Büyüklerin çıkması ile Suna ve Enes te ayaklandı .

Suna gülerek - Ne geceydi ama neyse seni teselli edecek biri var yaralarını da sarar deyip göz kırptı çıkmak için yürüdüğünde...

Ali kaşlarını çatıp - Bir dakika deyip yutkundu ekledi - Bir daha sizi çevremde görmeyeceğim dedi kendinden emin bir sesiyle.

Enes Ayçadaki bakışlarını bozmayıp - Ortaklık ve komşuculuğumuzu unutuyorsun dedi alayla..

Ali doğrularak - O gözlerine hakim ol .Unutmuyorum , seninle hesabımız bitmedi .Sizinle benim işim bitti ailemle olan ortaklığınız , onlarla olan komşuluğunuz var o yüzden ne evimin çevresinde ne de sahip olduğum barların çevresinde görmeyeceğim , görür müyüm, siz isteseniz de sizi görmem dedi sonunda gülüp.

Suna sinirle - Sen bizi barlara almayacak misin? Hadi bakalım diyerek hızla odadan çıktı. Ardından Enes 'te Ayça' ya bakarak çıktı.

Aziz bey duydukları umursamayıp - Yarın seni almaya gelirim . Daha yeni olan muhabbeti de detaylı konuşacağız iyi geceler diyerek odadan çıktı.

Odada baş başa kaldılar.

Ali sessizce bekleyen Ayça'ya dönüp Bir su verebilir misin ? dedi.

Ayça kararsız adımlarla sürahiden suyu doldurup Ali'ye uzattı .

Suyu içen Ali bardağı uzatmadan Ayça hızla elinden alıp komodine bıraktı .

Ali kızın eskisi gibi sesiz ve kararsız ruh haline girmesini umursamıyordu.

Ali - Yanıma otursana dediğinde Ayça gözlerini kaçırıp - Sandalye iyi teşekkürler dedi.

Ali sıkılıp - Yanıma gel dedi kızın gelmesiyle yanına oturtup, ellerini tuttu.

Ali gülerek - Nerede kalmıştık dedi .

Ayça utançla - Yaralandın farkında misin ? diye çemkirdi .

Ali gülerek Ayça'nın yüzünü okşadı - Çok uzun bir gündü .Ve bugün en çok istediğim şey sendin dedi.

Ayça yutkunup bakışlarını ellerine çevirmek istese de Ali mani oldu .

Ali - Bakışlarını kaçırma , çok büyük bir olay değildi düşmem ama o an bile seni düşündüm , senin dudakların , gözlerin

diyerek pembe dudaklarla buluştu .