@zzzzzzzeynep
|
Yağızın ağzından Balkona çıktığımda arda peşimden sinirle gelip" lan sen bu kıza en çok destek olman gerek zamanda ne yapıyorsun ." sinirle ona dönüp. "Arda ne yapmamı bekliyosun kiz uyusturucu kullanıyorum diyor ne yapıyım ben ." arda bağırarak "sen ne biçim abisin kızın dün sırtını görsen içim acıdı, bacagindaki morlukları lan sen bunlar olurken neredeydin. Yağız bana sakın savunma yapma o gün masada kızın ağzına sıçtı lar ağzını açıp hiç bir şey demedin." haklıydı o berat ve caner bile benden daha çok abilik yapıyorlardı defneye
Defnenin ağzından Abimden ayrılıp" abi neden böyle düşündüğünü bilmiyorum sen iyi bir abisin böyle düşünmeyi bırak artık " bana sadece güldü İçeri beratlarin yanına gidip" beraaaaaaat" diye bertin ensesine şaplağı bastım berat sinirle dönüp bağırarak "bana burda huzur yok yemin ediyorum sinir ettiniz beni ya" diyip bardan çıktı neden bu kadar sinirlenmisti anlamamıştım elgize döndüğümde onu da sinirle görünce ışığa döndüm ışık bana sus işareti yapınca bir terslik olduğunu anladım Caner abi bana seslenince yanına gittim "efendim Caner abi "etrafa baktı ve kulağıma eğilip "beratla elgiz çok kötü kavga etti sen beratin yanına git biz elgizin yanında duralım" "tamam abi" deyip mekandan çıkarken arda abi kolumdan tutup "nereye defne" elimi çekip "abi isim var" dedim ve hızla mekandan çıktım beratin hep gittiği deniz kenarına gittiğimde nefes nefese kalmıştım berat taşların üstüne oturmuş denize bakıyordu yanına gidip oturdum "berat ne oldu anlat bana ben dinlerim seni" denize bakarak konuştu "zaten her zaman sen dinliyorsun beni ben niye bu kadar yalnızım defene niye kimsede beni anlamıyor elgizle konuşmaya çalışıyorum ben konuştukça o geriliyor diyorum ki ona seviyorum kızım sana deliler gibi aşığım" sözünü kesip bağırarak "ne ne dedin sen sen ciddimisin sen bunu neden bana demedin" bana döndü ve "boşa sevinme elgiz öyle düşünmüyor" denize bakmaya devam etti "peki şimdi neden kavga ettiniz" yere baktı "ben ona sahneye çıkmadan önce onu sevdiğimi söyledim işte barı toparlarken patladı" sadece denizi izliyordu "neden patladı berat" "ona bise konuşmak istediğimi söyledim sonra patladı işte" omuzlarını indirdi ve "bosver defne ya ne yapsam kimseye yaranamıyorum" sinirle "berat saçmalama hayır tabikide nasıl yaranamıyorum acı çektiğimde bi tek yanımda sen var din sen bana çocukluğumdan beri destek oluyorsun sen olmasan ben bu güne kadar nasıl gelirdim hatırlıyorsun tanıştığımız günü" bana döndü ve gülümsedi 5 sene önce Koridorda giderken biri sertçe bana çarptı yere düştüm çocuk yanımdan hızla geçip gitti sonra biri yanima gelip "kızım kalksana yerden ne yattın beşlik simit gibi git o çocuğa ağız burun dal" ona gülerek "yok canım daha neler babam çok kızar bana" güldü "ama benim ki kızmaz" sonra kolumdan tuttu ve koşmaya başladık bahçeye geldiğimizde beni bi banka otuttrudu "bekle burda cadaloz ve izle bu kaslı çocuğu" koşarak bana çarpan çocuğun yanina gitti ve çocuğa seslendi "pist zargana az bak bakıyım" çocuk dönünce suratına yumruğu geçirdi ben o anlık sokla yerimde kala kaldım çocuk yere düşünce hızla ayağa kalkıp çocuğun kolundan tuttum "ne yapiyosun saçmalama baban kızar dayak yersin sonra görürsün" bana