@aytengul
|
Bir hafta boyunca Kezban ve Kumru'nun burnundan getiren Semra, nihayet beklenen sonuca ulaştı. İkili, yaptıkları planların bedelini ödeyerek hapishaneyi boyladı. Bu süreçte konağın her köşesinde yankılanan hiddetli emirler, cezalandırmalar ve Semra'nın buz gibi soğukkanlılığı, Kenan’ı bile şaşırtmıştı. Konağın duvarları, Semra'nın öfkesiyle titrerken, Kezban ve Kumru’nun feryatları ise derinlerde yankı buluyordu.
O gün, Semra büyük konağın devasa ahşap kapısını yavaşça kapadı. Kilidi dönerken çıkan tıkırtı, konaktaki geçmişin acı dolu hatıralarını son bir kez mühürler gibiydi. Kenan, sessizce Semra'nın yanında duruyordu; gözlerinde bir yandan onun kararlılığına duyduğu hayranlık, diğer yandan da içinde biriken karmaşık duyguların ağırlığı vardı.
Konağın bahçesinden çıkarlarken gün ışığı her yeri aydınlatıyor ancak , Sessizlik, Kenan’ın içinde bir fırtına gibi esen düşünceleriyle birleşince daha da boğucu hale geliyordu. Semra'nın yüzündeki sertlik, bir anda yumuşayarak yerini huzurlu bir ifadeye bıraktı. Belki de adaletin yerini bulduğuna inanıyordu, belki de bu sadece bir başlangıçtı.
Yol boyunca ikili arasında tek kelime edilmedi. Ancak bu sessizlik, yüzeydeki sakinliğin altında güçlü bir gerilim barındırıyordu. Semra’nın karanlık bakışları, Kenan’ın içinde bir şeyleri harekete geçiriyordu; her geçen dakika, gerçeğin soğuk yüzüyle yüzleşmenin kaçınılmazlığına bir adım daha yaklaşıyorlardı. Kenan, "Bitti mi?" diye sormak istedi ama kelimeler boğazında düğümlendi.
Sonunda evlerine vardıklarında, Kenan derin bir nefes alarak Semra'nın omzuna dokundu. Semra, hafifçe başını çevirdi, gözleri kararlıydı. "Onlar bunu hak etti," dedi, gözleri bir an bile tereddüt etmeden Kenan’ınkilerle buluştu. "Şimdi ise, kendi hayatımıza devam etme zamanı."
Semra, evin kapısını açarken kar, yüzlerine soğuk bir dokunuşla düşüyordu. Artık önlerinde yeni bir başlangıç vardı, ama bu yeni başlangıç, geçmişin karanlık gölgelerinden ne kadar sıyrılabilecekti? Kenan’ın aklında hala bir soru vardı; bu, gerçekten de bir son muydu, yoksa henüz sona ermemiş bir hikayenin yeni bir başlangıcı mıydı?
Bu sahnenin derinliği, hem yaşanan olayların ağırlığını hem de gelecekteki belirsizlikleri içinde barındırarak gerilimli ve dramatik bir atmosfer yaratıyor.
Kenan, bir süre sessiz kaldıktan sonra derin bir nefes aldı. Semra’nın kararlı bakışlarını gördüğünde, onun ne kadar güçlü bir iradeye sahip olduğunu bir kez daha fark etti. İçinde, Semra'nın yaptıklarına dair karmaşık duygular olsa da, yaşananları düşündükçe onun haklı olduğunu kabul ediyordu. Yıllardır çektiği acılar ve ihanetler gözünün önüne gelince, Semra’nın bu intikamını anlamlandırdı.
Kenan, sonunda sessizliği bozarak, "Evet, haklısın," dedi, sesi bu kez daha net ve kararlıydı. "Onlar bunu fazlasıyla hak etti. Seninle gurur duyuyorum, Semra. Sadece kendin için değil, yaşanan tüm haksızlıkların intikamını aldın. Bu, senin hakkındı."
Semra, Kenan’ın bu sözleriyle içten içe rahatladı. Onun desteğini hissetmek, içindeki tüm şüpheleri yok etti. "Artık her şey geride kaldı," dedi Semra, gözlerinde bir parıltı vardı. "Şimdi birlikte, sadece kendimize ait bir hayat kuracağız."
