@mavimsu_
|
Hayatınız boyunca hep sevgiyle kalın,
saygıyla kalın, aşkla kalın ve de kitabımı okumaya devam ederek kalın.
Bölümü yıldızlamayı ve de bol bol yorum yapmayı unutmayın.
Keyifli okumalar dilerim.
(🎭)
Bölüm Sözü
Varlığınla, varlığımı taçlandır.
Ruhunla, ruhumu yaşlandır.
Öyle bir gel ki,
anne oldum diyebileyim.
H. G.
(🎭)
"Uzun lafın kısası bu işte. "
"Anladım Tanrıça."
Önünde duran kutuya kısa bir göz gezdirdikten sonra tekrar konuşmuştu.
"Güzel fikir. "
Kaşlarımı çatıp ters ters baktığımı görünce tebessüm etmişti. Beni kolunun altına çekerek, başımın üstüne öpücük kondurmuştu.
"Güzeller güzelim benim. "
Saçlarımın arasına öpücük kondurup derince kokumu içine çektiğinde, onun yanında huzur bulmanın bana verdiği yetkiye dayanarak çatılan kaşlarımı gevşetmiştim.
Tövbe haşa, Allah korusun, Allah uzak etsin ama ben Arem'e kıyamıyor olabilir miydim?
Henüz resmî olarak kocam olmasa da kocam olan kocam beyle, evimizin oturma odasındaki koltuğun üstüne yan yana oturmuştuk. Burada bulunma amacımız, doğumuna bir aydan az süre kalan kızımızın ismini seçmek istememizdi.
Rastgele 50'şer isim seçmiştik. 50 tane o 50 tane ben. Toplamda 100 adet olan isim listemizi tek tek küçük kağıtlara yazıp, katlayıp, bir kutunun içine koymuştuk. Şimdi o kutudan bir tane Arem'in, bir tane de benim seçtiğim toplamda iki adet olacak olan isim, doğduktan sonra kızımıza vereceğimiz o isimler olacaktı. Kızımın babası gibi iki ismi olmasını istediğim için bu fikir bana aitti. Arem, tıpkı diğer her şeyde olduğu gibi ben ne yapmak istersem sadece bana ayak uydurmaya devam etmişti. İsteğimi hiç itiraz etmeden hemen kabul etmişti.
Hoş ona hiç fırsat tanımadan kızıma kendi seçtiğim herhangi bir ismi koysaydım bile kesinlikle itiraz etmezdi o.
"Hadi seç bir isim. "
Sesimi duyar duymaz kafamın üstüne son bir öpücük daha kondurup doğrulmuştu.
Bunu fırsat bilip, kucağına kucağımdaki kutuyu koymuştum.
Kutuya ve içindeki kağıt parçalarına kısa bir bakış atıp elini kutunun içine daldırmıştı. Biraz oyalanmanın ardından sonunda kağıtlardan birini seçmeyi başarmıştı. Elinde tuttuğu kağıdı görünce heyecanlı heyecanlı ona bakarak, kafamla kağıdı açması için işaret etmiştim. Oysa kafasını 'hayır' anlamında iki yana sallayarak beni reddetmişti. Ona ters ters bakarak bana cevap vermesini sağlamıştım.
"Sen de seç bir kağıt beraber açalım. "
Böylesi daha romantik olurdu diye mi bu talepte bulunmuştu acaba? Neydim benben, hikayenin yontulmamış odunu mu?
Onu ve fikrini onayladığım için kutuyu onun kucağından almış ve kendi kucağıma yerleştirmiştim. Elimi hızla kutunun içine daldırdığımda bütün kağıtları tek tek avucumun içine alıp, inceleyip, çok oyalanmadan geri kutunun içine fırlatmaya başladım. Mükemmeliyetçi takıntım kağıtların ağırlığından memnun olmadığı için, bir türlü aradığı ağırlıktaki o kağıt parçasını bulamıyordu. Bu süreçte tam tersi olsaydı bir ton laf edeceğim Arem, beni beklerken son derece hâlinden memnun görünüyordu.
Neredeyse bütün kağıt parçalarını sapık gibi ellemenin ardından, sonunda istediğim boyutta ve ağırlıktaki o kağıt parçasını bulup, seçmeyi başarmıştım. Arem, benim hazır olduğumu gördüğünde konuşmuştu.
"Hazırsan açalım. "
Kafamı hızlı hızlı sallamıştım.
Oldukça heyecanlı olduğum kesindi.
"Hazırım. "
Tuttuğum kağıdı yavaş olmamaya yemin içmiş gibi hızla açmayı başarmıştım.
Karşımda duran ismi ilk kez okuduğumda yüzümü kocaman gülümsemem kaplamıştı. Bu ismin anlamı çok güzeldi. Kayıp olmuş olanı var etmiştik. Bizim kızımız bize kaybettiğimiz mutluluğumuz olarak geri gelecekti. Tıpkı adı gibi olacaktı.
"Ne çıktı sen de Tanrıça? "
Elimde tuttuğum kağıdı okuması için ona doğru çevirdiğimde gözleri kağıda kaymıştı. Onda da ben de bıraktığı etkiyi bırakmıştı isim. Gözlerinden anlamıştım.
Atlantis, Platon’un anlattığı efsanevi bir ada hatta şehirdi. Denizlerin ötesinde, güçlü bir uygarlık varmış. Ama kibirleri yüzünden bir gecede sulara gömülmüşler. Kaybolup gitmiş olsalar da bugün var olup geri gelmişlerdi.
"Atlantis... "
Kızımızın adını karnıma bakarak ilk kez o an dile getirmişti. İçim kıpır kıpır olmuştu yine. Elini şişkin karnımın üzerine yerleştirip bu kez karnımı okşayarak konuşmuştu.
"Kayıp kızım benim. "
Küçük canavar babasının ona seslendiğini duyar duymaz harekete geçip tekme atmıştı. Arem'de ben de onun heycanını hissetiğimiz için sesli gülmüştük.
"Sen de ne çıktı peki? "
Ona sorduğum soruyu duyar duymaz kağıdı bana uzatmıştı. Kağıdı elinden alıp okuduğumda bir kez daha kocaman gülümsemiştim.
"Darya... " Farsça’da deniz anlamına geliyordu. Elimi karnımın üstüne koyup adını dile getirdiğimde tekrar tekme atmıştı. Yanlışıkla bebek yerine beyin doğuracaktım galiba. Bu kadar zeka fazla değil mi anneciğim?
