Yeni Üyelik
3.
Bölüm

3. Bölüm

@zipzaynik

Sabah olmuştu.

Babamın kızım geç kalıyorsun uyuya mı kaldın?

Yok babacım kalktım giyinip geliyorum hemen,

tamam kahvaltı hazır bekliyorum.

Aşağıya indim hemen birşeyler atıştırıp evden çıktım.

Kulaklığımı taktım.Çalan şarkıyı mırıldanarak yürümeye başladım.

Son nefesim bu,son defa yalan; dünya gül bana.yak diyorsun,yak ne varsa;her şey son defa son nefesim bu,son defa yalan;dünya gül bana.

Tüm yol boyunca tekrar tekrar dinledim.

Nedeni yok yani seviyorum ve galiba bişeyi sevdiğimde neden aramıyorum öyle seviyorum işte nedensiz bu şarkı da ayrı bir yerde bende neyse ki okula geldim.

Okula giriş yapıp sınıfıma geçtim.

Devrim yanıma oturdu.

Ekip katliam sınıfa teşrif etti anlayacağınız.

Günaydın nasılsın dün soramadım ortam biraz gergindi.Evet gergindi kimin yüzünden acaba,yapma be kızım öyle değillerdir.

Neyse banane nasıl oldukları önemli değil devrim anladın mı.

Sen nasıl oldun peki dün kandı en son elin yüzün,

yok birşeyim önemli değil zaten,

nasıl önemli değil kız Betin benzin solmuştu.

Birden olunca hepimiz şaşırdık yani kimse bişey yapmadım dedi.

Yok yok onlar yani sizinkiler bişey yapmadı.

Biliyorum onlar dokunmaz kazara mı diye sormak istedim.

Alerji devrim yani genel birşey bana göre,

anladım iyisin ama dimi,

iyiyim teşekkürler sorduğun için,

ne demek canım arkadaşımsın sonuçta merak ettim.

Arkadaşım?

Değil misin yani arkadaşım,

olayım mı?

Ol kız sen benim arkadaşım ol dostum ol yani, şaşırmıştım devrim di bu o üçünün göz bebeği yani ben öyle anlamıştım.

Tamam arkadaşım diyip tebessüm ettim.

Sınıfa buğra girdi yanıma gelip iyimisin asel yüzüne anlamsızca baka kaldım beklemiyordum yani,

iyi dedim.

Şey yani dün öyle görünce seni endişelendik,

endişelenecek bir durum yok ama sağol iyiyim.

Bunlar kırık herhalde bir öyleler bir böyleler dışımdan düşünmüşüm,

devrimin yok iyilerdir.

Demesiyle has dışımdan mı söyledim.

Gülerek maalesef dedi.

Buğra hala tepemde dikiliyordu.

Devrimle konuşmaya başlamıştı.

Bende ders için kitabımı çıkarttım.Bir gözden geçirdim,dün hiç bakamamıştım.

Herkes gelip yerlerine geçti.

Devrim hamza'nın yanında oturuyordu.

Görkem yanıma oturdu.

Yalnız orası senin yerin değil kalk yerine otur.

Sırıtarak yooo artık burası benim yerim.

Olum kalksana lan senin isteğine göre mi?

Evet aferin küçük kapıyosun birşeyler,

küçük bir tebessüm edip senden mi ?

Tam cevap vericekken buketin sesi ile tüm odağımız ona kaydı.

İstesede kapamaz ama denesin bakalım.

Sen sus buket,

ayıp ama insan sevgilisine öyle dermi,

ne sevgilisi kızım,

ama devrim öyle demiyor ayrıca bukette öyle davranmıyor.

Galiba bir tek sen bilmiyorsun sevgili olduğunuzu,

yüzüme hiç mimiksiz bakıyordu.

Cevabın yok galiba dedim.

Ayrıldık ve arkadaşız sadece sınıf arkadaşı yeterli bir cevap mı küçük,

evet açıklama yapmana gerek yoktu kendini beğenmiş,

olsun birşeyler öğreniyorsun.

Arka tarafın gülüşmeleri ile görkem sinirlenip aniden kalktı.

Senden mi kendi bilmediğini başkasına mı öğreteceksin.

