"Tanrı herkesi eşit yaratmaz yada toplum herkese eşit davranmaz seni farklı göründüğünden dolayı öteye atıp seni görmezden gelebilirler yada daha kötüsü sizin lanetli olduğunuzu düşünüp sizi öldürmeye çalışabilirler. Aileniz bile size yardım etmeyecek onlar bile sizi görmezden gelicek."
Gökçe ile tanışın, Albino olarak doğmuş ve hayatı boyunca bir hata olduğunu düşünen sevgiye muhtaç kalmış bir İnsandı.
hayatı boyunca birçok yere gidip hizmetçi olarak çalışır ve sonunda yolu Moniyosya`nın kraliyet ailesinin önemli bireyi olan Vampir Victor Walker ile kesişir..
(Kapak çizimi: Solaris)
Krallığını ve ailesini kurtarmak için kendi canını feda eden gitmeden önce ise Jewel iksirini saklayıp ortadan kaybolan bayan Nature`nin arkasında bıraktığı tek şey kızı fevelle ve kızı fevelle için bıraktığı kolyeydi.
ama bir sorun vardı bayan Nature`nin yetiştirdiği görkemli çınar ağacı ve bayan Nature`nin gitmeden önce sakladığı jewel iksiri kayıptı hem de büyük bir savaş krallığın kapısına dayanmıştı
Fevelle ve arkadaşlarının yapması gereken ise Jewel iksirini ve kaybolmuş çınarı bulmaktı
bu iş sandıklarından daha zor ve tehlikeli olacaktı...
Hikaye, Antik Yunan dünyasında, tanrıların ve kahramanların kaderlerinin iç içe geçtiği bir dönemde başlar. Baş kahramanımız Eryon, ölümlü bir insan ile ölümsüz bir kahramanın oğludur. Eryon, savaşçı olarak yetiştirilmiş, cesareti ve gücüyle tanınan bir gençtir. Ancak, Eryon’nun en büyük özelliği, tanrılardan miras aldığı bir lanet: Ne zaman büyük bir duygu yaşasa, etrafında fırtınalar kopar. Bu nedenle, hem kendisine hem de çevresine zarar vermemek için duygularını bastırmayı öğrenmiştir.
Bir gün, Eryon’nun yolu, tanrısal bir prensi olan Kaenos ile kesişir. Kaenos, fırtınaların ve rüzgarların tanrısı Boreas’ın oğludur. Soğuk ve kibirli görünen Kaenos, savaşçı ruhuyla tanınır, ancak içinde kimsenin bilmediği bir yalnızlık ve sevgiye açlık taşır. Eryon ve Kaenos, tanrıların düzenlediği bir savaş turnuvasında karşı karşıya gelirler ve bu karşılaşma, ikisinin de hayatını sonsuza dek değiştirir.