Hayatın normal akışında sıkışmış bir öğrenci olan Hilal, arkadaşlarıyla beraber sakin ve huzurlu bir lise hayatı geçirmektedir. Ancak yıllardır platonik olduğu Kuzey, birden kapısına gelip ondan yardım isteyince arkadaş grubunun temellerinin ne kadar yıkık olduğunu fark eder. Konfor alanında kalmaya alışmış olan Hilal, doğruyu seçmek ya da gerçekleri görmezden gelmek arasında kalır, ve olaysız kalma hedefinden sapmak zorunda kalır.
Yıl 2823’e girdiğimizde, dünya 800 yıl önce terk edilmiş bir gezegen olarak kalmıştı. Öğrencilerin tarih derslerinde gördüğü bu eski gezegenin adı, çoktan herkes tarafından unutulmuş; Dünya kökenli birilerini bulmak imkansızlaşmıştı.
İnsanlık yüzyıllardır farklı gezegenlere dağılmış, huzurlu bir yaşam sürüyordu. Ta ki radarlarına bilinmeyen canlılar takılana dek.
O günden sonra insanlar paniğe kapıldı, bilim insanları gece gündüz araştırmalar yaptılar ve hükümet insanları sakinleştirmek için binlerce senaryo kurdu.
Ancak hiçbir şey, gelenleri durdurmayı başaramadı.
Başta Aviòna olmak üzere tüm gezegenler ve insanlık, artık tehdit altındaydı.