15.Bölüm

Selamm canlarımm umarım iyisinizdirr, yeni bölümlee geldimm.bu sefer harbiden uzun bölüm olduu.🤍
2000 kelimeyi geçtikkk

Normalde bölümü bugün daha erken atacaktım ama yorgunluktan unutmuşum kusura bakmayın💕.

Umarımm beğenirsinizz oy vermeyi ve yorum yapmayıı unutmayınnnn.

bölüme geçmeden şehitlerimiz vardı Türkiye ŞEHİT verdi birer fatiha okuyalım lütfen 🥺

keyifli okumalar diliyorummm canlarımmm❤

... 

Hatırlatma

"A-ateş, ateşi esir aldılar "daha fazlasını duymamıştım, duyamamıştım bedenim kendini daha fazla tutamamış, bayılmıştım hiçbişey duymuyordum şuan....

.... 

Gözümü açtığımda beyaz bi tavanla karşılaştım. Bedenim çok zayıf düşmüştü Aklıma son olanlar geldi. A-ateş, ateş esir düştü demişlerdi hemen olduğum yerden doğruldum.

"Deniz, kalkma serumun bitsin canım"şuan ne sedefi nede Asena'yı duyuyordum.

S-sedef, A-ateş ateş geldi mi, bi haber varmı" Bi umutla sormuştum sadece bi umut gelmiş olsun istedim, çıkıp gelsin tekrar kendini bana kanıtlamaya çalışsın istedim ama yoktu.
"Yok deniz daha haber alamamışlar"dik durmam lazımdı. Eğer üzülüp yıkılacaksam bile kendimle kaldığım zaman yapacaktım.

Biz hastanede odasında serumumun bitmesini beklerken miraç abi ile Günay abide gelmişti.ben hızla Doğrulup miraç abi için konuşutum.
"Abi sen niye ayaktasın , yaralısın zaten kalkmaman lazımdı "ben onun için edişelenirken o hiçbirimizi duymuyordu sadece bana odaklanmıştı.

" D-deniz, abicim özür dilerim, benim yüzümden ben esir düşmeseydim şuan Ateş onların elinde olmazdı, B-beni almak için kendini feda etti. "Yapamıyordum artık Ateş bunu benden gizlemişti. Ne yani izin vermeyeceğimi mi düşünmüştü. Ya tamam izin vermezdim ama Ateş dinlemezdi ztn en azından söyleye bilirdi tekrar kırılmama gerek yoktu.

" A-abi hepiniz biliyor muydunuz tüm bu olanları "umarım bilmiyorsunuzdur tekrar bi hayal kırıklığı yaşayamazdım.
" Hayır b-ben biliyordum , bende beni kurtardıkları zaman öğrendim gerçekten deniz bilseydim izin vermezdim, özür dilerim "inanıyordum onlara ama Meriç abinin kendini suçlu görmesi dahada üzmüştü.

" Abi sakın, sakın özür dileme hem sana bişey olsaydı o zaman Ateş kendini affetmezdi, ben inanıyorum o bizi bırakmaz bulacağız onuda ama s-sen kendini suçlama lütfen "

ona kızacağımı düşünmemeliydiler Meriç abi , abim gibiydi.
" B-ben bi abimi kaybetmişken diğer abimide kaybedemezdim."konuşmamdan sonra beni kendine çekip sarıldı. "sana söz veriyorum abim, getireceğiz Ateş'i "biz biraz dururken Günay konuştu.

" Yenge Ateş komutanım sizi evinize götürmemi istedi"söylemiştim Ateş'e o gelmeden gitmek istemediğimi. Meriç abi bile günay aklımdakileri anlamışlardı.
"yenge gidelim Ateş komutanım kabul etmenizi istedi hem Meriç abide gelecek"kabul etmekten başka çarem yoktu.
" T-tamam gidelim "gidecektik ama hazırmıyım bilmiyordum, Alp şuan eylül'ler ile bizdeydi aklım onda kalıyordu.

Bakışlarımı sedef ile Asena'ya çevirmiştim.
" Şey hanımlar Alp benim evde aklım onda kalıyord-"ben cümlemi tamamlamadan Sedef konuştu.
"biz Asena ile Alp'e bakarız canım senin aklın kalmasın"onlarla vedalaştıktan sonra çıktık.

... 

