Yeni Üyelik
122.
Bölüm

🎭 10 NEŞELİ GÜNLER

@mavimsu_

 

 

 

 

 

Hayatınız boyunca hep sevgiyle kalın,

 

 

 

 

 

saygıyla kalın, aşkla kalın ve de kitabımı okumaya devam ederek kalın.

 

 

 

 

 

Bölümü yıldızlamayı ve de bol bol yorum yapmayı unutmayın.

 

 

 

 

 

 

Keyifli okumalar dilerim.

 

 

 

 

 

 

(🎭)

 

 

 

 

 

 

Bölüm Sözü

 

 

 

 

 

 

Varlığınla, varlığımı taçlandır.

 

 

 

 

 

Ruhunla, ruhumu yaşlandır.

 

 

 

 

 

Öyle bir gel ki,

 

 

 

 

 

anne oldum diyebileyim.

 

H. G. 

 

 

 

 

 

 

(🎭)

 

 

 

"Uzun lafın kısası bu işte. "

 

 

"Anladım Tanrıça."

 

Önünde duran kutuya kısa bir göz gezdirdikten sonra tekrar konuşmuştu.

 

 

"Güzel fikir. "

 

Kaşlarımı çatıp ters ters baktığımı görünce tebessüm etmişti. Beni kolunun altına çekerek, başımın üstüne öpücük kondurmuştu.

 

 

"Güzeller güzelim benim. "

 

Saçlarımın arasına öpücük kondurup derince kokumu içine çektiğinde, onun yanında huzur bulmanın bana verdiği yetkiye dayanarak çatılan kaşlarımı gevşetmiştim.

 

 

Tövbe haşa, Allah korusun, Allah uzak etsin ama ben Arem'e kıyamıyor olabilir miydim?

 

 

Henüz resmî olarak kocam olmasa da kocam olan kocam beyle, evimizin oturma odasındaki koltuğun üstüne yan yana oturmuştuk. Burada bulunma amacımız, doğumuna bir aydan az süre kalan kızımızın ismini seçmek istememizdi.

 

 

Rastgele 50'şer isim seçmiştik. 50 tane o 50 tane ben. Toplamda 100 adet olan isim listemizi tek tek küçük kağıtlara yazıp, katlayıp, bir kutunun içine koymuştuk. Şimdi o kutudan bir tane Arem'in, bir tane de benim seçtiğim toplamda iki adet olacak olan isim, doğduktan sonra kızımıza vereceğimiz o isimler olacaktı. Kızımın babası gibi iki ismi olmasını istediğim için bu fikir bana aitti. Arem, tıpkı diğer her şeyde olduğu gibi ben ne yapmak istersem sadece bana ayak uydurmaya devam etmişti. İsteğimi hiç itiraz etmeden hemen kabul etmişti.

 

Hoş ona hiç fırsat tanımadan kızıma kendi seçtiğim herhangi bir ismi koysaydım bile kesinlikle itiraz etmezdi o.

 

 

"Hadi seç bir isim. "

 

Sesimi duyar duymaz kafamın üstüne son bir öpücük daha kondurup doğrulmuştu.

 

Bunu fırsat bilip, kucağına kucağımdaki kutuyu koymuştum.

 

 

Kutuya ve içindeki kağıt parçalarına kısa bir bakış atıp elini kutunun içine daldırmıştı. Biraz oyalanmanın ardından sonunda kağıtlardan birini seçmeyi başarmıştı. Elinde tuttuğu kağıdı görünce heyecanlı heyecanlı ona bakarak, kafamla kağıdı açması için işaret etmiştim. Oysa kafasını 'hayır' anlamında iki yana sallayarak beni reddetmişti. Ona ters ters bakarak bana cevap vermesini sağlamıştım.

 

 

"Sen de seç bir kağıt beraber açalım. "

 

Böylesi daha romantik olurdu diye mi bu talepte bulunmuştu acaba? Neydim benben, hikayenin yontulmamış odunu mu?

 

 

Onu ve fikrini onayladığım için kutuyu onun kucağından almış ve kendi kucağıma yerleştirmiştim. Elimi hızla kutunun içine daldırdığımda bütün kağıtları tek tek avucumun içine alıp, inceleyip, çok oyalanmadan geri kutunun içine fırlatmaya başladım. Mükemmeliyetçi takıntım kağıtların ağırlığından memnun olmadığı için, bir türlü aradığı ağırlıktaki o kağıt parçasını bulamıyordu. Bu süreçte tam tersi olsaydı bir ton laf edeceğim Arem, beni beklerken son derece hâlinden memnun görünüyordu.

 

 

Neredeyse bütün kağıt parçalarını sapık gibi ellemenin ardından, sonunda istediğim boyutta ve ağırlıktaki o kağıt parçasını bulup, seçmeyi başarmıştım. Arem, benim hazır olduğumu gördüğünde konuşmuştu.

 

"Hazırsan açalım. "

 

Kafamı hızlı hızlı sallamıştım.

 

Oldukça heyecanlı olduğum kesindi.

 

 

"Hazırım. "

 

 

Tuttuğum kağıdı yavaş olmamaya yemin içmiş gibi hızla açmayı başarmıştım.

 

Karşımda duran ismi ilk kez okuduğumda yüzümü kocaman gülümsemem kaplamıştı. Bu ismin anlamı çok güzeldi. Kayıp olmuş olanı var etmiştik. Bizim kızımız bize kaybettiğimiz mutluluğumuz olarak geri gelecekti. Tıpkı adı gibi olacaktı.

 

 

"Ne çıktı sen de Tanrıça? "

 

Elimde tuttuğum kağıdı okuması için ona doğru çevirdiğimde gözleri kağıda kaymıştı. Onda da ben de bıraktığı etkiyi bırakmıştı isim. Gözlerinden anlamıştım.

 

 

Atlantis, Platon’un anlattığı efsanevi bir ada hatta şehirdi. Denizlerin ötesinde, güçlü bir uygarlık varmış. Ama kibirleri yüzünden bir gecede sulara gömülmüşler. Kaybolup gitmiş olsalar da bugün var olup geri gelmişlerdi.

 

 

"Atlantis... "

 

Kızımızın adını karnıma bakarak ilk kez o an dile getirmişti. İçim kıpır kıpır olmuştu yine. Elini şişkin karnımın üzerine yerleştirip bu kez karnımı okşayarak konuşmuştu.

 

 

"Kayıp kızım benim. "

 

Küçük canavar babasının ona seslendiğini duyar duymaz harekete geçip tekme atmıştı. Arem'de ben de onun heycanını hissetiğimiz için sesli gülmüştük.

 

 

"Sen de ne çıktı peki? "

 

Ona sorduğum soruyu duyar duymaz kağıdı bana uzatmıştı. Kağıdı elinden alıp okuduğumda bir kez daha kocaman gülümsemiştim.

 

 

"Darya... " Farsça’da deniz anlamına geliyordu. Elimi karnımın üstüne koyup adını dile getirdiğimde tekrar tekme atmıştı. Yanlışıkla bebek yerine beyin doğuracaktım galiba. Bu kadar zeka fazla değil mi anneciğim?

 

 

Kızım annesinin aksine suyu çok seveceğe benziyordu.

 

 

"Atlantis Darya... "

 

Arem'e dönüp başımı göğsüne yerleştirmiştim. Beni hemen kolları arasına alıp, kocaman sarılmıştı.

 

 

"Çok güzel oldu. "

 

Onay mırıltısı çıkardığında yerimde daha fazla kurulmuştum.

 

 

Atlantis.

 

 

Darya.

 

 

Atlantis Darya...

 

 

Benim kızım...