kaşlarını çatıp baktı ve "niye babam dövsün beni" ona baktım ve yüzünü inceledim hiç benim gibi yaraları yoktu "ya ne biliyim işte benimki öyle yapar genelde" sonra biri daha geldi yanımıza "berat sana ben kavga etme demedemedimmi salak" "ay berat mi adın ben de defne" "biliyorum cadaloz" çocuk yanımıza gelip beratın yakasını tutup "yemin ediyorum babana diyem seni" hızla ona dönüp "hayır deme babası döver sonra canı acır" çocuk bana sadece baktı "Caner abi sen kurtarırsın beni dimi abi" "essek sıpası senin arkanı toplamaktan canım çıktı" Caner bana dönüp ben "Caner bu arada 12 ye gidiyorum" elini tutup "ben de defne yeni geldim bu okula"
Günümüz Berat bana dönüp "ama çocuğu nasıl dövdüm dimi defne" ona gülüp "Caner abide seni dövecekti az kalsın" beratın az da olsa keyfi yerine gelmişti taşlardan kalkıp bara doğru yürüdük arda abi kapıda arabasına yaşlanmış bekliyordu berat içeri geçti ben de arda abinin yanına gidip karşısında durdum "arda abi iyisin dimi" kafasını salladı yüzünü inceledim gözlerindeki o ifade beni şaşırmıştı bi şey vardı emindim bana söylemek istediği ama diyemiyordu tekrar sordum "bise var anlaya biliyorum arda abi istersen anlatabilirsin dinlerim" tam dudaklarını açtığı sırada abimin sesiyle dudakları geri kapandı "defne hadi eve geçelim" arda abiye bakıp "arda abi siz de gelin isterseniz otururuz hep beraber" o sırada ışık icerden yanımıza gelip "abi gidek daaaaa" arda abi gülerek "gideriz tamam" ışık abisinin boynuna sarıldı arabaya bindik bizim araba önde arda abiler arkadaydı abim lafa girip "defne" başımı ona çevirip "efendim abi" duraksadı "hala uyuşturucu kulanıyormusun"sadece yüzüne baktım ne halimi ne hattımı sormuştu "yok abi kullanmıyorum bi ara kafamı dağıtmak için içiyordum şimdi kullanmıyorum" Abim yola dönüp "iyi bari daha gormiyim" kafamı salladım ve yola odaklandım araba güzel bir apartmanın önünde durdu
İçeri girdiğimizde oturma odasına girdik "ışık bana dönüp defne gel biseler hazırlayalım" mutfağa girdiğimizde kapıyı kapatıp bana yaklaştı ve "sana bise diycem ama kızmak yok" başımı salladım "defne ben senin abiden hoşlanıyorum" çığlık atarak "ne"diye bağırdım ışık ağzımı kapatıp "salak ne bağırıyorsun duyacaklar" elini ağzımdan çektiğinde "sen bu gün o yüzden sinirlendin yanımıza gelen kıza ben nasıl anlamadım ya ne zaman dır hoşlanıyorsun peki" ışık dudağını ısırıp "5 senedir" şaşkınlıkla "ışık evlendiğini zaman söyleseydin canım" kafasını önüne eğip "ama tamamen emin olmayı bekledim" şaşkınlıkla ona bakıyordum "5 senemi bekledin" ışık önüne dönüp "hadi aldiklarimizi hazırlayalım gelirken abimle bi kafeden tatlı aldık" onları tabaklara koymaya başladı "sen değiş konuyu değiş ışık" ben de çayları bardakları koyup abimlere servis ettikten sonra oturduk arda abiye dönüp "biz yarın için kaçta gelelim ve ne giyelim" elindeki çayını sehpaya koyup "4 lerde gelin siyah giyinin ne giyiceginiz çok da önemli değil ama şık olun orda birsuru iş adamı olucak sıradan bir yemek olmayacak yani" ona gülerek "tamamdır patron" dedim telefonu elime alıp guruba yazdım Siz : yarın saat dörtlerde oradayız ve siyah giyilecek Berat : Tamamdır patron Elgiz: Tamamdır Işık: ben sizden önce duydum ağlayın ezikler Berat: defene sen evlat