@aliorak123
|
Evet onu görmüştüm Berk ve Ece'nin yanında beraber geliyorlardı. O an kafamı bir sürü düşünceler ve soru işaretleri basmıştı. Sanki Ezhel karşıdan geliyordu ben öldürüyorum gibi oldum. Mert'de bana topu attı ve tuttum Sonra kulağıma doğru yaklaştı. "Mert bir daha dersen bunu o dilini keser köpeklere yem ederim" demeyi tercih edip elimdeki topla potaya koşup turnike attım. O anda Berk, Ece ve şok olmama sebeb olan kız Melis sahaya girdiler. "biz geldik" dedi Ece ve hemen Zeynep'e sarılmaya gitti. Bende o anda Berk'e topu attım. Berk'te potaya üçlük salladı ama girmedi. Bende yanına selam vermeye gittim. "hoşgeldin kral" dediği an hayatımda yaşadığım 2. en büyük şoklardan olabilirdi. Önce otobüste çanıştık ve sonra Ece'nin kuzeni çıktı. Bu kadarıda tesadüf olamazdı bence diye düşünürken Ece bana sarılmak için yanıma geldi. Melis'te Zeynep'i yanında birbirleriyle tanışıyorlardı. "napıyorsun nasılsın Meriç'im" Ama o anda Melis ile göz göze geldim. O güzel mavi güzleriyle o an gözleriyle zaten sıcak olan havayı dahada ısıtmıştı benim için. Bende ona kafamı aşağıya doğru eğerek selam verdim. Sonra Ece'de Zeynep'in yanına gitti ve bende o anda Melis'in yanına gitmeye karar verdim. "Melis merhaba nasılsın?" Ve bana sarılışı 4 saniye değilde 15 saniye falan olmasını istemiştim. Sonra kendimle çelişkiye gitmeye başladım ona aşıkmıyım değilmiyim, onu görünce niye böyle oldum gibi soruları 4 saniyelik bir sürede kendime sorabiliyordum. Demekki beynim herşeyi kabul ediyor buda bir başarı sonuçta. "merhaba ben Mert" Onlarda oturmuş sohpet ediyorlardı. Genel olarak pek oynamaz bizim kızlar basketbol o yüzden antrenman yapıp bittikten sonra kafeye gidecektik. O yüzden biraz hızlı davranıyorduk maça başlamak için. Ama ben bir türlü konsantre olamıyordum. Melis bazen bakıp duruyordu ısınırken potaya top atarken falan o yüzden atışlarım bile gitmiyordu. Ama derin bir nefes aldım kendine gel Meriç sen koskoca Meriç'sin yeri geldi jop yiyen, babasının arabasını çalan, sınavlardan 100 alan Meriç'sin Bir kızmı seni bu kadar etkiliyor diye kendi kendime konuşuyordum. Buda azıcıkta olsa işe yarıyordu ama o an bir şey farketmiştim ben bu kızdan ciddi ciddi hoşlanıyordum. Yada aşık olmuştum hemde feci bir şekilde. Ama istemiyordum bir yandanda sevgili derdiyle uğraşmak 2 yıldır hiç sevgilim olmadı ve bu hayat gayette güzeldi benim için. Arkadaşlarım bana çok kişi bulsada beni seven çok olsada kabul etmiyordum hiç birini. AŞK denen saçmalığada inanmıyordum ama bundan sonra inanabilirmiydim aceba? Çünkü inanmak istiyordum. Peki her ilişki gibi bizimkide bir şekilde biterse gibi sorular beynimi istila ettiği sırada maça başlama kararı aldık. Herkes tek olan bir maç yapıcaktık çünkü mami gelmişti. O yüzden topu aldım başlamak için. Heyecan başlıyordu o anda Ece birden bağırmaya başladı. "öyle olsun anladık biz Ece" "çok teşekkür ederim Ece senin için kazanıcağım" 30 dakika buyonca maç sürdü ve en sonunda kazanan ben oldum. Ben 20 sayı Berk 18 sayı Mert ise 14 sayı atmıştı. 10 dakikalık moladan sonra terli kıyafetlerimi değiştirip kafeye gitmek için motorlara bindik. O anda Ece bana seslendi. "Meriç Melis senle gelse olurmu biz sığmıyoruzda tek motora 3 kişi" o anda kalbim duracak gibi olmuştu. Bunu söylemesini o kadar çok isterdimki o yüzden "binebilirsin Melis" |
0% |