Bu hayat sadece bana kötü diye düşünürdüm. Ama meyersem hayat hayatın kendisi kötü.

Hayat şaşırtmayı sever.

Galiba bora kızdan hoşlanmıştı.

Zil çalınca hoca sınıftan çıktı ben hemen arkama dönüp kıza "merhaba"" dedim.

"Merhaba"

"Hoş geldin"

"Hoşbuldum"

"Nerden geldin?"

"Tokat"

"Hmm,ismin ne?"

"Gözde,senin?"

"Deniz"elimle Bora'yı göstererek"bu da Bora".

Kız Bora'ya bakıp gülümsedi. Tatlı ve güler yüzlü bir kızdı Bora'da gözlerini Gözde den alamıyordu.

Diğer sınıf arkadaşları da yavaştan Gözde ile tanıştılar Gözde'yde ilk ben tanıştığım için güzel bir diyaloğumuz olmuştu zil çalıp Hoca sınıfa girdi. Ders biyoloji Ayşe Hoca dersimiz değdi Ayşe hoca agresif bir hocaydı sınıftan çıt çıkmayacaktı. Ayşe hocayı Gözde'ye söyleyip tedbirini alsın istedim Hoca dersi anlatırken kimseden çıt yoktu.

80 dakika süren ders sonunda bitmiş zil çalmıştı çantalarımızı alıp dağılıyorduk.

Gözde de bizimle beraberdi ama onu Okul kapısından babası almaya gelmişti. Babasının arabasına bakınca varlıklı bir aileden gelmeydi.

Gözde beni ve Bora'yı babasıyla tanıştırıp arabalarına bindiler,

ben de Bora'yla beraber kulüp yolunu tuttuk çantamda okula gelmeden önce çakı ve biber gazı almıştım kulübe yetişip içeri geçtik.

Çantamı alıp lavaboya geçtim ve tekrardan kırmızı gömleğimi giydim lavabodan çıkıp Barbar masasına geçtim Bora :

"Evet bizim esmer güzeli tekrar çekici oldu"deyip güldü, Ben de

Bora'yla beraber güldüm.

Bora'yla iken mutlu ve hep gülüyordum saatler ilerliyor kulüp doluyordu ben Ve Bora işimizi yapıyorduk birden Bora'nın telefonu çaldı Bora'nın eli Boş olmadığı için telefonu açamıyordu, ben de Bora'nın elindekilerini alıp ben ilgilendim.

Bora artık telefonu açıp konuştu Bora'nın telaşlı bir hali vardı.

"Ne oldu?Bora."

"Babam,babam kalp krizi geçirmiş,hastanedeler gitmem lazım"

Yanimdan  ayrıldı patrona yöneldi Bora bana tekrardan geri dönüp

"Sen ne yapacaksın ?Belki gelmem"

önce durdum korktum Gece vakti yalnız kalacaktım ama çantamda kileri düşününce az da olsa  Cesaret edip

"Sen git ,Ben başımın çaresine  bakarım "

Bora önce durdu ve bana bakmakla yetindi. Ben:

"Hadi ama böyle durman zamanından gider korkma ben gerçekten başımın çaresine bakarım "aklım çantamdaki biber gazı ve çakı gelince Bora 'ya yaklaşarak"ayrıca çantamda biber gazı ve bir adet çakı taşıyorum onun için sen git"

"Tamam ama kendine gerçekten dikkat et,bir şey olduysa iş falan düşünmeden hemen kulüpten ayrıl. Tamam mı?"

Ben başımı "tamam "dercesine salladıktan sonra Bora gitmişti.

Ah Bora benim için nasılda endişeleniyordu ,diye aklımda geçirerek barbar masasına geçip barmenliğime devam ettim.

İşler yoğundu benimle beraber çalışan barmen Ali'yle beraber müşterilere yetişmeye çalışıyorduk.

Off bilerekmi bu akşam o kadar çoğaldılar ne olurdu biraz dağılsaydılar. Diye aklımda geçiriyordum.

Aradan geçen beş dakikayla coşkulu müzik çalınmaya başladı.

Barbar masasında oturan müşteriler birandan kalkıp müzik eşliğinde oynamaya başlayıp müzike ayak uyduruyorlardı. Onların dağılmasıyla şimdi daha az yorulmaya başlamıştık. Sanırım sesim Allaha gitmiş bu çaresiz kuluna yardım etmişti.

Dans edenlere bakınca hemen hemen hepsi çift takılıyorlardı. Yanlız olanlar azdı ama ben de o yanlız olanlardan biriydim.

