47. Bölüm

28.Bölüm

Sonsuz_yazar
mutlu_sonsuz_biri

Selaamm ballarım yeni bölümle geldim bölüme geçmeden önce oy sayımız düşmüş evet ama onun haricinde oy veripte yorum yapmayan arkadaşlar lütfen yorumlarınızı eksik etmeyinn.

evet bugün doğum günüm beni oy ve yorumlarınızla gerçekten çok mutlu edersinizz💫💕

İnstagramdan beni takip etmeyi ve whatsapp grubuna gelmeyi unutmayınn canlarımm, kitap editlerimiz ve ön kesitler whatsapp kanalında bulunuyor hepinizi bekleriz 😗💖

Herkese açık instagram hesabımdaki linkten whatsapp kanalına gelebilirsinizz.

İnstagram adım:YenidenUmut_official

bölüm sınırı
oy:30
Yorum:30
...

DENİZ'DEEN
göğsümün üstündeki ağırlıkla kalkma girişimimi durdurmuş ağırlığın sebebini anlamaya çalışıyordum taki gözlerimi açıp karşılaştığım Ateş ile bütün düşüncelerim gitmişti.

Yavaş yavaş saçları ile oynuyordum evet Ateş'e yakındım bunun biraz sebebi ise geçmiş ile az buçuk rüyalarıma giren görüntülerdi, bi çeşit geçmişimi görüyordum işte ama bunu Ateş gile henüz söylememiştim.

"Ateş"canını yakmadan uyandırmaya çalıştım ama kalkacağı yoktu.
" Hıı"uykulu hali ayrı bi tatlı oluyordu.
"Ateş hadi kafanı kaldırda ben kalkayım" Söylenmelerine rağmen kalkmayı başarmıştım, tamda vaktinde kalkmışım, açılan kapı ile hızlıca bacağıma yapışan küçücük şeye baktım.

Ege Alp ile Emir'i ziyarete getirmişti, evet Emir bi süre bizle kalacaktı, aile konusunu halletmek istiyordum ama bu zamanda Alp ile çok iyi anlaşmıştı birbirlerine çok bağlanırlarsa ayrılmaları zor olurdu.

Bacağıma yapışmış onu almam için kollarını kaldıran oğluma daha fazla eziyet etmeden eğilip kucağıma aldım.

"ayyecim çoyk ösyedim sisi"ısırıp bitiresim geliyodu bu çocuğu içimdeki sevgi bitmiyordu.
" Annecim bizde seni çok özledik aşkım "Alp kendini birden Ateş'in kucağına uzatınca yere bırakmak zorunda kalmıştım.

" Ayyecim şey ıı babayim yayına dideyim mi oyuda çoyk ösyedim "Alp'ide anlıyordum, her anında yanında olmaya çalışan babası ile günlerdir görüşmüyordu.

" Annecim babanı-"Alp'e Ateş'in grip olduğunu söylemiştik her ne kadar oğluma karşı yalan söylemek canımı sıksa da onu üzmemek için bunu diyorduk.

"gelebilirsin tabiki babacım hem bende seni çok özledim"Alp'i Ateş'in yarasına denk gelmeyecek şekilde oturttuktan sonra kapının önünde duran Emir'e yöneldim hala Çekingenliği ve korkusu vardı ama olsun beraber atlatırdık.

" Emircimm"Emir'i kucağıma alıp Ateş'in yanına yöneldiğimde kucağımda daha küçük bi hal aldı Ateş'ten korkuyordu.

"ondan korkmaya gerek yok ablacım"sözlerim ile sakinleşirken Ateş'in yanındaki koltuğa kuruldum, Ateş'te merak ediyordu Emir'in kim olduğunu.
" Bu yakışıklı kim hayatım "Ateş Emir'in korkusunu fark etmiş olmalıki sakince yaklaşıyordu.

" Hastaneye getirilmişti ailesini bulana kadar bizimle kalıcak değil mi Emir'cim"emir tişörtümü sıkıca kavrarken ben ellerini açmaya çalışıyordum.

"gitmiyim onlaya lütfen "yaşı gereği ile Alp'e göre daha normal konuşuyordu,
Emir'in yaşadıklarının kolay şeyler olduklarını düşünmüyorduk ama ne yapacağımızı da bilmiyorduk.

