Yeni Üyelik
2.
Bölüm

Giriş - Doğan

@elizinhikayeleri

26 Nisan 1992 günü başlamıştı benim hikayem. Dünyaya gözlerimi açtığım gün yağmur yağıyormuş. Nereden bilebilirdim ki gök yüzünün dahi dünyaya gelmeme üzüldüğü için ağladığını?

 

Ben de ağlamışım. Doğduktan bir kaç saniye sonra... Belki de anlamışımdır gök yüzünün acısını ve feryadını, o yüzden ağlamışımdır. Belki de, sadece ilk kez nefes almanın verdiği acı ile ağlamışımdır...

 

Artık ağlamıyorum. Büyüdüm ne de olsa, ben büyüdüm ama... İçimde bir yerlerde hala küçük bir çocuk var. Sevmiyorum ben o çocuğu. Bana geçmişimi anımsatıyor. Aslında o çocuğu değil... Geçmişimi sevmiyorum. İçinde olduğum hayatı, yaptığım mesleği, aldığım her bir nefesi... Gurur duyduğum tek şey ise soy adımdı.

 

Sevdiğim her şeyi kaybettiğim için, kendimi bile sevmiyorum. Babamı çok severdim... Fakat o bu sevgiyi nefrete dönüştürdü.

 

Sevdiğim kişilerin başında gelen ilk kişi kız kardeşimdi. Zilşan benim hayatta kalma nedenimdi. Doğduğunda henüz üç dört yaşımda olmama rağmen o kadar çok seviyordum ki onu. Birini görmeden sever misiniz demeyin... Seviyordum. Henüz iki günlük iken yurda verilen o minik bebek benim herşeyimdi.

 

Annem ise... İlk aşkımdı. Şu an ikiside yanımda değildi ve bunun tek nedeni babamdı. Tabii ki birde Rüya vardı. Doğumumdan on yaşıma kadar bana bakan ve sonra herkes gibi ortadan kaybolan ablam... Hayatımda en çok değer verdiğim üç kişiyi babam olacak sahış yüzünden kaybetmiştim. Ondan nefret etmem için binlerce nedenim var iken bu kayıplar sadece nefret etmeme yetiyordu.

 

Şu an askerliğimi yapan biri olarak bunları düşünmemem lazımdı aslında. Fakat aklımdan çıkmıyordu hiç biri. Gece uyku tutmadıkça aklımda geziniyordu binlerce şey.

Moralimi yüksek tutmam gerektiğini bildikçe bozuluyordu.

 

Işığı yanan telefonum ortalığı aydınlattığında bakışlarımı çevirerek gelen mesaja baktım.

 

İyi geceler kardeşim, Demir burada selamı var.

 

Yüzümde oluşan bir gülümseme ile tekrar telefonu yerine bırakarak düşüncelerime döndüm. Alperen ve Demir senelerdir tanıdığım ve güvendiğim nadir kişilerdi. Alperen ile aramız her zaman daha iyi olmuştu, Demir'de ortadan kaybolmuştu uzun bir süre boyunca. Ortaya çıkalı bir kaç hafta olmuştu.

 

İkinci bir kez ekran ışığı yandığında bu sefer mesajı atan kişi sevdiğim kadındı. Yani sevdiğimi henüz bilmiyordu, söylemeye niyetim yoktu. Askerlikten sonra direk yurt dışına dönecektim tekrar. Sude'yi ve aşkımı ise kalbime çoktan gömmüştüm.

 

 

Her zaman olduğu gibi, hiç bir şey planladığı gibi gitmemişti genç adamın. Önce aşkına, sonra hayatına yenik düşmüştü. Mutluluk, hüzün ve acılar ile dolu bir hayata adımlar attığından habersiz bir şekilde gözlerini kapatarak kendini uykunun kollarına teslim etti.

 

꧁ SON ꧂

 

 

 

 

 

Loading...
0%