Yeni Üyelik
5.
Bölüm

DÖVÜŞ

@lavinia_x21

KARACA' DAN

 

Evet buradaydı. Yanında Alper ile durmuş bizi izliyordu.

 

Yanlış görmüyorum gözlerinde endişe var, burdan bile seçebiliyorum gözlerindeki duyguyu. Bi bana bi de karşımdaki adama bakıp kafasını sağa sola salladı. Kazanacağıma dair hiç inancı yok gibi. Bu beni sebepsiz yere öfkelendindirdi.

 

Tamam karşımdaki adam yenilmez gibi durabilir ama bu sadece bi ihtimal.

 

𝗘𝗺𝗶𝗻𝗺𝗶𝘀𝗶𝗻 𝗸𝗮𝗿𝗮𝗰𝗮 𝗴𝗲𝗿ç𝗲𝗸𝘁𝗲𝗻 𝗯ı 𝗶𝗵𝘁𝗶𝗺𝗮𝗹 𝗺𝗶?𝗔𝗱𝗮𝗺 𝘀𝗲𝗻𝗶 ç𝗶ğ ç𝗶ğ 𝘆𝗲𝗿 𝗯𝗲! 𝗕𝗲𝗻𝗰𝗲 𝗯𝘂𝗻𝘂 𝗶𝗸𝗶𝗺𝗶𝘇𝗲 𝗱𝗲 𝘆𝗮𝗽𝗺𝗮𝗺𝗮𝗹ı𝘀ı𝗻.

 

Hayır kazanacağım...

 

Ayrıca onun burda ne işi var. Onun yerini mi buldu yoksa!

 

"Son 10 saniye" diye anons geçilince ona bakmayı bırakıp duruya baktım. Oda görmüş olacak ki Alper' e doğru bakıyordu.

 

"5"

 

Duru bana bakınca gülümseyip kafamı aşağı yukarı salladım. Oda aynı şekilde karşılık verince rakiplerimize döndük.

 

"4"

 

"3"

 

"2"

 

"1"

 

"Ve başladı, bol şanslar!!"

 

İlk atağı rakibim yaptı. Hızlı adımlar ile bana doğru yürüyüp sağ bacağı ile karın boşluğuma tekme savurunca sol tarafa doğru kendi etrafımda dönüp kurtuldum. Ama malesef sol taraftan gelen yumruktan kurtulamadım.

 

Siktir!! Bu acıttı.

 

Kendimi hemen toparlayıp göğsüne doğru sağ bacağım ile tekme attım. Ama sadece attım çünkü adam kıpırdamadı bile ve sanırım bileğimi incittim.

 

Lanet olsun bu adam demirden mi!!

 

Duruya baktığımda rakibinin yüzüne tekme atıp kadını yere düşürmeyi başardı. İyi gidiyordu.

 

𝙎𝙚𝙣𝙞𝙣 𝙖𝙠𝙨𝙞𝙣𝙚 𝙠𝙖𝙧𝙖𝙘𝙖!!

 

Rakibime geri döndüğümde attığı tekmeden son anda kurtuldum.

Hızla üstüme atılıp beni yere düşürünce üzerime oturdu.

 

Lanet herif çok ağır!

 

Yüzüme yumruk atınca kafam sol tarafa düştü. Ağzıma mekanik bir tat gelince dudağımın patladığını anladım. Diğer yumruk yaptığı elini yüzüme inmeden bileğinden tutunca kasıklarına tekme atıp biraz üzerimden doğrulmasını bekledim. Ve beklediğim hamle gelince kendimi doğrultabileceğim kadar yukarı çekip kafamı yüzüne gömdüm. İnleyip biraz geri çekilince de boşta olan sağ elimi yumruk yapıp yüzüne geçirdim.

Tamamen üzerimden çekilince önce derin bir nefes aldım sonra da ben onun kucağına oturup, yumruklarımı üst üste yüzüne geçirdim.

 

Göğüsüme yumruk atınca nefesim kesildi ve hamle ona geçti.

 

Nefes alamıyorum!

 

Geri çekilip nefesimi toplamaya çalıştım. Ama sadece çalıştım çünkü onun beni beklemiyeceği bir gerçek olduğu için yanağıma sert bir tokat atınca kendimi yerde sırt üstü bir şekilde yatıyor olarak buldum.

 

Tekrar üstüme oturunca üst üste yumruk atmaya başladı. Yukarıya doğru bakınca Mir' in kaşları çatık ve ellerinin boğumları bembeyaz olacak şekilde üstümdeki adama baktığını gördüm.

