İlahi bakış açısı

Bazı çocuklar anne Babalarının günahları olur bunun nedenini asla anlayamazlar ne yaparlarsa yapsınlar yaranamazlar istedikleri sadece ufak bir ilgidir ama göremezler kısacası hiç bir zaman goremiycekleri ilgiyi sevgiyi beklerler yıllar geçtikçe ümitleri tükenir ve hayata olan inançları biter en sonunda kendilerinden vaz geçerler.

Cebimde çalan alarmla gözlerimi kaç saattir izlediğim tavandan çekip ayağa kalktım dönen başımı umursamadan valizimi koyduğum odaya girip Vali'den üzerime beyaz bir kazak geçirdim altıma mavi kot pantolumu giyip çantamı koluma taktım ve bar kapısından çıktım yüzüme çarpan soğuk havayla tenim ürperdi metroya doğru yürüyüp merdivenlerden inip gelen metroya bindim boş bir koltuğa oturup karşımda duran bab ve kisina baktım kız babasının kucağında uyuyordu babası kızına bakarak gülümsüyordu içimden "biz de böyle olabilirdik be baba" diye geçti

Metrodan inip koşarak merdivenlerden çıktım ve hızlıca yürüyerek üniversite kapısından içeriye girdim dersimin olacağı kata çıkıp ışığın yanına geçtim bana dönüp beni kendine çekti ve sarıldı "salak ya aklım sende kaldı" dedi ve omzuma vurdu geri çekilip yume baktı ve bakışları gözlerimde takıldı "gözlerinin altı mos mor sen ilaçlarını icmedin dimi gine " yüzüne bakıp "evde kaldı ışık geçince alırım " kafasını tamam dercesine aşağı yukarı salladı hoca sınıfa girince dersi dinlemeye başladım

Araya girdiğimizde sınıftan çıkıp kantine indim ve bi kahve aldım ışık da bir su aldı ve kantinden çıkıp kampüse geçtik ve ışık bana dönüp " abin dün deliye döndü " dedi " ışık kusura bakma sen de abinle vakit geciricektin " sözümü kesip "o bara gelmek istedi zaten" gülerek bana baktı ışık ne gülüyorsun bana dönüp " bu akşam size gelicekmisiz yemeğe annen çağırdı " sinirle "ışık o kadin artık benim annem değil " " defne tamam bari bu günlük gitme bara " " tamam gitmem" beni kollarına çekip sarıldı ve " yerim seni akşam ne getiriyim size " gülümseyerek "sen gel yeter " of defne " tamam kızma " bir muzlu pasta alsan fena olmaz aslında " gülerek " tamam baterist akşam elinizde olur " ders saati gelince ayağa kalkıp müzik sınıfına geçtik