 

 

Onun için çok heyecanlıydım. Anne olmak nedir bilmeyen yanımın tüm korkusunu anne olmak nedir? Öğrenmek isteyen yanım örtbas ediyordu. Çok kıymetli biri olacağı akrabalarının her gün ona hediyeler almasından belliydi. Veliahtların pahalı hediye, lüks hediye dışında anladıkları başka türden hediye olmadığı için, küçük kızım daha doğmadan yüklü miktarda bir servetin varisi olmuştu.

 

 

"Nerde kaldı bunlar? "

 

Yerime iyice kurulmuşken konuşmuştum.

 

 

"Gelmek üzeredirler. "

 

 

Veliahtların hepsini film izlemeye, bize çağırmıştım. Zaten her gün mutlaka bir bahane bulup hep beraber buraya geliyolardı. Bu kez o bahaneyi onlara ben sunmuştum.

 

 

Aklıma onları topluca çağırmak için kurduğum whatsapp grup konuşmamız gelince istemsiz olarak gülme tutmuştu beni.

 

*

 

 

 

 

 

 

Veliahtlar ve Tanrıça grubunu oluşturdunuz.

 

 

 

 

 

 

(Arem kişisini eklediniz.)

 

 

 

 

 

 

( 17'lik Mert kişisini eklediniz.)

 

 

 

 

 

 

(Narsist Kansu kişisini eklediniz.)

 

 

 

 

 

 

( Yön 1 Doğu kişisini eklediniz.)

 

 

 

 

 

 

( Yön 2 Batı kişisini eklediniz.)

 

 

 

 

 

 

( K. K. Evren Korkmaz kişisini eklediniz.) Açılımı; korkusuz korkak

 

 

 

 

 

 

(Puşt kişisini eklediniz.)

 

 

 

 

 

 

(Dövmeli telefon manyağı kişisini eklediniz. )

 

 

 

 

 

 

Merhaba evlatlarım ve

 

 

 

 

 

diğerleri.

 

 

Yön 1 Doğu ; Evlatlarım dediği

 

biziz @yön 2 Batı

 

 

Yön 2 Batı ; Aksi mümkün değil

 

kardeşim.

 

 

 

 

 

 

17'lik Mert yazıyor...

 

 

17'lik Mert; Güzelim!

 

Kahvaltı yaptın mı sen?

 

 

 

 

 

 

Bilmem.

 

 

 

 

 

Hatırlamıyorum.

 

 

 

 

 

Yaptım mı Arem?

 

 

Arem; Yaptın

 

Tanrıça.

 

 

 

 

 

 

Yapmışım

 

 

 

 

 

@17'lik Mert.

 

 

Narsist Kansu ; Bu ne

 

tantana

 

kardeşim?

 

 

 

 

 

 

 

Geldi yine,

 

 

 

 

 

ne diye

 

 

 

 

 

gruba eklediğimi

 

 

 

 

 

bilmediğim.

 

 

Narsist Kansu ; Sizin mesajınıza

 

cevap verdi.

 

Narsist Kansu; Gerçekten

 

bilmediğine

 

emin misin? 😎

 

 

 

 

 

 

Narsist Kansu ;

 

 

 

 

 

Kişisine cevap verdiniz.

 

 

 

 

 

İkizlerin telefonunu 7/24

 

 

 

 

 

İzleyip,

 

 

 

 

 

çocukların özel hayatının

 

 

 

 

 

içine incir ağacı dikip,

 

 

 

 

 

en son açtığım

 

 

 

 

 

gruba seni eklemediğimi

 

 

 

 

 

görünce evimi basıp, daha

 

 

 

 

 

doğmamış çocuğuma;

 

 

 

 

 

annen, amcanı dışlıyor,

 

 

 

 

 

diye şikayet ettiğin için

 

 

 

 

 

olabilir mi acaba?

 

 

Narsist Kansu ; Öncelikle

 

ikizler bu durumdan

 

rahatsız değil.

 

Değil mi lan?

 

@Yön 1 Doğu

 

@Yön 2 Batı

 

 

 

 

 

 

Onaylarsanız,

 

 

 

 

 

evlatlıktan

 

 

 

 

 

red yersiniz.

 

 

 

 

 

@Yön 1 Doğu

 

 

 

 

 

@Yön 2 Batı

 

 

Yön 1 Doğu ; Susma hakkımı kullanıyorum.

 

 

Yön 2 Batı ; @Yön 1 Doğu kişisine cevap verdi.

 

Yön 2 Batı ; Ben de o hakka

 

hep destek tam

 

destek diyorum.

 

 

 

Narsist Kansu ; Cezalısınız.

 

İki gün bilgisayar

 

oyunu yok size.

 

 

17'li Mert ; Cezalı dediği

 

adamlar 27 yaşında.

 

 

Yön 2 Batı ; 17'li Mert kişisine cevap verdi.

 

Yön 2 Batı ; Ayrıca

 

bilgisayar oyunu

 

oynamıyoruz biz.

 

Bilgisayar oyunu

 

tasarlıyoruz. Lütfen!

 

 

 

 

 

 

Grup yine gereksiz

 

 

 

 

 

kişilerin ,

 

 

 

 

 

araya kaynak yapması

 

 

 

 

 

sebebiyle, kuruluş

 

 

 

 

 

amacından farklı ilerliyor.

 

 

 

 

 

Teşekkürler narsist,

 

 

 

 

 

teşekkürler.

 

 

Narsist Kansu ; Size cevap verdi.

 

Narsist Kansu; Sen onu bunu

 

boş ver de akşama yemekte

 

ne var? onu söyle.

 

 

 

 

 

 

Zıkkımın dibi ile

 

 

 

 

 

elinin körü var.

 

 

 

 

 

Yer misin?

 

 

Narsist Kansu ; Size cevap verdi.

 

Narsist Kansu; Gören de

 

kendi yapıyor sanacak.

 

Özkurt yapımı Alice

 

olmasa açlıktan

 

ölmüştünüz.

 

 

 

 

 

 

Seni de,

 

 

 

 

 

o robotunuzu da

 

 

 

 

 

paramparça

 

 

 

 

 

etmiyorsam,

 

 

 

 

 

bunun tek sebebi

 

 

 

 

 

karnımdaki bundan

 

 

 

 

 

kötü etkilenmesin

 

 

 

 

 

diyedir.

 

 

Puşt ; Size cevap verdi.

 

Puşt; Canım yeğenim,

 

nasılsın

 

bakalım?

 

 

 

 

 

 

Arem ; Yazıyor...

 

 

Arem; Annesi yerine

 

ilk önce

 

yeğenini sorduğun

 

her dakika

 

ölüme adım adım

 

yaklaşıyorsun.

 

 

Puşt; Önceliğim

 

çirkin cadı değil de

 

çirkin cadının yavrusu

 

diye üzerime çok

 

geliyorsunuz. Oysa

 

arada fark yok. Aynı şey.

 

 

 

 

 

 

Puşt kişisini çıkardınız.

 

 

 

 

 

 

Narsist Kansu, Puşt kişisini ekledi.

 

 

 

 

 

 

K. K. Evren Korkmaz yazıyor...

 

 

Puşt ; Hain cadı!

 

Ne demek beni

 

gruptan atmak?

 

 

 

 

 

 

 

Hanımefendiliğimi

 

 

 

 

 

bozmadan

 

 

 

 

 

nasıl sövebilirim?

 

 

Narsist Kansu; Hanımefendi mi?

 

Yedi sülaleme düz

 

gittiği günler

 

daha dün gibi

 

aklımda.

 

 

 

 

 

 

K. K. Evren Korkmaz yazıyor...

 

 

Yön 2 Batı ; Narsist Kansu, kişisine cevap verdi.

 

Yön 2 Batı ; Dün gibi

 

hatırlaman çok doğal

 

abi, çünkü daha

 

dün yaşandı.