ayrımı yapıyorsun Işığa dönüp "ışık sen fenasın " o da bana gülüp telefona döndü Siz : ya berat ağlama hemen ya vallahi vurucam ha Berat: ben anladım seni tamam defne tamam tamam Siz: ya berat Berat : tamam tamam defne Siz : AA kızlar görüyorsunuz tirip yiyorum şuan Işık: abo ayıp lan berat Elgiz: herzamn öyle o Berat: aynen aynen Siz: lan sakin kavga etmeyin Siz :ben kapattim bayyyy Telefonu cebime atıp ışığa seslendim "ışık gel elbise bakalım " odama girip dolabı açtık ve tüm siyah elbiselerini yatağın üstüne attım aralarından bir elbiseyi alıp ışığa döndüm "ışık ben bunu giyicem sen seç aralarindan" seçtiğim elbisenin boyu kalcalarimin hemen altında bitiyordu ve önünde bir göğüs dekoltesi vardı ama kolları uzundu
Sadece elbise ve ayakkabı aynı
Işık bana bakıp "o elbise çok güzelmiş ben de bunu seçtim onun elindeki de benimki gibi kısaydı ve uzun eldivenleri vardı elbiseleri kenara ayırıp içeri abimlerin yanına geçtik abime "abi sen de gelsene ya" dedim bunu sırf ışık için istemiştim arda abiye dönüp "gelse senin için bir sorun olur mu" arda abi bana ciddimisin der gibi baktı ve "niye sorun olsun canım" "iyi o zamn" aklıma gelen şeyle "he abi bizim size dememiz gereken birsey daha var aslında" ikiside bana baktı "biz bizim ekiple bir tatil planladık size bir sorun olurmu" abim başını sallayıp "olmaz gidin" diyince arda abiye dönüp "arda abi senin için sorun olur mu" gözlerimin içine öyle güzel bakıyordu ki kayboluyorum onun o gözlerinde "tamam gidin ama dikkatli olun kim kim gidiyorsunuz" ışık lafa atlayıp "Caner abi, berat ,elgiz, ben, defne gidiyoruz Caner abinin bir arkadaşı da gelicek" abim söze atlayıp "kim miş o arkadaş "ışık bana baktı "abi şöyle bizim barmenler var ya mekanda onlardan biri ben tanıyorum o çocuğu iyi bir çocuk o" arda abi bana bakıp "sen nerden tanıyorsun hanfendi" ona dönüp "aynı yerde çalışıyoruz ya arda abi ordan ayrıca biz kendimizi kollarız" abim "ne kadar kalacaksınız" ışık lafa atlayip "2 gün yağız abi yarınki programdan sonra gidicez" abim kafasını aşağıya yukarıya salladı ışık abisine dönüp "abi biz kalkalım yarin yorucu bir gün olucak valiz falan da hazirlariz hem"arda abi ışığı onaylayip ayağa kalkınca bizde onları yolculadik abim balkona gidince ben de peşinden gittim ve yanına oturdum cebimden iki sigara çıkarıp birini abime uzattım abim sigarayı eline alıp dudaklarına yerleştirdi sonra cebinden çakmağı çıkarıp hem benimkini hem de kendininkini yaktı ikimizde yolu izliyorduk ikimizden de ses çıkmıyordu sigarayı dudaklarımdan çekip konuşmaya başladım "abi ailen tarafından sevilmek nasıl bir his " başını bana çevirdi ama ben ona dönmedim boğazıma bir yumru oturmuştu "defne istersen konuşmayalım " onun sözünü keserek " konuşmak istediğim için açtım bu konuyu abi " ilk defa bu kadar sakin konuşuyordum abim önüne dönüp "güzel bir his" sigaramdan bir nefes çekip dışarıya üfledim ve konuşmaya devam ettim " en ağrıda ne biliyormusun abi böyle çabalıyorsun ya kimseye yetmediğini hissediyorsun sanki biseleri yapmak için uğraştıkça hersey daha boka sarıyor ve sen duyduğun o kadar kötü söze rağmen ilerlemeye çalışıyorsun olmuyor koşuyorsun tam hersey yoluna girdi diyorsun hersey daha boktan bir hal alıyor en kötüsüne o