@hayatcetin
|
"Almira'mı o da kim?" dedi Edward. Kadın konuşmaya devam etti. "Şey, birkaç gündür eve birileri geliyordu. Jessica arkadaşlarım diyordu ama onun arkadaşı olamayacak kadar büyüktüler. Bende telaşlanıp bir gün yine geldiklerinde kim olduklarını ve kızımı nerden tanıdıklarını sordum. Ve onlar da hemen saldırı pozisyonuna geçip beni tehdit ettiler. Kadının gözleri yaşarmıştı. Kızının anılarını hatırladıkça daha da üzülüyordu. "Şey, ben, afedersiniz. Ama merak etmeyin her şeyi anlatacağım. Yalnız bu Edward'ın kim olduğunu biliyor musunuz çocuklar?" dedi. "Tam karşınızda duruyor efendim." diye cevapladı Edward onu. "Biz de başımızdaki belayla yani o zamanlar adını bilmediğimiz Almira ile uğraşıyorduk. Jessica sınıfımıza yeni gelmişti. Ve Almira'nın tuzağına göre kitapta yer alan bir bölümde bizim okul arkadaşımız olan bir Jessica'dan bahsediyordu. Ertesi gün okulda Jessica'yı kanlı canlı karşımızda görünce şaşırdık. O da bize bir şeyler bildiğini grubumuza alırsak bildiklerini söyleyeceğini söyledi. Demek ki bize yakın olma planıydı bu. Daha doğrusu bana." diye açıkladı Edward. Kadın şaşırmıştı. Edward, "Çok kolay. Hemen bir dedektif bulmalıyız. Hatta birkaç tane. Sizi koruma altına almalıyız. Bu işi polise bırakırsak hiç çözülmez sanmıyorum." dedi. O zamana kadar ağızları açık anlatılanları dinleyen diğerleri sonunda konuşmaya katılabilmişlerdi. "Peki, ama dedektifi nereden bulabiliriz? Kim bizi ciddiye alır ki? Oyun oynamaya çalışan bir avuç zaman kaybı genç. Kendimizi nasıl ispatlarız?" "Tabii ki elimizdeki delillerle." dedi Rose, elinde tuttuğu ve iyi ki polise vermediğini düşündüğü sarı kağıdı sallayarak. "Tamam, o zaman ben gazeteden birkaç dedektiflik bürosunun numarasını alayım." dedi Emmett. "Durun çocuklar. Benim tanıdığım bir dedektif var. Aslında biraz ironik olacak ama onun adı da Edward." dedi Jasper. Edward gözlerini devirdi ve bıkkın bir ifadeyle, "İki adın mı var. Yoo, bilmiyorduk. Ne peki diğer adın?" diye sordu Rosalie. "Anthony. Size kendimi tanıtayım arkadaşlar. Edward Anthony Mason..." dedi Edward gülerek. "Nee! Anthony Mason mu?" "Hadi ama Rose bari soyadımı bilmiyormuş gibi yapma." dedi Edward tekrar gülerek. "Hadi ama Rose, bari bunun şaka olduğunu söyle." dese de Rosalie'nin ciddi yüzünden doğruyu söylediğini anlamıştı Jasper. "Bu iş gerçekten haddinden fazla uzadı. Hadi bitirelim şu işi. Jasper ara bakalım gelsin şu dedektif Edward. Neyin nesiymiş bir görelim önce." dedi Alice. Jessica'nın annesine teşekkür edip oradan ayrıldılar. Şimdilik Almira ona bir şey yapamazdı. Ortalığın durulmasını bekleyeceğini hepsi biliyordu. Her zamanki toplanma yerleri olan Edward'ın evindeydiler. "Alo! Dostum, Edward, sen misin?" dedi Jasper telefonun diğer ucundaki kişiye. "Hayır, ben kardeşi Alice, abim bir cinayet soruşturmasıyla ilgileniyor da çok yorgun birkaç saatliğine eve gelip dinlenmek istedi. Uyuyor şu anda mesajınız varsa iletebilirim." dedi kız. Jasper biraz önce söylediklerinin farkına karşısında duran Alice'in kızarmış yüzünü gördüğünde varabildi. "Tamam çocuklar. Eee sonuç ne dedektif Edward Bey teşrif ediyorlar mı?" diyerek Jasper'ı kurtardı Edward. Jasper ona kısa bir "my hero" bakışı attıktan sonra ortalığa konuştu. "Zaten gerek kalmadı." diyen Emmett bütün bakışları üzerine çekti. "Alo! Dedektif Jacob'la mı görüşüyorum." "Ta kendisi! Buyrun nasıl yardımcı olabilirim. Hiçbir şirkete bağlı değilim ve birkaç kişinin yapacağı işi tek başıma başaracağım için yüklü bir miktar isterim. Hala benimle çalışmak istiyorsanız # tuşuna basınız. Şaka şaka, buyrun sizi dinliyorum." Emmett eliyle ahizeyi kapatıp çocuklara döndü ve "Şey, afedersiniz. Öyle demek istememiştim." diyerek durumu kurtarmaya çalıştı. Dedektif ise hiç umursamış görünmüyordu. "Telefonda anlatabileceğimi sanmıyorum. Size vereceğim adrese yarın gelebilir misiniz? Çünkü sizinle konuşması gereken tek kişi ben değilim. Birkaç arkadaşımla birlikte bu işin içindeyiz." dedi Emmett. "Evet, adresi alıyım. Yarın görüşmek üzere. Bizi seçtiğiniz için teşekkür ederiz. Çıkmak için 9'a basınız." cümlelerinden sonra telefon büyük bir kahkahayla kapandı. Emmett, "Pek uçarı, çılgın birine benziyor. Ama aynı zamanda iyi biri gibi de. Neyse yarın gelsin de görelim bakalım." dedi telefon kapanmadan önceki şaşkın yüz ifadesiyle. "Hadi çocuklar herkes evine. Bugün çok uzun bir gündü. Hiç bitmeyecek sandım. Bir ayı gibi kış uykusuna yatıp aylarca uyursam hiç şaşmayın." dedi Rosalie Emmett’a bakarak. "Evet, bende aylarca uyuyabilirim. Tıpkı bir boz ayı gibi..." |
0% |