 

 

Narsist Kansu; Zamane

 

gençlerine iyilikte

 

yaramıyor.

 

 

 

 

 

 

İyilik dediği de

 

 

 

 

 

çocuğuma Las Vegas

 

 

 

 

 

merkezli tüm

 

 

 

 

 

kumarhanelerde

 

 

 

 

 

geçerli, VIP card almış

 

 

 

 

 

olması.

 

 

 

 

 

 

Arem; Yazıyor...

 

 

 

 

 

 

K. K. Evren Korkmaz; Yazıyor...

 

 

Arem; Kansu?

 

 

 

 

 

 

Narsist Kansu ayrıldı.

 

 

 

 

 

 

Narsist Kansu, kişisini eklediniz.

 

 

 

 

 

 

Hayırdır Kansu Bey?

 

 

 

 

 

Kaçıyor musunuz?

 

 

Narsist Kansu ; Ben ve kaçmak?

 

 

Yön 1 Doğu ; Günlerden

 

bir gün abim bana

 

aynen şöyle demişti.

 

 

Yön 2 Batı ; Ne dedi?

 

Ne dedi?

 

 

Yön 1 Doğu ; Başa

 

çıkamayacağın

 

her sorunda

 

kaçmaktan çekinme.

 

 

Yön 2 Batı ; Yön 1 Doğu kişisine cevap verdi.

 

Yön 2 Batı ; O konuşmayı

 

bana da yaptı.

 

Devamında şey dedi...

 

 

Yön 1 Doğu ; Ne dedi?

 

Ne dedi?

 

 

Yön 2 Batı; Çünkü adamlığın

 

yarısı kaçmaktır

dedi. 

 

 

17'lik Mert ; Geri kalan

 

yarısı da yürümektir

 

dedi değil mi?

 

 

Narsist Kansu ; 17'lik Mert kişisine cevap verdi.

 

Narsist Kansu; Sürekli

 

kaçamam ben.

 

Saçım bozulur

 

kardeşim.

 

 

Yön 2 Batı ; Slay abim

 

benim be!

 

 

 

 

 

 

K. K. Evren Korkmaz yazıyor...

 

 

 

 

 

 

Puşt yazıyor...

 

 

Puşt; Lan Evren!

 

Hayırdır oğlum!

 

Manas Destanını tekrar

 

kaleme mi aldın?

 

 

 

 

 

 

Puşt kişisine cevap verdiniz;

 

 

 

 

 

Tövbe haşa estağfurullah

 

 

 

 

 

ama ben sanırım puşta

 

 

 

 

 

hak vermiş olabilirim.

 

 

17'lik Mert ; Hâlâ yazıyor

 

 

Arem; Biriniz arayın şunu.

 

 

Yön 1 Doğu ; Aradım açmıyor.

 

 

 

 

 

 

K. K. Evren Korkmaz: Yazıyor...

 

 

Evet! 

 

 

 

 

 

tahminleri

 

 

 

 

 

alalım.

 

 

 

 

 

İlk ben

 

 

 

 

 

söylüyorum.

 

 

Bence 

 

 

 

 

 

kızıl görümcekle

 

 

 

 

 

kavga ettiler.

 

 

 

 

 

 

Bütün kavgayı

 

 

 

 

 

baştan sona

 

 

 

 

 

yazıyor.

 

 

Narsist Kansu; Bence kavga

 

o kadar büyüdü ki

 

boşanmaya karar verdiler.

 

 

Puşt; Artırıyorum ve diyorum ki,

 

bence işin içine Ekin'in

 

velayet davası bile girdi.

 

 

 

Puşt kişisine cevap verdiniz;

 

Çocuk ananın hakkıdır.

 

 

Narsist Kansu; @Arem

 

Bu da demek oluyor ki

 

sen naneyi yedin.

 

 

 

 

 

 

Arem; Yazıyor...

 

 

Arem; Bana uzun süre var olduğunu hatırlatma.

 

 

Narsist Kansu; Ok!

 

Ok! 

 

 

 

 

 

Diyor şaka mıdır?

 

 

 

 

 

Dünyayı yöneten

 

 

 

 

 

adama bak.

 

 

 

 

 

Utanmasa trip atacak.

 

 

 

Puşt ; Dünya demişken,

 

 

Puşt; Bu dünya bizden ötürü

 

emin ellerdeydi en son.

 

Yeni nesil

 

çaylak bir veliaht

 

olmasa da olurdu yani.

 

 

Yön 2 Batı; Güneş doğmasa

 

da olur.

 

Hera olmasa da olur.

 

 

Yön 2 Batı; Sanırım

 

bunu imâ ediyor.

 

 

Yön 1 Doğu ; Yön 2 Batı kişisine cevap verdi.

 

Yön 1 Doğu; Ailem olmasa da olur.

 

Evim olmasa da olur.

 

Sokaklar yerinde durur.

 

Ritimler aklımda durur.

 

Vitrinler hakkında konu,

 

fuhuş olmasa da olur.

 

Gece olmasa da olur.

 

Güneş delilleri korur.

 

Deliler akıllı olur.

 

Dediler; akıllı olur.

 

Yediler başımı benim,

 

başım olmasa da olur.

 

Yaşım on olsa ne olur?

 

Bu ne monoton bi konu.

 

 

 

 

 

 

Beni uyandırın!

 

 

 

 

 

Bu nasıl bir rüya?

 

 

 

 

 

Kurumayan sulu boya

 

 

 

 

 

gibi paranoya

 

 

 

 

 

Olmasa da olurmuş,

 

 

 

 

 

atmasana Ziya!

 

 

 

 

 

Sigarayı da beni de

 

 

 

 

 

bırakırdınız güya.

 

 

 

 

 

@Yön 1 Doğu

 

 

 

 

 

@Yön 2 Batı

 

 

Yön 2 Batı; Senin için

 

ölürüm de

 

öldürürüm de.

 

Ne bırakması?

 

 

Yön 1 Doğu ; Yön 2 Batı kişisine cevap verdi.

 

Yön 1 Doğu ; Ölüm ölüm dediği

 

nedir ki be gülüm?

 

Ben senin için

 

yaşamayı göze almışım.

 

#HeraTürkeş

 

 

Yön 2 Batı ; Yön 1 Doğu kişisine cevap verdi.

 

Yön 2 Batı ; Üzerimden

 

prim kasma

 

terbiyesiz.

 

 

Narsist Kansu ; Allah'ım beni

 

kör et köööörrrr!

 

 

Narsist Kansu; Bunlar şimdi

 

kütükte akrabam diye

 

görünüyor

 

değil mi?

 

 

Narsist Kansu;

 

O hangi bakanlıktı lan?

 

Kütük silen. Kütüğümü

 

sildiriceğim.

 

Hayır durun!

 

 

Narsist Kansu; O kütük bana

 

girse, ancak

 

fayda eder bu

 

saatten sonra.

 

 

Puşt ; Bugün de birilerinin

 

yerine utandık çok şükür.

 

@Yön 1 Doğu @Yön 2 Batı

 

 

 

 

 

 

Yön 1 Doğu yazıyor...

 

 

 

 

 

 

Yön 2 Batı yazıyor...

 

 

 

 

 

 

K. K. Evren Korkmaz yazıyor...

 

 

Yön 1 Doğu ; Hera bir şey söyle ;(

 

 

Yön 2 Batı ; Hera bir şey söyle ;(

 

 

17'lik Mert ; Aynı anda konuşup,

 

aynı şeyi söyledikleri yetmezmiş

 

gibi, şimdi bir de aynı anda

 

aynı şeyi yazmaya başladılar.

 

@Arem

 

 

 

 

 

Bilmem

 

 

 

 

 

farkında mısın?

 

 

 

 

 

ama çocuklarımı

 

 

 

 

 

üzüyolar.