Barmen Ali'nin bile kendisini merak edip soran bir sevgilisi vardı buda mesajlaşmalarından belliydi. Sanırım çift olan insanları kıskanıyor onlara özeniyordum.

Neden bilmiyorum ama içimden birden "Allahım ne olur bana her konuda yardım et ,sabır ver va banada beni çok sevip sahiplenen biri girsin hayatıma diledim"

Bilmiyorum ama bir den içimde öyle söylemek istedim.

Bu laflarımdan sonra bir erkek barbar masasına gelip viski istedi ben de bardağı doldurup masaya bıraktım. Genç çocuk masadan bardağını alınca bir hayli benimde dikkatimi süzdü ve bana itici gelen bakışlarıya kendi yönümü başka tarafa çevirdim.

Genç çocuk bunun farkında olup elini koluma bırakarak beni ürküttü. Ben bana dokunan elle hemen kolumu çektim genç çocuk bu duruma gülerek:

"Korkuttum galiba mavi meleğim "diyerekten midemi bulandırıyordu.

Ben cevap vermek istemeyerekten başka müşteriyle ilgilendim.

Genç çocuk müteriyle ilgilenmemi bitirene kadar bana baktı. Bittikten sonra elini yanağıma doğru uzattı bu görünce bir ,iki adım geriledim ve:

"Defol git şurdan yoksa şişeyi kafana yersin"diyerekten elimde kaldırdığım şişeyi gösteriyordum.

Genç çocuk gülerek:tamam mavi melek şimdi gidiyorum ama geri dönecem"diyerekten masadan kalkıp gitti.

Gözûm kendisine takıldığı için ne yaptıklarını kestiriyordum.

Genç çocuk benden karşılık bulamayınca ayakta dans eden kızlara sırnaştı ben ise içimden"pis sapık"diye geçirdim.

Îşime devam ederek müşterilerle ilgileniyordum. Birden barbar masaya gelen bir başka erkek benden viski isteyerek iltifatlar yağdırmaya başladı.

Ya anlamadığım bu kulüpteki erkeklerin bu akşamı sapıklıkları tuttu.

Bu sonradan gelen genç çocuk ise diğeri gibi yavaştan bile gelmedi direk kolumu tutarak beni kendisine yaklaştırıp beni öpmeye kalktı ama ben bu durumu çabuk fark edip kendisine tokatı yapıştırıp geri ittim:

"Sen kimsin be,hangi cüretle beni öpmeye kalkıyorsun,salakmısın?"diyerekten öfkeyle yükleniyordum.

Bunu farkeden Ali bana yardım etmek icabıyla bana asılan adama doğru yürüdü.

Genç çocuk Ali'nin tepkisini fark edince kendini geri verdi.

Hey Allahım yarabbim ya sabır dileyip içimden:

"Allahım ben az önce sevgili istedim ama böyle sevgili deği-"diyerek tam lafımı biterecekken kulüpe 3 kişiden oluşan bir gurup geldi.

Kulübe gelen o 3 kişiyle kulüpteki insanlar yerlerinde  dans etmeyi  bıraktılar ve gelenlere bakıyorlardı.

Gelen gurup önce sesiz ve sinsice çevdeki insanlara bakarak kulüpün arkalarına doğru ilerlemeye başladı.

Gelen gurup sanırsın siyaha boyanmışlardı. Bu ne asalet ya gidikleri çoraplara kadar siyah sadece renk katan şeyler tenleri ve gõz renkleri.

Gurup mu desem yoksa çete mi desem bilemedim ama bu derin ve karanlık görünen insanlar bir guruptan çok çeteye benziyorlardı.

Kulüpün arka tarafına doğru ilerleyip kendileri gibi olan siyahla döşenmiş koltuğa oturdular ve rahat hareketler sergilediler.

Sanırım fazla dikkatlerini çekmiştim daha fazla dikkatlerini çekmemek için kendi işime doğru odaklanıp müşterilerle ilgilendim.

Ah Bora nasıl acaba onu çok merak ediyorum. Diyerekten aklımdan geçirip kendisini merak ettim.

Çete yerlerini aldıktan sonra kulüpteki insanlarda eski hayatlarına geri dönüp dans etmeye devam ettiler.

Barbar masada oturan kızlara viski verdikten sonra diğer müşterilere baktım. Az önce viski verdiğim kızlar "geldi"diyince merakla baktıkları yöne doğru baktım.

Gözüme kulüp kapısında ayakta durup etrafa dikkatlice bakan genç bir çocuk gördüm. Kızların açık kalan ağızları pekte haksız değillerdi.

