
selaammm ballarr kafanız karışmasın bu bölümü buraya yedek olarak attımm,2.kitaba bişey olursa yedeğimiz olsun istedimm.
kitap sağlam durursa zaten buraya bölüm gelmez test amaçlı attım bu bölümü 🤗.
...
"yaa ayye emiy abime..abime bişey söyyey mişiyn, bu.. Bu çisgi fiymdeki şeye uyuy böceyi diyoy"Alp'in mızmız ve ağlamaklı çıkan sesine tebessüm ediyordum fakat sabah kalktıklarından beri ikili arasında bir anlaşamamazlık vardı daha doğrusu Alp diş çıkardığı için biraz huzursuzdu,
tamam baya huzursuz olabilirdi.
alp'in inadına karşılık emir'de aynı şekilde karşılık verince ortaya bir kargaşa çıkmıştı,hatta bir ara oyuncak legolardan birbirlerine savaş açmışlardı.
Bunada Ateş sağolsundu,
görmeye geldiği hergün çocuklarımızla savaşıyor, etrafı dağıtıyorlar daha sonrada topluyorlardı ama bugün Ateş'inde biraz geç gelmesinden dolayı bebeklerim birbiriyle gerçekten savaşacak gibiydi.
Ellerimi kurulayıp çocuklarımın yanına giderken dağıtılan solana bakarak derin bir nefes vermeyi de ihmal etmedim,
Bir elimdeki sütü emir'e verirken diğerini de Alp'e içermek için yanlarına oturdum.
"canımın içleri neden tartışıyorsunuz hem babanız da birazdan gelecek ama biz hazır değiliz"ikinci dediğimi hiç duymamış gibi davranırlarken Alp neye sinirlendiğini anlatmaya başladı emir ise geldiği ilk günden beri üstünden tamamıyla atamadığı Çekingenliğiyle suçluymuş gibi parmaklarıyla oynuyordu,
"ayye abiym oya uyuy böceyi dedi ama.. Ama şey o uyuy böceyi deyiy ki"gözlerim televizyonda açık olan çizgi filmdeki karaktere dönünce gerçekten de uğur böceği olduğunu görebiliyordum ama Alp bazı şeyleri tam anlamıyla bilmediği için inkar ediyordu.
Asla iki bebeğimede kızmıyordum kızamazdım ama sadece ikisinin de bakış açısıyla olayları gözlemlemek istiyordum.
"Bebeğim abin haklı ama, bak kırmızı karaktere onlarda uğur böceği diyor"televizyonda da karaktere uğur böceği denince Alp hızla kucağımdan indi, dolan gözleri ile saniyelik bir baksada salonu terk edip odasına gidiyordu büyük ihtimalle,
Çocukların diş çıkarması çok zor bir dönemdi anlaşılan..
Benim yakışıklı oğlum yaklaşık 2 gündür ufacık şeyleri bahane edip ağladığı için bu durum garip gelmiyordu ama Ateş ile halledecektik, malum ne bu dönemde nede ileride emir ile aralarında sorun olsun istemiyoruz.
"emir bebeğim gel bakayım yanıma "Emir oturduğunu yerden ayaklanıp yanıma adımlarken bende sırtımı duvar ile buluşturdum.Günlerdir üstümdeki yorgunluğu atamıyordum,bir yanda Cansu İle abim varken diğer yanda da yeniden gerçekleşecek olan evliliğimiz için ailelerin oluşturduğu stres vardı.
Tüm bu zorlu süreçte Ateş'i görememekte canımı ayrı sıkıyordu..
"Ben geyçekten Alp'i üzmek istemedim"Emir'in suçlu gibi çıkan ses tonu yorgunluğum yerine hüzün bırakmıştı.Alp benim için neyse Emir'de öyleydi, ikiside benim canımken Emir'in kendisini geri planda tutması ona kızacakmışız gibi hissetmesi bizi farklı bir çaresizliğe sürüklüyordu.