Kızım annesinin aksine suyu çok seveceğe benziyordu.
"Atlantis Darya... "
Arem'e dönüp başımı göğsüne yerleştirmiştim. Beni hemen kolları arasına alıp, kocaman sarılmıştı.
"Çok güzel oldu. "
Onay mırıltısı çıkardığında yerimde daha fazla kurulmuştum.
Atlantis.
Darya.
Atlantis Darya...
Benim kızım...
Onun için çok heyecanlıydım. Anne olmak nedir bilmeyen yanımın tüm korkusunu anne olmak nedir? Öğrenmek isteyen yanım örtbas ediyordu. Çok kıymetli biri olacağı akrabalarının her gün ona hediyeler almasından belliydi. Veliahtların pahalı hediye, lüks hediye dışında anladıkları başka türden hediye olmadığı için, küçük kızım daha doğmadan yüklü miktarda bir servetin varisi olmuştu.
"Nerde kaldı bunlar? "
Yerime iyice kurulmuşken konuşmuştum.
"Gelmek üzeredirler. "
Veliahtların hepsini film izlemeye, bize çağırmıştım. Zaten her gün mutlaka bir bahane bulup hep beraber buraya geliyolardı. Bu kez o bahaneyi onlara ben sunmuştum.
Aklıma onları topluca çağırmak için kurduğum whatsapp grup konuşmamız gelince istemsiz olarak gülme tutmuştu beni.
*
Veliahtlar ve Tanrıça grubunu oluşturdunuz.
(Arem kişisini eklediniz.)
( 17'lik Mert kişisini eklediniz.)
(Narsist Kansu kişisini eklediniz.)
( Yön 1 Doğu kişisini eklediniz.)
( Yön 2 Batı kişisini eklediniz.)
( K. K. Evren Korkmaz kişisini eklediniz.) Açılımı; korkusuz korkak
(Puşt kişisini eklediniz.)
(Dövmeli telefon manyağı kişisini eklediniz. )
Merhaba evlatlarım ve
diğerleri.
Yön 1 Doğu ; Evlatlarım dediği
biziz @yön 2 Batı
Yön 2 Batı ; Aksi mümkün değil
kardeşim.
17'lik Mert yazıyor...
17'lik Mert; Güzelim!
Kahvaltı yaptın mı sen?
Bilmem.
Hatırlamıyorum.
Yaptım mı Arem?
Arem; Yaptın
Tanrıça.
Yapmışım
@17'lik Mert.
Narsist Kansu ; Bu ne
tantana
kardeşim?
Geldi yine,
ne diye
gruba eklediğimi
bilmediğim.
Narsist Kansu ; Sizin mesajınıza
cevap verdi.
Narsist Kansu; Gerçekten
bilmediğine
emin misin? 😎
Narsist Kansu ;
Kişisine cevap verdiniz.
İkizlerin telefonunu 7/24
İzleyip,
çocukların özel hayatının
içine incir ağacı dikip,
en son açtığım
gruba seni eklemediğimi
görünce evimi basıp, daha
doğmamış çocuğuma;
annen, amcanı dışlıyor,
diye şikayet ettiğin için
olabilir mi acaba?
Narsist Kansu ; Öncelikle
ikizler bu durumdan
rahatsız değil.
Değil mi lan?
@Yön 1 Doğu
@Yön 2 Batı
Onaylarsanız,
evlatlıktan
red yersiniz.
@Yön 1 Doğu
@Yön 2 Batı
Yön 1 Doğu ; Susma hakkımı kullanıyorum.
Yön 2 Batı ; @Yön 1 Doğu kişisine cevap verdi.
Yön 2 Batı ; Ben de o hakka
hep destek tam
destek diyorum.
Narsist Kansu ; Cezalısınız.
İki gün bilgisayar
oyunu yok size.
17'li Mert ; Cezalı dediği
adamlar 27 yaşında.
Yön 2 Batı ; 17'li Mert kişisine cevap verdi.
Yön 2 Batı ; Ayrıca
bilgisayar oyunu
oynamıyoruz biz.
Bilgisayar oyunu
tasarlıyoruz. Lütfen!
Grup yine gereksiz
kişilerin ,
araya kaynak yapması
sebebiyle, kuruluş
amacından farklı ilerliyor.
Teşekkürler narsist,
teşekkürler.
Narsist Kansu ; Size cevap verdi.
Narsist Kansu; Sen onu bunu
boş ver de akşama yemekte
ne var? onu söyle.
Zıkkımın dibi ile
elinin körü var.
Yer misin?
Narsist Kansu ; Size cevap verdi.
Narsist Kansu; Gören de
kendi yapıyor sanacak.
Özkurt yapımı Alice
olmasa açlıktan
ölmüştünüz.
Seni de,
o robotunuzu da
paramparça
etmiyorsam,
bunun tek sebebi
karnımdaki bundan
kötü etkilenmesin
diyedir.
Puşt ; Size cevap verdi.
Puşt; Canım yeğenim,
nasılsın
bakalım?
Arem ; Yazıyor...
Arem; Annesi yerine
ilk önce
yeğenini sorduğun
her dakika
ölüme adım adım
yaklaşıyorsun.
Puşt; Önceliğim
çirkin cadı değil de
çirkin cadının yavrusu
diye üzerime çok
geliyorsunuz. Oysa
arada fark yok. Aynı şey.
Puşt kişisini çıkardınız.
Narsist Kansu, Puşt kişisini ekledi.
K. K. Evren Korkmaz yazıyor...
Puşt ; Hain cadı!
Ne demek beni
gruptan atmak?
Hanımefendiliğimi
bozmadan
nasıl sövebilirim?
Narsist Kansu; Hanımefendi mi?
Yedi sülaleme düz
gittiği günler
daha dün gibi
aklımda.
K. K. Evren Korkmaz yazıyor...
Yön 2 Batı ; Narsist Kansu, kişisine cevap verdi.
Yön 2 Batı ; Dün gibi
hatırlaman çok doğal
abi, çünkü daha
dün yaşandı.
Narsist Kansu; Zamane
gençlerine iyilikte
yaramıyor.
İyilik dediği de
çocuğuma Las Vegas
merkezli tüm
kumarhanelerde
geçerli, VIP card almış
olması.
Arem; Yazıyor...