Bilmediğimi nerden biliyorsun.

Bilmeme gerek varmı?

Yok,eyvallah.

Hoca geldi sınıfa şükürler olsun ki devrim gelmişti yanıma ama bıyık altından gülüyordu.

Ne oldu devrim komik bişey mi var.

Söyle de ben de güleyim.

Hamza'nın niye gülsün kız hiç kimsenin yapamadığını yaptın da ona gülüyordür.

Naptım ki ben dedim arkamı dönüp bir cevap bekliyordum onlardan ama gülmeyin lan diye bağıran görkemi görünce geri döndüm.

İçimden dua ediyordum.Burnum lütfen hafif bir kan aktı ama lütfen daha fazlası olmasın yani kesin görkemdi.

Çocuk resmen papatya kokuyordu.

Ben uzaklaştıkça dibimde bitmek zorundaydı sanki gıcık,

Hoca derse başlayalı yarım saat olmuştu.Dersin bitmesine on dakika vardı.

Kitapları kaldırabilirsiniz.

Ders bitti mi hocam evet ama bir grup ödevi vericem.

Şuan önümde gördüğünüz fanustan her biriniz bir kağıt çekicek ve onunla bir ödev yapıcaksınız konuları ise diğer fanustan biriniz seçicik anlaşılmayan bir yer varmı?

Yok hocam ama ya ben kendimi çekersem tekrar seçme hakkı vericem.

Hadi bakalım başlayalım.

Herkes sırayla kartları çekmeye başladı.

sıra bana gelmişti.

Tahtaya çıktım ve seçtim.

Kimmiş asel grup arkadaşın kağıdı açtığımda aslında istemediğim ama çıktığına şaşırmadığım bir isim tabi ki Görkem dedim.

Değiştirebilirmiyim hocam dedim hiç düşünmeden hayır Asel görkeme kim çıkmış öğrenelim Asel dedi ve ardından hocam ben hiç istemiyorum hemen değiştirebilirmiyiz.

Hayır arkadaşlar itiraz kabul etmiyoruz.

Kendiniz seçtiniz ve kabul etmek zorundasınız.

Birde arkadaşlar eğer ödevler tek taraflı yapılırsa iki kişi de sıfır alıcak yani birbirinizi siz kurtaracaksınız yapıp yapmamak size kalmış.

Şimdiden iyi çalışmalar haftaya görüşürüz.

Hoca sınıftan çıktı.

Sıramda kara kara napıcağımı düşünüyordum.

Görkem yanıma gelip hemen yapıp bitirelim seninle Bir dakika bile durmak istemiyorum.

Bende ama sıfır almak istemiyorum hele senin yüzünden asla anladın mı beni kendini beğenmiş.

Tamam ne zaman yapıyoruz.

Bugün nasıl,bugün okul çıkışında işte ama işin varsa,

yok yapalım ve bitsin şu ödev,

bana uyar nerde peki,

fark etmez istersen bizim evde yapabiliriz.

Oha, yani şey,

ney küçük tamam sen nerde olsun diyorsan orda olsun kütüphane nasıl,

iyi okul çıkışında kütüphane de görüşürüz.

kafamı aşağı yukarı tamam anlamında salladım.

Bu çocuk gerçekten kendini beğenmişti.

Naptın kuzum diye devrim geldi.

Arkasında da bekçileri Hamza ile Buğra oturdular, ön sıramıza,

napayım ödevi halledicez işte,

iyi iyi bir an önce bitirin.

bence de tahammül edemiyorum çünkü.

Niye kız dedi Buğra bizim ki sana baya tahammül etti.

Küçük bir kahakaha atıp bana mı tahammül etti naptım ki?

Neler yapmadın ki,

ne yapmışım Buğra,

yani konuşman bile yeterli,

tamam sus olum ya diyip çekiştirerek kaldırdı Hamza buğrayı ve yerine geçtiler.

Hoca gelmişti ama görkem sınıfa gelmedi.

Dersler bitti ve ben kütüphane de kazık oldum biraz daha durursam kitaplık olmaya yön tutmuştum ki Görkem içeri girdi.

Sinirden nerde kaldın lan sen senin keyfine göre mi ne dedik okul çıkışı bir saat oldu.