 

 

 

 

 

 

Arem yazıyor...

 

 

Arem; İkiniz de bugün

 

bana yaşadığınızı hatırlatmayın!

 

@puşt @Narsist Kansu

 

 

Narsist Kansu ; Ok!

 

 

Puşt ; Ok!

 

 

 

 

 

 

Ok'un sonundaki

 

 

 

 

 

ünlem,

 

 

 

 

 

girsin bir

 

 

 

 

 

taraflarınıza.

 

 

 

 

 

 

K. K. Evren Korkmaz yazıyor...

 

 

K. K. Evren Korkmaz; sjgdfkhdgjhdgkdhjgdjfjg

 

 

Puşt ; lan yazdı sonunda.

 

 

Narsist Kansu ; Ne diyor bu?

 

 

Arem; Hangi dil bu?

 

 

17'lik Mert ; Evren, iyi misin

 

kardeşim?

 

 

Yön 2 Batı ; Belki de bize mesaj

 

vermeye çalışıyor.

 

 

Yön 1 Doğu ; Batı haklı olabilir.

 

Başının dertte olma ihtimali var.

 

 

 

 

 

 

Ya da sadece

 

 

 

 

 

random atmıştır.

 

 

Puşt ; O ne?

 

 

Narsist Kansu ; O ne?

 

 

Arem; O ne?

 

 

17'lik Mert; O ne?

 

 

 

 

 

 

Cahille sohbeti

 

 

 

 

 

kesmediğim

 

 

 

 

 

için hep açıklama

 

 

 

 

 

yapmak zorunda

 

 

 

 

 

Kalıyorum.

 

 

 

 

 

 

Random;

 

 

 

 

 

sosyal medyada

 

 

 

 

 

kahkaha atmayı

 

 

 

 

 

temsilen

 

 

 

 

 

gerçekleştirilen

 

 

 

 

 

bir eylem

 

 

 

 

 

olarak kullanılır.

 

 

Narsist Kansu ; Zamane gençleri

 

çok değişik lan!

 

 

Puşt; Şimdi ben,

 

telefonun üstüne oturmuş

 

gibi bütün tuşlara basınca

 

gülmüş mü oluyorum?

 

 

 

 

 

 

Puşt kişisine

 

 

 

 

 

cevap verdiniz;

 

 

 

 

 

Sen gülmesen de

 

olur. 

 

 

K. K. Evren Korkmaz;

 

Sksjdjdndnjzvslsksbks

 

 

17'lik Mert ; Tamam diyelim

 

ki gülüyor.

 

 

17'lik Mert ; Ee neye gülüyor bu?

 

 

K. K. Evren Korkmaz; 📎fotoğraf

 

 

Narsist Kansu; Fotoğraf attı.

 

 

Narsist Kansu; Açmaya korkuyorum.

 

 

Puşt; Tövbe Bismillah!

 

O neydi lan?

 

 

17'lik Mert; Karanlık

 

bir tünel

 

vardı.

 

Etrafında ise

 

beyaz taşlar.

 

 

17'lik Mert ; Doğu, Batı

 

hemen Evren'in telefon

 

sinyalinden yerini bulun.

 

 

Yön 1 Doğu ; Tamam.

 

 

Yön 2 Batı ; Tamam.

 

 

Narsist Kansu; Bir günümüzde

 

olaysız geçsin be!

 

 

Yön 1 Doğu ; Sinyal kendi evinden

 

geliyor.

 

 

Puşt ; Ben önden gidiyorum.

 

Peşimden gelirsiniz.

 

 

 

 

 

 

 

İlber Ortaylı'nın

 

 

 

 

 

çok sevdiğim

 

 

 

 

 

bir sözü vardır.

 

 

 

 

 

Aynen şöyle der;

 

 

 

 

 

 

Gözlüksüz bakıyorum

 

 

 

 

 

hâlâ cahilsiniz.

 

 

Puşt yazıyor...

 

Puşt ; Sırası değil çirkin cadı

 

 

Yok aslında

 

tam sırası.

 

 

 

 

 

 

Elena'yı

 

 

 

 

 

aradım

 

 

 

 

 

demin.

 

 

 

 

 

Evren'in

 

 

 

 

 

telefonu,

 

 

 

 

 

kızıl veledi

 

 

 

 

 

Ekin'de'ymiş.

 

 

17'lik Mert; Peki o

 

beyaz taşlı tünel neydi?

 

 

 

 

 

 

Ha sen şeyi

 

 

 

 

 

diyorsun...

 

 

 

 

 

Ekin'in ağzının

 

 

 

 

 

içiydi o .

 

 

 

 

 

 

Allah'ım

 

 

 

 

 

inşallah

 

 

 

 

 

kızım

 

 

 

 

 

kuzenine

 

 

 

 

 

çekmez.

 

 

 

 

 

 

Onu telefon

 

 

 

 

 

kemirirken

 

 

 

 

 

görürsem,

 

 

 

 

 

kalpten

 

 

 

 

 

falan giderim

 

 

 

 

 

herhalde.

 

 

 

 

 

 

Narsist Kansu, Kızıl Görümcek kişisini ekledi.

 

 

Narsist Kansu ; Sendeyiz yenge001

 

 

Kızıl Görümcek; Küsüm size ben.

 

 

Puşt; Nasılsın yengeciğim?

 

 

 

 

 

 

Onun niye ilk

 

 

 

 

 

önce kızıl veledini

 

 

 

 

 

sormuyorsun?

 

 

 

 

 

@puşt

 

 

Puşt; Yeğenimden önce

 

annesini sormayı tercih

 

ederim.

 

 

Puşt; Hayırdır!

 

Niye sordun?

 

 

 

 

 

 

Puşt kişisine cevap verdiniz;

 

 

 

 

 

Hiç öylesine :)

 

 

Arem; Erdem!

 

 

Puşt; Şaka da mı

 

yapmayalım?

 

 

Arem ; Şakaların

 

onu üzüyor.

 

 

 

 

 

 

Beni değil

 

 

 

 

 

bebeğimi üzüyor.

 

 

 

 

 

Yoksa bana ne

 

 

 

 

 

ondan.

 

 

 

 

 

Sevmiyorsa

 

 

 

 

 

sevmesin beni.

 

 

17'lik Mert; Bahse girerim

 

ki ağlıyor.

 

 

 

 

 

 

Puşt yazıyor...

 

 

Puşt; Ağlıyor musun

 

gerçekten?

 

@Hera Türkeş

 

 

 

 

 

 

Bebek ağlıyor

 

 

 

 

 

ben değil.

 

 

 

 

 

 

Ayrıca Arem,

 

 

 

 

 

beni aramayı

 

 

 

 

 

keser misin?

 

 

Arem; Erdem'i

 

kesmeyi

 

tercih ederim.

 

 

Puşt ; Seni sevdiğimi

 

biliyorsun çirkin cadı.

 

 

Puşt; Ağlama.

 

 

Narsist Kansu; Doğu

 

mısır patlat.

 

Kaos çıktı.

 

 

Yön 1 Doğu ; Abini duydun

 

değil mi kardeşim?

 

@Yön 2 Batı

 

 

Yön 2 Batı ; Valla ben

 

çekirdekçiyim

 

birader.

 

 

Puşt; Bu bebek seni

 

çok duygusal biri yaptı.

 

Haberin var mı?

 

@Hera Türkeş

 

 

 

 

 

 

Neden ona

 

 

 

 

 

yeğenim

 

 

 

 

 

demiyorsun?

 

 

 

 

 

 

Neden bebek

 

 

 

 

 

diyorsun?

 

 

 

 

 

 

Senin için

 

 

 

 

 

önemli olan

 

 

 

 

 

bir tek o ya

 

hani. 

 

 

Puşt ; Sen daha

 

önemlisin.

