Yeni Üyelik
11.
Bölüm

Bölüm 10:Karanlıkta Umut

@olesinebiriii___14

Miran, hastanede yoğun bakımda yatarken, Elif’in gözleri her gün daha fazla kanlı ve yorgun görünüyordu. Zeynep ve Ali de onun yanındaydılar, ama Miran’ın durumu giderek kötüleşiyordu. Ahmet ve diğer tim arkadaşları, Miran’a destek olmak için hastaneye sık sık geliyorlardı. Ahmet, “Miran için buradayız, bu savaşta yalnız değil,” diyerek moral vermeye çalışıyordu.

 

Tim üyeleri, Miran’ın durumu hakkında bilgi almak için sık sık doktorlarla konuşuyorlardı. “Durumu kritik, acil müdahaleye ihtiyacı var,” dediler. Elif, bu kelimeleri duyduğunda, kalbi yerinden çıkacak gibi oldu. “Ona bir şey olamaz,” dedi, gözyaşları içinde.

 

Bir sabah, Ahmet, Elif’e yaklaşarak, “Miran’ın yanında kalmak bizim için çok önemli. Ama ona moral vermek için daha fazla şey yapmalıyız,” dedi. Elif, “Ne yapabiliriz?” diye sordu, içindeki umutsuzluğu bastırmaya çalışarak. Ahmet, “Onunla birlikte olduğumuzu hissettirebiliriz. Biraz müzik açalım, belki bir şeyler hisseder,” önerisinde bulundu.

 

Elif, hemen hastane odasında müzik açtı. Yavaşça Miran’a yaklaşıp, “Miran, seni seviyorum. Senin için buradayım,” dedi. Zeynep ve Ali de ona eşlik etti. Müzik, odanın sessizliğini doldurdu, Elif’in içindeki umut ışığını bir nebze olsun artırdı.

 

Ancak gün geçtikçe, Miran’ın durumu daha da kötüleşti. Kalp atışları yavaşladı ve Elif, onu izlerken bir şeylerin yanlış gittiğini hissediyordu. Tim üyeleri, Miran’ın yanında bekleyerek, birbirlerine moral vermeye çalıştılar. “Miran, seni unutmadık. Beraberiz,” dedi Ahmet, yanındaki arkadaşlarına bakarak.

 

Bir akşam, hastane koridorlarında dolaşan Zeynep, Elif’in yorgun yüzünü görünce dayanamadı. “Elif, biraz dinlenmelisin. Gözlerin kapanmak üzere,” dedi. Elif, “Hayır, Miran’ı yalnız bırakamam,” diye yanıtladı. Zeynep, “Ama sen de ona güç vermelisin. Biraz dinlenmek, belki iyi gelir,” dedi.

 

Elif, sonunda Zeynep’in önerisini kabul etti ve kısa bir süre dinlenmek için hastane odasında gözlerini kapattı. Rüyasında Miran’ı gördü; yüzü gülüyordu ve ona elini uzatıyordu. “Elif, lütfen beni bekle. Geri döneceğim,” dedi. Uyanınca, bu rüya ona bir umut verdi. “Ben de seni bekliyorum, Miran,” diye fısıldadı.

 

Bir sabah, Elif hastaneye geldiğinde, doktorlardan kötü bir haber aldı. “Miran’ın durumu kritik durumda, acil müdahale gerekiyor. Onu kaybetme riski var,” dediler. Elif’in kalbi parçalandı. “Hayır, hayır! O güçlü biri! Bunu atlatacak!” diye haykırdı. Ama doktorlar, “Elif, yapabileceğimiz en iyi şey ona burada olduğunuzu hissettirmek,” dediler.

 

Ahmet, Elif’in yanına gelerek, “Biz burada kalmaya devam edeceğiz. Miran’ı yalnız bırakmayacağız,” dedi. Diğer tim arkadaşları da destek olmak için bir araya geldi. “Bizi duyuyorsan, Miran, senin için buradayız,” diye seslendiler.

 

Günler geçtikçe, Elif’in umutları giderek azalıyordu. Miran hala komadaydı, ne gözlerini açıyordu ne de bir tepki veriyordu. “Beni bırakma, Miran. Lütfen geri dön,” dedi, gözyaşları dökerek. O an, Miran’ın kalp atışları zayıfladı ve monitorün sesi değişmeye başladı.

 

Tüm tim arkadaşları, odayı doldurmuştu. “Miran, biz senin için buradayız!” diye haykırdılar. Ama ne kadar bağırırlarsa bağırısın, Miran uyanmıyordu. Elif, Miran’ın ellerini tutarak, “Seni seviyorum. Lütfen benimle ol,” dedi.

 

Akşam oldu, hastane odası tekrar sessizliğe büründü. Elif, Miran’ın yanındayken, zamanın nasıl geçtiğini anlayamıyordu. Her geçen dakika, umutlarıyla birlikte eriyordu. “Lütfen, Miran, geri dön!” dedi, içindeki korkuyla. Ama hiçbir cevap alamadı.

 

Tim üyeleri, Elif’in yanına gelerek ona destek olmaya çalıştılar. “Miran’ın yanında kalmalıyız. Bu savaşta yalnız değiliz,” dedi Ahmet. Ama Elif’in gözleri, umutsuzluğun karanlığında kaybolmuştu.

 

Gece boyunca, Elif, Miran’ın başında beklemeye devam etti. “Hayallerimizi gerçekleştireceğiz. Kütüphane açıldığında, seninle birlikte olacağım,” diye fısıldadı. Fakat bu sözler, Miran’a ulaşmasına yetmedi. O an, Elif’in içindeki umut ışığı yavaş yavaş sönüyordu.

 

Gözyaşları içinde, Elif, Miran’ın ellerini tutarak, “Seni seviyorum. Lütfen beni bırakma,” diye tekrar etti. Ama Miran hala uyuyordu, her geçen gün umutları daha da sönüyordu.

 

Umarım bu bölüm hoşunuza gider.Yorumlarınızı bekliyorum

Loading...
0%