Tamam kızım uzatma işte geldim.

Ne boksa yapalım ve bitsin.

Mırıldanarak hem suçlu hem neyse ya tamam bence de başlayalım ve bir an önce bitsin.

Konumuzla ilgili bir kaç kitabı ona birkaçını kendime ayırdım ve ilgimizi çeken ve önemli yerleri not aldık.

Ama bitecek gibi değildi.

Kafamı kaldırıp pencereye baktığımda bodoslama hassiktir akşam olmuş diyiverdim.

Çüş be kızım ne diyorsun,

küfür etmememi yoksa akşamın olmasına mı tepki gösterdiğini anlayamasam da akşam olduğuna diyerek düşündüm.Küfür etmemden ona neydi.

Harbi lan akşam olmuş ve benim burnum bugün üç kere kanadı bir çare bulmam lazımdı uzak duruyordum ama yeterli bir uzaklık değildi.

Aniden toparlanıp çıkmamız lazım dedim.

O da aynı şekilde kapılar kilitlenmemiştir umarım,

ne umması lan kaçta kilitleniyor bu kapılar,altı ,altı buçuk gibi saat kaç hemen elim telefonuma gitti.

yedi lan saat yedi.

Tam kapıyı açıcaktım ki dur ne yapıyorsun.

Çıkıcam asıl sen ne yapıyorsun.

Çıkacaksın kızım delirdin mi sen şuan okul kapısı kilitli kameralardan görüldüğün an biteriz sabah olsun kapılar açıldığında tüyeriz.

Şaşkın şaşkın yüzüne bakıyordum.Tecrübelisin baya bakıyorum da ,sadece baktı ve geçti bir köşeye oturdu.

Şaka mı ya ben bir an önce bitsin gideyim isterken bide geceyi burda geçiricez.

Abartma küçük,bağırarak ağlayacağım valla bu ne ya fısıldı şeklinde ağlama dedi.

Ne dedim.

Ağlama diyorum senin zırıltını çekemem.

Hasbinallah deyip bende bir köşeye oturdum.

Gecenin ilerleyen saatlerinde tam uykuya dalıyordum ki bir gürültü koptu panik olup kalktığımda görkem kitaplığı devirmiş.

Yuh ya yuh nasıl başardın ödüm koptu ayrıca hemen topla yarın hesap veremeyiz.

Değişikti yüzüme anlamsızca bakıyordu iyimisin diye sordum.

Sanane!

​​​​​​Sormadım say soranda kabahat zaten söylenerek tekrar oturdum.

Ama beti benzi aktı,

merak edip yanına gittim aramızda bir raf vardı.

Görkem toparlamış ortalığı ama kendisi dağılmış gibiydi.

Görkem ne oldu?

Birşey yok,

git yat hadi beni sinir etme uzaklaş benden,

görkem birşey mi cümlemi tamamlayamadan ayağa kalkmaya çalıştı.

Ayağa kalkarken dengesini kaybedip üzerime düştü.

Ben panikle hemen üzerimden çekip görkem neyin var karnını tutuyordu.

Ne oldu karnın mı ağrıyor çek bakayım elini,beni itirdi ve gitsene kızım laftan anlamıyor musun?

Zor nefes alıyordu.

Tamam kendini yorma bakıp gitmiycem.

Ne gitmiycem işte yalan mı söyleyeyim.

Bu kadar da doğrucu olman diyerek güldü ama canının yandığı belliydi.

Tekrardan yorma kendini dedim ve yavaşca elini kaldırıp karnına baktım.

lann sen görkem sen bıçaklanmışsın.

Nasıl sabahtan beri lan niye geldin hastaneye gitseydin ya kendi kendime konuşuyordum ama bir cevap vermesi gerekiyordu.

Çok kan kaybetmişti bilinci hala yerindeydi beni duyduğunu hissediyordum.

Ama kesinleştirmek için karnına elimi koydum.

Görkem eğer beni duyuyorsan karnını şişir.

Şişirdi Allah'ım şükürler olsun.

Sevinmiştim nefes aldığına yaşadığına daha düne kadar ölse kılım kıpırdamazdı ama gözümün önünde ve neden bilmiyorum ona yardım etmek istedim.