Benim aksime ayakta duran oğlumu belinden tutarak dizlerimin üstüne yan şekilde oturttum, Alp'in siyah ve düz saçlarının aksine sarışın ve kıvırcık saçları fazlasıyla oynama isteği uyandırıyordu.
Emir'in saçları ile oynarken ne onu ne de Alp'i kırmayacak şekilde konuşmam gerektiğini bildiğim için kuracağım cümleleri oluşturdum.
"annecim sen kötü bişey yapmadın dediğin şey doğruydu fakat kardeşin biraz küçük ve hastalandığı için böyle tepki veriyor,
ben eminim Alp seninle böyle konuşmak istemezdi hem bir kaç dakika sonra geri gelecek abi oyun oynayalım diye ısrar edecektir sana"Emir küçük kollarını belime dolamaya çalışsada kısa olan kolları pekte başarılı olmuyordu, ona onun gibi karşılık verip sıkı sıkı sarıldım,
"seni seviyoyum deniz anne "
(Alp ile Emir'in gerçek olmasını istiyorummm🥹, tam yemelikleerrr)
...
"babacım sanada aldım kardeşin ile birlikte video çekersiniz olur mu? "Emir bi Ateş'in uzattığı siyah ama renkli arabalı sticketlerle kaplı kameraya birde bana bakıp başıyla reddetti, bunu çekindiği zamanlarda yapıyordu bir çeşit beni yanında görünce onu koruduğumu düşünüyordu, haklıydıda ben ömrüm yettiği kadar oğullarımı koruyacaktım.
Emir'in kamerayı almak istememe sebebi Ateş'ten çekinmesi değildi gerçekten istemiyordu, eğerki ilk seçenek olsaydı biz zaten konuşarak ikna ederdik.
"yavrum bir kamerada senin için mi ayırsak, malum her anını aklıma kazımak istiyorum"kocam beyin ciddiyetle söylediğine sesli güldüm, ben gülerken oda ciddi olduğunu anlatmaya çalışıyordu, yerdim bu adamı.
" Hayatım bende seni çok seviyorum da acaba şu gömleği çıkarıp farklı birşey mi giysen? "konuyu değiştirmiş olsamda buda önemli bir konuyd,ayrıca ses tonumdaki kıskançlık 10 metre öteden ben burdayım diyordu,
Napayım ama konu Ateş ve kaslı yapılı bedeni olunca gömlek fobim oluşuyordu (şey galiba benim kadın karakterlerimin hep bu fobisi var dhshshs)
" Yavrum benim gözüm gönlüm sendeyken bir başkası ilgimi çekmiyor "ne ara Ateş'in yanına gelmiş bedenine sarılmıştım bilmiyorum ama bildiğim tek bişey vardı günlerdir olan yorgunluğum Ateş ile birlikteyken geçiyordu.
Kollarımı Ateş'in beline daha sıkı sardım anın bozulmasını istemiyor burda rahat ediyordum.
" Canımın içi istersen bugün dışarı çıkmayalım seninle, ailem ile evde kalalım olur mu? " Kafam Ateş'in göğsüne yaslıyken oda yanağımı okşuyor öpüyordu,
Bir insan nasıl ev olabilirdi, nasıl bir başkasına ilaç olabilirdi ki. Ateş benim evimdi ateş benim yuvamdı.yanımda olmasada varlığını hissettiriyor her şekilde beni koruyordu.
En önemliside sanki onun bebeğiymişim gibi davranıyor o şekilde seviyordu.
"yaa haydi abi gideyim geyç kayıcas"Alp'in salona girmesi ile kolundan tutup çekiştirdiği abisi Emir'de girdi,evet 15 dakika önce hiçbir şey olmamış gibi şimdide el eleydiler ve babalarının fikrinede otomatikmen cevap vermişlerdi.