K. K. Evren Korkmaz; Yazıyor...
Arem; Kansu?
Narsist Kansu ayrıldı.
Narsist Kansu, kişisini eklediniz.
Hayırdır Kansu Bey?
Kaçıyor musunuz?
Narsist Kansu ; Ben ve kaçmak?
Yön 1 Doğu ; Günlerden
bir gün abim bana
aynen şöyle demişti.
Yön 2 Batı ; Ne dedi?
Ne dedi?
Yön 1 Doğu ; Başa
çıkamayacağın
her sorunda
kaçmaktan çekinme.
Yön 2 Batı ; Yön 1 Doğu kişisine cevap verdi.
Yön 2 Batı ; O konuşmayı
bana da yaptı.
Devamında şey dedi...
Yön 1 Doğu ; Ne dedi?
Ne dedi?
Yön 2 Batı; Çünkü adamlığın
yarısı kaçmaktır dedi.
17'lik Mert ; Geri kalan
yarısı da yürümektir
dedi değil mi?
Narsist Kansu ; 17'lik Mert kişisine cevap verdi.
Narsist Kansu; Sürekli
kaçamam ben.
Saçım bozulur
kardeşim.
Yön 2 Batı ; Slay abim
benim be!
K. K. Evren Korkmaz yazıyor...
Puşt yazıyor...
Puşt; Lan Evren!
Hayırdır oğlum!
Manas Destanını tekrar
kaleme mi aldın?
Puşt kişisine cevap verdiniz;
Tövbe haşa estağfurullah
ama ben sanırım puşta
hak vermiş olabilirim.
17'lik Mert ; Hâlâ yazıyor
Arem; Biriniz arayın şunu.
Yön 1 Doğu ; Aradım açmıyor.
K. K. Evren Korkmaz: Yazıyor...
Evet!
tahminleri
alalım.
İlk ben
söylüyorum.
Bence
kızıl görümcekle
kavga ettiler.
Bütün kavgayı
baştan sona
yazıyor.
Narsist Kansu; Bence kavga
o kadar büyüdü ki
boşanmaya karar verdiler.
Puşt; Artırıyorum ve diyorum ki,
bence işin içine Ekin'in
velayet davası bile girdi.
Puşt kişisine cevap verdiniz;
Çocuk ananın hakkıdır.
Narsist Kansu; @Arem
Bu da demek oluyor ki
sen naneyi yedin.
Arem; Yazıyor...
Arem; Bana uzun süre var olduğunu hatırlatma.
Narsist Kansu; Ok!
Ok!
Diyor şaka mıdır?
Dünyayı yöneten
adama bak.
Utanmasa trip atacak.
Puşt ; Dünya demişken,
Puşt; Bu dünya bizden ötürü
emin ellerdeydi en son.
Yeni nesil
çaylak bir veliaht
olmasa da olurdu yani.
Yön 2 Batı; Güneş doğmasa
da olur.
Hera olmasa da olur.
Yön 2 Batı; Sanırım
bunu imâ ediyor.
Yön 1 Doğu ; Yön 2 Batı kişisine cevap verdi.
Yön 1 Doğu; Ailem olmasa da olur.
Evim olmasa da olur.
Sokaklar yerinde durur.
Ritimler aklımda durur.
Vitrinler hakkında konu,
fuhuş olmasa da olur.
Gece olmasa da olur.
Güneş delilleri korur.
Deliler akıllı olur.
Dediler; akıllı olur.
Yediler başımı benim,
başım olmasa da olur.
Yaşım on olsa ne olur?
Bu ne monoton bi konu.
Beni uyandırın!
Bu nasıl bir rüya?
Kurumayan sulu boya
gibi paranoya
Olmasa da olurmuş,
atmasana Ziya!
Sigarayı da beni de
bırakırdınız güya.
@Yön 1 Doğu
@Yön 2 Batı
Yön 2 Batı; Senin için
ölürüm de
öldürürüm de.
Ne bırakması?
Yön 1 Doğu ; Yön 2 Batı kişisine cevap verdi.
Yön 1 Doğu ; Ölüm ölüm dediği
nedir ki be gülüm?
Ben senin için
yaşamayı göze almışım.
#HeraTürkeş
Yön 2 Batı ; Yön 1 Doğu kişisine cevap verdi.
Yön 2 Batı ; Üzerimden
prim kasma
terbiyesiz.
Narsist Kansu ; Allah'ım beni
kör et köööörrrr!
Narsist Kansu; Bunlar şimdi
kütükte akrabam diye
görünüyor
değil mi?
Narsist Kansu;
O hangi bakanlıktı lan?
Kütük silen. Kütüğümü
sildiriceğim.
Hayır durun!
Narsist Kansu; O kütük bana
girse, ancak
fayda eder bu
saatten sonra.
Puşt ; Bugün de birilerinin
yerine utandık çok şükür.
@Yön 1 Doğu @Yön 2 Batı
Yön 1 Doğu yazıyor...
Yön 2 Batı yazıyor...
K. K. Evren Korkmaz yazıyor...
Yön 1 Doğu ; Hera bir şey söyle ;(
Yön 2 Batı ; Hera bir şey söyle ;(
17'lik Mert ; Aynı anda konuşup,
aynı şeyi söyledikleri yetmezmiş
gibi, şimdi bir de aynı anda
aynı şeyi yazmaya başladılar.
@Arem
Bilmem
farkında mısın?
ama çocuklarımı
üzüyolar.
Arem yazıyor...
Arem; İkiniz de bugün
bana yaşadığınızı hatırlatmayın!
@puşt @Narsist Kansu
Narsist Kansu ; Ok!
Puşt ; Ok!
Ok'un sonundaki
ünlem,
girsin bir
taraflarınıza.
K. K. Evren Korkmaz yazıyor...
K. K. Evren Korkmaz; sjgdfkhdgjhdgkdhjgdjfjg
Puşt ; lan yazdı sonunda.
Narsist Kansu ; Ne diyor bu?
Arem; Hangi dil bu?
17'lik Mert ; Evren, iyi misin
kardeşim?
Yön 2 Batı ; Belki de bize mesaj
vermeye çalışıyor.
Yön 1 Doğu ; Batı haklı olabilir.
Başının dertte olma ihtimali var.
Ya da sadece
random atmıştır.
Puşt ; O ne?
Narsist Kansu ; O ne?
Arem; O ne?
17'lik Mert; O ne?
