@hadizade
|
Keyifli okumalar...
-"Neden çıkmayacakmışız?Bizi korkutmaya çalışmayın!Yeni geldik diye şaka yapmanızı normal karşılıyorum ama artık kesin şunu!"
Ayağa kalkıp tepsiyi elime aldım. -"Kalk Esma,başka masaya geçelim."
Duvarın kenarındaki masaya geçip oturdum.Esma da peşimden gelip karşıma oturdu.Demir masalar resmen hapishaneyi andırıyordu.Saruhanlar denince aklıma böyle bir okul gelmemişti.Her şey lüks içinde olur diye düşünmüştüm ama yanılmışım.Sessizce yemeğimizi yerken arasıra masalarına kaçamak bakış atıyordum.Demir konuşmuyor ve sadece yemeğiyle ilgileniyordu.Diğerleri gülüşüp sohbet ediyordu.Demir başını aniden kaldırıp gözlerime bakınca, başımı önüme eğip normal davranmaya çalıştım.Normalde hiç kimseden korkmazdım ama o kontrolsüz güç sahibiydi.Bu bütün hücrelerimi,beynimdeki nöronları bile ürkütüyordu.Grup olarak fazla garipler.Garip gruptular.
-"Sence de garip bir şeyler yok mu?"
-"Abla her şey garip,her kes garip zaten.Garip olmayan ne var diye sor,sayması daha kolay olur."
-"O kadar haklısın ki,kafa derini çıkarıp beynini öpesim var."
-"Yemek yerken oldu mu şimdi?"
-"İğrenmeyi bırak,hayat kendi iğrençtir.Unutma ellerin kan içinde olsa bile,ölmemek için yemeğini yemelisin."
-"Abla her dediğini aklıma yazıyorum,ama umuyorum ki bu bilgilere ihtiyacım olmayacak."
-"Bunu bilemezsin."
* * *
Yemek bittikten sonra yemekhaneden çıkıp zemin kata indik.Bahçeye çıkıp dolaşmaya başladık.Parti yapanlar dağılmışlardı ama nerede olduklarını merak etmiştim.Sonuçta saat daha 11di.Herhalde gece derslerindeler.Ah bir de o derslerin ne olduğunu öğrene bilsem rahatlayacağım.Esma benim kadar kafaya takmadığı için çok şanslı.O sadece satranç oynarken düşünürdü.Tabi bir de hoşlandığı çocukları,yarın ne giyeceğini ve bu gün hangi yemeği yiyeceğini.
Çoğu zaman onun gibi gamsız olmak istiyordum,ama yaradılışım gereği her boka merak salıyordum.Şu an onların beni kandırdığını düşünüyorum ve özel kata gidip bunu isbatlayacağım.
-"Ablacığım uykun geliyor mu?"
-"Geliyor ama biraz daha hava olsam olmaz mı?"
-"Ben yukarı çıkacağım ve seni bahçede yalnız bırakamam.Ayrıca yarın ders var.Uyanamazsan üstüne su dökerim."
-"Sonra adım sidikliye çıksın.." Söylenerek arkasını dönüp okula doğru yürümeye başladı.Başımı olumsuz anlamda sallayıp derin bir iç çektim ve ben de peşinde okula girdim.Asansöre binip yukarıya çıkarken bütün katların ışıklarının kapalı olduğunu gördüm.7ci kata geldiğimizde asansör durmuştu.
-"Neden durdu bu?Biz sekize bastık."
-"Dura dura 7ci katta mı durdun?Çalış lanet olası."Deyip yumruğumla tuşlara bastırdım.Kapı açıldığında Esmayı arkama alıp geriye adımladım.Eteğimin beline sıkıştırdığım çakıyı çıkarıp hazır bekledim.Karanlıkta duran kişi hızla yaklaşınca yüzü netleşti.Cansel olduğunu görüp derin bir oh çektim.
-"Korkmayın,ben durdurdum."Deyip içeriye girerek 8.kat düğmesine bastı.
-"Hani buraya girilmesi yasaktı?"
-"Ben yasak tanımam.Ayrıca sizin gibi çaylaklar için yasak benim için değil.."
-"Dalga geçtiğini zaten biliyordum.Ama kardeşimi bir daha korkutma,yoksa külahları değişiriz."
-"Abla ben iyiyim."
-"Sen sus."
-"Fazla merak iyi değildir tatlım.Umarım bu dediğimi acı çektikten sonra değil,daha erken anlarsın."