Kenan, Semra’ya doğru bir adım attı ve onu sıkıca sarıldı. "Her zaman yanındayım," diye fısıldadı. Bu sözler, Semra’nın içindeki tüm ağırlığı kaldırmış gibiydi. İkisi de, geçmişin gölgelerinden sıyrılarak geleceğe doğru bir adım atmaya hazırdı. Artık sadece birbirlerine sahiptiler ve bu da onlar için yeterliydi.
Kenan, Semra’nın gözlerinin derinliklerine bakarak elini sıkıca tuttu. "Semra," dedi yavaşça, "gerçek ailen senden haber bekliyor. Onlar da seni düşünüyor, seni görmek istiyorlar."
Semra, derin bir nefes aldı ve Kenan'ın gözlerine kararlı bir şekilde baktı. "Kenan, onlar gerçek ailem olabilir, ama benim için gerçek olan sensin. Yıllardır yaşadıklarımın ardından, beni hayatta tutan, bana güç veren sensin. Onca acıdan sonra, benim tek ailem sensin."
Kenan, Semra'nın bu sözleri karşısında bir an duraksadı, ama ardından içten bir gülümsemeyle başını salladı. "Eğer senin için doğru olan buysa, sana destek olacağım. Seninle birlikte her şeyi göğüslemeye hazırım."
Semra’nın gözlerinde bir damla yaş süzüldü, ama bu yaşlar hüzünden değil, hissettiği derin bağlılıktan kaynaklanıyordu. "Beni asla yalnız bırakmadın, Kenan. Seninle birlikteyken her şeyi başarabilirim."
Kenan, Semra’yı nazikçe kollarına aldı ve ona güven veren bir şekilde sarıldı. "Sadece seninle olmanın bana verdiği huzur yeter," dedi. "Artık her şey geride kaldı, birlikte yeni bir hayat kuracağız."
Semra, Kenan'ın sıcaklığına sığınarak, "Evet, birlikte," diye fısıldadı. Kenan onun her şeyiydi, gerçek ailesiydi ve bu gerçek, Semra için dünyadaki en değerli şeydi.
Kenan, Semra’ya sıkıca sarıldıktan sonra, hafifçe geri çekilip onun yüzüne baktı. Yüzünde kararlı bir ifade vardı. "Semra," dedi, sesi yumuşak ama bir o kadar da netti, "artık hem antrenmanlara hem de derslere devam etmek zorundasın."
Semra, onun bu sözlerini duyduğunda bir an duraksadı, ancak Kenan'ın gözlerindeki kararlılığı gördüğünde, onun ne demek istediğini anladı. "Biliyorum," dedi Semra, hafif bir gülümsemeyle. "Kendimi toparlamam gerekiyor, güçlenmem gerekiyor."
Kenan, onun omzuna dokunarak, "Sana güveniyorum," dedi. "Bu süreçte sana her adımda destek olacağım. Ama senin de kendine inanman gerek. Hayatını yeniden kurarken hem zihinsel hem de fiziksel olarak güçlü olmalısın."
Semra, derin bir nefes alarak başını salladı. "Haklısın," dedi. "Bu sadece benim için değil, ikimiz için de önemli. Birlikte daha güçlü olacağız."
Kenan, onun bu kararlılığını görünce memnuniyetle gülümsedi. "O zaman, yarın sabah ilk iş antrenmanla başlıyoruz," dedi, gözlerinde bir parıltıyla. "Bu sefer her zamankinden daha sıkı çalışacağız."
Semra, onun bu sözlerine karşılık cesurca gülümsedi. "Anlaştık," dedi. "Bana yol gösteren seninle, her şeyi başarabileceğime inanıyorum."
Kenan, Semra’nın bu cesur duruşunu gördüğünde içindeki gurur daha da arttı. "Birlikte, her şeyi başarabiliriz," dedi, Semra’nın elini sımsıkı tutarak. Artık önlerinde zorlu ama umut dolu bir yol vardı, ve bu yolda birlikte yürüyeceklerdi. |
0% |