Gelen genç gerçekten insanın azını açık bırakacak kadar yakışıklıydı.

Genç çocuk kumral,tenli siyah saçlı,kara gözlü,uzun ve fiziği boyuna yakışacak derecede kusursuz,üstündeki tşörte bakılırsa kaslıda biriydi yaşıda göz ayarı olarak 20,21 idi. Ama ne yalan söyliyeyim genç çocuk tek kelimeyle süper biri gibi görünüyordu sanırsın manken ve podyumdan kaçmış ama bir yandanda sanırsın ormandan tarzan olarak kaçmış bu genç çocuk nasıl bir şeydi yaa.

Genç çocuk daha fazla kapı önünden beklemeyip kulübün arka tarafında oturan  o 3 çeteye doğru yürüyordu

Kızlar sanırsın önceden hazırdılar. Masada oturan o iki kızlarda masadan kalkıp az önce gelen gence doğru yürüdüler.

Genç çocuğun eyrafı kızlaral döşenmişlardi. Kızlar öyle bir yakındılarki gencin vucuduyla bir oluyorlardı aslında genç çocukta hiç şiyayetçi değil tam tersi hoşuna gidiyordu.

Genç çocuk az önce gelen çetenin yanına oturarak yanınada bir ,iki kız alıp onlarla ilgileniyordu. Diğer kızlarda avuçlarını yalayıp kıskançlıkla onlara bakıyorlardı.

Gerçi haksızda değillerdi bu genci her kız isteyebilecek kadar yakışıklı ve çekiciydi.

Bu kadar gözetlemek yeter deyip işime odaklandım.

Müşrlterilerle ilgilenirken arada bir gözlerim az önce gelen kara gözlü çocuğa kaymıyor değildi hani.

Genç çocuk fazla dikkatimi çekmiş gözlerimi ondan alamıyordum.

Müşterilere ilgilenirken masaya yeni biri geldiğini hisettim ama diğer müşterilerden dolayı Ali onunla ilgilendi.

Genç çocuk Ali'ye her ne dediyse Ali bana yaklaşıp:

"Deniz ben bu müşterilerle ilgilenirken sen diğer müşteriyle ilgilen "diye ricada bulundu.

Ben de Ali'yi kırmamak için diğer müşteriye döndüm. Dönmemle azımın aralanması bir olmuştu.

O kara gözlü genç masada bana bakıyordu,hayırdı inşallah.

Genç çocuğa yaklaşarak:

"Buyrun?"

"Bira"

Hemen bardağa bira doldurup uzattım. Genç çocuk barfağını alıp başına dikip içince boynusunun ne kadar zayıf ve uzun olduğunu fark ettim. Omuzları geniş dururken kolları kaslıydı.

Genç çocuk birasını masaya bırakara"doldur"dedi.

Ben ise tekrardan doldurmak için şişeyi eğerken genç çocuğun bana bakıp dikkatlice süzdüğünü fark ettim. Özellikle üstümde duran kırmızı gömleğe bakıyordu.

Genç çocuğa bakınca kalbim hızlı ve deli gibi atmaya başlamıştı bile.

Gözlerimi genç çocuktsn ayırıp bardağa baktım.

Bardağı doldurup kendimi geri verdim ve arkamı genç çocuğa dönüp raflarda duran bira şişleriyle ilgilenmeye başladım.

Az önce yaşadığım şeyde neydi böyle. Kalbim nasıl olurduda hiç tanımadım bir gençe öyle hızlı atıp yerinden çıkabilrdim.

Arkamı çocuğa dönmem kalbimin hızla çaromasını duymak istememdi.

Birden biri qrkamdan bakarmısın diye seslenerek duydum.

Ben o genç diye düşünüp zoraki baktım ama bana seslenen o kara gözlü genç değil bir başka gençti. Genç çocuga doğru dönüp"buyrun"diyebildim.genç"bir bira lütfe"diyerekten kibqr biri gibiydi.

Genç çocuğa bakarken  hızlı atan kalbim sakinleşmiş gibiydi. Genç çocuk bardağını alıp masadan kalkınca gözlerim kara gözlü çocuğun koltuğuna kayıp kendisiyle tekrardan göz teması haline girdim.

Genç çocuk kara ve keskin bakışlarıla gözlerimin içine bakıyordu.

Ben ise bir an bile olsun gözlerimi ondan alamıyor, inatlaşarak gözlerine bakıyordum.

O kara gözlerde kaybolmamak imkansızdı.