HELLLOO

Arkadaşlar yeni bir bölümle karşınızdayım inşallah beğenirsiniz.

Yorum yapmayı ve oylamayı unutmayın,

İyi okumalar dilerim.

GÖRKEM;

Hastane odasında bizim çocuklarla kalmıştık.

Asel çıkalı yarım saat olmuştu.

Buğra boğazını temizleyerek sorusunu tekrar ederek söyle bakalım asel'in burda ne işi vardı.

Hepsi cevap bekliyordu.

O getirdi zaten beni buraya,

ne dedi hepsi bir ağızdan nasıl,

o getirdi işte oğlum anlatsana baştan nasıl karşılaştınız mı?

Yoksa dedi devrim

yok dedim.

Hepsi bıyık altından gülüyordu.

Son gülen iyi güler dedim.

Ne alaka dedi Hamza,

eee nasıl oldu ne ara geldi bu kız,

fısıltıyla hiç gitmedi ki dedim.

Bizim şu grup ödevi vardı ya işte onu yapmak için kütüphanede buluşacaktık.

Eeee dedi Hamza meraklı gözlerle bir dur oğlum anlatıyorum.

Ama benim bu olay olunca geç kaldım kızı bir saat beklettim orda kütüphaneye gittiğim de sinirden delirmişti bende bir an önce bitsin diye başlayalım dedim.

Biz ödevi yapmaya dalmışız saatin de farkına varamadık.

Devrim hımmm ödeve daldınız yani tabi tabi canım başka neye dalıcaklar dedi Buğra,

bende birazdan sana dalıcam etiket dedim sinirle,

tamam ya sende sinirlenme oğlum hemen dalga geçiyorlar dedi Hamza,

geçmesinler hacım dalga bende değil denizde olur.

Anlat sen dedi Hamza sonra ne oldu.

sonrası İşte,gece kalmak zorunda kaldık orda çünkü okul kapanmıştı,anlayacağınız kilitli kaldık.

Sabah da ben fenalaşınca hemen ambulans falan çağırdı.

Böyle işte ya ne uzatıyorsunuz.

Buğra yok abi bizim birşey uzattığımız falan da siz pek kısa tutuyorsunuz mesafeyi gibime geldi.

Buğraaa yeter.

Saçmalamayı kes yoksa senin dilini kesicem.

devrim buket dedi.

Ama cümlesini tamamlayamadan buketten ayrıldım.

Hepsi şaşkın gözlerle bana bakıyordu.

Sınıfta doğruyu mu söyledin yani ben sinirlendirmek için dedin diye düşündüm.

Böyle şeyin doğrusu yanlışımı olur kızım bitti.

Neden dedi Buğra,

öyle olması gerekiyordu bende gerekeni yaptım Buğraya cevabım yeterli olmuş gibi peki dediler.

Hamza birşeyi çok merak ettim.

Bu kız yani Asel biraz değişik ama senin ona karşı davranışlarına rağmen bırakmamış seni orda başkası olsa giderdi bence ,devrim bence de dedi.

Bende bırakırdım ama yapmadı ve bunun iyi birşey olduğunu düşünüyor.

Onu bu düşüncesinde boğucam.Beni orda git dememe rağmen bırakmadığına pişman olucak.

Sözümü dinlememenin bedelini ödeyecek.

Hamza merakla nasıl olucak o dedi.

Devrim lan kız iyilik yapmış ne bedeli canını kurtarmış ölebilirdin.

Neden lan neden hiç kimse çıkarı olmadan iyilik yapmaz anladınız mı?

He ben borçlu kalmayı sevmem ona borcumu en güzel şekilde ödeyeceğim dedim.

Devrimin bakışları neler yapabileceğimi çok iyi bildiğindendi.

Hamza çıkar dedi.

Abi zaten çıkarları için yaşar insan ama yardım etmek başka hele ki canın söz konusu olunca çıkarlar devre dışı kalır.

Devrim yine oğlum kız yanına bile yaklaşmak istemiyor nasıl ödeyeceksin bu borcu hele ki birbirinize tahammülünüz yokken,

Ona üç yüz altmış beş gün tahammül edicem.

Buğra oğlum kız senden tiksinir gibi bakıyor resmen nefret kusuyor.

kocaman bir kahkaha attım.

Daha iyi dedim.

Nefret ha o da bir duygu,

sen abi dedi Hamza,

ben o kızdan nefret bile etmiyorum.

Benim için bir hiçten başka bir şey değil.

Nefret dedim tekrardan, başka duygulara yol açar.

O duygular onu yakar.

Devrim ya seni yakarsa o duygular,

Sence ihtimal varmı kızım ben o kıza merhamet duygusundan başka bir duygu besleyebilirmiyim onu bile bilmiyorum.

Yakarım ama yanmam.

Sana söz.

Sus sus deme söz deme eğer bir gün öyle bişey olursa sözünü tutarsın sen yanarsın ama susarsın kül eder seni bu söz.

Tamam tamam dediğin gibi olsun ama bu kıza yakın olmam gerek.

Eeee hacım kolay gelsin artık başına bela alıyorsun dedi Buğra,

Katlanıcaz onun canını almıycam ama almam için bana yalvarıcak.

​​​​​Vicdanını sikeyim senin dedi Hamza duygusuz piç,

Devrim yeter yeter diye bağırdı.

​​​​​​Ne yapıyorsan can yakmadan yap siktirtme duygunu haaaa,

tamam dedim.Tam konu kapandı diyordum ki,

Hamza varmısın ideaya ne ideası lan dedi.

Buğra ile devrimse bokunu çıkartınız.

Hamza, güzelim sen karışma dedi.

Gelelim konuya sen bu kızı kendine aşık et.

​​​​​ Devrim ohaaa dedi.

​​​​​​Ciddiyetle benim kazancım ne olucak?

Onu da kazandığın gün düşünücez.

Yani üç yüz altmış beş gün senin için en iyi ödülü düşünücem.

Devrim ise bu yaptığınız şeye değer mi? ödülünüzü sikeyim.

​yani üç yüz altmış beş gün tahammül etmek zorunda olduğunu söyledin.

Alsana katlanman için bir sebep,nasıl düşünmüşüm.

Buğra bok gibi düşünmüşsün biri bitti diğeri başladı dedi.

Siz söyleyin bakalım varmısınız.

Kim alır sizce tabi ki görkem dediler.

Buğra bizim taşı yumuşatacak kadın düşünemiyorum dedi.

Devrim ise ben fazla kapılmayın derim aşk bu çarpar bizimkini görür.

Ama o hep mantığı ile hareket edeceği için görkem alır diyorum.

Aşk sizce de imkansız dediğimiz yerde ve kişi de mi aranır.

İmkansız peki kelimenin içinde bile imkan varken onu imkansız yapan şey nedir?

​​​​​​​​​​​

​