 

 

Narsist Kansu; Lan

 

Arem! Ne geniş

 

mezhebin var

 

senin.

 

 

Arem; Narsist Kansu kişisine cevap verdi.

 

Arem; Çık lan

 

gruptan.

 

 

Narsist Kansu ; Bana ne

 

kızıyorsun?

 

 

Narsist Kansu; Zamane

 

gençlerine

 

gerçekten iyilik

 

yaramıyor.

 

 

Narsist Kansu ; Geniş olduğun

 

için seni yargılamıyorum.

 

#Genişinsanlaradestek

 

butonuyum ben.

 

 

17'lik Mert, Arem kişisine cevap verdi.

 

17'lik Mert; Arem uyma

 

şu gereksize. Kendine

 

eğlence arıyor.

 

 

17'lik Mert ; Asıl konuya

 

dönelim artık.

 

 

Puşt; Asıl konu ne?

 

 

Kızıl Görümcek Elena; Sanırım

 

benden bahsediyor.

 

 

17'lik Mert; Evet öyle.

 

 

17'lik Mert ;

 

Evren, Ekin'i her türlü

 

teknolojik aletten uzak

 

tutuyordu.

 

 

17'lik Mert; Şimdi

 

ne oldu da telefonu

 

Ekin'e verdi?

 

 

Yön 1 Doğu ; Teknolojiden uzak

 

kalınmış bir hayat,

 

hayat mıdır lo?

 

 

Yön 2 Batı ; Hayır bir

 

de bize çekmesin diye

 

Ekin'le görüşmemize

 

izin vermiyor.

 

 

Yön 2 Batı ; Kırmızı

 

bebişi günde sadece bir

 

saat görüyoruz.

 

Onda da gardiyan gibi

 

başımızda dikiliyor.

 

 

Yön 1 Doğu ;

 

Bütün elektronik

 

eşyalarmızı

 

da bizden alıyor.

 

Neymiş oğlunun

 

bilgisayarlarla kafasını

 

bozduğunu görmek

 

istemiyormuş.

;(

 

 

Oyyy! 

 

 

 

 

 

Sarı kafalı

 

 

 

 

 

bebeklerim

 

 

 

 

 

benim.

 

 

 

 

 

 

Merak etmeyin.

 

 

 

 

 

Az kaldı.

 

 

 

 

 

Yakında

 

 

 

 

 

doğuracağım.

 

 

 

 

 

 

Evren gibi

 

 

 

 

 

olmayacağım

 

ben . 

 

 

 

 

 

 

Zaten iki tane

 

 

 

 

 

beyin annesiyim.

 

 

 

 

 

Artık üç tane

 

 

 

 

 

olursunuz.

 

 

Yön 1 Doğu ; Seni seviyorum.

 

@Hera Türkeş.

 

 

Yön 2 Batı ; Seni seviyorum

 

@Hera Türkeş.

 

 

17'lik Mert ; Konu yine

 

başka bir yere kaymadan,

 

Elena, sen benim

 

sorduğum soruya

 

cevap verir misin

 

lütfen?

 

 

Kızıl Görümcek, 17'lik Mert kişisine cevap verdi. Kızıl Görümcek ; Bensiz

 

grup açtığınız için size küs

 

olsam bile cevap veriyorum.

 

 

Kızıl Görümcek ; Evren bir

 

tane kızı olsun istiyor ama

 

Ekin bensiz yapamıyor.

 

Bu yüzden durması için ona

 

telefon verdi.

 

 

 

 

 

 

Arem, ayrıldı.

 

 

Narsist Kansu ; dhhdjndnobsbdjd

 

 

Narsist Kansu ; Zamane

 

gençliği

 

gülüşünü attım.

 

 

Narsist Kansu; Ne

 

kadar çok

 

güldüğümü siz hesap

 

edin artık.

 

 

 

 

 

 

Görümcemle ilgili

 

 

 

 

 

sevdiğim tek şey

 

 

 

 

 

açık sözlü oluşu

 

 

 

 

 

sanırım.

 

 

Puşt; Arem'in

 

başında Elena ve

 

Hera'nın açık

 

sözlüğü

 

varken düşmana

 

ne hacet.

 

 

Kızıl Görümcek; Ben

 

gidiyorum. Malum Arem

 

birazdan burada olur.

 

Hâlâ Evren'le evli olduğumu

 

sindirmiş değil.

 

 

Kızıl Görümcek; Kocamı

 

korusam iyi olacak.

 

 

Narsist Kansu; Benim

 

veletler, size

 

Sesleniyorum. Dedikoduyu

 

canlı izlemeye Evren'in

 

evine gidiyorum.

 

 

Narsist Kansu; Gelecek

 

misiniz?

 

 

Yön 1 Doğu; Mısırlar

 

benden.

 

 

Yön 2 Batı; Çekirdeklerde

 

benden.

 

 

 

 

 

 

Ay ben

 

 

 

 

 

gelemiyorum

ya. 

 

 

 

 

 

Bana video

 

 

 

 

 

çekin.

 

 

 

 

 

 

Bebeğim kaos

 

 

 

 

 

aşeriyor.

 

 

 

 

 

 

Anasının kızı

 

 

 

 

 

İşte.

 

 

Yön 1 Doğu ; Emrin

 

olur kraliçem.

 

@Hera Türkeş

 

 

 

 

 

 

Ha bir de!

 

 

 

 

 

Az daha

 

 

 

 

 

unutuyordum.

 

 

 

 

 

 

Grubu şey

 

 

 

 

 

demek için

 

 

 

 

 

açtım.

 

 

 

 

 

 

Hepiniz

 

 

 

 

 

akşam burada

 

olun. 

 

 

 

 

 

 

Film gecesi

 

 

 

 

 

yapacağız.

 

 

17'lik Mert; Bunun için

 

grup açmana ne gerek vardı

 

güzelim.

 

 

17'lik Mert ; Zaten her gece

 

seni görmeye geliyoruz.

 

 

Puşt; O da her

 

gittiğimizde

 

bizi kovuyordu.

 

 

Puşt; Sanırım

 

bu kez

 

kovmayacak.

 

*

 

 

 

 

 

 

Fakat grup konuşmalarında birden fazla kişi olduğundan, mavi tiklerin konuşma ekranında görünmesi için tüm grubun mesajı okuması gerekiyordu. Hazar Orhon gruba dahil olsa bile mesajları okumamıştı. Bu yüzden mavi tık, onların açtığı gruplarda hayatlarının hiçbir döneminde yer almayacaktı.

 

 

"Her şey hazır değil mi? "

 

Robot deyince alınan robot Alice yüzünden kafamı sürekli guguk kuşu gibi etrafımda oynatıyordum. Ses her yerden geldiği için her yere bakıp göz teması kurmaya çalışıyordum. Tek sorun Alice'in gözünün olmamasıydı. O da çok önemli bir detay olmadığı için fazla üzerine düşünmeye gerek yoktu.

 

 

"Evet efendim. "

 

Burun kıvırıp oturduğum yere iyice kurulmuştum. Fazlasıyla efor sarf etmiştim. En azından ağzımdan çıkan onca emir buna sebep olmuştu. Her şeyi Alice'in yapması bir şey değiştirmezdi.

 

 

Karnım iyiyce büyüdüğünden bebeğimi artık çok daha iyi hissediyordum. Bazen canımı yaksa da o benim biricik kızımdı.

 

Gün içerisinde onunla temas etmemi çok severdi. Benim ellerim artık alışkanlıktan dolayı sürekli karnımın üzerinde gezinirdi. Ona dokunmamı çok sevdiği için sürekli hareket hâlinde olan kızım, karnımın üzerini okşamaya başladığımda hareketsizce olduğu yerde öylece dururdu. Tıpkı şu an olduğu yerde öylece durduğu gibi.