 

Ahhhh sanırım burnum kırıldı ve yüzüm kan içinde!!

 

İnsanlar hala "KARACA" diye haykırıyorlardı.

 

Ne olduğunu anlamadan adam kulağıma eğilip " Baba' nın selamı var, kendisine, doktor arkadaşına, ona destek olan ferman 'a ve çok sevgili kardeşlerine dikkat etmeni ve yakında birinin cenazesine katılacağın gerçeği ile üzgün olduğunu belirtmemi istedi" diyip sırıttı.

 

Bi an anlayamadım. Sanki bütün sesler sustu ve gözlerimin önünün karardı.

 

O piç kurusu beni ailem ile mi tehtid ediyor?

 

Hemde öleceklerini söyleyerek mi?

 

Yukarıya doğru baktığımda karanın ve Ferman babanın dolu gözlerini ve berenin de çoktan ıslanmış, ağlayan gözlerini gördüm.

Mir' e döndüğüm de ise bir şey olduğunu fark etmiş gibi üstümdeki adama bakıyordu.

Büyük ihtimalle kulağıma eğilip bir şey söylediğini gördü, çünkü kaşları mümkünmüş gibi daha çatık, çenesini kastığını, hatta gözünün seğirdiğini bile gördüm yumruk olan ellerini saymıyorum bile.

 

Sonra dönüp duruya baktım. Kadını altına almış üst üste yumruk attığını gördüm. O kadar sinirli duruyor ki kadının bayıldığını bile fark etmemiş gibi.

 

Üstümdeki adama döndüğüm de durmuş bir şekilde üsten bana bakıp gülüyordu.

Öfke ve nefret tüm bedenimi sardığında yüzüne tekrar sert bir şekilde yüzümü gömdüm. Beklenmedik hamlem yüzünden afallayıp geriye düştü.

Onu üzerimden itip ayağı kalktım. Duru artık kadını öldürme derecesinde olduğu için maçları bitmiş bir şekilde dışarıya cıkarıyorlardı.

 

Rakibim de beklemeden ayağı kalktı, hamle yapmasına izin vermeden ona doğru koşup göğüsüne tüm gücümü kullanarak sert bir tekme attım. Ve bu sefer bir kaç adım sendeledi. Toparlanmasına izin vermeden sol bacağımı omuzuna doladım, sağ bacağımı da boynuna dolayıp tüm gücümü verip ters bir şekilde döndürüp yere düşmesini sağladım. Onunla birlikte düştüğümde hemen ayaklanıp sırt üstü düştüğü için sağ bacağımla nefes borusuna sert bir şekilde tekme attım.

 

Şuan ringte değildim. "KARACA" diye haykıran insanları duymuyordum. Gözlerimin önünde o adamın yüzü ve ailemin tehlikede olması vardı.

 

Nefesi kesildiği için karşılık veremiyordu. Üstüne oturup yumruklama ya başladım. Ellerimin kanaması umrumda değildi, sadece o adamın bana yaptıklarının acısı vardı. Ne kadar süre geçti bilmiyorum ama Birileri beni adamın üstünden almaya çalışıyordu ama güçleri yetmiyordu.

 

Kimseyi görmüyordum, sadece sesleri vardı. "Dur!" Diye bağırıyorlardı.

 

Hiç kimse beni ailem ile tehtid edemezdi!

 

Buna asla müsaade etmem, bırak onları öldürmek saçlarının teline zarar gelirse o kişiyi asla sağ bırakmam. O piç kurusunu öldürmez isem bana da kimse "KARACA" demesin.

 

En sonunda "ABLA!" diyen berenin sesini duyunca yumruk yaptığım elim havada kaldı. Kafamı kaldırıp etrafıma baktığım da duru, karan, ferman baba ve berenin ringin içinde olduğunu gördüm. Bana sesleniyorlar dı. Boşluğumdan yararlanıp hakemler beni adamın üstünden aldılar. Hemen ilk yardım yapılması için sedye ile uzaklaştırdılar.

 

Ayağı kalkıp derin bir nefes aldım. Dördü de aynı anda bana doğru koşunca elimi kaldırıp durmalarını sağladım. Bu hareketim ile şaşırsalar da durdular. Yumruk atmaktan ellerimdeki sargılar çözülmüşlerdi zaten. Kalanını da söküp yere attım. Arkamı dönüp ring alanından çıktım. Arkamdan seslenmelerini umursamadan odama girdim. Hemen banyoya girip soğuk suyun altında girdim. Bı süre kaldıktan sonra yanıma aldığım siyah bol paça pantolonumu ve siyah saten gömleğimi giyip, ayağıma spor ayakkabılarımı geçirdim. Saçlarımı kurutmadan banyodan çıktım.