Ders bitince ışıkla okuldan çıkıp metroya bindik evimin olduğu yerde ben indim ve evimizin olduğu sokağa doğru yürümeye başladım ayaklarım geri geri gidip kaçmak istiyordu apartmana gitip merdivenlerden yavaş yavaş çıktım ve Evin kapısının önüne gelince zili çalıp kapının açılmasını bekledim annem kapıyı açıp beni gorunce yüzü düştü ve " ben seni kovmadımmı " yuzne ciddimisin der gibi bakıp " meraklı değilim abim çağırdı izin verirsen gecicem " babamın sesi evde yankılandı " Ayşe kim geldi " annem bağırarak "hayırsız geldi kim gelicek " kenara geçip ilk olarak odama girdim ve ilaçlarımı çantama attım annem odaya girip "çık o odadan orayı abine çalışma odası yapicaz " Ona gülerek" meraklı değilim bi eşyam kalmıştı onu aldim" deyip omzuna çarparak odadan çıktım ve oturma odasına babamın tam karşısındaki koltuğa geçtim bana tiksinircesine bakıp "ne işin var senin burada annen seni kovamdımı" gözlerinin içine bakıp susmayı tercih ettim bana bağırarak ayağa kalktı "sana diyorum geri zekalı cevap versene " gine sustuğunda beni kolumdan tutup yere attı ve ayağıyla bana tekme attı kasiklarima gelen tekme canımı yaktığı için ağzımdan inleme çıktı tekmeleri kesilmiyordu belinden çıkardığı kemeri gözlerimi kocaman açmama neden oldu eli çenemi sıkarak " cevap ver lan cevap ver "beni tekrar yere atıp kolumdan tuttu ve ayağa kaldırdı gel kolumu çekemedim bırakması için zorla bei odasına sokup yere attı ve kapıyı kilitledi yüz üstü düştüğüm için ne yaptığını goremiyordum kafamı çevirip bakmama fırsat vermeden sırtıma inen kemer darbesiyle çığlık attım baba dur durmadı yerimden kalkmaya çalışıyordum ama bi eliyle kalkmamamı engelliyordu elim kolunu tuttuğunda ellerimi zorla tutup bağladı ve "çığlık çığlığa baba dur çok canım yanıyor " dedim ama beni durmuyordu sırtıma inen kemer darbeleri ardından gözlerim ağlamaktan helak olmuştu açılan ev kapısından gelen sesle kemer darbeleri durdu babam çenemi tutup eğer abine bise dersen seni gebertirim demişti ve odadan hızla çıktı ayağa kalkacak halim yoktu abim odaya girip "defne ne oldu abicim" gözlerin kıp kırmızı olmuş zorlukla "yok bise abi dedim" yanima gelip oturdu" bise var defnem söyle bana" " abi ben daha bu eve gelmiycem bu son oldu "tamam o zaman ben sana bir ev tutarım öyleyse " " yok abi ben başımın çaresine bakarım saol" deyip zorlukla ayağa kalktım ve içeri annemin yanına mutfağa girdim bana tiksinircesine bi bakış attı ve "yemek den sonra defol git misafirler gelene kadar odandan çıkma ayak bağı olma kimseye " hızla mutfaktan çıkıp odama girdim ve yere oturup misafirler gelene kadar duvarı izledim. Zil çalınca ayağa kalkıp odadan çıktım kapıyı açtım karşımda ışık, arda abi , Sümeyye teyze ve Osman amca vardı zorlukla gülümsedim ve "hosgeldiniz "arda abi gözlerime bakıyordu ışık bana sıkıca sarılınca sırtımdaki yaralar acıdı ve dudaklarımdan bir inleme kaçtı ışık benden ayrılıp "ne oldu neden canın yandı " arda abinin bakislari vicucdumda gezindi sonra tekrar yüzüme odaklandı ışığa dönüp "yok bise balım hadi içeri geçin " hep beraber masaya geçtik ve yemeğe başladık Sümeyye teyze bana bakıp" kızım yesene niye yemiyorum " babam söze atlayıp o az önce yedi yemeğini dedi imayla ışık olayın ne olduğunu anlamıştı ve bana özür dilerim dercesine bakıyordu Sümeyye teyzeye dönüp "evet Sümeyye teyze biraz başım döndü o yüzden yedim ben " annem lafa girip "arda oğlum sen ne kadar yakışıklı bise oldun varmi bakıyım kiz arkadaşın falan" ardaabi" yok Ayşe teyze ben isimdeyim " annem bana bakarak " olsun oğlum en azından adam akıllı bir işin var " abimsinirle annem dönüp annem deneyle düzgün konuş dedi " annem gülerek " ne dedim oğlum o da okusaydı adam akıllı bir bölüm barlarda orospulukta yapmasaydı bak isik kizimda muzik okuyor ama her aksam barlarda degil "gözlerim dolduğu için kafamı aşağıya egdim Sümeyye teyze" Ayşe o nede ek öyle öyle denirdi o senin kızın AA hiç yakıştıramadım sana defne gayet de başarılı bir kız " ayağa kalkıp kafamı kaldırmadan " şey benim bi işim var çıkmam gerekiyor dedim size afiyet olsun " lanet olsun sesim titremisti annem gülerek git git orospular yaparsın ancak gözümdeki yaşlar yanağımdan akmaya başladı koşarak kapıyı açtım ve Evden çıktım son duyduğum ses abimin bagirmasiydi hızlıca apartmandan çıkıp kendimi sokağa attım gök gurulduyordu yağmurun altında yürümeye başladım uzun bir süre hem ağladım hem yürüdüm yanımda bir araba durdu ve korna sesi geldi arabaya dönüp baktım arda bi yolun kenarına arabayı paket iş camdan bana sesleniyordu cama yaklaşıp " ne oldu arda abi " bana ciddimisin der gibi baktı ve " defne arabaya bin"

