Açelya Erdoğan ve gözlerindeki ateşi harmanlayan babası... Beş yaşında hayatına annesiz devam eden küçük bir kız düşünmeliyiz belkide. Her gün, her gece babası tarafından şiddet gören bir kız.

Anlatınca kulağa nasıl geliyor? 'Ay yazık.' Gibi cümleler geliyordur belkide. Peki biz bu hayata Açelya tarafından baktık mı? Açelyalar tarafından baktık mı? Küçük cümlelerle kestirip atmak yerine düşünmeyi tercih ettiniz mi? Her gece ne yaşadıklarını, nasıl bir psikolojiye sahip olduklarını? Daha küçücük yaşta annesiz kalmayı.

Yapmacık üzüntülerinizi dile getirip kestirip attınız. Belkide onların sizin küçük bir yardımınıza ihtiyacı vardı. Bunu düşünmek yerine kestirip atmayı tercih ettiniz. Çünkü sizin zaten el üstünde tutan babanız, yanınızda anneniz var. Peki ya olmayanlar ya da olup hayrını görmeyenler. Oladabilir, olmayabilirde... Sadece bu bir varsayım. Gözlerindeki yaşlarla uykuya dalan binlerce çocuk veya genç...

Hepsi bir gün bu çileden kurtulma ümidiyle yaşıyor. Pelerinli bir süperman ya da kanatlı bir meleğin onu kurtarmasını bekleyen küçük kalpler. Açelya ise daha fazla bekleyememişti. Dayanamamıştı bu cehenneme. Babası gelmeden evden çıkmış ve bir daha o eve adımını atmamıştı. İzini kaybettirmiş çocukluk arkadaşı Can'ın yanına, Bursa'ya gitmişti.

Daha liseye yeni geçmişti. On beş yaşındaydı ve sadece Can vardı. Artık babası da yoktu. Zamanla vücudundaki morluklar, kızarıklar ve daha bir çok yarası iyileşmeye yüz tutmuştu. Can ile evlerine en yakın Pekkan Koleji'ne gitmişlerdi.

Can'ın ailesi İstanbul'a taşınmak zorunda kalmışlardı. Ülkenin en iyi kolejlerinden olan Pekkan Koleji'nden burs alan Can ise burada kalmaya devam etmişti. Can'ın annesi Melda Hanım Açelya'nın yaşadıklarını bilmekteydi fakat herkes gibi o da susmayı ve göz yummayı seçmişti.

Can'ın yanına kaçtığını öğrendiğinde Can için endişelenmişti. Hatta o kızı evden at bile demeye getirdiği cümleleri olmuştu. Ama Can onu ikna etmiş Açelya'nın da okul parası ödenmişti. Beraber 3 yıl yaşayan gençler 4.senelerine geçtiklerinde okullarına istenmeyen bir misafir gelmişti. Peki şimdi siz bu hikayeyi dinlemeye hazır mısınız?

---
Bi' Mucize Gerek