" Duydunuz Ateş bey,çocuklarımız bu gezme olayında çok heyecanlılar"Ateş saçlarımın üstünü öpüp Alp ile Emir'in ayakkabılarını giydirirken bende önce ocağı sonrada camları kontrol ettikten sonra aynanın önünden kendime çeki düzen veriyordum ha birde eksik olmayan kırmızı rujumu sürmekle meşguldüm.
Ateş kapının eşiğinde kollarını bağlamış her bir hareketimi dikkatle izlerken bense rujumu sürmekle meşguldüm, şuan kendisine bakamazdım bir kere bakınca odak noktam o oluyordu.
"bitanem dudaklarının kırmızı olması için neden kimyasallara ihtiyaç duyuyorsun ki burda ben va-"sonu bildiğim cümleyi her ne kadar kessemde günlerdir neredeyse aynı şeyleri konuşuyorduk,
Rujumu kapatım çantam attıktan sonra sporlarımıda ayağıma geçirmek için eğileceğim esnada Ateş benden önce davranıp eğilmişti bile,
"ben fazlasıyla temiz bir kızım canım, evlenmeden öpemezsin"Ateş'in kafası anında kalkarken alttan alttan sen ciddi misin dercesine yüzüme bakmayı da ihmal etmiyordu.
"Hayatımın anlamı ben geçenlerde öptüm ya seni hem 2 tane çocuğumuz olmuş daha önce evlenmişiz hala neden inatla reddediyorsun"ayakkabılarımı giyme işlemide tamamlanınca Ateş'te doğrulup parmaklarımı parmaklarının arasına geçirdi,uzanıp yanağına öptükten sonra bizi bekleyen çocuklarımızın yanına geçtik.
....
ALPARSLAN İLE CANSU
Genç kadın Şehitliğin ezbere bildiği yollarını yavaş yavaş Alparslan'ına gitmek için adımlıyordu, göz altları uykusuzluktan morarmış, yüzü solmuştu. Alparslan gittiğinden beri kendini iyi hissettmiyor acısını yaşıyordu.
Günlerdir kadının kulağında Alparslan'ın Şehit olmadan önce söyledikleri çınlıyordu,sahi nişanlısından kalan ses kayıtlarını kaç kere dinlemişti saymıyordu,
Sadece sevdiği adamın sesini unutmamak için dinliyordu..
Oysa ne hayaller kurmuşlardı.. Mutlu bir aile onlardan olan bir can.şimdi ise geriye sadece onların hayalleri ve yanlız bir Cansu kalmıştı.
Genç kadın Alparslan'ın Şehitliğinin başına gelince konuşmadı konuşamadı ama elleri yine titriyordu..
Alparslan'ı görünce titreyen elleri şimdi Şehitliğini görünce titriyordu.
önce toprağı suladı kuru bir yer kalsın istemiyordu ben burdayım seni unutmadım sana olan sevgimi unutmayacağım demek istiyordu,
Başındaki baş örtüsünü düzeltip Yasin okumaya başladı,Sahi dua etmek Yasin okumak hiç bir zaman Cansu'ya zor gelmemişken şimdi herbir ayette gözyaşı döküyor hıçkırıklarını kontrol altına almak istiyordu,
Yasin bitmişti ama Cansu'nun içindeki duygular hala aynıydı..
Kadın önce mezar taşını temizledi sonra ise Alparslan'ın Şehit olduğu tarihi, ismini,Türk bayrağını defalarca öptü..
10.09.2023
sadece Alparslan değil Cansu'da gitmişti,
Cansu daha fazla dayanamayıp Alparslan'ın toprağına sarıldı, ağzından kaçan hıçkırıkları artan gözyaşları ise toprağı ıslatıyordu, Cansu ağlıyor gökyüzü yağmuru dahada bastırıyordu.
Sanki Alparslan'da Cansu gibi ağlıyordu..