işte " gözlerim gine dolmuştu nefret ediyordum ağlamaktan ama ben de buydum işte napiyim abim beni kendine çekip sarıldı kafamdan öptü "defne bana niye o babam denecek sikik kafasından şiddet gördüğünü söylemedin " sigarayı dudaklarıma koyup bir nefes daha çektim ve gine dışarı üfledim " biliyomusun aslında ben söyledim ama sen anlamadın abi " abim gerilmisti hissedebiliyordum " ama biliyormusun gerek de kalmadı beni anlayan birileri çıktı onlar beni anladı bana çok büyük destek oldular" yanaklarımdan yaşlar suzuluyordu sesim titriyordu ama benim daha bagiricak halim kalmamıştı " ben kackere sabahlara kadar kan kustum abi biliyor musun kaç kere yerde bayıldım o sırtımdaki kemer izleriyle sırf seni seviyorlar diye senin onlarla aran bozulmasın diye sesimi cikarmadim en zorunda ben sırf sesim ağlarken çıkmasın diye o küçük yaşımda ellerimle ağzımı kapattım sırf kimse duymasın daha çok canım yanmasın diye " etraf çok bulaniklasmisti "biliyomusun abi belli bir zaman sonra hissetmiyorsun" birden kahkaha atmaya başladım abim sasirmisti ama kendimi durduramıyordum kahkahalarim hıçkırıklara dönüştü ve bu sefer de ağlamaya başladım abim bana öyle sıkı sarıldıki kendimi ikinci defa bu kadar güvende hissettim ben de ona sarıldım ve bir süre ağladım hickiriklarimin arasında " abi" duraksadı " efendim çiçeğim söyle" sakinlesmeye çalıştım ve kelimeleri topladım "abi beni sakın yanliz bırakma olurmu " hickiriklarim çoğaldı abimin kollarında baba sıcaklığını hissettim demek ki böyle biseydi aile birinin sizi koşulsuz sevmesi güzel biseymis demek ki " asla çiçeğim ben o hatayı bir kere yaptım bir daha asla yapmam " abime çok sıkı sarıldım sanki o da gidecekmiş gibi abimle bir kaç saat daha öyle kaldık sonra benden ayrılıp " çiçeğim ben yatıyorum sen de yat olurma. Yarın işim olmasa söz biraz daha dururdum ama önemli bir ameliyatım var " Ona gülümseyip "taamm abi sen yat ben de yatarım az sonra" bir kere daha yalan söylemiştim benim bu zamana kadar hiç doğru düzgün uyumusluğum olmamıştı abimin odasına gittiğini anlayınca sessizce balkondan çıkıp mutfağa gidip kendime kahve yaptım ve kulaklıklarım da alıp balkona gittim kapıyı da kapattım oradaki koltuğa uzanıp üzerime de kenarda duran battaniyeyi aldım ve kulaklıkları kulağıma takip telefondan müzik açtım yolu izlerken kahvemi yudumluyordum bi anda telefona düşen bildirimle irkildim ve mesaj kısmına girip arda abi yazısıyla karşılaşınca şaşırdım Arrda abi: küçük hanım bence o telefonu bırakıp uyumaya çalışın biliyorum uyuyamıyorsunuz ama arda diye bir patron var ve eğer sizi yarın yorgun görürse kizabilirmis öyle bir duyum aldım Siz: JHGVHGJVHJGVJGHhvig Siz: arda abi sen çok fenasın Arda abi: defne o değilde iyimisin cidden Siz: bilmiyorum ki Arda abi: istersen gelip seni alabilirim Siz : yok arda abi sen uyu ben zaten gece kusuyum senin için yarin önemli bir gün Arda abi: bu önemli günümde bana destek çıktığın için çok teşekkür ederim defne Siz : ne demek her zaman Arda abi : bakıyım sana ne yapıyorsun Siz: Arda abi : müzik mi dinliyorsun bi saniye sen neden ağladın siz : ara sıra geliyorlar bana çok takılma Arda abi: defne kafayı mı yedin geliyorum Siz: arda abi sakın aramızda kalacak Arda abi: napiyim senin için ne