Öncelikle hepinize merabalar! Yazdığım ilk kitabım, Ve içinde yanlızca aşk değil. Hepimizin bir kitap okurken içinde görmek istediği herşey var. Aşk, nefret, ihanet, geçmiş, aile ilişkisi, zorba, tutsak, fantastik, aksiyon, macera, kurguda görmek istediğiniz herşey var.

Kitapta ki başrol karakterlerin isimleri ve soyadları bana ait. İçinde bir kaç isim haricinde. Diğer tüm isimler ve şehir ismine kadar herşey benim hayal dünyama ait. Bu yazdığım kitabı. Daha yedi yaşındayken masal olarak yazardım. Sonra ise hepsinin toplayıp güzel bir kitaba çevirmeye karar verdim. Ne kadar başarılı oldum bilmiyorum. Ama başarmaya çalışacağım. Mölüh, ve kaesi, Gizemli göl, ve kanlı yol kendi hayal dünyamda kurduğum bir şey. Yani gerçekte aslında yoklar.

Dediğim gibi gerçeklik yok
Tamamen bir hayal ürünü. Ve eminim sizde çok beğeneceksiniz bu kurguyu.

O zaman o kuma bölümüne geçelim artık.

💦

Gittiğin yerde o mavi gökyüzünden uzak dur. bilirsin kusursuz bir kimse yoktur sana görünen her güzele aldanma. onların şehirleri gibi güzellikleri de aldatıcıdır. Belkide baktığın o gökyüzü sandığın kadar seni sevmiyordur. Sen seni sevdiğini düşünürken bile seni öldürmek için kaç yemin ettiniği belkide henüz bilmiyorsundur.

Çünkü Ölümüne acımasız ruhlar yaratıldı onların ait oldukları şehirlerde. Ve senin ruhun hala o denizin derinliklerinde kurtulmak için bekliyor. Sanma ki ruhunu seveceklerini, Onlar hiç bir duygu kalplerinde yer edinmeyen insanlar. Onlar merhameti bilmezler, Onlara. Emanet verilmez, Onlar sahiplenir ve senden alırlar. Ve sen istesen bile o vakit alamazsın senden alınanı. hiç bir günah onların geçmişlerini kirletemez. çünkü asıl kirli olan onlara verilen ruhlar.

Sorsan sana söyleyecekleri tek söz. "ölüm bile korkar korkunun yanaşmadığı o şehirden sende yaklaşma. çünkü mölüh aldığını asla bırakmaz." derlerdi. sessizlik günahlarını ebedi kabul etti. Fakat onlardan çokca acımasızlar vardı her birinin geçmişi gözleri önünde silinmişti. ve o yıllar için intikam yeminleri verildi. Bir kadının gözyaşları kurban edildi. Bir kadının hayatı feda edildi bir şehir uğruna. En sevilen oldu o. Öyle ki sevgiye bağlandı. Sevgi onun zaafı oldu. Ölüm kapısına davet edildiğinde bile hala güveniyordu ona.

O öyle biriydi ki hiç bir renk, hiç bir kelime onu anlatamıyordu. O hiç bir hitaba uymayan tüm işlediği günahlar içinde kalbine zehir gibi sızan ager jahu haldrattı. bütün sözcükler sessiz kalırdı anlatmaya. çünkü onu sadece kötülük tamamlardı.