılmış dolabın en çirkin kıyafetini arıyordu ama hepsi sıvıydı ve mutlaka güzeldi. Yutkunup siyah bir etek üstünde v yaka penye giydi.
Mithat annesinin avlusunun ortasındaki kaşlarını çatıp " hayırdır Mardin hanımı sen gelirdin" dedi alay ederek..
Kara kaşlı , simsiyah bakışlı bakışına göreni ürküttenleriyle Mardin hanım" gelmezdim gelmezdim de gelen ki kız getirmişsin eve, karından kırılırsın " dedi kinaye ile...
Mithat annesiyle birlikte kaldı " öyle bir şey yapmışım ki da sen ne ilgilenirsin artık katılacağımı söylemiştin ne oldu mü bozdun " dedi kibirle.
Mardin hanımı hiddette kapılıp" bir sabinin günahına girmeye izin vermem, hem de nikahsız, evlisin sen oğlu kendine gel" dedi elleri titriyordu sinirden..
Mithat sinirden gülüp" sizi ne ilgilendirir Mardin hanım ağa benim paşa benim artık ne halin varsa gör demediniz mi ,bende "dedi.
Mardin hanım "kendine gel Mithat karşında annen var, o kıza nikah kıyılmadan asla dokundurtmam benimde bir şanım var kimse namusuna laf getirtmem ben Mardin hanımım" dedi kendine emin ve gür sesle.
Mithat sinirle "anne" dediğinde Mardin hanımı "Sultan geldi buraya" diye seslendi.
Kısa bir süre bakışlarında kesen Sultan oldu.
Sultan nazikçe öksürüp "beni çağırmışsınız hanımım" dedi sonlara doğru sesi kısılmıştı.
Mardin hanımının bakışlarını oğlundan almakp "git gelin hanıma söyle hazırlansın ben nereye o gideceğim ki Mithat ağa nikahı kıyana kadar" dedi.
Mithat ağa sinirden kahkaha atıp "sen ne dediğini bilmiyorsun anne" dedi.
Mardin hanımı "ne beklersin Sultan de haydi" dediğinde Sultan hanım aksak kıvrımının sürüye sürüye baktığında kaybolmuştu.
Mardin hanımı ayakta kalmaktan yorulup hasır koltuklara kendini bıraktı. Bakışlarını konaktan gezdirdi neler yaşanmıştı?
En büyük sevinci aşık olduğu adamla bir ömrü bu konağa ne güzel de sığdırmıştı..
İçerde Mardin hanım " bu konağa babanla çok güzel anılar sığdırdık ve güzel anılarımızı sana bırakıp yenileri için ve senin mutluluğun için bağ evinde geçtik " dedi hüzünle sonra devam edip" daha sonra geleceğin doğum günü deli gibi istediği gibi, bizi sildiği karısını babasının kapısına atlamakla seçim yapmak için özellikler birini kolundan bekler gibi konağa kapatılmış" dedi saklandı.
Mithat derdini anlatamamak bir yana sıkılmıştı, anının hesap vermek istemiyordu.
Mithat ürkekçe gelen bakırın parlaklığını verebileceği " beni iyi dinle anne ben Mithat Cihangir'im, Cihangir aşiretin tek varisi benim de varisim olmalı hadi onu geçtim karim diyeceğim kadının bana oyun oynamasına dayanamam evet deli gibi evlenmek öğrendiğim çünkü çocuğum ve adımıza leke sürüleceği daha olası olduğunu düşündüm ben nereden bileyim bana oyun oynadığını "deyken Mardin hanımı" asıl sen bileceksin Mithat Ağa koynuna almayla işi bitirecektin ama dayanamamışsın demek ki" dedi karşısındaki oğlu değilde düşmanı gibi bakıyordu.
Mithat Berfin'in dinlediğini
"artık kimsenin arkamdan teneke çalmasına, kısır demesine izin vermeyeceğim, Berfin benim çocuklarımı doğuracak ve gönder engel olma an-ne" dedi sonunda heceleyerek..
Berfin kendi içinde bir makine gibi bahseden adama baktı.
Ne diyordu bu adam?
Mardin hanımının bakışlarını oğlundan çekip müstakbel gelinine çevirip" hazır mısın gelin hanım " dedi.. Mithat " anne " diye uyarlandığında Berfin hanımı Ağasına" hazırım hanımın " dedi..
Mardin hanımı " de hayde arabaya" diyip Berfin'in kolunda tutarak.
Mithat'ın delirdiğini.
Sakince derin derin nefes aldı.
Annesi nikah mı istiyordu biraz vakit ayırırdı ama yapardı yeter biran önce çocukları olsun.
Berfin kendini serbest bırakmaların içinde iki katlı evde bulunan bahçede çardakta suüzülen üzümler altında semaverden çayda bulunan domates, biber her çeşit sebze ve meyve küçük bir cennetten bir köşe..
Mardin hanımının yanındaki girişte duraklamasıyla "artık benim ülkelerinin çocuğu olacak adam seni bende almak istiyorsa nikah kıyacak sonra bu evden geleceksın o zamana kadar bu evin kızının" dedi.
Berfin Hanım'ın büyümesiyle gözlerinden yaşlar geçmesiyle hızla hanım Ağasının eline yapıştı ve
"çok teşekkür ederim hanımım" dedi.
Mardin hanım "ne teşekkür etti sen de telli duvaklı olduğunu hak ediyorsun maşallah çokta güzelsin" diyip başını kaldırdı..
Mardin hanım" hadi bana semaverden çay doldurun ağam gelip içelim o gelir " dedi
Berfin uzun bir süre Mithat Ağa'yı görmeyeceğine sevinip" hemen hanımım " diyip çay doldurmaya gitti.
Kusura bakmayın beklettim umarım beğenirsiniz bir daha ki Yeni bölüm için 2 takip 30 beğeni 30 yorumdan sonra görüşürüz
Yazarınız : Zeytan