Sorgulamadan arabaya bindim "o adam sana ne yaptı " " ne adamı arda abi ne diyorsun anlamıyorum " gözlerimin içine bakarak " sırtını ac bakicam " salağa yatarak " arda abi ictinmi " " defne salağa yatma baban sana vurmuş kendi ağzıyla dedi " gözlerim kocaman açıldı "abim duydumu " gözlerini yola çevirip" bu akşam bende kalacaksın" dedi itiraz ederek " bara gecicem ben " sinirle Bana dönüp " defne dedim bana gidiyoruz konu tartışmaya kapalı " bağırınca sesimi çıkarmadim ve yolu izledim bi apartmanın önünde durunca arabadan indik ve eve girdik bo odaya girip havluyla yanima geldi ve saç.arimi kuruladi " arda abi gerek yok gerçekten " gözlerime bakıp " olmaz defne hasta olursun " dedi burnuma gelen amber kokusuyla gözlerim kapandı tekrar içeri gidip elinde bir sivit ve eşofmanla geri geldi " al bunları giy tuvalet şu tarafta " kiyafetleri elime alıp banyoya girdim ve kapıyı kilitleyip üzerimdeki kıyafetleri çıkardım üzerimde bir tek sutyen ve kilodum vardı aynaya dönüp sırtıma baktım sırtımı görmekle beraber gözlerim doldu sırtım çok kötü durumdaydı bakışlarım kasiklarima ve bacaklarıma indi her yerinde morluklar vardı üzerime arda abinin verdiği siviti giydim sivit dizlerime geldiği için eşofmanı giymedim zaten aşırı büyüktü banyonun kapısını açıp dışarı çıktım arda abi koltuğa oturmuş telefonuyla ilgileniyordu kafasını kaldırıp bastan aşağıya beni suzdu ve gözleri bacaklarımda takılı kaldı aagizimdan " sıktir " bacagimdaki morlukları unutmuştum arda abi defne yanima gel yanına gidip koltuğa oturdum ayağa kalkıp içeri gitti ve ecza çantasıyla geri geldi " defne bacaklarını koltuğa uzat " bacaklarımı koltuğa uzattım o da yanima oturup bacaklarımda kapamış olan yerlere baktı " ha sikiyim " dedi bacaklarıma eğilip pamuğu bacağıma sürdüğü zaman tırnaklarımı koluna geçirdim ve inleyerek kafamı geriye attım " az yavaş arda abi " gerilmisti neden gerilmisti bilmiyorum amaa bacaklarımı halletti ve sırtını yapmam gerekiyor eşofmanı giy siviti çıkar dediğini yapıp siviti çıkardım siyah sutyenimle karşısında kaldığımda yutkundu yüz üstü koltuğa yattım sirtimada pansuman yaptıktan sonra siviti giyip koltuğa oturdum o da karşıma oturup gözlerime baktı cebinden çıkardığı sigarayı dudaklarına koydu çakmakla yaptıktan sonra sigara paketiyle çakmağı sehpaya koydu sigarayı dudağından çekip üfledi ve " babanın yaptığını niye abine söylemedin" sinirliydi siniri gözlerinden okunuyordu " beni tehdit etti çünkü " dedim titreyen sesimle konuyu değiştirip" sen kaç gündür uyumuyorsun ışık senin uyku problemin olduğunu söyledi " biraz düşündükten sonra "4gun " biraz dusundu "sen benim yatağımda yat ben burda yatarım " gök guruldeyince korkudan yerimden sicradim " arda abi şey sen yanımda olsan ben biraz korkuyorum da "gözlerime ciddimisin der gibi baktı " ya da boş ver " ayağa kalkıp " gel hadi " peşinden odaya girdim altındaki esofman çok bol olduğu için belini tutarak yürüdüm " sen yat ben sandalyegde otururum " arda bi sen uykusuz kalma yarin ise gidicen ben kenara kırılırım zaten sen rahat rahat yatak çift kislik olduğu için en kenara geçip oraya kendimi sıkıştırdım arda abi dolabını açıp içinden gri bir esofman çıkardı tuvalete girip onu giydi ve geri geldi ama üstü bom boştu kaşlarını görünce utancımdan yutkundum bana gülerek " çek gözlerini kaslarimdan sapık " gülüyordu utançtan gözlerimi kapadım yanaklarım yanıyordu kahkahası odada ya ki yaptı " yanaklarinin kizarikligi karanlıktan belli oluyo " sinirle " arda abi sus ya " yatağa yattığında burnuma dolan amber kokusuyla gözlerimin kapandığını hissettim en son duyduğum" kıskanma "diye kulağıma fısıldarsın olmuştu kokusu bana huzur veriyordu gözlerim karanlıkla buluştu