Herkesin arzu ettiği yere ulaşmak için tercihleri ve mecburiyetleri farklıdır. Bazısı çıktığı her bir adımda soluklandığı merdivenleri kullanmaya mecburdur. Bazısı ise asansör kullanabilecek kadar şanslıdır. Bu durumda söylenebilecek en önemli şey günün sonunda her iki tarafın da aynı yere varacak olmasıdır.
🔎
Yeni polis memuru Ayzen Safir Akdoğa’nın herkesin yıllarını verip katıldığı Cinayet Büro Şubesine referansı dolayısıyla hiçbir çaba sarfetmeden girmesi bulunacağı ekibi ilk günden rahatsız eder. Ayzen bir yandan ekibini kendisine alıştırmaya bir yandan da görevine sıkı sıkıya tutunarak cinayet dosyalarını çözmeye çalışıp herkese kendini kanıtlamaya çalışmaktadır.
🔎
Evin içinde uzun bir süre kahkahalar ve çığlıklar kesilmedi. Peccatum her bir hamlesinde daha çok zevk aldı, kurban ise ölüme biraz daha yaklaştı.
Yaklaşık bir saat sonra sabah haberlerinde hep aynı ifade vardı.
“KORKUNÇ CİNAYET”
Not:Kitap aynı isimle Wattpad`te de mevcuttur.
Bir çiçek... Kötü Yaşantılar Çiçeği... Bambaşka bir dünya... Bambaşka insanlar... Gücünün doruklarındaki Sisiaria Krallığı... Ve her şeye yabancı bir kadın: Hazel.
Çiçekler kaderi simgeler. Kimi kederi taşır, kimi ise sevinci.
Sisiaria Krallığına sevinç getiren Kötü Yaşantılar Çiçeği, Hazel’e kederi getirmişti. Yanlışlıkla kopardığı o çiçek, onu bambaşka bir dünyaya sürüklemişti.
Geldiği diyar, insanların kötülük sınırını aştığı an birer çiçeğe hapsolduğu bir ütopyaydı. İyilikten ibaret görünen bu dünya, gerçekten de saf iyiliklerle mi kurulmuştu, yoksa zekice kurgulanmış yalanlarla mı?