Yeni Üyelik
7.
Bölüm

7. Bölüm

@zipzaynik

Heloooo;)

Yorum yapmayı ve oylamayı unutmayın arkadaşlar iyi okumalar dilerim.

Artık kahvaltı öğünüm tamamen kalkmıştı.

Hayatımdan babam ise işi çok yoğun olduğu için eve bile çok nadir geliyordu.

Bense komşumuz olan betül teyzelerde kalıyordum.

Betül teyze emirhan'ın annesi gerçekten her zaman zor anımızda yanımızda olan aile babamın da arkadaşı olduğu için Enver amca güvenerek beni onlara bırakıyordu.

Betül teyze beni kendi evlatlarından ayırmıyordu.

Kendimi dışlanmış hissetmemem için ellerinden geleni yapıyorlardı.

Annem öldükten sonra kendi mi eksik hissediyordum.

Sürekli en küçük şeye bile ağlayabilirdim.

Bunu bildikleri için üstüme titriyorlardı.

En çok da emirhan sürekli onunla vakit geçirmemden kaynaklı galiba hep yanımda olmuştu.

Aynı ilk okula gidiyorduk hatta aynı sınıftaydık bu benim için çok iyiydi çünkü derslerimde de hep yanımdaydı.

O hep benim yanımdaydı.

Bir gün derste hocanın şu sorusu dikkatimi çok çekmişti.

İnsan söylemese de hissettirmeli mi?Yoksa illa ki söylemesi mi gerek demişti.

Bence söylemese de olur hissediyorsam çok daha iyi çünkü bazen söylenenler sadece lafta kalır.

İşte bu insanlar da hep yanımda olmuşlardı.

Bir gün akşam yemeğine geldi babam yüzü asıktı zaten ben o günden sonra babamı hiç gülerken görmemiştim.

Enver amca ile konuşuyor hemde yemeğini yiyordu.

Arada gözleri beni buluyor ve ben ona baktığımda gözlerini kaçırıyordu.Anlam veremiyordum babamın benden uzak olmasına zaten annem gitmişti,babam ise varken yokluğunu hissediyordum.

Sofra da sessizlik vardı.

Birden baba dedim tüm gözler beni buldu ama ben tek kelime daha edemedim.

Gözlerimden yaşlar akmaya başladı durduramıyordum.

Hemen yukarı kata kaldığım odaya çıktım.

Arkamdan kızım diye bir mırıltı ve hemen yanıma geldi.

Babacım babam diye boynuna atladım ve sıkıca sarıldım.O da bana sarıldı kızım bal küpüm yapma böyle sesim titriyordu aaa ma ama bb baba sen iyiyim bitanem ben şuan uzak kalıyoruz ama bir gün bitecek bu ben temeli yanına gelicem ve bir daha hiç ayrılmayacağız.

Söz mü dedim serçe parmağımı uzattım.

Söz dedi tebessüm ederek.Daha da sıkı sarıldım.

Babam annemin katilini arıyordu bulmadan durmayacaktı.

Adalet yerini bulmalıydı.

Annem melek olmuştu.

O kişi her kimse parmaklıklarla kaplı yere girmeliydi ve ömür boyu orda kalmalıydı hayat ona zindan olmalıydı.

Babamla konuştuktan sonra saçlarımı okşayıp bir öpücük kondurdu ve mis kokulum diyerek kalktı ve aşağı Enver amcaların yanına indi.

Bense hıçkıra hıçkıra ağlıyordum.

Kapı çaldı Emirhan Asel gelebilir miyim?

Gel dememi beklemden girdi.

Sordun cevabımı niye beklemiyorsun.

Gelme diycektin eee niye geldin o zaman bildiğin soruların cevabını niye soruyorsun geldim cevabı ne olursa olsun girecektim zaten dedi ve yanıma oturdu.

Bense kendimi durduramıyordum.

Ağladıkça ağlayasım geliyordu.

Şey dedi yüzüne bakıyordum göz yaşların bitecek artık ağlama küçük bir kahkaha attım.

Bitmezler korkma ama ben bitsinler istiyorum.

Ağlama artık,

durduramıyorum diyip ona sarılıp daha çok ağlamaya başladım.

O da ağlamaya başladı.