Cahille sohbeti
kesmediğim
için hep açıklama
yapmak zorunda
Kalıyorum.
Random;
sosyal medyada
kahkaha atmayı
temsilen
gerçekleştirilen
bir eylem
olarak kullanılır.
Narsist Kansu ; Zamane gençleri
çok değişik lan!
Puşt; Şimdi ben,
telefonun üstüne oturmuş
gibi bütün tuşlara basınca
gülmüş mü oluyorum?
Puşt kişisine
cevap verdiniz;
Sen gülmesen de
olur.
K. K. Evren Korkmaz;
Sksjdjdndnjzvslsksbks
17'lik Mert ; Tamam diyelim
ki gülüyor.
17'lik Mert ; Ee neye gülüyor bu?
K. K. Evren Korkmaz; 📎fotoğraf
Narsist Kansu; Fotoğraf attı.
Narsist Kansu; Açmaya korkuyorum.
Puşt; Tövbe Bismillah!
O neydi lan?
17'lik Mert; Karanlık
bir tünel
vardı.
Etrafında ise
beyaz taşlar.
17'lik Mert ; Doğu, Batı
hemen Evren'in telefon
sinyalinden yerini bulun.
Yön 1 Doğu ; Tamam.
Yön 2 Batı ; Tamam.
Narsist Kansu; Bir günümüzde
olaysız geçsin be!
Yön 1 Doğu ; Sinyal kendi evinden
geliyor.
Puşt ; Ben önden gidiyorum.
Peşimden gelirsiniz.
İlber Ortaylı'nın
çok sevdiğim
bir sözü vardır.
Aynen şöyle der;
Gözlüksüz bakıyorum
hâlâ cahilsiniz.
Puşt yazıyor...
Puşt ; Sırası değil çirkin cadı
Yok aslında
tam sırası.
Elena'yı
aradım
demin.
Evren'in
telefonu,
kızıl veledi
Ekin'de'ymiş.
17'lik Mert; Peki o
beyaz taşlı tünel neydi?
Ha sen şeyi
diyorsun...
Ekin'in ağzının
içiydi o .
Allah'ım
inşallah
kızım
kuzenine
çekmez.
Onu telefon
kemirirken
görürsem,
kalpten
falan giderim
herhalde.
Narsist Kansu, Kızıl Görümcek kişisini ekledi.
Narsist Kansu ; Sendeyiz yenge001
Kızıl Görümcek; Küsüm size ben.
Puşt; Nasılsın yengeciğim?
Onun niye ilk
önce kızıl veledini
sormuyorsun?
@puşt
Puşt; Yeğenimden önce
annesini sormayı tercih
ederim.
Puşt; Hayırdır!
Niye sordun?
Puşt kişisine cevap verdiniz;
Hiç öylesine :)
Arem; Erdem!
Puşt; Şaka da mı
yapmayalım?
Arem ; Şakaların
onu üzüyor.
Beni değil
bebeğimi üzüyor.
Yoksa bana ne
ondan.
Sevmiyorsa
sevmesin beni.
17'lik Mert; Bahse girerim
ki ağlıyor.
Puşt yazıyor...
Puşt; Ağlıyor musun
gerçekten?
@Hera Türkeş
Bebek ağlıyor
ben değil.
Ayrıca Arem,
beni aramayı
keser misin?
Arem; Erdem'i
kesmeyi
tercih ederim.
Puşt ; Seni sevdiğimi
biliyorsun çirkin cadı.
Puşt; Ağlama.
Narsist Kansu; Doğu
mısır patlat.
Kaos çıktı.
Yön 1 Doğu ; Abini duydun
değil mi kardeşim?
@Yön 2 Batı
Yön 2 Batı ; Valla ben
çekirdekçiyim
birader.
Puşt; Bu bebek seni
çok duygusal biri yaptı.
Haberin var mı?
@Hera Türkeş
Neden ona
yeğenim
demiyorsun?
Neden bebek
diyorsun?
Senin için
önemli olan
bir tek o ya
hani.
Puşt ; Sen daha
önemlisin.
Narsist Kansu; Lan
Arem! Ne geniş
mezhebin var
senin.
Arem; Narsist Kansu kişisine cevap verdi.
Arem; Çık lan
gruptan.
Narsist Kansu ; Bana ne
kızıyorsun?
Narsist Kansu; Zamane
gençlerine
gerçekten iyilik
yaramıyor.
Narsist Kansu ; Geniş olduğun
için seni yargılamıyorum.
#Genişinsanlaradestek
butonuyum ben.
17'lik Mert, Arem kişisine cevap verdi.
17'lik Mert; Arem uyma
şu gereksize. Kendine
eğlence arıyor.
17'lik Mert ; Asıl konuya
dönelim artık.
Puşt; Asıl konu ne?
Kızıl Görümcek Elena; Sanırım
benden bahsediyor.
17'lik Mert; Evet öyle.
17'lik Mert ;
Evren, Ekin'i her türlü
teknolojik aletten uzak
tutuyordu.
17'lik Mert; Şimdi
ne oldu da telefonu
Ekin'e verdi?
Yön 1 Doğu ; Teknolojiden uzak
kalınmış bir hayat,
hayat mıdır lo?
Yön 2 Batı ; Hayır bir
de bize çekmesin diye
Ekin'le görüşmemize
izin vermiyor.
Yön 2 Batı ; Kırmızı
bebişi günde sadece bir
saat görüyoruz.
Onda da gardiyan gibi
başımızda dikiliyor.
Yön 1 Doğu ;
Bütün elektronik
eşyalarmızı
da bizden alıyor.
Neymiş oğlunun
bilgisayarlarla kafasını
bozduğunu görmek
istemiyormuş. ;(
Oyyy!
Sarı kafalı
bebeklerim
benim.
Merak etmeyin.
Az kaldı.
Yakında
doğuracağım.
Evren gibi
olmayacağım
ben .
Zaten iki tane
beyin annesiyim.
Artık üç tane
olursunuz.
Yön 1 Doğu ; Seni seviyorum.
@Hera Türkeş.
Yön 2 Batı ; Seni seviyorum
@Hera Türkeş.
17'lik Mert ; Konu yine
başka bir yere kaymadan,
Elena, sen benim
sorduğum soruya
cevap verir misin
lütfen?
Kızıl Görümcek, 17'lik Mert kişisine cevap verdi. Kızıl Görümcek ; Bensiz
grup açtığınız için size küs
olsam bile cevap veriyorum.