Bahçeli oldukça büyük ve tek katlı bi evin bahçesinden geçip kapının önüne geldik.
" Yenge evinin kapısını senin açman lazım"elindeki anahtarı kapının kilidine geçirmiş bekliyordum. Hazırmıydım bilmiyorum tek bildiğim bu eve girip çıktıktan sonrahiçbirşey eskisi gibi olmayacaktı.

Oldukça sade ve şıktı ev gerçekten de benimm istediğim gibi dekore edilmişti . Ben evin salonundan geçerken Meriç abilerde peşimden geliyordu dönüp bakmasamda ayak seslerinden belliydi.duvardaki resim ile olduğum yerde durdum.

bizim düğünümüzde çekilmiş bi fotoğraftı çok güzel çıkmıştık. (Görseldekiler karakterlerimiz değil sadece resim onlar temisilii)
sadece bu fotoğrafla kalmamıştı evin nerdeyse heryerinde bizim fotoğraflarımız vardı gördüğüm her fotoğrafla gözlerim daha çok doluyordu.

bu fotoğrafta hamile değildim daha Ateş'in bana olan bakışları çok güzeldi.

Evdeki son fotoğraf ile yüzümde acı bi tebessüm oluştu.
hamileydim bu fotoğrafta üç kişilik bi aileydik... Keşke dedim o an keşke herşey eskisi gibi olsa Derin yanımızda olsaydı ,ben oğlumda hamile olduğum zamanı, Ateş ile geçirdiğim zamanları hatırlayabilseydim...

.... 

bütün evi gezmiştik sadece yatak odası ile bi oda kalmıştı. Kalan diğer odanın ne olduğunu az çok tahmin edebiliyordum. Karşı karşıya olan odalardan sağdakine girdim. B-burasi yatak odası değildi.

Alp'in odasıydı, evet oğlum ayıcıklara düşkündü ama bu kadar olduğunu bilmiyordum.

başım dönmeye başlamıştı, beynimin içinde netleştiremediğim anılar vardı.(bi dahaki bölüm anılar ile ilgili olucakk)
odanın her köşesinde Ateş ile Alp'in fotoğrafları vardı ve benim geç de olsa gördüğüm kendi fotoğraflarım vardı.

bu fotoğrafta tam hatırlamasamda oğlumuzun varlığı ile ailecek ilk defa başbaşa beraber vakit geçirmiştik.
odanın kalan kısmında Ateş ile Alp'in fotoğrafları vardı.

(Alp'i biraz büyük hay edelimm aşklar)
keşke oğlumun bütün anlarında yanında olsaydım, keşke beni hep hayatında bilseydi. Kısacası hayat keşkeler ile doluydu, o yüzden hiç birşeyi ertelememek lazım, yarının ne olacağı canımdan parça dediğin insanların yarın veya saatler sonra yanında olup olmayacağı belli değildi.

Bu sefer elim sadece Alp'in uyurken çektikleri fotoğrafa gitti, fark etmiştim Alp'in yeni doğduğu zamanlar Ateş ile fotoğrafı yoktu, onunda sebebini öğrenecektim.

bu fotoğrafta diğerlerine göre daha büyüktü Meriç abiye dönüp konuştum.

"abi bu fotoğrafların aynısını bana çıkartır mısınız"istiyordum çünkü oğlumun yanında olamasamda, onun küçükken ki o tatlı hallerini görmesemde bunların aynısının bende olmaya hakkı vardı.

" Tamam abim çıkarırız " daha fazla durmadan yatak odasına geçmiştik. Bura diğer odalara göre dahada etkilemişti her yerde fotoğraflarımız vardı en acısıda bu değilmi zaten hayatının parçası olan insanların hiçbir şeyini, hiç bir anını hatırlamamak.

Ateş'in dedikleri aklıma gelmişti, yatak odasında bi kutu vardı bakmam gereken, hemen dediği yere yönelip açtım dediği kutu burdaydı çıkarıp baktım...
(arkadaşlar kutunun içindekileri, o duyguyu bi dahaki bölüm okuyacağız, biraz uzun bi bölüm olucak çünkü)

... 

kutuda gördüğüm resimler ve en önemlisi o-okuduğum o mektup bütün bildiklerim yalanmış ben A-ateş'i boşu boşuna suçlu görmüştüm, sahiden neden dinlememiştim ki onu ş-şimdi gelip gelemeyeceği belli değildi ve bizim aramızda soğukluk vardı. Defalarca okudum benim için yazdığı mektubu, Defalarca zihnimde sesi yankılandı, ben onu suçlarken o o-oğlumuza beni unutturmamıştı.