"B-ben yapamıyorum A-alparslan yanına gelmek istiyorum.. S-seni özledim yemin olsun çok ö-özledim.toprağına sarılmak S-senden kalan bir kaç tane ses kayıtları ile yetinmeye çalışmak C-canımı çok yakıyor.
B-ben senin yanında kendim olmayı özledim.. S-senin Cansu'n olmayı özledim.
gitmezsin sanmıştım H-hep birlikte oluruz sanmıştım ama ben tek kaldım, B-benimle beraber anılarımız hayallerimiz kaldı. "
A-alparslan..küstün mü bana? N-neden tekrar rüyalarıma gelmiyorsun? "son cümlede Cansu'nun sesi titredi küçük bir çocukmuş gibi çıktı sesi..
Alparslan'ın ona küsme kırılma ihtimali günlerdir canını yakmıştı.Alparslan'ı ona küsmesin tekrar rüyalarına gelsin istiyordu..
" A-alparslan bana küsme C-canımın için lütfen.. Lütfen rüyalarıma gel Y-yoksa ben yapamıyorum. En azından Rüyalarımda G-göreyim seni "istek değildi bu Cansu'nun ihtiyacıydı, Cansu'nun Alparslan'a ihtiyacı vardı..
belki dakikalar saatler geçti ama bu sefer Kalan Cansu olmuştu..Şehitliğin başında uyuya kalan genç kız günler sonra yeniden rüyasında Alparslan'ı görmüştü..
(Offf Alparslan ile Cansu'yu yazmak canımı yakıyor yaa, harbili yazarken ağladım 🥲)
...
TİMDEENN
"Arkadaşlar bu sefer sıçtım bittim ben, töreye kurban gideceğim bu genç yaşımda.. !"yiğit'in ağlamaklı ve dinlenme odasına bodoslama dalmasıyla hepsinin ağzından birşeyler döküldü.
Meriç ise elindeki kalemi kafasına fırlatmıştı,ne zaman sakin sessiz bir an geçirseler ya Yiğit ile Ayaz yada Ateş komutanları ana el atıyordu.
Bu sefer timden kimse yiğit'e kulak asmadı, hepsi işlerine geri dönerken Ayaz tekrardan ensesine bir şaplak yedi,
"ulan hadi komutanlarımı anladım sana noluyor lan! "Ayaz'ın gür sesi ile Günay yüzünü buruşturunca bu sefer çıkışan Asena olmuştu.
" Bağırmayın adam dinlenmeye çalışıyor! "ortama birden ölüm sessizliği düştü hatta sabahtan beri söylenen Yiğit bile susmuş Asenna'nın beklenmedik tepkisine şaşırıyordu,
Herseferinde günay çabalar Asena'yı düşünürdü şimdi ise roller değişmiş gibiydi,Günay'ın operasyonda yaralanması bazı şeyleri değiştirmişti,
"komutanım biz yanlış mı görüyoruz Asena komutanım Günay abiyi mi dşünüyor? "Kandemir'in şaşkınlık dolu sesine birkaç ses daha eklenirken Günay keyifle arkasına yaslandı.
" Demiştim ben!,galiba benimle evlenmek istiyorsun güzelim "Günay'ın keyifli sesi ile Asena kırdığı potu anlayıp utanmaya başlamıştı bile, en başından beri Günay ile olmayacağını söylerken şuan kalbi farklı şeyler söylüyor Günay ile hızlı atıyor onunla mutlu oluyordu.
Ama içindeki duyguları şuan kimsenin bilmesine gerek yoktu..
Asena konuyu değiştirmek için farklı konu ararken az önce Yiğit'in bittim öldüm dediği konu aklına geldi, açıkçası Yiğit'i bu denli korkutsn konu neydi merak ediyordu.