-"İşte ben buna çok gülerim.Beni hafife alıyorsun.Acı çekmem,genelde çektiririm."
-"Yalnış biliyorsun.Sen zayıf bir kızsın.Çünkü zaafın var."-Gözlerini Esmaya çevirip devam etti.-"Senin zaafın o,senin ortalıkta dolanan zayıf bir damarın var.Her an basıla bilir bir damar."
Asansör çoktan durmuştu ama inmeyi unutmuştuk.Dövüşen horozlar gibi burun-buruna gelmiş sinsice sırıtıyorduk.Esmanın kolundan tutup,omzumla Canselin omzuna vurarak asansörden çıktım.Kapıyı açıp içeriye girdiğimde yatakhanenin boş olduğunu gördüm.
-"Neredeler bunlar?"
-"Herhalde gece dersindeler."
-"Her neyse,sen hemen uyuyorsun."
-"Peki sen ne yapacaksın?"
-"Ne zamandan beri ablaya hesap soruyorsun?"
-"Tamam ya,ama ben yalnız başıma korkarım.Çabuk gel."
-"Tamam ben bir tuvalete gidip geliyorum.Sen pijamanı giy ve uyu."
-"Tamam."
-"Ha bir de şu topuklu ayakkabılardan vazgeç.Her an ne olacağını bilmiyoruz.Spor ayakkabı giy bundan sonra."
-"Ona da tamam."
-"Aferin."Deyip arkamı dönerek hızlı adımlarla yatakhaneden çıkıp kapıyı kapattım.Etraf karanlıktı ve bu görüş alanımı kısıtlıyordu.Merdivenden mi,asansörle mi insem diye düşünürken asansör diye karar verdim.Bir kat fark olmasına rağmen,tavan çok yüksek olduğu için fazla basamak vardı.Merdivenlerin bitişlerinde kata giriş için büyük demir kapılar vardı.Bu da seslerin diğer kata geçmesini engelliyordu.Yani bir katta biri bağırsa,diğer kattan duyulması zor olurdu diye düşünüyordum.Etrafta yanan tek ışık,asansörün ışığıydı.Yaklaşıp düğmeye basarak kapının açılmasını bekledim.Fazla yavaş hareket ediyordu ve asabım bozuluyordu.
Kapılar açıldığında içeriye girip 7.kat düğmesine bastım.Asansör ağır ağır hareket etmeye başladı.İçerideki ışıktan dolayı ben gözüküyordum, ama dışarıyı göremiyordum.
Asansör 7.katta durdu ve kapılar yavaşça açıldı.Etraf zifiri karanlıktı.Eteğimin beline sakladığım çakıyı çıkarıp,her ihtimale karşı elimde tuttum.Derin bir nefes alıp asansörden indim.Başka kattan çağırılmadığı müddetçe bu katta açık kalacaktı.
Sola dönüp bomboş ve karanlık koridora baktım.Grupça beni kandırmayı başarmışlardı.Tekrar onlara inanıp buraya geldiğime lanet ettim.Başımı olumsuz anlamda sallayıp asansöre döndüm.
8.kat düğmesine basıp kapıların kapanmasını bekledim.Duyduğum çığlık sesiyle kapıyı tekrar açıp dışarıya çıktım.Asansör beni beklemeyip yavaşça yukarıya çıkmıştı.Sola dönüp koridorda yürümeye başladım.Sağ taraftaki odalardan birinin kapısı açıktı ve ışıklar sızıyordu.Burada birileri olduğu kesindi ve eminim beni şakalamak için plan kuruyordular.Akıllarısıra beni kandıracaklardı.Yandan sırıtıp sessiz adımlarla kapıya doğru yürüdüm.Tam yaklaşmışken bir çığlık daha duyarak duraksayıp elimle ağzımı kapattım.Ağzımdan küçük bir inilti kaçmıştı.Bütün vücudum anlık bir titreme yaşıyordu.Burada bir dolaplar döndüğünü düşünmeye başlamıştım.Merakıma yenilip yürümeye devam ettim.Git gide kapıya yaklaşıyordum.Tek istediğim,içerdekiler beni görmeden, kapı aralığından içeriye bakmak ve sesin kimden geldiğini anlamaya çalışmaktı.