Deniz'imme

Deniz'im canımın içi öncelikle seni çok seviyorum şuan bunu okuyorsan bana kırgınsındır ve ben belkide gelmeyeceğim, gelemeyeceğim ama seni gerçekten çok sevdim ,seviyorumda her ne kadar bi süre ayrı kalsakta benim için tek sen vardın .

Bu kalp bildim bileli sen diye attı sadece seni sevdi.Elleri silah tutan adamdım, gittiğim her görevde gelip gelemeyeceğim umrumda değildi şehit olmak isterdim,şimdi sana gelmek için saatleri sayıyorum,kokunu alabilmek için,elini tutabilmek için,sana tekrar sarılabilmek için günleri, saatleri sayıyorum.

Kırgınsın bana ama benimde oğlumuzdan yıllar sonra haberim oldu. Senin gibi bende oğlumun ilk adımlarını, doğduğu zamanki o küçücük bedenini göremedim, senden ,oğlumuzdan,ailemden ayrı kaldım ama asla ümidimi kaybetmemiştim, biliyordum bi gün eskisi gibi olacaktık.

biliyorum ne dediklerimi anlamakta zorlanıyorsun. Üç yıl önce sancın vardı , doğumun başlamıştı diye hastaneye gidiyorduk, trafik kazası diye adlandırılmıştı o kaza ama hiç bişey bildiğin gibi değil güzelim. O kaza dedikleri şey bilerek yapılmıştı, beni alabilmek için yapmışlardı, amaçlarınada ulaştılar.

8 ay boyunca esir kaldım herkes şehit oldum sanıyordu ama yaşıyordum deniz'im sana, oğlumuza kavuşacağım günleri iple çekiyordum, sizin hayalinizi kuruyordum ama bi süre sonra bütün ümidim bitmişti artık herşey bitti derken buldular beni. esir düştüm derken, tedavi derken bi buçuk yıl sonra size geldim, oğlumuz bi yaşını çoktan doldurmuştu.

ilk defa deniz , ilk defa oğlum yıllar sonra babasını gördü, tanımıştı beni, söz vermiştim oğlumuzu sana getireceğime, denedim güzelim yemin ederim denedim geldim evine taşınmıştınız, taşındığın yere geldim görüştüğü biri var dediler yıkıldım ama asla sevmekten vazgeçmedim hem seven insan vazgeçermi ben çok sevdim seni.

sonra gerçekleri zorda olsa öğrendim hafızanı kaybettiğini öğrendim, geldim tekrar geldim , oğlumuz annesini tanımıştı. unutturur muydum seni ,hergün fotoğraflarını, fotoğraflarımızı gösterirdim oğlumuza, bazen beni bile görmediği zamanlar senin resimlerini görürdü belkide hissettiği için seni bu kadar çabuk kabul etmişti.

biliyor musun oğlumuzun ilk kelimesi bile Anne olmuştu, sana çok düşkün, oğlumuz seni kaybetmekten çok korkuyo deniz ,biliyorum onu bırakmazsın çok şanslı senin gibi annesi var, bende çok şanslıyım senin gibi bi karım var.

Keşke daha önce anlatsaydım tüm bunları ama olmadı senin için kötü olurmuş ,bekledim O günün gelmesini sana herşeyi anlatmak için çok bekledim. Şimdi öğrendin işte herşeyi belki yine affetmeyeceksin ama şunu bil çok seviyorum seni bunları şuan öğreniyorsan dönmem büyük ihtimalle.

ama o bakmaya doyamadığım güzel gözlerin acıdan dolmasın ,eğerki acıdan dolarsa işte o zaman yapamam ben ,oğlumuz sana emanet güzel gözlüm sende Allah'a emanetsin.

Dönersem bu kalp yine sen diye atacak, Eğer ki dönemezsemde bu kalp seni severek şehit olacak...
(Ateş'im yaa🥺🥺)

Bu mektupla yıkılmıştım veda ediyordu bana , veda ediyordu bize oysa daha evlenecektik, kokusunu doya doya içime çekecektim ama yoktu yanımda, gelmeliydi yeni kavuşmuşken , herşeyi öğrenmişken yanımda yoktu, kırgın değildim geçmişti kırgınlığım yeterki gelsin.

Odanın ortasında hıçkıra hıçkıra ağlıyordum başım dönüyordu. Yerden kaldırmak için koluma biri girmişti ama dönüpte bakamamıştım.
"Deniz, hadi abim kalk oğlunun sana ihtiyacı var Ateş geldiğinde seni böyle mi görmeli "herşey boşuna gibiydi kimseyi duymak istemiyordum.