Kızıl Görümcek ; Evren bir
tane kızı olsun istiyor ama
Ekin bensiz yapamıyor.
Bu yüzden durması için ona
telefon verdi.
Arem, ayrıldı.
Narsist Kansu ; dhhdjndnobsbdjd
Narsist Kansu ; Zamane
gençliği
gülüşünü attım.
Narsist Kansu; Ne
kadar çok
güldüğümü siz hesap
edin artık.
Görümcemle ilgili
sevdiğim tek şey
açık sözlü oluşu
sanırım.
Puşt; Arem'in
başında Elena ve
Hera'nın açık
sözlüğü
varken düşmana
ne hacet.
Kızıl Görümcek; Ben
gidiyorum. Malum Arem
birazdan burada olur.
Hâlâ Evren'le evli olduğumu
sindirmiş değil.
Kızıl Görümcek; Kocamı
korusam iyi olacak.
Narsist Kansu; Benim
veletler, size
Sesleniyorum. Dedikoduyu
canlı izlemeye Evren'in
evine gidiyorum.
Narsist Kansu; Gelecek
misiniz?
Yön 1 Doğu; Mısırlar
benden.
Yön 2 Batı; Çekirdeklerde
benden.
Ay ben
gelemiyorum ya.
Bana video
çekin.
Bebeğim kaos
aşeriyor.
Anasının kızı
İşte.
Yön 1 Doğu ; Emrin
olur kraliçem.
@Hera Türkeş
Ha bir de!
Az daha
unutuyordum.
Grubu şey
demek için
açtım.
Hepiniz
akşam burada
olun.
Film gecesi
yapacağız.
17'lik Mert; Bunun için
grup açmana ne gerek vardı
güzelim.
17'lik Mert ; Zaten her gece
seni görmeye geliyoruz.
Puşt; O da her
gittiğimizde
bizi kovuyordu.
Puşt; Sanırım
bu kez
kovmayacak.
*
Fakat grup konuşmalarında birden fazla kişi olduğundan, mavi tiklerin konuşma ekranında görünmesi için tüm grubun mesajı okuması gerekiyordu. Hazar Orhon gruba dahil olsa bile mesajları okumamıştı. Bu yüzden mavi tık, onların açtığı gruplarda hayatlarının hiçbir döneminde yer almayacaktı.
"Her şey hazır değil mi? "
Robot deyince alınan robot Alice yüzünden kafamı sürekli guguk kuşu gibi etrafımda oynatıyordum. Ses her yerden geldiği için her yere bakıp göz teması kurmaya çalışıyordum. Tek sorun Alice'in gözünün olmamasıydı. O da çok önemli bir detay olmadığı için fazla üzerine düşünmeye gerek yoktu.
"Evet efendim. "
Burun kıvırıp oturduğum yere iyice kurulmuştum. Fazlasıyla efor sarf etmiştim. En azından ağzımdan çıkan onca emir buna sebep olmuştu. Her şeyi Alice'in yapması bir şey değiştirmezdi.
Karnım iyiyce büyüdüğünden bebeğimi artık çok daha iyi hissediyordum. Bazen canımı yaksa da o benim biricik kızımdı.
Gün içerisinde onunla temas etmemi çok severdi. Benim ellerim artık alışkanlıktan dolayı sürekli karnımın üzerinde gezinirdi. Ona dokunmamı çok sevdiği için sürekli hareket hâlinde olan kızım, karnımın üzerini okşamaya başladığımda hareketsizce olduğu yerde öylece dururdu. Tıpkı şu an olduğu yerde öylece durduğu gibi.
Hamileliğim insan olmadığım için oldukça riskliydi. En azından benim gözümde bu böyleydi. Onun için en sağlıklısı neyse onu yapmaya çalışıyordum. Zarar görmemesi adına çoğu zaman hareket bile etmiyordum. Kişilik bakımından hareket etmeden durmak benim karakterime oldukça tersti.
Yine de kızım için birkaç aylığına bu zorlu sürece göğüs gerebileceğime adım gibi emindim.
Kızıma dair içimde burukluk namına herhangi bir şey yoktu. Düşündüğümde yutkunamadığım tek gerçek, kızımın dedesini hiç tanıyamayacağı gerçeğiydi.
Attila Tuğrul Türkeş, dünyanın en iyi babası olduğu gibi dünyanın en iyi
dedesi de olabilecek kadar iyiydi. Ona bu fırsatı tanımamışlardı. Ona kızının kızını görme hakkını tanımamışlardı. Az kalmıştı. Kızım için onu doğurmak adına bütün savaşımı verdikten sonra asıl hikayemize kaldığımız yerden başlayabilecektik.
Kızımın dedesini ondan alanlara büyük ders verme zamanı geldi de geçiyordu.
Veliahtlar olarak hamilelik sürecim boyunca asla boş durmamıştık. Kamer aile sandığının nerede saklandığına yönelik büyük çaplı araştırmalar yapmıştık. Hamilelik sürecimden dolayı ben işleri evden yürütürken, veliahtlar ekipler hâlinde dünyanın birçok yerinde araştırmalar başlatmıştı. Arzem soykamer gibi bir delinin Kamer aile sandığını yüksek güvenlikli adalarından birinde saklı tuttuğunu bildiğimizden genellikle ekiplerimizi dünya üzerindeki her türlü adaları araştıracak şekilde yönlendiriyorduk.
Öyle ya da böyle eninde sonunda gerçek açığa çıkacak ve biz amacımıza ulaşacaktık. Kamer aile sandığı kadar güçlü bir etken artık Arzem'in elinde bulunmadığında ne bize karşı kullanabileceği kozu kalacaktı ne de artık onu yok etmememiz için ortada sebep kalacaktı. Biz çok yakında intikamımızı alacaktık. Gerek Lara'nın intikamını gerek Hazar'ın intikamını gerek babamın intikamını gerek annem Gül Türkeş'in intikamını gerek zorla alıkoyduğu ve ailesini katlettiği halam Sevde Türkeş'in intikamını, her türlü şartta ve zorlukta almaya and içmiştim.
Düşüncelerimin bebeğimin sağlığını kötü etkilemesinden korktuğum için aklımı tekrar önümdeki işe vermiştim.
Batı için çekirdek.
Kansu için az yağlı mısır. (Yağsız mısır sevmesi umrumda değildi. )
Doğu ve benim için meyve suyu.