 

Hamileliğim insan olmadığım için oldukça riskliydi. En azından benim gözümde bu böyleydi. Onun için en sağlıklısı neyse onu yapmaya çalışıyordum. Zarar görmemesi adına çoğu zaman hareket bile etmiyordum. Kişilik bakımından hareket etmeden durmak benim karakterime oldukça tersti.

 

Yine de kızım için birkaç aylığına bu zorlu sürece göğüs gerebileceğime adım gibi emindim.

 

 

Kızıma dair içimde burukluk namına herhangi bir şey yoktu. Düşündüğümde yutkunamadığım tek gerçek, kızımın dedesini hiç tanıyamayacağı gerçeğiydi.

 

Attila Tuğrul Türkeş, dünyanın en iyi babası olduğu gibi dünyanın en iyi

 

dedesi de olabilecek kadar iyiydi. Ona bu fırsatı tanımamışlardı. Ona kızının kızını görme hakkını tanımamışlardı. Az kalmıştı. Kızım için onu doğurmak adına bütün savaşımı verdikten sonra asıl hikayemize kaldığımız yerden başlayabilecektik.

 

Kızımın dedesini ondan alanlara büyük ders verme zamanı geldi de geçiyordu.

 

 

Veliahtlar olarak hamilelik sürecim boyunca asla boş durmamıştık. Kamer aile sandığının nerede saklandığına yönelik büyük çaplı araştırmalar yapmıştık. Hamilelik sürecimden dolayı ben işleri evden yürütürken, veliahtlar ekipler hâlinde dünyanın birçok yerinde araştırmalar başlatmıştı. Arzem soykamer gibi bir delinin Kamer aile sandığını yüksek güvenlikli adalarından birinde saklı tuttuğunu bildiğimizden genellikle ekiplerimizi dünya üzerindeki her türlü adaları araştıracak şekilde yönlendiriyorduk.

 

 

Öyle ya da böyle eninde sonunda gerçek açığa çıkacak ve biz amacımıza ulaşacaktık. Kamer aile sandığı kadar güçlü bir etken artık Arzem'in elinde bulunmadığında ne bize karşı kullanabileceği kozu kalacaktı ne de artık onu yok etmememiz için ortada sebep kalacaktı. Biz çok yakında intikamımızı alacaktık. Gerek Lara'nın intikamını gerek Hazar'ın intikamını gerek babamın intikamını gerek annem Gül Türkeş'in intikamını gerek zorla alıkoyduğu ve ailesini katlettiği halam Sevde Türkeş'in intikamını, her türlü şartta ve zorlukta almaya and içmiştim.

 

Düşüncelerimin bebeğimin sağlığını kötü etkilemesinden korktuğum için aklımı tekrar önümdeki işe vermiştim.

 

 

Batı için çekirdek.

 

Kansu için az yağlı mısır. (Yağsız mısır sevmesi umrumda değildi. )

 

Doğu ve benim için meyve suyu.

 

Diğerleri için alkollü içecekler ve yığınla abur cubur.

 

 

Film seçimini halletmeyi becerirsem her şey tam olarak istediğim gibi olacaktı.

 

Evin Kocaman sinema salonun sıcaklığını bile istediğim dereceye getirecek kadar takıntılıydım. Her şey tam istediğim gibi güzel olmalıydı.

 

 

"Ben geldimmmmm."

 

Hiç beklemediğim bir anda

 

Kansu'nun kanserlik sesini duyunca kapının olduğu tarafa doğru hızla dönmüştüm.

 

Eğer onu şu kadar olsun tanıyorsam herkesten önce gelme sebebi kesinlikle kendi istediği filmi izlettirmek istemesinden kaynaklanıyordu.

 

 

"Gördüm."

 

Bana doğru sinsi sinsi gülümseyip tam yanıma geldiğinde kafamın üstünü kedi sever gibi sevmişti. Sürekli saçımı kabarttığı için her seferinde elimle elini tırmalayarak onu geri itiyordum. Bu yüzden ellerinin üstü benim tırnak izlerim olsa dahi her seferinde karşı karşıya geldiğimizde aynı hareketi yapmaktan geri kalmıyordu. Canını acıttığım için kahkaha atan psikopat, önümde diz çökerek sevgili yeğenini selamlama işine koyulmuştu. Karnımın üzerini okşayarak konuştuğunda ondan nefret etsem bile gülmeden edememiştim.

 

 

"Amcasının bir tanesi nasılsın bakalım?"

 

Kansu, kulağını her karnıma dayadığında, kızım ona olan sevgisini dile getirmek adına tekme atıyordu. O bu hareketi her yaptığında Kansu aynen şöyle diyordu.

 

 

"Sevgi şekilleri bile şiddet içerikli. Anasının kızı işte. " Kızıma trip atarak doğrulduğunda, karnımı okşayarak kızıma destek çıkmıştım.

 

 

"Neden erken geldin. "

 

Eli ile ensesini okşayıp, gözlerini üst üste kırpıştırarak güya şirinlik yapmaya başlamıştı. Arem, bebeğimize isim seçme işini bittirdiğimizde işleri olduğundan şirkete gitmişti. Ben de bu süreçte sinema odasını film izlenecek konfora getirmek için uğraşıyordum.

 

 

"Senin film zevkin berbat olduğundan yardımcı olmaya geldim. "

 

Bu kez sinsice gülümseme sırası bana gelmişti. Kansu korku filmlerinde ruhunu temsil edenlerdendi. Ben ise korku filmi dışında film izlemezdim. Beni bildiğinden önceden ruhunu teslim etmek istemediğini söylemeye gelmişti.

 

 

"Birçok film buldum.

 

Fantastik, bilim-kurgu, komedi, aksiyon..."

 

 

"Korku, gerilim tarzında bir şey bulmanı tercih ederim. "

 

Kaşlarını çatıp sertçe yutkunmuştu.

 

 

"Bilmem farkında mısın ama hamilesin?"

 

Benim üzerimden Drama Queen olma zamanı gelmişti anlaşılan.

 

 

"Eh ben de aksini iddia etmedim zaten."

 

Kafasını hızlı hızlı iki yana doğru sallayıp tekrar konuşmuştu.

 

 

"Ya korkudan doğurursan... "

 

Elimi omzuna yerleştirip ona güven vermek ister gibi gözlerinin içine bakmıştım.

 

 

"Sen dururken mi? "

 

Dalga geçtiğimi anlayınca omzunun üzerinde duran elimi itmişti.

 

 

" Ben ne alaka? "

 

Çaktırmamaya çalışıyordu.

 

Yemezler narsist veliaht. Yemezler.

 

 

"İkimiz de senin cin görmeye dayanamadığını çok iyi biliyoruz. İşte bu yüzden, sırf o halini görmek için yabancı yapımı korku filmleri değil, doğrudan Türk usulü korku filmi izleyeceğiz. Full büyü, full atraksiyon, full musallat ve en çokta, full cinli! " Konuşurken kısık tonda ve korkutucu şekilde konuşmaya çalışıyordum. Kansu'nun daha şimdiden beti benzi gitmişti. Bembeyaz olan yüzü bile beni tatmin etmeye yetmiyordu. Bu gece onun korkudan renkten renge giren hallerini izlemeden bitmeyecekti.

 

 

"Ben ve korkmak.

 

Eğer benden korktuğuma dair tek bir izlenim alırsan benim adımda Kansu değil.

 

Hem ne korkacağım ben? Onca eğitimi, işkenceyi boşuna mı gördük? Dünyayı yönetiyorum kızım ben! Gerçekte var olmayan şeylerden mi korkacağım? "

 

Savunma modunu açmıştı. O üst üste konuşup başımı şişirmeye başlamadan izleyeceğimiz filmi, hayır daha doğrusu izleyeceğimiz korku filmini seçsem iyi olacaktı.