" G-gelecek d-değil mi abi, G-gelmeli bizi b-bırkmaz d-değil mi"sadece onay bekliyordum ters bi cevap kaldıramaz gibiydim.
"gelecek tabiki gelsin bide ben döveceğim onu , kız kardeşimi bu kadar üzdüğü için "herşeye rağmen yüzümde tebessüm oluşmuştu. Biz odanın ortasında öyle otururken Meriç abinin telefonu çalmıştı.

" Alo efendim canım "aç elyaf ablaydı anlaşılan.
" Tamam geliyoruz biz"ben hemen Meriç abiye baktım bişey mi olmuştu alp'e.
"Abi bişey mi oldu"

"önemli bişey değil , alp seni görmek istemiş"ateşin mektupta dedikleri geldi aklıma oğlum bana çok düşkündü şuan onu yanlız bırakamazdım.

... 

" Ayyeee"evet eve gelmiştik kapıyıda bana oğluşum açmıştı, herşeye rağmen onun gülmesi beni mutlu ediyordu.
"annemm "sıkı sıkı sarılıyordu boynuma .

" Ayye çoyk öjyedim şeyi"yanına her geldiğimde bunu söylüyordu. "bende çok özledim annecim"biz içeri geçerken alp konuşmaya devam ediyordu.

" Ayyecim şey, ıı babam geymedi mi oyuda çoyk öjyedim "ne diyecektim ki benim için olmasada Alp için gelmeliydi Ateş.
" Gelicek bebeğim işi var demiştik unuttun mu"

"uyutmadım şey, şey babam geymedeyn paşa yapıcaytık uyutmadıyn deyiy mi ayyecim"
"unutmadım bebeğim yapacağız tabiki"

.... 

Açelya ablalar gitmişti beni her ne kadar yanlız bırakmak İstemeselerde oğlum ile kalacaktım zaten bana iyi geliyordu.

Şuan ise koltukta Alp göğsüme güzelce sinmiş yatıyor bende öyle oturuyordum biraz daha böyle oturursak rahatsız olabilirdik hem Alp'in pijamalarını giydirip ,dişlerini fırçalamamız lazımdı.
Alp için pijama takımı seçip giydirmek için yatağa bıraktım. Tek lokmada bu çocuğu yeme isteği vardı.

"annen bi gün cidden yiyecek seni"uykulu haliyle gözleri birden açıldı.

​​​​​​" Ayyem geyçeykten yiyicek beyi"bazen böyle dediğimiz şeyleri ciddiye aldığı oluyordu.
"ohh üstümüze de değiştirdik ben de üstümü değiştirip geliyorum annecim sonra dişler fırçalanmalı. "Bebişim dişlerini fırçalamaya özen gösteriyordu biraz hatta fazla doktor korkusu olabilirdi.

" Şey, ebet dişyeyimiji fıyçayamajşak şey, şey doktoya gideyij, hayıy doktoy oymaj o yüjden şey dişyeyimiji fıyçayıycaj"bu dediklerine zorda olsa gülmüştüm aklım Ateş'te iken gülemiyordum.

Acaba bencillik mi yapmıştım onu dinlemeyerek cezalandırmıştım. Aklımdaki düşünceleri geçip Alp'in etrafına yastık koydum ve üstümü değişmeye gittim.

... 

Üstümü değişmiş gelmiştim ama Alp yüz üstü kollarının arasında ayıcığı ile yatıyordu.
"annecim gel hadi dişlerimizi fırçalayalım"ellerini yumruk şeklinde gözlerini ovalıyordu uzun saçlarının üzerine öpücük bırakıp kucağıma aldım.

Alp'i yanımdaki küçük dolabın üstüne oturtup fırçasını verdim, onunla diş fırçalarken, yemek yerken şarkı açıyordum ikimizin de hoşuna gidiyordu bu.

Dişlerim

Bembeyaz dişlerim

Ne oldu size?

Sararmış dişlerim

Her gün iki kere fırçala dişlerini

Sabah uyanınca ve yatmadan önce

hey güyn iki keye fıyçaya dişyeyini

Her gün iki kere fırçala dişlerini

Sabah uyanınca ve yatmadan önce

Şarkının bu kısımlarında eşlik ederek söylüyordu.