Çıkan ses normal bir ses değildi.Sanki birine işkence yapılıyormuş gibi bağırıyordu.Derince yutkunup kapıya iyice yaklaştım.Adımlarım durduğunda kapının aralık kalan tarafına geçip içeriye baktım.Loş ışıkların altında daire şeklinde toplanmış siyah giyimli bir kaç kişi vardı.Birini izliyor ve ya bir şeyler yapıyorlardı,ama ne yaptıklarını anlamaya çalışıyordum.Ortam bir anda ölüm sessizliğine kapılmıştı.Derince yutkunup parmaklarımı kapının üzerine koydum.Nereden geldiğini anlayamadığım bir rüzgar kapıyı hafifçe itti.Kokarak geriye doğru iki adım attım.Odadan gelen ışıklar aniden kapandı.Etraf tamamen karanlığa bürünmüştü.Kapı gıcırtısını duyunca,sessiz adımlarla asansöre doğru yürümeye başladım.Hemen yanımda birinin hızlı nefes alışverişini duyuyordum,benimkini duymasın diye nefesimi tutarak ilerliyordum.Nefesinin sesi git gide yaklaşıyordu ama durmaya niyetim yoktu.Derince yutkunurken korkudan arasıra gözlerimi kapatıyordum.En kötü ihtimalde koşarım diye kendime güvenip gelmiştim.Ama şu an dizlerim titriyordu.Yanımdaki kişi veya kişilerin gözleri karanlığa alışmadan kaçmam lazımdı.Aniden kulağımın dibinde sert bir soluk duyunca, korkudan tam gaz koşmaya başladım.Benden daha hızlı koşan birisi ancak benim gibi atlet olmalıydı.Başka türlüsü mümkün değildi.
Koluma sarılan bir el beni durdurunca küçük bir çığlık attım.Sırtımı duvara yaslayıp diğer eliyle ağzımı kapattı.Soğuk nefesi yüzümü dondurur cinstendi.Serbest kalan elimi eteğimin belindeki çakıya attım ve çıkarıp ona saplamak isterken ağzımdaki elini çekip,elimi havada tutarak sertçe duvara vurdu.Canım yandığı için inlemiştim.Şimdi kollarımı tamamen duvara hapsetmişti.Gözüm karanlığa alışıyordu ve önümde kara bir silüet belirmeye başlamıştı.Alnını alnıma dayayıp derin bir nefes aldı.Derince yutkunma sesi ortamda net şekilde duyulmuştu.Tam arkasından bir kaç karartının geçtiğini gördüm.Bir kaç saniye sonra asansör çalışmıştı ve yanındakiler gitmişti.Şimdi bu katta sadece ikimiz kalmıştık ve bir-birimizi net şekilde göremiyorduk.Burnunu yanağıma sürterek yavaşça saçlarıma daldırdı.Derin bir nefes alıp saçlarımın kokusunu içine çekti.Bileklerimi uyuşturacak kadar sıkıyordu ve sanırım normal tuttuğunu zannediyordu. Dudaklarını yanağımda gezdirerek kulağımın üzerine getirerek fısıldadı.
-"Sana buraya inmemen gerektiğini söylemediler mi?"
-"Ben bir şey görmedim,bırak beni."
Sessiz ortamda yutkunma sesleri kulağımı sağar ediyordu. Terlemesine rağmen çok güzel kokuyordu.Kokusu gözlerimi kapatıp derince içime çekmeme neden olmuştu.
-"Nç,gördün."Dedi fısıltıyla.
-"Yemin ederim görmedim,sadece sesler duyup geldim.Zaten gidiyordum,bırak beni."
-"Ya bırakmak istemiyorsam?"
-"Hala tutma sebebin nedir?"
-"Çok güzel kokunun oluşu beni delirtiyor.Bir daha buraya gelme ve merak etme.Sana zarar vermek istemiyorum."
-"Tamam,bir daha gelmeyeceğim.Kollarımı bırak,canımı acıtıyorsun."
-"Git buradan,hemen!"Diye fısıldadı.
O da ben de ,kendimizi sesimizden belli etmemek için fısıldaşmıştık. Kollarımı bıraktığında ani bir afallama yaşayıp, tuttuğu yerleri sıvazlamaya başladım.Kendime gelip,hızla yanından uzaklaşarak asansöre doğru ilerledim.Düğmeye basıp asansörün yukarıya çıkmasını bekledim ama geç geleceğini düşündüğüm için merdivenlere yöneldim.Kapıyı açıp,ikişer şekilde merdivenlerden koşarak çıktım.Arkama bakıp kontrol ederken yatakhanenin önünde biriyle çarpışıp geriye düştüm...
|
0% |