Yeni Üyelik
1.
Bölüm

Tanıtım

@geceninhanimii

Başlama tarihlerini alalım 🌼

 

Not; Bu bir değişim hikayesi değildir. Bu bir insanın karşısındakini olduğu gibi kabul edip sevdiği bir hikayedir.

 

Hikayenin şarkısı; Anıl Bektaş- Mavi Duvar ve Hikayesi

 

🌼🌼🌼

 

Merhaba. Ben Yıldız Gece Korkut. Lütfen isimlerimin mallığını görmezden geliniz. Neyse.. Konumuza dönelim. Lise son sınıfa giden tipik bir öğrenciyim. Kelimenin tam anlamıyla bir tembel olduğum herkes tarafından bilinir.

 

Tembelim.

 

Ciddi ciddi tembelim. Ders çalışmam, defter tutmam. Sınav tarihlerini geçtim ders programını bile bilmem. Kitap taşımak gibi bir huyum hiçbir zaman olmadı. Kitaplarımı her zaman sınıftaki dolapta bırakırım. Nasılsa evde ders çalışmayacağım değil mi? Ne gerek var her sabah onları taşımaya.

 

Her neyse.

 

Konumuza dönecek olursak ben tembelim! Sınav zamanı kopya bile hazırlamam. Sınıfta sınava çalışmak için çalışma kağıdı hazırlayan arkadaşlarımdan rica eder ve o kağıtları alırdım.

 

Tamam yalvarırdım.

 

Vermezlerse direkt kendimi acındırma moduna girerdim. Hadi ama! Herkes bilirdi ki en ön sırada oturarak, sınavdan 85 aldım diye ağlayan vatandaşlar birazcıcık, azıcıcık cimri, pinti ve uyuz olabiliyorlar. Gerçi onlardan yüksek not almadığın sürece bir sıkıntı olmuyordu. Eğer ki onlardan yüksek not alırsan.. Orası kötü işte. Bir daha asla sana o çalışma kağıtlarını vermezler.

 

Eminin hepiniz bu yollardan geçtiniz. Beni yemeyin şimdi. Tabi kii sen en ön sırada oturarak sınavdan 85 aldığı için ağlayan kız! Evet evet senden bahsediyorum. Bu sözüm senin için geçerli değil. Evet değil. Bu yüzden senden nefret ediyorum. Hem senin ne işin var ki zaten burada? Git ders falan çalış sen! Hıh! Sizin yüzünüzden bizim adımız tembele çıkıyor canım. Olmaz ki böyle!

 

Her neyse..

 

Bir kez daha konudan saptım. Eh dikkat eksikliğim olduğunu söylemiş miydim? Öğrenmiş oldunuz.

 

İşte bende böyle tembel mi tembel bir öğrenci olarak hayatıma devam ederken bir gün koridorda önüme bakmadığım için çarpıştığım okulun serseri, karizmatik, kızların gözdesi, bad boy çakması ile hayatım tamamen değişmişti..

 

Şaka..şaka..

 

Gerçek hayatta var mı cidden böyle tipler ya? Yakışıklı ve serseri.. Hayır bizim okuldaki serserilerin hepsinde apaçi kılıklı tinerci kertenkele tipi varda. Böyle tenefüslerde sıçar gibi yere çömelerek Arsız Bela, Haylaz, Serzeniş, Efecan falan dinliyorlar. Hayır madem rap dinlemek istiyorsunuz. Neden arabesk olmak zorunda? Neden onlar? Gidin No.1 dinleyin. Allame dinleyin. Ne bileyim Taladro, Yeis Sensura, Sehabe, Sancak dinleyin. Bizimde göz ve kulak zevkimizin içine etmeyin değil mi ama?

 

Haksız mıyım kızlar!

 

Destek olun bana!

 

Kız dayanışması! Üç kere WoWoWo!

 

Yalnız ben yine konudan saptım. Nerede kalmıştık ki? Neyse ben bir taraftan giriyorum konuya.

 

Ya işte okul koridorunda bizim tayfayla şakalaşarak yürüyoruz biz. Sen bizim grubun ayısı Ferhat beni it! Bende dengemi kaybederek bir çocuğa çarp. Çarptığım çocuk da okulun baş ineği Ali Levent çık! Ne büyük olay aman ne büyük olay!

 

Bilirsiniz. Yani okul birincilerini. Onlar aramızda. Hatta bu yazıyı okuyan biri bile olabilir, Yada olamaz. Abi okul birincisi diyorum, inek diyorum. Onun ne işi var burada! Gitsin sınavlarına falan çalışsın değil mi?

 

Bir kez daha neyse! Gelelim Ali Levent'e.

 

O ineklerin fenomeni!

 

O tüm annelerin gıptayla baktığı damat adayı!

 

O parmakla gösterilerek örnek alınmasını istenen çocuk!

 

O nefret edilen komşu çocuklarından sadece biri!

 

Kısa kesmek gerekirse Ali okul birincisi. Bazılarının aksine gece gündüz bilgisayar, televizyon ve telefonun başında değil, çok kitap okuduğu için gözleri bozulan bir öğrenci. Birde annem bana hiç ders çalışmıyorsun der. Ne yapayım anne! Okuyanı da görüyoruz! Benimde mi gözlerim bozulsun! Bende mi o gözlükleri takayım!

 

Bu arada çocuğun taktığı gözlükler gerçekten iğrenç. Kemik gözlük değil de nenemin taktığı gibi demode bir gözlük kullanıyor kendileri. Kahverengi saçları.. Nasıl desem. Hani Recep İvedik berbere gittiğinde ''kafama koy tası ona göre kes'' demişti ya! İşte aynen o modeldi. Boyun uzundu. Gerçekten nasıl olduğunu anlamasam da 1.80 boyu vardı çocuğun. Keşke boyu kadar cesareti de olsaydı. Çocuğun omuzları hep düşüktü. Yere bakarak yürüyor, çevresinde ki herkesle fiziksel bir temas kurmaktan kaçınıyordu. Sanırım çocukta özgüven diye bir şey yoktu.

 

Bir kez daha neyse! Neyse demekten soğudum ama... Neyse..

 

Ben koridorda bu çocuğa çarptım ve çocuk sanki suç onunmuş gibi benden defalarca kez özür dileyerek yanımdan kaçtı! Bu hareketi dikkatimi çekerken diğer günlerde istemsizce çocuğu izlemeye başladım ve 1 ayın sonunda olmaması gereken bir şey oldu.

 

Ben okulun tembeli Yıldız Gece Korkut, okulun ineği olan, dersten başka bir şey düşünmeyen Ali Levent'e aşık oldum.

 

Siz hiç özgüvensiz, ezik ve silik bir tip olarak görülen bir ineğe aşık oldunuz mu? Ben oldum ve sanırım bu benim hayatımın imtihanıydı.

 

Hadi şimdi gelin ve okulun tembel kızının, okul birincisini ayartma çabalarını okuyun. Eminim halime münasip bir tarafınızla güleceksiniz.

 

🌼🌼

 

Merhaba! Başlamadan önce size şunu söylemek istiyorum. Çalışkan Çocuk 2016 yılında yazılmaya başlanmış bir kurgu. Daha önce epsilon yayinevi aracılığı ile kitap olmuş ve raflarda yerini almıştı. Fakat sonra bazı nedenlerden dolayı sözleşmeyi feshederek yayın hakları geri alındı.

 

Umarım aklınızda bir soru kalmamıştır.

 

Sevgilerle.

Loading...
0%