Fırçala fırçala fırçala

fıyçaya fıyçaya fıyçaya

Bunları söylerken poposunu oturduğu yerde bi sağa bi sola kıvırıyordu ve ben onu ısırmamak için zor duruyordum

Fırçala fırçala fırçala

Çalkala çalkala çalkala

çaykaya çaykaya çaykaya

Çalkala çalkala çalkala

Dişlerim

Dişyeyim

Bakın dişlerime

Bembeyaz oldular

beybeyaj oyduyay

Temizlendi dişlerim

temijyeydi dişyeyim

Sen de iki kere fırçala dişlerini

Şeyde iki keye fıyçaya dişyeyiyi

Sabah uyanınca ve yatmadan önce

şabah uyayıyca ve yatmayan öyce

Sen de iki kere fırçala dişlerini

Şeyde iki keye fıyçaya dişyeyiyi

Sabah uyanınca ve yatmadan önce

şabah uyayıyca ve yatmayan öyce

Şarkıyı eşlik ede ede bitirmiştik. Çok tatlıydı böyle ama.
"yiyicem artık seni bal oğlum bune tatlılık "kızarıyordu ciddi anlamda utanıyordu ama böyle daha tatlıydı napayım.
" Şey beynde şeyi yeyim"bu dediğine gülüp yanağını öptüm.

"hadi yatma vakti aşkım "onunda uykusu gelmişti anlaşılan.
" Tayam ayyecim "alp'i kucağıma alıp yatağa uzandım o göğsümde yatıyordu ama ben yatamıyordum sevdiğim adamın ne durumda olduğunu bilmiyordum nasıl yapabilirim ki.

... 

Saat 4.46 geçiyordu ben yatamamıştım gözümü her kapattığımda Ateş geliyordu.
Alp'in mırıltıları ile ona döndüm. Mırıltıları artmıştı kabus görüyordu.

"Alp, alp annecim uyan hadi "uyandırmaya çalışıyordum ama kalkmıyordu.
" Hayıy, hayıy Baba oymaj ayyemi bıyakamayıj"çok fazla terlemişti uzun kumral saçları yüzüne yapışmıştı.
"hadi annecim uyan lütfen"
kalkmıştı sonunda kalktığı gibi boynuma sarılıp ağlamaya başladı. Çok kötü ağlıyordu.

"annecim, bebeğim geçti hiçbişey yok "inanmak istermiş gibi dediklerimi sayıklıyordu
" Geyçti, bişey yoyk"sakinleşmesi için bende onaylıyordum.
"Evet geçti bebeğim, ne gördün sen" Kucağımda oturuyordu elim minik parmaklarının arasındaydı sorduğum soru ile parmaklarını sıkılaştı.

" babam, bu şefey babam didiyoydu şey, şey beyn şeyi bıyakmak işyemedim ama o biji bıyakıp didiyoydu"hissediyor muydu bilmiyorum ama umarım yanlış hissediyordur çünkü Ateş'in gidişini kaldıramazdık.
"rüyaydı annecim ,babanda bende gitmeyiz seni bırakmayız bebeğim "elleri gevşemişti sakinleşiyordu yavaş yavaş.
" Biyiyoyum babam hep diyoyyuki diytmem beyn"daha fazla üzülmemesi için konuyu değiştirdim.

"çok terledin annecim üstünü değiştirelim hasta olma"uykulu uykulu onaylarken dolabın dan başka bi pijama takımı çıkarıp giydirdim ve yatağa geri bıraktım.
benden yana daha çok sokulup sarıldı gördüğü kabusun etkisi hala üstündeydi.

Bi elimi beline sarıp kendime daha çok çektim , diğer elim ile saçlarını okşuyordum. "geçti bebeğim benim rüyaydı"elleri yavaş yavaş gevşemişti tekrardan uyuyacaktı birazdan.

" Şeyi çoyk şeviyoyum ayyecim, şeyide babamıyda"uyumadan önce bunları söyleyip yanağımı öptü.
"bizde seni çok seviyoruz canımın içi"başının üstüne öpücük bırakıp yatmasını bekledim.

...

Evettt bölümm sonuu(off bu bölüm Ateş'in mektubuu🥺

düşüncelerinizi bekliyorummm

gelecek bölüm kutunun içindeki fotolar ve anılar olacak ve gelecek iki bölüm sizler için şaşırtıcı şeyleerr olacakkk🤭

umarım beğenmişsinizdirr yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayalımmmm lütfeenn aşklarımmm🤍

Gelecek bölümü ne zaman atarım bilmiyorum ama kısa sürede atmaya çalışacağımm😊