Diğerleri için alkollü içecekler ve yığınla abur cubur.
Film seçimini halletmeyi becerirsem her şey tam olarak istediğim gibi olacaktı.
Evin Kocaman sinema salonun sıcaklığını bile istediğim dereceye getirecek kadar takıntılıydım. Her şey tam istediğim gibi güzel olmalıydı.
"Ben geldimmmmm."
Hiç beklemediğim bir anda
Kansu'nun kanserlik sesini duyunca kapının olduğu tarafa doğru hızla dönmüştüm.
Eğer onu şu kadar olsun tanıyorsam herkesten önce gelme sebebi kesinlikle kendi istediği filmi izlettirmek istemesinden kaynaklanıyordu.
"Gördüm."
Bana doğru sinsi sinsi gülümseyip tam yanıma geldiğinde kafamın üstünü kedi sever gibi sevmişti. Sürekli saçımı kabarttığı için her seferinde elimle elini tırmalayarak onu geri itiyordum. Bu yüzden ellerinin üstü benim tırnak izlerim olsa dahi her seferinde karşı karşıya geldiğimizde aynı hareketi yapmaktan geri kalmıyordu. Canını acıttığım için kahkaha atan psikopat, önümde diz çökerek sevgili yeğenini selamlama işine koyulmuştu. Karnımın üzerini okşayarak konuştuğunda ondan nefret etsem bile gülmeden edememiştim.
"Amcasının bir tanesi nasılsın bakalım?"
Kansu, kulağını her karnıma dayadığında, kızım ona olan sevgisini dile getirmek adına tekme atıyordu. O bu hareketi her yaptığında Kansu aynen şöyle diyordu.
"Sevgi şekilleri bile şiddet içerikli. Anasının kızı işte. " Kızıma trip atarak doğrulduğunda, karnımı okşayarak kızıma destek çıkmıştım.
"Neden erken geldin. "
Eli ile ensesini okşayıp, gözlerini üst üste kırpıştırarak güya şirinlik yapmaya başlamıştı. Arem, bebeğimize isim seçme işini bittirdiğimizde işleri olduğundan şirkete gitmişti. Ben de bu süreçte sinema odasını film izlenecek konfora getirmek için uğraşıyordum.
"Senin film zevkin berbat olduğundan yardımcı olmaya geldim. "
Bu kez sinsice gülümseme sırası bana gelmişti. Kansu korku filmlerinde ruhunu temsil edenlerdendi. Ben ise korku filmi dışında film izlemezdim. Beni bildiğinden önceden ruhunu teslim etmek istemediğini söylemeye gelmişti.
"Birçok film buldum.
Fantastik, bilim-kurgu, komedi, aksiyon..."
"Korku, gerilim tarzında bir şey bulmanı tercih ederim. "
Kaşlarını çatıp sertçe yutkunmuştu.
"Bilmem farkında mısın ama hamilesin?"
Benim üzerimden Drama Queen olma zamanı gelmişti anlaşılan.
"Eh ben de aksini iddia etmedim zaten."
Kafasını hızlı hızlı iki yana doğru sallayıp tekrar konuşmuştu.
"Ya korkudan doğurursan... "
Elimi omzuna yerleştirip ona güven vermek ister gibi gözlerinin içine bakmıştım.
"Sen dururken mi? "
Dalga geçtiğimi anlayınca omzunun üzerinde duran elimi itmişti.
" Ben ne alaka? "
Çaktırmamaya çalışıyordu.
Yemezler narsist veliaht. Yemezler.
"İkimiz de senin cin görmeye dayanamadığını çok iyi biliyoruz. İşte bu yüzden, sırf o halini görmek için yabancı yapımı korku filmleri değil, doğrudan Türk usulü korku filmi izleyeceğiz. Full büyü, full atraksiyon, full musallat ve en çokta, full cinli! " Konuşurken kısık tonda ve korkutucu şekilde konuşmaya çalışıyordum. Kansu'nun daha şimdiden beti benzi gitmişti. Bembeyaz olan yüzü bile beni tatmin etmeye yetmiyordu. Bu gece onun korkudan renkten renge giren hallerini izlemeden bitmeyecekti.
"Ben ve korkmak.
Eğer benden korktuğuma dair tek bir izlenim alırsan benim adımda Kansu değil.
Hem ne korkacağım ben? Onca eğitimi, işkenceyi boşuna mı gördük? Dünyayı yönetiyorum kızım ben! Gerçekte var olmayan şeylerden mi korkacağım? "
Savunma modunu açmıştı. O üst üste konuşup başımı şişirmeye başlamadan izleyeceğimiz filmi, hayır daha doğrusu izleyeceğimiz korku filmini seçsem iyi olacaktı.
"Hey! Sana diyorum. Ben asla korkmam.
Duydun mu beni çakma tanrıça? Asla korkmam. "
...1 saat sonra...
"Allah'ım! Al beni yanına Allah'ım. "
Yastığıyla yüzünün yarısını örten, buna rağmen çığlık çığlığa olan bir adet Kansu Özkurt film izlemekten çok daha eğlenceliydi.
"Bir sus artık. "
Erdem yanında duran yastığı tuttuğu gibi çaprazında duran Kansu'ya fırlatmıştı.
Genelde çiftler şeklinde yan yana oturuyorduk. Arem'in kollarının arasında ben vardım. Benim yanımda Poyraz vardı.
Doğu ve Batı yanımda onları bulundurmadığım için tripliydi.
Afra ve Mert yan yana dursalarda birbirlerine temas etmemeye çalışıyorlardı. Aralarındaki bağın henüz adını koymamışlardı. Yine de birbirlerine attıkları kaçamak bakışlar bile aslında temasta bulunmak istediklerine işaretti.
Evren ve Elena korku filminde millet kesilip, biçilip, delirirken birbirleriyle yiyişiyorlardı. Ekin onların vıcık vıcık bir çift olması yönünde engel olduğundan onu evde bakıcılarıyla bırakmışlardı.
Anlaşılan oydu ki bizi engel olarak görmüyorlardı. Psikoloji bozacak kadar yapışkan çift oldukları gerçekti.
Erdem ve yeni sevgilisi Gülçin bana kalırsa görsel olarak yakışıyorlardı. Fakat bunu onlara asla söylemeyecektim.
Ortamın tek sapları Özkurt kardeşler ve Poyraz'dı.