Ateş benim konuşmama izin vermeden kendi konuştu.
" Tamam abicim sen istemediğin sürece vermeyiz seni kimseye"işte bunu istemiyordum yapamayacaksak emir'i ümitlendirmek istemezdim.

... 

YAZARDAANN
genç adam oğlu ile küçük misafirin çıktığına emin olduktan sonra konuşmak istiyordu, Konu Emir'di, Emir'in yaralarıydı, belkide fazla hassastı bu konuda ama genç adam yıllarca oğlundan ayrı kalıp bulduğunda küçücük hali ile travmalarıyla baş etmeye çalıştığını öğrendiğinde yıkılmıştı. Şimdide aynısı Emir'e olsun istemiyordu.

Deniz kabul eder miydi bilmiyordu ama ben Emir'i evlat edinmekte istiyordu.
evet genç adamın en büyük hayallerinden biriydi sevdiği kadının küçük bi kopyası olması, evlerinin içinde küçük bi Deniz'in gezmesi elbette buda olurdu ama öncelikle yaralı bi çocuğu böyle bırakamazdı
...

ATEŞ'TEENN

"deniz barıştık mı güzelim"Deniz'in bakışları yavaşça bana dönerken gözlerinin altındaki morluklar ve kızarmış gözleri ile günlerdir doğru düzgün uyumadığı belliydi.

" Ateş sen konuştun ben seni dinledim ama ben daha konuşmadım konuşmadan da tam anlamı ile mutlu olur muyuz bilmiyorum ayrıca yaralıydın diye yakın davranıyordum sen beni dinlemeden tekrar böyle olamayız. "

Biliyordum Deniz'de kolay şeyler yaşamamıştı ama ondan uzak durmak canımı sıkıyor , yıllardır zaten uzak durmuştum.
"güzelim zaten yıllardır hasretim"ben ne kadar üzülüyosam o bu halimden keyif alıyor gibiydi.

" Hayır Ateş olmaz ayrıca yıllardır hasret kalan sadece sen değilsin biraz zaman Verde tam anlamıyla alışayım size"herşeye rağmen güven verecek şekilde gülümsemiştim biliyordum benim Deniz'im çok uzatmazdı bu konuyu..

... 

ASENA'DAANN
günay ile en son iki gün önce konuşmuştuk galiba bu sefer sert çıkışıp kırmıştım çünkü her ne olursa olsun vazgeçmeyen adam iki gündür benden uzak duruyordu her ne kadar kızsam da bu halleri benim hoşuma gidiyordu, sakin günay hoşuma gitmiyordu.

Aşık olmuşsun kızım sen

hayır be iç ses yine boş yapıyosun

Bence gidip konuşmalıydım,
Evet evet gidip konuşmalıyım.

Askeriyenin her köşesinde aradığım günay bahçede Meriç abiler ile oturuyordu yanlarına yavaş adımlarla ilerlerken stres yaptığımı farkettim , ben aşırı stres yapmadığım sürece ellerim terlemezdi ve şuan ciddi anlamda terlemişti.

"Günay bi gelir misin konuşalım "kendi aramızda birbirimize rütbe ile değilde isimlerimiz ile sesleniyorduk.
Günay her ne kadar isteksiz durmaya çalışsada gelmek istediğini biliyordum.

" Dinliyorum "afferin Asena içinden konuşması kolaydı şimdi birde adamın yüzüne söyle bakalım.
" Şey, ya"galiba olmuyordu amk neler oluyordu bana normalde Asena istediği herşeyi direk söylerdi.

"Off o gün kırdım mı ben seni"cümlemin sonunda çektiğim derin bi oh ile Günay'ın yüzünde saklamaya çalıştığı bi tebessüm belirdi.

" Hayır niye kırasın ki yada senin için önemi olmayan birinin kırılıp kırılmaması neden umrunda oluyor ki"sesindeki kırgınlık adeta ben burdayım diyordu aferin Asena gerçektende sevmeyi bilmiyorsun.

"hayır yani şey benim için değersiz değilsin ama benim en büyük hayalim şehit olmakken hayatımda birini istemiyorum Günay arkamda birilerini bırakmak istemiyorum, sorun sen değilsin sadece seni istememezlik yapmıyorum ama olmaz ben yapamam"terleyen ellerimi saklamaya çalışarak pantoluma sürttüm.

"bırak inadı gel beraber şehit oluruz güzelim ama ben seni seviyorum bi başkası nasıl olsun ki"gözleri ellerime giderken yüzündeki tebessüm büyümüştü.