Çok canı yanıyordu.

Tek damla göz yaşı dökmedi.

Sakin ol iyi olucaksın koşarak çantamdan Allah'tan melih için aldığım malzemeler vardı.

Hemen aldım.yanına oturdum.Hemen tişörtünü sıyırdım ki gördüğüm şey canımı yaktı.

Hemen yarayı temizledim.

Acıtırsam diye hafif dokunuyorum ama zaten acıyordu bunu bile bile ben de acıtmayayım diye uğraştım.

En son sargı bezini sararken gözünden bir damla yaş düştü.

Çok çok özür dilerim görkem tamam bitti.

Yarayı kapattım ama hala yarı baygındı çantam da bulunan suyu ve meyve suyunu yavaş yavaş içirdim.

Ne yapayım onlar vardı ve biz burda kaldık.

Onu yavaşca hareket ettirip oturur pozisyona getirdim.

Yanına da ben oturdum.

Nefes alamıyordum.

Artık peçeteler beni zorluyordu.

Kokusunu almayayım diye hemen burnumu tıkadım çünkü bugün daha fazla kan görmek istemiyorum.

Birden başı omzuma düştü.

Ne yapacağımı bilemedim sonra rahat etsin diye dizlerime yatırdım.

Anne dedi.

Ne sayıklıyormuydu?

Ne yapmam lazımdı,devam etti anne saçlarımı eskisi gibi okşar mısın çok özlemişim,gözünden yaşlar akıyordu.

Görkem dedim.

Lütfen dedi,Saçlarına elimi koydum yavaş yavaş okşadım onun sevgi dili bu muydu?

Sabaha kadar gözünün yaşı kurumadı.

En kötüsü ise ben onun bu halini görmek istemezdim.

Katı,taş kalpli ve kendini beğenmiş bugün yelkenleri suya indirdi.

Sabaha karşı gözlerimi açtığımda biraz daha kendine gelmişti.

Yüzüme bakıyordu aval aval ne dedim.

Ne yapıyorsun?

Hiç hadi çıkıyoruz.

Daha fazla burda durmak istemiyorum.

Bende dedim.

Birden dönüp burnuna ne oldu.

Hiç dedim.

Kötü mü?

Neyse hadi acele et çıkalım.

Tamam yavaş ol dur ben kaldırayım.

Zorla kalktım dizlerim uyuşmuş.

Dengemi zora bere toparladım.

Hadi bakalım dedim.

Elimi uzattım ne dedi kalkıyoruz.

Dokunma kızım bana emin ol bundan sonra asla ama şuan bu dediğin olmayacak,

asel dedi niye yapıyorsun?

Neyi dedim.

işte bunu,

salak mısın olum kim olsa yapardım.

Hadi toparlan zorla kaldırdım.Kolumu beline doladım o da benim belime tutundu.

Şuan hiç bir kameraya yakalanmadan çıkmamız lazımdı saat sabah yediydi ve biz hala okuldaydık Allah'ım sen yardım et diyip merdivenlere yöneldim.

Bırak ben çıkarım.Çıkamazsın, çıkarım,çık lan hadi tam iki adım attı tam düşecekken tutum ama benimle birlikte düştü.

Kolumun üstüne düştüm.

Ama zorla kaldırdım.

Bir şeyin varmı yok sana diyorum çıkamazsın çıkarım al çıktın bir kere laf dinlesen olmaz.

Yüzü yüzüme çok yakındı nefesini hissediyordum.

Bitmek üzereydi tükeniyordu yavaş yavaş,dayan dedim merdivenler zaten ben çıktıkça azalması gerekirken çoğalıyordu.

Sonunda okuldan çıktık.

Telefonumun çalması ile tüm dikkatim dağıldı.

Hemen çantamdan çıkartıp açtım.

Arayan Melihti,alo dedim sabah sabah rüyanda mı gördün beni yavru hayırdır.

Hayır kızım nerelerdesin baban meraktan öldü.

Anlatıcam iyiyim babama haber et telefonum her an kapanabilir.He bir de ne oldu Melih şey,

geveleme lafı ağzında söyle

Emirhan yaralanmış.

Ne nasıl olmuş.

Cevap veremeden telefonum kapandı.

Loading...
0%