"Ya bu kız salak mı? "
Bininci kez uyarsak bile susmayacağını bin birinci kez göstermişti. Arem'in göğsüne kafamı iyice yaslamıştım. Kocaman L koltuğun en ortasında biz vardık.
Önümüzde dev ekran duruyordu. Film odasını çok seviyordum. Her detayı sadece rahat rahat film izlenecek türden tasarlanmıştı.
"Lan öleceksin gerizekalı. Yorganı çek kafana yat zıbar. Aksiyon diye boku yiyecek haberi yok. " Sınavı yoktu ki kazanasın, kapatma tuşu yoktu ki kapatasın.
"Yemin ederim kanser sebebi bu adam."
Poyraz kulağıma doğru fısıldadığında gülmeden edememiştim.
Kansu'ya tekrar baktığımda onun filmi değil de bizi izlediğini görmüştüm.
Derin nefes aldığında kafamı iki yana doğru hızla sallamıştım. Geliyordu gelmekte olan.
"Tiplere bak.
Cin orada kızı yiyor, Evren sapığı ortama aldırış etmeden Elena'yı yiyor, ben burada kıza musallat oldukları için kendimi yiyorum, benim salak kardeşim çekirdek çitliyor. "
Tek nefeste odanın yarısına laf sokmuştu. Ey korku sen nelere kadirsin.
"Ha bir de!
Mert salağı da ancak durup kızı izliyor. '
Son sözleri yüzünden Afra utancından kaçacak delik aramaya başladığında, Mert onun kaçışını önlemek için onu birden kolunun arasına almış, Afra'ya sarılmıştı.
Bu ani ve muhtemelen Afra ondan uzaklaşmasın diye plansızca yaptığı hareketi yüzünden hepimizin bakışları onların olduğu tarafa doğru kaymıştı.
Hepimiz en az Afra kadar şaşkındık.
"Anlaşılan odur ki bu yaz düğün yapacağız. "
Kansu, dolaylı yoldan sevenleri birbirine kavuşturduğu için yaptığı sevap karşısında hasetinden çatladı çatlayacaktı. Bütün çiftlere bakıp göz devirdikten sonra tekrar ekrana dönmüştü. Onun ekrana döndüğü zaman, aynı zamanda filmin en korkunç anlarından birine denk geldiğinden yerinden sıçramıştı. Çocukta korkudan sarılık falan kalmamıştı.
"Ko-Kolum a-cı-yor. "
Doğu'nun kekeleyen sesini duyunca oraya doğru dönmüştüm. Kansu korkudan çocuğun kolunu koparacak kadar sıkıyordu. Buna rağmen arsız Doğu, kendine eğlence aradığı için abisine nazlı ve salak wattpad kızı taklidi yapıyordu. Sırıtışı oldukça kurnazcaydı.
"Kim yaptı? Sana bunu kim yaptı çabuk söyle? " Batı ikizinin oyununa watty boy olarak katıldığında burun kemerimi sıkıp derin nefes almıştım. Filmin zaten sonuna gelmiştik. Ekranda emeği geçen herkesin isim listesi dolaşıyordu.
Arem'in eli karnımı okşamaya başladığında gülümsemiştim. Kızıyla sürekli temas hâlinde olmak istiyordu.
Kızı ise onu hissetiği her an hareket ediyordu. Bunu bilmek Arem'i tıpkı şu anda olduğu gibi yine gülümsetmişti.
Gözüm tekrar ikizlere kaydığında kendi kendilerine senaryo oluşturduklarını görmüştüm. Poyraz bile ben farkında olmadan onlara katılmıştı.
"Batı sen watty kızı ol. "
Normal biri bunu red ederdi ancak söz konusu Batı olduğunda normal olan hiçbir şey artık ortada kalmadığından, evlilik teklifi almış gibi konuşmuştu.
"Evet, evet, evet. "
Ben de watty erkeğiyim.
Poyraz işin içine girdiyse sıkıntı o zaman başlardı. Doğu'nun ensesine elini uzatıp cilveli şekilde konuşmuştu.
"Ufff erkek yaaa! "
Afra kahkaha attığında Doğu kaçacak yer arar olmuştu. Afra'nın kahkaha sesi ise Mert'i mest etmişti. Adam arkadaşıma hayran hayran bakıyordu.
"Kendine gel! Sen benim korumamsın."
Kansu, ikizlere bulaşmayı çok seven bir abi olduğu için durum fazlasıyla hoşuna gitmişti.
"Korumaya bak! Dosta korku, düşmana güven veriyor. "Poyraz, Kansu'ya bakıp öpücük attığında Kansu, yerinden kalktığı gibi bizim yanımıza gelmişti. Namus her şey demekse en namuslu kişi sensin Kansu.
"Şimdi ben çok güzel bir kızmışım. Sonra sen beni yolda görmüşsün ve korumana beni araştırmasını söylemişsin. "
Batı bir kendini, bir ikizini bir de, Poyraz'ı göstererek konuştuğunda Evren'in oğlu Ekin'i neden ikizlerden uzak tutmakta bu kadar ısrarcı olduğunu anlamıştım.
Doğu, koltuğa geçip ayak ayak üstüne attığında oynamaya hazır olduğuna şahit olmuştum. Göz ucuyla ne yaptığını kontrol ettiğim Kansu ise Google arama motoruna kardeşlerimi nasıl reddedebilirim diye arama yapmakla meşguldü.
"Gir! "
Doğu'nun komutu üzerine Poyraz öne doğru adım atmıştı. Doğu bu hareket üzerine tekrar patron edasıyla konuşmuştu.
"Anlat bakalım. Kimmiş bu kız? "
Poyraz, boğazını öksürerek temizledikten sonra oldukça ciddi şekilde konuşmuştu.
"Annesi ve babası o küçükken trafik kazasında ölmüş. Amcasıyla yaşıyor ama o da şiddet uyguluyor kıza. Liseye gidiyor. Şu bizim aşağımızdaki okul var ya ha işte orası-"
Oyuna kendini kaptırıp, özüne dönüp, mahalle ağzıyla konuşan Poyraz, ne yaptığını fark edince durmuş ve hemen ardından tekrar ciddiyetine kavuşmuştu.
Doğu hızla ayağı kalkıp, sinirle etrafına bakmıştı. Oyunculuk desen vardı.