 

Kapıyı açmam ve Mir ile yüz yüze gelmem bir oldu. Hâlâ burdamıydı.

 

" Ne işin var burda?" Diye sordum.

Soruma cevap vermeyip "muhteşemdin"diyince afalladım. Gözlerinde bariz olan gurur ise dediğini doğruluyordu. Hâlâ Şaşkın bir şekilde olan yüzümü görüp " O adamı buldum" dedi.

"Haber vermek için evine geldim ama dövüş yapılacağını söylediklerinde buraya geldim" diyince sebebini anladım.

 

Ama boş boş yüzüne bakıyor olmam onu şaşırtmış olmalı ki bı süre sonra " sormayacak mısın ?" Diye sordu. Neyden bahsettiğini biliyorum ama yinede " neyi" diye sordum soğuk bir sesle. "Nerde olduğunu" dedi merakla.

"Gerek kalmadı" dedim boş bir sesle.

"Nasıl yani" diye sordu. Gittikçe merak ediyordu.

"Duydun işte gerek kalmadı, çünkü o gelip beni bulacak, benim bulmama gerek kalmadı" dedim.

 

Yüzüne baktığımda bu sefer yüzünün her bir santimi şaşkınlıkla doldu. Gözlerini boşluğa dikip "Bu mümkün değil" diye mırıldandı. Ne demek istediğini anlamadım ama şuan kafam o kadar dolu ki anlamakta istediğimi sanmıyorum. Biran önce eve gitmek ve uyumak istiyorum.

 

"Yine de teşekkür ederim, araştırdığın için anlaşma devam ediyor, ne istiyorsan yapacağım ama daha sonra şimdi müsade edersen eve gidip dinlenmek istiyorum" diyip yanından uzaklaşmak için bir adım attım. Ama birden kolumu tutunca durmak zorunda kaldım.

 

"Karaca o adam ölmüş" deyince ne demek istediğini anlamadım. Hangi adam ölmüş.

"Kim ölmüş" diye sordum.

"O işte, aradığın adam" dedi.

"Hayır ölmedi" dedim emin bir şekilde.

"İnan bana ölmüş, ben 1 hafta önce öğrendim ama iyice araştırmak için 1 haftadır uğraşıyorum!" Dedi

"Mir bu akşam dövüştügüm adamı o göndermiş, sence ölü biri bunu yapabilir mi?" Diye sordum sıkkın bir şekilde.

 

Şuan gerçekten kafam çok dolu ve başım çok ağrıyor.

 

"Ama nasıl olur?" Diyince artık baş ağrım dayanılmaz bir hale geldiği için, " demek ki sende pek iyi araştırma yapan biri değilsin anla işte bazen bazı şeyler yanlış olur" dedim.

 

Kaşlarını çattıp" emin ol araştırmamı gayet sağlam bir şekilde yaptım" dedi sert bir şekilde. Sanırım ondan şüphe etmem hoşuna gitmedi.

 

Alayla güldüm " öyle mi aslında haklısın, yaşayan birini ölü olarak bulmak gayet sağlam bir araştırma olmalı" dedim

"Derdin ne senin, ölü olarak görülüyor, bı silahlı saldırıda 3 kurşun yarası alıp ölmüş, ve kimsesi olmadığı için hastane tarafından gömülmüş" diye sesini yükseltti.

 

"Eee başka ne öğrendin" dedim sıkkın bir sesle.

 

Bu davranışım baya canını sıkmış olmalı ki çenesi seğirdi ve " herşeyi araştırdım, ailen hakkında kardeşlerinin öz olmadığını, aranızda bir kan bağı olmadığını biliyorum mesela. Araştırdığın kişinin baban olduğunu mesela! Yada annenin sen daha 7 yaşındayken tecav-" sözünü bitirmesine engel olan şey odada yankılanan tokat sesiydi.

 

Elimin ne ara havaya kalktığını ve onun yüzüyle buluştuğunu anlamadım bile.

 

Bugün MİR ZEMHERİ

'ye ilk tokatı mı attım ve eğer bir daha annem ile tecavüz kelimesini aynı cümlede kullanırsa son da olmayacak.

 

 

Devam edecek...🤍⌛

 

Loading...
0%