"beni boşverin Yiğit sen neden bittim öldüm diye bağırıyordun? "Yiğit az önce olanları hatırlamış olacaktı ki kendini birden yere bırakıp bu durumda bile Ayaz'la uğraşmayı ihmal etmemişti,
" Ayaz'cım neden tutmuyorsun beni? "Yiğit'in cilveli çıkan sesi ile ortamda gülmeler de artmıştı,Ayaz ise birazdan yapacağı için göğsünü gururla kabarttı, evet Yiğit'in ensesine vuracaktı, hep onlar Ayaz'a vuruyordu bu seferde Ayaz vurmak istemişti..
" Si***r lan ordan ben niye seni tutuyorum! "Ayaz yaslandığı yerden doğrulup Yiğit'le arasına mesafe bıraktı, arasıra korkuyordu Yiğit'ten, ne yapacağı belli değildi çünkü.
" Off arkadaşlar vallahi bu sefer aşiret bir kıza denk geldim, illa evlenecez diyor 11 tane abisi varmış ulan beni yerler "yine ve yine kimse şaşırmıyordu, Yiğit, timin en çapkını gönlü ayran olan kişisiydi. Hayatına birini alıyorsa 2.bir kişi olmazdı ama aldığı kızlada ciddi düşünmezdi.
Altay oturduğu koltuğa biraz daha yayılırken bu olaya en makul olan çözüm yolunu ortaya sunmuştu bile,
"engelle olsun bitsin kardeşim nerden görecek bulacaklar seni "yiğit dertli bir nefes verip kafasını geriye attı,bu sefer büyük bir bok yemişti.
" Ben galiba kızla buluşmuş olabilirim "ortada onca ses dönerken sabahtan beri kenarda Aslı ile mesajlaşan Alptekin olaya son noktayı koydu.
" Anlaşılan düğünümüz var "yiğit Alptekin'den böyle bir cevap beklemediği için şaşırsada hayal kırıklığıyla az konuşan komutanına döndü,
" Sizde mi komutanım ya"genç adamın sözü telefonun çalması ile kesilirken telefonu kendinden uzak bir yere fırlattı, içindeki korku yine gün yüzüne çıkmıştı .
Bu hali time fazlasıyla komik geliyordu.
"komutanım kesin o kiz arıyor açın Yiğit yok biz öyle birini tanımıyoruz diyin! "Yiğit arayanın bahsi geçen kız değilde Ateş komutanlarının olduğunu görünce telefonu hızla geri Yiğit'e fırlattı.
" Ulan salak salak telaşlanma Ateş komutanım arıyor aç şunu! "yiğit gelen aydınlanma ile hızla yerinden doğrulup aramayı cevaplarken timde oturdukları yerde diken üstünde duruyormuş gibiydiler,
"A-ateş komutanım yine bizden önce evleniyor! "yiğit'in üzgün çıkan sesine değilde dediklerine tim şaşırsada Meriç sağlam bilgi almak için telefonu alıp olan biteni anlamaya çalışıyordu,
Tim Meriç'in ağzından çıkacakları beklerken Ayaz ile Yiğit'de bir köşede Kandemir ile evlilik konusuyla dalga geçiyorlardı.
" Tim toparlanın Emir kaçırılmış! "
....
vaoovv evett yinee mükemmel bir bölüm sonuu, aksiyon severizzzz 🤭😌.
bana kızmayın lütfeeeennnn.
hatırlarsanız ki kitap başında deniz Alp'e travma bırakanlar ile yüzleşecek demiştikk, önce bir Ateş'i okuyun sonrada Deniz'in yüzleşmesini okuyun istediimmm.
gelecek bölüm direk Ateş'i Deniz'i okuyacağız daha doğrusu mutlu bir aile okuyacak daha sonra üzüleceğizz.
bölüme oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınn sizleri seviyorum kendinize iyi bakıınn.
Cansu ile Alparslan..
İnstagram hesabıma ve whatsapp kanalıma beklerimm hepinizi öptümm💋.
instagram hesabım:Yazar_hanmmm

| Okur Yorumları | Yorum Ekle |

| 60.31k Okunma |
3.92k Oy |
0 Takip |
74 Bölümlü Kitap |