@zozanli
|
Sizlere kısa bir alıntı bırakıyorum şuraya🥰😍 Sevgiyle kalın canlarım 💞
Uykusuzluktan başım ve gözlerim feci halde ağrıyordu ve onun aradığını gördükten sonra daha da ağrımaya başlamıştı. Hemen yatağın baş ucunda duran sürahiden, bardağa biraz su doldurup içerek tekrar yerine bıraktım. Telefonum tekrardan çalmaya başlayınca, ters çevirip yatağa bırakarak derin nefes aldım. Yine o arıyordu. Özgür... "Ne istiyorsun? Gecenin bu saatinde beni nasıl arayabilirsin? Bu yaptığından utanmıyor musun?"dedim sesimi yükseltmemeye çalışarak. Yusuf abi ve Asaf kapının önünde oldukları için ses tonuma dikkat etmem gerekiyordu. Karşıdan Özgür'ün derin bir nefes alışını duydum. Birkaç saniye sonra bekledikten sonra konuşmaya başladı. "Ben sadece sesini duymak istedim. Ela inan ki sesini duymaya, yüzünü görmeye ihtiyacım var."dediğinde sinirden dişlerimi sıktım. Ben gerçekten ağzımı bozmak istemiyordum ama bu adam bana bunu da yaptıracak, sonunda küfredecektim. "Sen evli bir adamsın Özgür, bunun farkına var artık. Beni rahatsız etmeyi de bırak, çok sıkıldım artık."dedim sertçe. Beni sürekli arayıp rahatsız etmesinden sıkılmıştım artık. Ama bu sefer çok ileri gitmişti. Gecenin bu saatinde karısının koynundan çıkıp beni arayamazdı. "Evet evliyim ama onu sevmiyorum. Kalbimde sen varken onu sevemiyorum. Seni unutmayı denedim. Allah kahretsin ki denedim ama olmuyor seni unutamıyorum."dedi. Bu dedikleri benim için artık bir anlam ifade etmiyordu. Onunla konuştuğumda, ona karşı hiçbir şey hissetmediğimi farketmiştim. Hiçbir duygu yoktu içimde, ondan nefret bile etmiyordum. "Onunla evlenirken gayette mutluydun. Şimdi ne değişti?" Biraz duraksadıktan sonra tekrar konuşmaya devam ettim. "Ama neyi fark ettim biliyor musun? Artık benim için hiçbir şey ifade etmediğini. Şimdi, bir karar verdin ve bu kararının arkasında dur ve bir daha beni rahatsız etme" "Ela bak herşey düzeltebiliriz. Böyle kestirip atma lütfen!!"dedi. Sesimi yükseltmemek için dişlerimi birbirine bastırarak kendime hakim olmaya çalıştım. Delirmeme ramak kalmıştı çünkü. "Ne saçmalıyorsun sen? Neyi düzeltmekten bahsediyorsun? Ben o hatayı bir kez yaptım. Sana güvenmemem gerektiği yerde, haddinden fazla güvenerek yaptım ben o hatayı. Özgür sen en son konuştuğumuzda bana ne dediğini hatırlamıyor musun?"dedim. Karşıdan ses gelmeyince konuşmaya devam ettim. "Demiştin ki: Belki de bizim için en hayırlısı buymuş. Şimdi sana o kadar hak veriyorum ki... Gerçekten de bizim için en hayırlısı buydu. Demiştin ya: Keşke böyle olmasaydın da ailem seni kabul etseydi. Biliyor musun? İlk defa bu durumda olduğuma sevindim. Seninle ve ailenle yalan bir hayat sürmek yerine böyle yaşamayı tercih ederim. İyiki de biz hiç başlamadan bitmişiz. Ya ben seni hiç tanıyamamışım ya da sen değiştin, bilmiyorum. Tek bildiğim şey, artık o güvendiğim adam değilsin. Hem bende senin o tanıdığın Ela değilim artık. Kalbimde artık başka birisi var. O yüzden kendi yoluna bak Özgür, beni de artık rahatsız etmeyi bırak."dedim açıklayıcı bir dille, sesimin sakin çıkmasını sağlayarak. Çünkü şu an olabildiğince sinirliydim. Kalbimde başka biri var derken yalan söylemiştim. Belki öyle dersem beni bir daha aramaz diye düşünmüştüm. Eskiden o tanıdığım ya da tanıdığımı sandığım Özgür, böyle bir şey duyduğunda değil rahatsız etmek, istemediğin müddetçe karşına çıkmamak için elinden geleni yapardı. Bize kendisini öyle göstermişti. Ama şimdi pek bi ihtimal vermiyordum. "Ela yalan söylüyorsun. Sadece beni vazgeçirmek için böyle konuşuyorsun. Kalbinde başka biri olamaz, bu mümkün değil. Sen, sen başkasını sevemezsin ki."dedi kendinden emin bir şekilde. |
0% |