Emirhanla o gün gözlerimiz kan çanağı olana kadar ağladık.

Emirhan durdu ve sana söz kızım bir daha gözünden bir damla yaş aksın akıtanın göz çanaklarını kuruturum.

Çok ciddiydi bende dedim bende bu ben olsam bile çocuk duydun mu ?

Söz dedim o da söz diyip serçe parmağını uzattı bende serçe parmağımı onun serçe parmağına geçirip söz dedim.

Betül teyzenin gelip sağına beni soluna emirhanı alıp sakinleştirmesi ile daha iyiydim ikimiz de susmuştuk ben hala hıçkırıyordum ama geçecekti.

Pasta yaptım.

Yemez miyiz birer dilim yavrularım kendime çeki düzen verip yeriz dedim.

Yeriz dimi Emirhan yüzüme bakıyordu.

Biraz önce vermiş olduğum sözde onu ben bile üzmeyecektim.

Ben üzgün olunca bile üzülürdü o iyi olmam gerekli diye düşünerek ilk adımı ben attım.

Tabi dedi yeriz aşağı indik ben Betül teyzeme yardım etmek için onun arkasından mutfağa geçtim.

Emirhan da babamların yanına gitti.

Biz mutfaktan pastaları ve çayı alıp onalrın yanına geçtik.

Babama gelen telefon ile apar topar babam ayaklandı ve bana sarılıp gitti.

Birşey olduğunun farkındaydım.

O gün babam annemin katilini yakalamak için baskın düzenlemişler.

Konumunu bulunca hemen babama haber etmiş polis arkadaşları babam da bir dakika beklemeden gitti.

Depo gibi bir yerde adam etrafı'nın polislerle sarılı olduğunu görünce cam şişeyi parçalayıp boynuna dayamış.

Yakalanmak yerine ölürüm daha iyi komiser,

babam sakin ol sakın yanlış bir hareket yapma,

uzak dur diye bağıran adam,

ölmek daha mı iyi bu şekilde yakalanmaktan kurtulamazdı ama yaşardı tabi buna yaşamak denirse,

babamın tamam kes diye bağırışı yankılandı depo da herkes babama bakıyordu.

Komiserim!

Kes lan kes de gör ebenin a*ını tersten or*spu çocuğu kes depoda çıt yoktu babam tekrardan hadi ne duruyorsun kesene nasıl ölüceksin biliyormusun?

Sen a*mına koyduğumun camını gırtlağına denk gelen cam parçaları atar damarı kestiği an da kan fışkırmaya başlayacak o an da müdahale edemeyeceğiz.

Çünkü atar damarı tekrar bağlamanın mümkünatı yok,kan kaybederek ölmek bildiğin herhangi bir ölüm şekline benzemiyor.

Beş dakika boyunca öldüğünü yaşarken anlıyorsun,

yerde kıvranacaksın ama o beş dakika içinde kendi kanında boğulacaksın,

kan kaybede kaybede öleceksin.

Babam son cümlesini söylediğinde adam donuk gözlerle mimik oynatmadan onu izliyordu.

Dikkati dağılmıştı.

Diğer polis arkadaşlar hemen müdahale ederek adamı sağ salim tutukladılar.

Komiserim diyen bir ses babamı kendine getirdi.

Tamam dır operasyon tamamdı.

Emniyete geçiyoruz.

Annemin katili yakalanmıştı.

Babam kendine sahip olamayıp adamın suratını dağıtmış ama son hükmü devlet verecekti.

Babamın son operasyonu ve o gün son iş günüydü babam annemin katili cezasını bulunca işten ayrıldı.

Enver amca operasyonun olduğu deponun kamera kayıtlarını bulmuş ve başı yani kimin olduğuyla değil niçin yaptıklarıyla ilgileniyordu.

Onun için detaylı incelemeye aldı.

Görüntüleri bulmuş,izliyordu biz de sesleri duyuyorduk sadece ve babamın söylediklerini duyunca kanım dondu,annem biricik annemin acı çekerek öldüğünü gözümüzün önünde eridiğini gördük ama elimizden hiçbir şey gelmedi.

Fısıltıyla annem dedim.

Annemin katili az daha annem gibi ölüyordu.

Loading...
0%