Bir sağa bir sola gitmiş âdeta kırılacak eşya aramıştı. En son önünde duran sehpanın üstünde duran kırılabilecek tabak ve bardaklara baktığında uyarı niteliğinde öksürmüştüm. Aklından bile geçirme demekti bu benim için. Bana bakıp sevimlice gülümsemişti. Arkasını dönüp, oturduğu yerde duran yastığı eline almıştı.
"Yastık iyidir. Evet evet kesinlikle yastık."
Görende üzerlerinde ağaç kırıyorum sanardı. Bu nasıl korkuysa artık?
Yastığı tuttuğu gibi Poyraz'ın kafasına fırlatan Doğu, yüzünden gülmeden edemiyordum.
Poyraz yerinden sendeleyip küfür savurmuştu. Kendine geldiğinde Doğu'ya hücum edecekken Batı araya girmişti.
"E hadi seri oynayın ! Güzel ve salak kız ağaç oldu burada! " Poyraz'ım güzel evladım, mesleğine olan aşkından mı? artık her neyse oyunu sürdürmeye Batı'nın uyarısı üzerine devam etmişti.
"Ne demek şiddet? Ne demek amcası tarafından şiddet? Daha onu paramla sattın alıp yerden yere vuracaktım ben.
Ne demek önce bir başkası? "
Batı, Doğu'ya bakıp küfür savurduğunda klişelerin bazen komik olabileceğini öğrenmiş olmuştum. Tam o sırada
Arem, saçımın üzerine öpücükler kondurmaya başladığında dikkatim böylece dağılmıştı. Onu yine kendi aşkımla mest ettiğimi biliyordum.Mükemmel olmak ayrı seviyeydi. Neyseki ben en üst seviyedeydim.
"Vallaha patron bana gelen bilgi bu yönde. "
"Sana o bilgi nerden geliyor? "
"Vahi iniyor bana. "
Elimle karnımın üstünü kapatmıştım. Güzel kızım kulağın nerede senin? Bu yüksek oranda IQ düşüren konuşmaya tanık olmanı istemiyorum.
"Başka ne var peki inen? Aman yani öğrendiğin. "
Doğu'ya olan zaafımın en büyük sebebi buydu işte. Laf sokarken acıması yoktu. Tıpkı şu an Poyraz'a bel altı soktuğu lafın acımasız olması gibi.
"Daha önce hiç aşık olmamış. Senin gibi
sarı bebeye aşık olacağını sanmam. Aman yani bir bakanın bir daha bakmadığı patronuma diyecektim. "
Eh Doğu'nun sert olduğu yerde Poyraz geri kalmazdı.
"Çok seviyorum seni. "
Arem'in sesini duyunca onu kendi aleminde bırakmanın daha iyi olacağına kanaat getirmiştim. Bazen bana karşı aşırı sevgi patlamaları gösteriyordu.
Daha karnım burnumdayken ikinciye hiç gerek yoktu.
"Lan benim hiç aşık olmadığımı nerden biliyorsun? "
"Bozma lan oyunu. En büyük detay o zaten. "
Doğu isyanında haklıydı şimdi.
"O zaman plan yapıyoruz. "
"Ne planı patron? "
"Kızı kaçıracağız. "
Poyraz eliyle dur işareti yapmıştı.
"Ohooo ohooo Baki! "
Benim üç bebeğimin üçü de aşırı iyi oynuyorlardı. Gülmemek imkansızdı.
"Çağ dışımı kaldın abicim. Kız kaçırmak nedir? "Batı, Poyraz'a gurula bakıp onu onaylamıştı.
"Evet! Haklı. Kız kaçırmak nedir? "
Elini, kavgaya gider gibi bel boşluklarına yerleştirmişti.
"Kızı satın almak dururken."
"Aynen öyle satın almak dur-"
Batı kafasını hızla Poyraz'a doğru döndüğünde gözlerinden dehşete düştüğü anlaşılıyordu.
"Ney? Ney? Ney? "
"Bakma bana öyle bön bön.
İşin olayı bu zaten. "
"Ulan bu hikâyede niye giren
çıkan hep bana?"
Doğu, Batı'nın isyanını umursamadan Poyraz'a dönmüştü.
"Bunun amcası kesin benim kumarhanelerden birine borçludur.
Çünkü neden? Çünkü bütün ülke benim kumarhaneme gelir, mafyayım falan ondan."
Batı'ya dönüp göz kırptığında Batı, elini ağzına götürüp kusar gibi yapmıştı.
"Amcasının kumar borcuna karşı kızı alacağız."
"Oldu canım. Ketçap mayonez de
olsun mu?"
Onlar kendi hâlinde takılırken ben kendim de daha önce hissetmediğim türden farklı bir şeyler hissetmeye başlamıştım.
Keyifimin yerinde gidişi an itibarıyla ters düşmüştü bana. Nefes alış verişimin düzensizliği Arem'in radarına hemen takılmıştı. Yüzümü onun yüzüne çevirdiğimde endişeli gözlerle bana baktığını görmüştüm. O da benim gibi ani gelen bu acının nedenini anlamak için gözlerime bakar olmuştu. İkimizde aynı anda şişkin karnıma bakmıştık. Arem beni her zaman ben daha söylemeden anlardı. İkimizin de aynı anda büyük heyecan ve korkuyla aynı sözleri sarf etmesi olağandı.
"Geliyor... "
"Geliyor... "
"Kim geliyor? "
Diye sormuştu Kansu hemen yanımda oturup mısır yerken. Sancının bedenime girmesiyle çığlık atmıştım. Arem, hemen ayağı fırlamıştı. Beni kucağına almak için önümde eğildiğinde herkesin bize baktığını görmüştüm.
"Bebek! Ah! Bebek geliyor... "
Zar zor konuşmuştum. Mısır Kansu'nun boğazında kalmıştı. Öksürüp duruyordu.
Arem beni kucakladığında bir elim karnımdayken diğer elimi omzuna dolamıştım. Herkes korku ve endişeyle bize bakıyordu.
Bana bu kadar acı çektirdiğin için doğunca sana çok kızmam gerekiyor anneciğim.
(🎭)
Veeeeee Kestikkkkk!!!!
Buraya minik bir soru bırakmak istiyorum.
Külden Elbisem kurgusu, on puan üzerinden değerlendirildiğinde sizden kaç puan alır?
Aşırı merak ediyorum.
Mavimsulandınız 💋💋💋
|
0% |