 

 

"Hey! Sana diyorum. Ben asla korkmam.

 

Duydun mu beni çakma tanrıça? Asla korkmam. "

 

 

 

 

 

 

 

 

 

...1 saat sonra...

 

 

 

 

 

"Allah'ım! Al beni yanına Allah'ım. "

 

Yastığıyla yüzünün yarısını örten, buna rağmen çığlık çığlığa olan bir adet Kansu Özkurt film izlemekten çok daha eğlenceliydi.

 

 

"Bir sus artık. "

 

Erdem yanında duran yastığı tuttuğu gibi çaprazında duran Kansu'ya fırlatmıştı.

 

Genelde çiftler şeklinde yan yana oturuyorduk. Arem'in kollarının arasında ben vardım. Benim yanımda Poyraz vardı.

 

Doğu ve Batı yanımda onları bulundurmadığım için tripliydi.

 

 

Afra ve Mert yan yana dursalarda birbirlerine temas etmemeye çalışıyorlardı. Aralarındaki bağın henüz adını koymamışlardı. Yine de birbirlerine attıkları kaçamak bakışlar bile aslında temasta bulunmak istediklerine işaretti.

 

 

Evren ve Elena korku filminde millet kesilip, biçilip, delirirken birbirleriyle yiyişiyorlardı. Ekin onların vıcık vıcık bir çift olması yönünde engel olduğundan onu evde bakıcılarıyla bırakmışlardı.

 

Anlaşılan oydu ki bizi engel olarak görmüyorlardı. Psikoloji bozacak kadar yapışkan çift oldukları gerçekti.

 

 

Erdem ve yeni sevgilisi Gülçin bana kalırsa görsel olarak yakışıyorlardı. Fakat bunu onlara asla söylemeyecektim.

 

Ortamın tek sapları Özkurt kardeşler ve Poyraz'dı.

 

 

"Ya bu kız salak mı? "

 

Bininci kez uyarsak bile susmayacağını bin birinci kez göstermişti. Arem'in göğsüne kafamı iyice yaslamıştım. Kocaman L koltuğun en ortasında biz vardık.

 

Önümüzde dev ekran duruyordu. Film odasını çok seviyordum. Her detayı sadece rahat rahat film izlenecek türden tasarlanmıştı.

 

 

 

"Lan öleceksin gerizekalı. Yorganı çek kafana yat zıbar. Aksiyon diye boku yiyecek haberi yok. " Sınavı yoktu ki kazanasın, kapatma tuşu yoktu ki kapatasın.

 

 

"Yemin ederim kanser sebebi bu adam."

 

Poyraz kulağıma doğru fısıldadığında gülmeden edememiştim.

 

Kansu'ya tekrar baktığımda onun filmi değil de bizi izlediğini görmüştüm.

 

Derin nefes aldığında kafamı iki yana doğru hızla sallamıştım. Geliyordu gelmekte olan.

 

 

"Tiplere bak.

 

Cin orada kızı yiyor, Evren sapığı ortama aldırış etmeden Elena'yı yiyor, ben burada kıza musallat oldukları için kendimi yiyorum, benim salak kardeşim çekirdek çitliyor. "

 

Tek nefeste odanın yarısına laf sokmuştu. Ey korku sen nelere kadirsin.

 

 

"Ha bir de!

 

Mert salağı da ancak durup kızı izliyor. '

 

 

Son sözleri yüzünden Afra utancından kaçacak delik aramaya başladığında, Mert onun kaçışını önlemek için onu birden kolunun arasına almış, Afra'ya sarılmıştı.

 

Bu ani ve muhtemelen Afra ondan uzaklaşmasın diye plansızca yaptığı hareketi yüzünden hepimizin bakışları onların olduğu tarafa doğru kaymıştı.

 

Hepimiz en az Afra kadar şaşkındık.

 

 

"Anlaşılan odur ki bu yaz düğün yapacağız. "

 

Kansu, dolaylı yoldan sevenleri birbirine kavuşturduğu için yaptığı sevap karşısında hasetinden çatladı çatlayacaktı. Bütün çiftlere bakıp göz devirdikten sonra tekrar ekrana dönmüştü. Onun ekrana döndüğü zaman, aynı zamanda filmin en korkunç anlarından birine denk geldiğinden yerinden sıçramıştı. Çocukta korkudan sarılık falan kalmamıştı.

 

 

"Ko-Kolum a-cı-yor. "

 

Doğu'nun kekeleyen sesini duyunca oraya doğru dönmüştüm. Kansu korkudan çocuğun kolunu koparacak kadar sıkıyordu. Buna rağmen arsız Doğu, kendine eğlence aradığı için abisine nazlı ve salak wattpad kızı taklidi yapıyordu. Sırıtışı oldukça kurnazcaydı.

 

 

"Kim yaptı? Sana bunu kim yaptı çabuk söyle? " Batı ikizinin oyununa watty boy olarak katıldığında burun kemerimi sıkıp derin nefes almıştım. Filmin zaten sonuna gelmiştik. Ekranda emeği geçen herkesin isim listesi dolaşıyordu.

 

 

Arem'in eli karnımı okşamaya başladığında gülümsemiştim. Kızıyla sürekli temas hâlinde olmak istiyordu.

 

Kızı ise onu hissetiği her an hareket ediyordu. Bunu bilmek Arem'i tıpkı şu anda olduğu gibi yine gülümsetmişti.

 

Gözüm tekrar ikizlere kaydığında kendi kendilerine senaryo oluşturduklarını görmüştüm. Poyraz bile ben farkında olmadan onlara katılmıştı.

 

 

"Batı sen watty kızı ol. "

 

Normal biri bunu red ederdi ancak söz konusu Batı olduğunda normal olan hiçbir şey artık ortada kalmadığından, evlilik teklifi almış gibi konuşmuştu.

 

 

"Evet, evet, evet. "

 

Ben de watty erkeğiyim.

 

Poyraz işin içine girdiyse sıkıntı o zaman başlardı. Doğu'nun ensesine elini uzatıp cilveli şekilde konuşmuştu.

 

 

"Ufff erkek yaaa! "

 

Afra kahkaha attığında Doğu kaçacak yer arar olmuştu. Afra'nın kahkaha sesi ise Mert'i mest etmişti. Adam arkadaşıma hayran hayran bakıyordu.

 

 

"Kendine gel! Sen benim korumamsın."

 

Kansu, ikizlere bulaşmayı çok seven bir abi olduğu için durum fazlasıyla hoşuna gitmişti.

 

 

"Korumaya bak! Dosta korku, düşmana güven veriyor. "Poyraz, Kansu'ya bakıp öpücük attığında Kansu, yerinden kalktığı gibi bizim yanımıza gelmişti. Namus her şey demekse en namuslu kişi sensin Kansu.

 

 

"Şimdi ben çok güzel bir kızmışım. Sonra sen beni yolda görmüşsün ve korumana beni araştırmasını söylemişsin. "

 

Batı bir kendini, bir ikizini bir de, Poyraz'ı göstererek konuştuğunda Evren'in oğlu Ekin'i neden ikizlerden uzak tutmakta bu kadar ısrarcı olduğunu anlamıştım.

 

Doğu, koltuğa geçip ayak ayak üstüne attığında oynamaya hazır olduğuna şahit olmuştum. Göz ucuyla ne yaptığını kontrol ettiğim Kansu ise Google arama motoruna kardeşlerimi nasıl reddedebilirim diye arama yapmakla meşguldü.

 

 

"Gir! "

 

Doğu'nun komutu üzerine Poyraz öne doğru adım atmıştı. Doğu bu hareket üzerine tekrar patron edasıyla konuşmuştu.