istersin Siz : arda bi bisey yapma sen yarını düşün yarın çok güzel bir davet olacak onu düşün Ardab abi: tamam ama eğer bisey lazım olursa yaz Siz: şimdi bisey istiyorum senden ama yapacaksın söz mü Arda abi : söz yapıcam iste Siz: bey efendi şimdi lütfen uyuyun ve yarın herseyin çok güzel olacağına emin olun tamam mı Arda abi: defne sana yardımcı olıyım bunu yapma Siz : arada abi uyu Arda abi: defne olmaz seni yanliz bırakamam Siz : arda abi emrediyorum uyu Arda abi: uyumiycam ve şuan karar aldım geliyorum Defen eğer gelirsen yarın o davette çıkmam Arda abi : bu bir tehdit mi defne Siz : evet git ve uyu rica ediyorum arda abi Arda abi: bu seferlik uyuyorum ama yarın konusucaz hanım efendi tamam mı Siz : tama sen yeter ki uyu Arda abi : tamam uyudum Siz : aferin öptüm çok bay Siz : ay yani öpmedim Siz : alışkanlık Siz : söyle alışkanlık ondan öyle yazdım yanlış anlama Arda abi : çoktan yanlış anladım bile küçük hanım öpücüğün de çoktan ulaştı Siz: yok yok ulaşmasın Arda abi: çoktan ulaştı Siz : ya sen uyumamak için yapıyorsun yürü kapattım bay Arda abi : Tamamdır patron Telefonu kapatıp biraz daha battaniyeye sarıldım soğuk tenime vurdukca sanki kendime geliyordum sehpanın üzerindeki bitmiş kahveyi ve bitmiş sigarayı yeniledim ve sabahın ilk ışıklarına kadar düşündüm acaba ben mi hatalı olandım annemlerin istediği gibi bir çocuk olsaydım acaba beni severlermiydi onlar yüzünden kalkıştığım onlarca intiharı düşündüm hepsinde arkadaşlarım yanımda olmuştu berat ışık elgiz Caner abi onlar da olmasa ben ne yapardım her şekilde yardımıma koymuşlardı ve ben şuan bile arasam eminim şu an kalkıp gelirlerdi evet ailenizi secemiyorsunuz ama arkadaşlarımı çok iyi seçmiştim Kaç bardak kahve içmiştim bilmiyorum ama besinciden sonra saymayı bırakmıştım yavaş yavaş aydınlanan havaya baktım telefonu alıp saate baktım saat altıydı yerimden kalkıp balkonu toparladım ve mutfağa girdip bardağını yıkadım abime hızlıca bir kahvaltı hazırladım onun odasına girip onu uyandırdım abi kalk hadi ise geç kalacaksın kahvaltını da hazırladım gözlerini açıp bana baktı "günaydın çiçeğim" ayağa kalkıp "defne giyecek biseler seçsne bana" başımı sallayıp " tamam abi sen gir duşunu al hızlı ol kahvaltını da yap ben yatağının üstüne koyarım" o lavaboya girip su sesi gelmeye başlayınca ben de yatağını hızla toplayıp giyicek bisler çıkardım ve yatağının üzerine koydum sonr hızla kendi odama gidip bir tane sirt cantasi çıkardım ve sortlu pijamalarımı ve birkaç tane esofman takımımı çantama atıp çantayı kapattım gideceğimiz yer bir bungolovdu iki gün beraber kafa dagıtacaktık çantayı yatağın üstüne atıp odadan çıktım o ara abim de odasından çıktı üstünü giyinmisti mutfağa gidip oturdu ve " defen sen niye yemiyorsun " o sıra makineyi dizerken duraksadım "abi ben kahvaltı yapamam " bardakları raflara dikmeyi bitirince abimin karşısına geçtim " defen bu kadar kahve içmek doğru mu " kollarımı masaya yaslayıp kafamı onlara yasladım " evet belki doğru değil abi ama o beni kendime getiriyor " kaşlarını çatıp "sana bir beslenme programı hazırlatıcam" abime gülümseyip "gerek yok abi" çayından içerken "e abi var mı kız arkadaşın falan " abim öksürmekten başladığında "defne o nebiçim soru abicim tabiki