" Büyük adımlar attık seninle ilk gelip beni istemediğini söylesende sadece bana hayır demediğini söyledin mesleğin ve hayalin için reddettin ama ben ikna ederim seni ha birde heyecan yaptın ellerin terlemiş bunların hepsi büyük adımlar "yüzündeki kocaman gülümseme ile daha fazla utanırken kısa keserek yanından hızlıca ayrıldım Allah'ım düzelteyim derken rezil olduk ya.

 

 

 

ayy ben bu çiftin masumluğunu daha size nasıl yansıtacağım yaa🥹

...
TİMDENN(Ayaz'ın anlatımı ile)
bütün tim oturmuş günay abi ile Asena'nın sohbetini dinliyorduk her ne kadar sohbet demesekte onlar için sohbetti hatta rekordu bu.
"Abi vallahi Asena komutanımı böyle gördük ya dahada hiçbişey şaşırtmaz bizi" Cümlemin tamamlanması ile enseme yediğim tokat bir olmuştu.

"niye lan ne varmış benim hayatımın anlamında gördünüz mü nasıl da geldi açıkladı kendini, ayrıca salak salak konuşma en son ne yaşasakta şaşırmayız dediğinde başımıza gelmeyen kalmadı "koca adamı böyle aşık görmek hepimizi şaşırtıyordu ama Günay abininki yıllardır tek taraflı olan bi sevgiydi.

" Meriç komutanım Ateş komutanımı görmeye gidelim mi"Alptekin komutanımın sesi ile bakışlar ona dönerken benim aklıma gelen şeyler yine dilime dökülüverdi.

"Ateş komutanımı mı görmeye Aslı hemşireyi mı görmeye gitmek istiyorsunuz komutanım"Alptekin komutanın bakışları ile susmak zorunda kaldım gerçektende Ateş komutanımdan sonra korktuğum kişilerin listesindeydi zaten çok konuştuğu yoktu konuştuğu zamanda bana sövüyordu.

"ayaz, ayaz delirtme beni boş boş konuşmayın Aslı hemşire ne alaka bi kaç kere gördük diye sevecek miyiz" biz konuşurken yanımıza gelen erlerden biri önce tekmil verip sonra Albayın bizi çağırdığını söyledi, açıkçası hepimizin yüzünde aynı şaşkınlık vardı on dakika içinde Albayın kapısının önünde bütün tim toplanmıştık.

... 

Kapıyı tıklatıp içeri giren tim albaya tekmil verdikten sonra Albayın ikinci emri ile oturmuşlardı.
"evet aslanlarım Ateş komutanınız yoktu ama Meriç komutanınız vardı bir hafta sonra Ateş komutanınız da aranıza dönecek anlaşılan"Ateş komutanlarının döneceklerini öğrenen timin yüzünde tebessüm belirmişti.

" Yıllar önce tam olan timinizden iki kişi kesilmişti biliyorsunuz ki"evet bütün tim hatırlamıştı onları kim unuturdu ki Yiğit şehit olurken Altay görevdeydi.

"Yiğit şehit olmadı" Sadece bir cümle ile bütün tim için zaman durmuştu, yiğit'in şehit olmasına aylarca yıllarca üzülmüşlerdi acıları dinmemişti şimdi ise şehit olmadığı söyleniyordu.

"komutanım nasıl ama biz kendi ellerimiz iLe toprağa verdik yiğit komutanımızı "herşeyi şakaya vuran Ayaz Ciddiyetle sormuştu bu sorusunu,
" Şehit olmadı arkadaşlar, gizli bi görevdeydi Altay'da beraberlerdi "bütün tim her ne kadar şaşkın olsada mutluydular eski tim, eski neşe yerine gelecekti anlaşılan.

" Bir hafta sonra görevleri bitiyor sizlerde tim olarak onları almaya gidiyorsunuz anlaşıldı mı? "tim aynı anda kalktıktan sonra aynı anda onaylayıp çıkmıştı...

...

 

evett bölüm sonuu bilerek burda bitirmek istedimm umarım beğenmişsinizdirr oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınn canlarımm sizleri seviyorum sınırı geçelimm.

 

sizce bu iki asker kimm? Fena ters köşe olucak gibii. ​​

Bölüm : 03.12.2024 18:02 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...