 

 

"Anlat bakalım. Kimmiş bu kız? "

 

Poyraz, boğazını öksürerek temizledikten sonra oldukça ciddi şekilde konuşmuştu.

 

 

"Annesi ve babası o küçükken trafik kazasında ölmüş. Amcasıyla yaşıyor ama o da şiddet uyguluyor kıza. Liseye gidiyor. Şu bizim aşağımızdaki okul var ya ha işte orası-"

 

Oyuna kendini kaptırıp, özüne dönüp, mahalle ağzıyla konuşan Poyraz, ne yaptığını fark edince durmuş ve hemen ardından tekrar ciddiyetine kavuşmuştu.

 

Doğu hızla ayağı kalkıp, sinirle etrafına bakmıştı. Oyunculuk desen vardı.

 

 

Bir sağa bir sola gitmiş âdeta kırılacak eşya aramıştı. En son önünde duran sehpanın üstünde duran kırılabilecek tabak ve bardaklara baktığında uyarı niteliğinde öksürmüştüm. Aklından bile geçirme demekti bu benim için. Bana bakıp sevimlice gülümsemişti. Arkasını dönüp, oturduğu yerde duran yastığı eline almıştı.

 

"Yastık iyidir. Evet evet kesinlikle yastık."

 

Görende üzerlerinde ağaç kırıyorum sanardı. Bu nasıl korkuysa artık?

 

Yastığı tuttuğu gibi Poyraz'ın kafasına fırlatan Doğu, yüzünden gülmeden edemiyordum.

 

 

Poyraz yerinden sendeleyip küfür savurmuştu. Kendine geldiğinde Doğu'ya hücum edecekken Batı araya girmişti.

 

 

"E hadi seri oynayın ! Güzel ve salak kız ağaç oldu burada! " Poyraz'ım güzel evladım, mesleğine olan aşkından mı? artık her neyse oyunu sürdürmeye Batı'nın uyarısı üzerine devam etmişti.

 

 

"Ne demek şiddet? Ne demek amcası tarafından şiddet? Daha onu paramla sattın alıp yerden yere vuracaktım ben.

 

Ne demek önce bir başkası? "

 

Batı, Doğu'ya bakıp küfür savurduğunda klişelerin bazen komik olabileceğini öğrenmiş olmuştum. Tam o sırada

 

Arem, saçımın üzerine öpücükler kondurmaya başladığında dikkatim böylece dağılmıştı. Onu yine kendi aşkımla mest ettiğimi biliyordum.Mükemmel olmak ayrı seviyeydi. Neyseki ben en üst seviyedeydim.

 

 

"Vallaha patron bana gelen bilgi bu yönde. "

 

 

"Sana o bilgi nerden geliyor? "

 

 

"Vahi iniyor bana. "

 

Elimle karnımın üstünü kapatmıştım. Güzel kızım kulağın nerede senin? Bu yüksek oranda IQ düşüren konuşmaya tanık olmanı istemiyorum.

 

 

"Başka ne var peki inen? Aman yani öğrendiğin. "

 

Doğu'ya olan zaafımın en büyük sebebi buydu işte. Laf sokarken acıması yoktu. Tıpkı şu an Poyraz'a bel altı soktuğu lafın acımasız olması gibi.

 

 

"Daha önce hiç aşık olmamış. Senin gibi

 

sarı bebeye aşık olacağını sanmam. Aman yani bir bakanın bir daha bakmadığı patronuma diyecektim. "

 

Eh Doğu'nun sert olduğu yerde Poyraz geri kalmazdı.

 

 

"Çok seviyorum seni. "

 

Arem'in sesini duyunca onu kendi aleminde bırakmanın daha iyi olacağına kanaat getirmiştim. Bazen bana karşı aşırı sevgi patlamaları gösteriyordu.

 

Daha karnım burnumdayken ikinciye hiç gerek yoktu.

 

 

"Lan benim hiç aşık olmadığımı nerden biliyorsun? "

 

 

"Bozma lan oyunu. En büyük detay o zaten. "

 

Doğu isyanında haklıydı şimdi.

 

 

"O zaman plan yapıyoruz. "

 

 

"Ne planı patron? "

 

 

"Kızı kaçıracağız. "

 

Poyraz eliyle dur işareti yapmıştı.

 

 

"Ohooo ohooo Baki! "

 

Benim üç bebeğimin üçü de aşırı iyi oynuyorlardı. Gülmemek imkansızdı.

 

 

"Çağ dışımı kaldın abicim. Kız kaçırmak nedir? "Batı, Poyraz'a gurula bakıp onu onaylamıştı.

 

 

"Evet! Haklı. Kız kaçırmak nedir? "

 

Elini, kavgaya gider gibi bel boşluklarına yerleştirmişti.

 

 

"Kızı satın almak dururken."

 

 

"Aynen öyle satın almak dur-"

 

Batı kafasını hızla Poyraz'a doğru döndüğünde gözlerinden dehşete düştüğü anlaşılıyordu.

 

 

"Ney? Ney? Ney? "

 

 

"Bakma bana öyle bön bön.

 

İşin olayı bu zaten. "

 

 

"Ulan bu hikâyede niye giren

 

çıkan hep bana?"

 

Doğu, Batı'nın isyanını umursamadan Poyraz'a dönmüştü.

 

 

"Bunun amcası kesin benim kumarhanelerden birine borçludur.

 

Çünkü neden? Çünkü bütün ülke benim kumarhaneme gelir, mafyayım falan ondan."

 

Batı'ya dönüp göz kırptığında Batı, elini ağzına götürüp kusar gibi yapmıştı.

 

 

"Amcasının kumar borcuna karşı kızı alacağız."

 

 

"Oldu canım. Ketçap mayonez de

 

olsun mu?"

 

 

Onlar kendi hâlinde takılırken ben kendim de daha önce hissetmediğim türden farklı bir şeyler hissetmeye başlamıştım.

 

Keyifimin yerinde gidişi an itibarıyla ters düşmüştü bana. Nefes alış verişimin düzensizliği Arem'in radarına hemen takılmıştı. Yüzümü onun yüzüne çevirdiğimde endişeli gözlerle bana baktığını görmüştüm. O da benim gibi ani gelen bu acının nedenini anlamak için gözlerime bakar olmuştu. İkimizde aynı anda şişkin karnıma bakmıştık. Arem beni her zaman ben daha söylemeden anlardı. İkimizin de aynı anda büyük heyecan ve korkuyla aynı sözleri sarf etmesi olağandı.

 

 

"Geliyor... "

 

"Geliyor... "

 

 

"Kim geliyor? "

 

Diye sormuştu Kansu hemen yanımda oturup mısır yerken. Sancının bedenime girmesiyle çığlık atmıştım. Arem, hemen ayağı fırlamıştı. Beni kucağına almak için önümde eğildiğinde herkesin bize baktığını görmüştüm.

 

 

"Bebek! Ah! Bebek geliyor... "

 

Zar zor konuşmuştum. Mısır Kansu'nun boğazında kalmıştı. Öksürüp duruyordu.

 

Arem beni kucakladığında bir elim karnımdayken diğer elimi omzuna dolamıştım. Herkes korku ve endişeyle bize bakıyordu.

 

 

Bana bu kadar acı çektirdiğin için doğunca sana çok kızmam gerekiyor anneciğim.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

(🎭)

 

 

 

 

 

 

Veeeeee Kestikkkkk!!!!

 

 

 

 

 

 

Buraya minik bir soru bırakmak istiyorum.

 

 

 

 

 

Külden Elbisem kurgusu, on puan üzerinden değerlendirildiğinde sizden kaç puan alır?

 

 

 

 

 

Aşırı merak ediyorum.

 

 

 

 

 

 

Mavimsulandınız 💋💋💋

 

 

Loading...
0%