yok " abimin yüzünü inceledim einirlenmisti "peki hoşlandığın bir falan " baya bir gerilmisti ama birden gumseyip "var tabikide " heyecanla " kim peki " kaşlarını çattı " sen bu günlerde fazla meraklısın ha " dudklarimi büzüp "abi vallahi demem de da merak ettim " duraksadı" tamam diyeceğim ama gidip söylemek yok bu yeni bisey değil senelerdir olan birsey " durdu gülümsedi "ya abi hadi catlıycam şimdi " benim gözümün içine baktı " defne ben galiba cidden ışığa tutuldum ya onu görünce böyle ne biliyim sanki yaşadığımı hissediyorum onun o gülüşü ,bakışı, duruşu ne biliyim işte kızım anladın yaşama sebebim o benim " bana kal geldi birden dondum kaldım " defne iyimisin abicim of keşke demeseydim " birden çığlığı bastım "sen ne diyorsun abi sen ciddisin benim bunu ışığa demem gerek çok mutlu olucak arkamı döndüğümde yanlış bir şey dediğimi anladım ve dudaklarımdan " siktir dedim " abim " defne sen ciddimisin" durdum bence deli taklidi yaparsam giderdi "defne bise de" yavaşça abime dönüp "evet abi sallamıyorum o da bana dün dedi aynı şeyi o da senden baya bir zamandır hosalaniyormuş ve utanmış demeye " abim beni kucağına alıp birden döndürmeye başladı çığlık atarak "abi ne yapıyorun düşücem " beni hızla yere bırakıp "şimdi ben ne yapmalıyım " gülerek " işe gitmelisin abi ve çıkışta abisi görmeden ona bir çiçek alıp verebilirsin ama sakın benim sana bisry söylediğimi demiyorsun " yemeğini bitirip tabakları makineye koydu onu ilk defa bukadar mutlu görüyordum işi bitince yanaklarımı öpüp " ben kaçtım çiçeğim bay " koşarak Evden çıktı arkasından gülerek " benim deli abim" ve koşarak ışığı görüntülü aradım Telefonu açınca uykulu sesiyle" defne ne oldu sen bu saate aramazsın"gözleri kapalıydı " şimdi şöyle bi tanem benim abim var ya " duraksadı ve birden gözlerini açıp "ne oldu abine " çok bağırdığını anlayıp " ne oldu abine " Ona gülerek "ışık bence kulakliklarini takmalısın " yatağından eğilip yanındaki komidinden kulakliklarini hızla taktı " şimdi benim abim sana baya bir aşıkmış hem de Bayadır hatta dedi ki o benim yaşama sebebim " ışık karşımda dona kaldı ekrana çok komik bakıyordu ve donmustu ben de kahkaha atıyordum "sen ciddisin" kahkahamin arasında "hatta sana çiçek alacakmış çıkışta " ışık birden çığlık atmaya başladı abisi odaya dalıp kızım sen salak mısın yüreğime indi kimle konuşuyorsun sen telefonu ışıktan alıp kameraya bakınca kahkaha atan benle karşılaşmayı beklemediği için şaşırdı bende şaşırdım ve ağzımı kapatıp gülmeye devam ettim "defne sen neye gülüyorsun" duraksadım arkadan ışık "abi ver şu telefonumu ya " abisi ışığa dönüp "sussana geveze" sonra tekrar kameraya baktı saçları dağınıktı üstünde hiç bir şey yoktu "evet defne hanım siz neye gülüyorsunuz" "arda abi şimdi şöyle ben elbisemi gösterdim onu çok beğendi ona cırlıyor" saçlarını karıştırdı "çok inanmadım ama olsun " ışık telefonu abisinden alıp" kameraya gülümseyip öpücük attı ve "ben katıyorum tatlım bay " Ona gülüp "bay" telefonu şarja koyup duşa girdim. Duştan çıktığımda üzerime siyah iç çamaşırlarımı giyip altıma birt şort geçirdim ve mutfağa geçip bi bardak su içtim odama geri dönerken kapının çalma sesiyle kapıya yöneldim ve kapıyı açtım karşımdaki kişiyle donakaldm
|
0% |