@olesinebiriii___14
|
Küçük bir kasabada büyüyen 17 yaşındaki Miran, askeri okula girmeye karar verdi. Ailesinin geçmişi askerlikle doluydu; babası, savaşta yaralanmış, annesi ise onu her zaman cesur olmaya teşvik etmişti. Fakat Miran'ın asıl amacı, kendi kimliğini bulmak ve içindeki cesareti test etmekti. İlk gün, diğer öğrencilerin gergin ama heyecanlı halleriyle doluydu. Gözleri, kahverengi üniformalar içinde kendilerine güvenen diğer gençlere odaklandı. Komutan Özdemir, katılan öğrencileri karşılarken, Miran onun sert bakışlarından bir an bile kaçamadı. “Burada sadece güçlü olanlar hayatta kalacak,” dedi. Miran, bu meydan okumanın üstesinden geleceğine dair kendine söz verdi.
Eğitim alanında, bir kıza dikkatini çekti: Elif. Güzel gözleri ve kararlı duruşuyla dikkat çeken Elif, aynı zamanda askeri okulun en başarılı öğrencilerinden biriydi. Miran, onunla ilk karşılaştığında heyecanlandı. Ancak, Elif’in hedeflerine ulaşma azmi, Miran'ın kendini yetersiz hissetmesine neden oldu. Birbirlerini sürekli gözlemliyor, bazen kıskanarak bazen de hayranlıkla bakıyorlardı.
Bir akşam, eğitim alanında yürüyüş yaparken Elif, Miran'ın yanına geldi. “Sen de bu tatbikat için hazır mısın?” diye sordu. Miran, bu fırsatı kaçırmamak için cesaretini topladı. “Evet, seni geçmeyi planlıyorum,” dedi gülümseyerek. Elif, Miran'ın gözlerindeki kararlılığı gördü ve gülümsedi. O an, ikisi arasında bir bağ oluşmaya başladı.
Günler geçtikçe, Miran eğitimde zorlandı ama aynı zamanda Elif ile dostlukları derinleşti. Beraber geçirdikleri zaman, Miran'ın kendine güvenini artırıyordu. Eğitimin her aşaması, Miran'ı daha da güçlendirdi; fakat bir gün yapılan bir tatbikat her şeyi değiştirecekti.
|
0% |