@my_lore
|
Ballarım nasılsınız, yine biz geldik. Umarım beğenerek okuyorsunuzdur. Okuduğunuz zamanı buraya yazmayı unutmayın. Benim için zamana bırakılan notlar çok değerli. Bölümler şimdilik günde bir bölüm olarak gelecek. ∆ ∆ ∆ ∆ Ertesi sabah işe biraz erken gelmiştim. Onur'dan bana kahve getirmesini istedim çünkü kafamı toparlamam için ayılmaya ihtiyacım vardı. Önce mırın kırın etti ama sonra getirmeye razı oldu. Uzun zamandır Hande'nin sayfasına yorumlar bırakırdım ama şimdiye kadar yazdıklarıma hiçbir şekilde hiçbir kimseden geri dönüş almamıştım. Olaya mantık çerçevesinde bakıldığında zaten bu çok zor işti. Hande gibi rekor seviyede takipçisi olan bir oyuncu hangi birini okuyup tek tek cevaplar yazacaktı. Fakat dün ilk defa yazdığım yorumlara biri geri dönüş yapmıştı hem de özelden, açıkçası ben çok şaşkındım. Üstelik ağzı bozuk biriydi. Ben yaşadıklarıma kendimce yorumlar getirirken Onur, kahveleri getirip önüme bırakmıştı. "Benim biraz işim var sana afiyet olsun!" Onur, kendi masasına geçip beni kendimle baş başa bırakırken, önüme bıraktığı kahveden bir yudum aldım ve ağzımın içinde biraz çalkalayarak yuttum. Şu hayatta tutkunu olduğum iki şey vardı. Birincisi Hande, ikincisi kahve; içmediğim gün ayılmıyor akşama kadar uykulu uykulu dolaşıyordum. Kahvemden ikinci yudumu alırken yine Hande düşmüştü aklıma; hoş zaten hiç çıkmıyordu ki. Bugün aklımdan çıkmayan bir şey daha vardı o da bana cevap yazanın kim olduğu. Tekrar bir şeyler yazsam kim olduğunu öğrenebilir miydim acaba? Kim olduğunu öğrenmenin yegâne yolu buydu çünkü. Onu kışkırtacak bi' şeyler yazmaktı bende öyle yaptım. Siz; Kim olduğunu bilmiyorum ama Hande'nin sıkı takipçisi olduğun belli. Siz; Sırf Hande'nin hatırına dünkü yazdıklarını görmezden geldim. Siz; Kim bilir belki de Hande'nin kendisisindir. Eğer öyle olsaydın cidden merak ediyorum sen bana ne yazardın. Siz; eminin psikopat falan olduğumu düşünürdün. Siz; Geçenlerde hiç üşenmeyip senin dizinin çekildiği sete gittim. Siz; Sığ bir köşede dakikalarca seni izledim. Ha, az daha unutuyordum; kırmızı sana çok yakışıyor. Siz; Ateş kırmızısı, vücudunu saran daracık bir elbiseydi. Saçlarını kızıla boyamıştın ama keşke siyaha boyatsaydın. Eskiden saçların siyahtı ve sana çok yakışırdı. Hem seni olduğundan çok daha çekici gösterirdi. Siz; yanlış anlama lütfen, sen her zaman çekici ve güzelsin. Siz; çünkü sen benim gönlümün sultanısın. Siz; Kim olduğumu bir gün merak edersen hiç çekinme ara beni. Bana yazanın kim olduğunu öğrenme maksatlı aklıma ne geliyorsa yazmıştım ama henüz bir cevap alamamıştım. Tam pes etmiş instagram sayfamdan çıkıyordum ki, bizim sazan yemi yutmuştu. Kimliksiz; psikopat herif ararım merak etme Kimliksiz; bulursam ne yapacağıma inanmazsın... Siz; ben seni muhatap almıyorum. Yürü anca gidersin... Kimliksiz; kim olduğunu öğrendiğim zaman kaçacak delik arayacaksın; benden söylemesi... Bana cevap yazan her kimse Hande olmadığı apaçık ortadaydı. Hem ağzı bozuktu hem de agresif. Cidden insanları anlamakta güçlük çekiyordum, neden herkes bir diğerinin yaptığına karışıyordu? Yazıyorsam yazıyorum arkadaş sana ne? Benim keyfim benim kararım. Neden üstüne vazife olmayan işlere karışıyorsun acaba? Bir de kakmış psikopatlıkla suçluyordu beni. Ben psikopatsam sen nesin acaba? Sende her işe burnunu sokan zavallılardansın. Zaten kim olduğunu da öğrenememiştim. Ben düşünüp dururken bizimki atağa geçmiş peş peşe yazıyordu. Kimliksiz; Kim olduğumu merak ediyorsun biliyorum. Sen bana ulaşamazsın ama benim sana ulaşmam çocuk oyuncağı. Ona göre ayağını denk al... Kimliksiz; bu son olsun yoksa leşini kargaların önüne atarım. Kimliksiz; patronun manitasına göz koyanın gözlerini oynarım; bilmiş ol... Kimliksiz; ben önceden uyarmış olayım da. Siz; bana mafya ayakları yapma. Siz; demirden korksaydık trene binmezdik. Siz; sen git de patronun gelsin. Kimliksiz; lan... sen kime posta koyuyorsun? Kimliksiz; bittin olum sen bittin. Siz; hah, pabucumun mafyası. Patronun manitası, dedi. Ciddi değildi sanırım. Hayır, canım değildir. Sevgilisi olsa bilirdim. Şimdiye kadar sayfasında birliktelik içeren hiçbir görüntüye rastlamamıştım. Olsa eminim paylaşırdı. Yani koskoca Hande Hisarlı, eğer bir sevgilisi olsaydı kimden çekinecekti ki? Sanırım kendini bir şey sanan hadsizin tekiydi. Öyle olmasını ummaktan başka yapacak bir şeyim de yoktu zaten. Bölüm bitti... Platonik başlayan bir aşk sizce vuslata erebilir mi?
|
0% |