Artık evden çıkıp nişanımıza gidiyorduk. Vardığımızda neredeyse bütün okul ve bütün akrabağlar buradaydı. Mukkemmell bir organizasyon vardı. Gelin odasından öylece oturuyorduk. Bundan sonra acaba ne olacaktı. Daha sonra seçtiğimiz giriş müziğimiz çaldığında Araz elimi tutmuş salona gidiyorduk. Kendimi şuan inanılmaz güzel hissediyordum. Salona girdiğimizde önce büyük bir alkış almıştık. Daha sonrada dans etmeye başladık. herkes bize bakıyordu. Bir ara Aslının bizi çektiğini fark ettmistim her kameraya poz verdikten sonra sevgili nişanlımla koltugumuza geçip oturduk herkes dans ederken Aslı yanıma gelip fotoğrafları gösteriyordu. Gece sonunda en çok hangisini beğendiysen onu atacaktım.

Artık yüzük takma zamanıydı. Yüzükleri takmıştık ama Aslının deliğine göre makas kesmiyordu. En son makas kestiginde herkes yine dans edip eğleniyordu. Bizde nişanlımla koltugumuzda oturuyorduk. Bir 10 dakka sonra bir silah sesi gelmişti herkes korkuyla bir yere kaçarken biz ayağa kalkıp noluyor diye etrafa bakıyorduk. Babam gelmişti.

"Baba napiyorsun sen?"

"Beni dinlemeyip bununla nişanlandın Ela" dediğinde önce bana ateş edip sonra Araza ateş etmişti. Daha sonrada oradan kaçmıştı. Ben karnımdan vurulmuş elimi karnıma koyarken çıkan kana göz yaşları içinde bakıyordum. Yere yığılmıştım.

ARAZDAN

​​​​​​Sevdiğim kadın gözlerimin önünde yere yığılmıştı. Ben ise kolumdan vurulmuştum. Elaya yaklaşıp onu kendime çektim gözleri yarı açık bir haldeydi.

"Araz çok üşüyorum" demesiyle gözlerim dolmus ambulans çağırın diye bağırmıştım. Efe gelip Elayi kucağına alıp arabaya götürmüştü. Zorda olsa onlara yetişerek hastaneye varmıştık.

"Efe Ela nerde" diye gözlerim dolu bir şekilde oraya yürürken hemşireler yanıma gelmiş zoraki bir şekilde benide odaya almışlardı. Kurşun çıktığında dinlenmem gerektiğini söylemişlerdi. Hemşire mi doktor mu her neyse o gittikten sonra hızlıca Elanin olduğu yere gittim. Öğrendiğim kadarıyla ameliyata almışlardı.

Ne olduğunu bende anlamamıştım. Hepimiz çok kötü bir haldeydik. Bir yarim saat sonra yanımıza birr adam gelmişti. Elanin babası. Efe babasina saldırmaya çalışırken Aslıda onu durdurmaya çalışıyordu. Ben ise yerfe diz çökmüş vaziyette onlara bakıyordum. Polisle adamı gönderdikten en az yarım saat sonra Ela çıkmıştı. Durumun kritik olduğunu söyleyip yoğun bakıma almışlardı. Yoğun bakımın camından onu izliyordum.

Saat sabaha geliyordu. Hiç bıkmadan sıkılmadan Elayi izliyordum. Ki birden kalp atışları durmaya başlamıştı. Cama sertçe vurup beni duymasını istiyordum. Beni bırakmazdı. Doktorlar içeri geçip bir şeyler yapıyorlardı. Efe kalkmış bir oraya bir buraya giderek Aslı ağlamaya başlamıştı. En sonunda doktorlar durmuştu. Ne oluyor niye duruyorsunuz diye cama vurduğumda doktor yanımıza gelip

"Elimizden geleni yaptık başınız sağolsun" demesiyle "hayır ölmedi o ben onu göreceğim bırakın beni gideyim" dediğimde Efe beni tutuyordu. "Bırakın beni gidicegim bırakın Efe bırak ölemez ölmedi benim sevgilim ölmedi bırak" yere çökmüş bir vaziyette ağlarken hemşire kosa koşa yanımıza gelmiş doktora "doktor bey hasta geri döndü göz yaşı geldi kalbi atıyor" doktor içeri koşup bir kaç ilaç verdikten sonra ben Elaya bakıyordum. İyiydi yaşıyordu. Efe ufak ufak krizler sonucu iyidi. Aslı ise ağlamaktan gözleri şişmişti. Ela iyidi beraber iyiyiz daha iyi olacağız.

SONNNNN 🎀

YORUMLARINIZI BEKLİYORUMMM 💞