kendini hiçbir yere ait hissetmeyenlere,
kalplerinde tarif edemedikleri bir özlem taşıyanlara,
ve sonunda ait oldukları yeri bulmak için cesaretle yola çıkanlara...
Bir de,
yolu ne kadar uzun ve belirsiz olursa olsun,
içindeki çağrıya kulak verenlere...
Her hikâye, içinde saklı bir fısıltıyla başlar. Bazen bu fısıltı, rüzgârın bir şarkısıdır. Bazen ağaçların dallarında gizlenen bir sır. Bazen de yıldızların suskun ışığında yankılanır. Lys’ın hikâyesi de böyle bir fısıltıyla başladı. Belki de sizin de kulak vermeniz gereken bir çağrıdır bu. Çünkü her birimizin ruhunda yankılanan bir özlem vardır. Önemli olan, o sesi duymaya cesaret edebilmektir.