Yeni Üyelik
52.
Bölüm
@rarbezrh

 

 

İyi okumalarr ❤

 

1 gün sonra...

 

Bugün Alperenle buluşup, gezmeye başlayacağımız gündü. Heyecanım bir an olsun azalmamış, yerli yerinde duruyordu. Dün geceye yakın bavulumu hazırlamış her şehre uygun kıyafetlerimi ayarlamıştım. Tekrardan çantalarımı kontrol ederek, odadan ayrıldığımda aşağıda annemle babam beni bekliyordu.

 

"Kızım bak dikkatli kullansın, ayrıca dikkatli olun. Beni de ulaştığınız yerde haberdar etmeyi unutmayın. Oğlanın ailesine de selamımızı ilet."

 

İkinize de sarıldıktan sonra ayakkabılarımı giymiş ve evden ayrılmıştım. Bavulumu sürükleye sürükleye dış kapıdan çıktığımda Alperen dışarıda beni bekliyordu. Beni görmesiyle bana doğru gelerek elimdeki bavulu aldı ve bagaja yerleştirdi. Ben de bu sırada arabaya geçmiştim. Arabanın etrafında dolanarak kendi tarafına geçti ve gaza basarak yola koyuldu.

 

"Günaydın bebeğim."

 

Bebeğim...

 

Ah eriyorum.

 

"Günaydın sevgilim."

 

Sabahın erken saatleriydi ve ilk durağımız Eskişehir'di. Burada sonra gideceğimiz 3 şehir vardı. Adana hariç. Sabahın erken saatleri olduğu için çıktığımız otobanda çok fazla araba yoktu. Yolda bir şeyler yeriz diye evde bir şeyler hazırlamıştım. Şimdi de yeriz diye sandviç yapmıştım. Çantamdan onları da çıkardığımda, peçeteye sarılmış sandviç ekmeğini Alperene uzattım.

 

"Aç mısın sevgilim?"

 

"Bize mi hazırladın yavrum sen, ellerine sağlık."

 

"Afiyet olsun." diyerek elimdekini aldı. Bir ısırık aldığında, kocaman ısırıkları nedeniyle birazdan bitecekti.

 

Yolu çekerek WhatsApp hikayeye attığımda, bir saatin ardından kızlar grubundan mesaj geldi.

 

Defne: Nereye gidiyorsun?

 

Siz: Alperenle şehir dışına gidiyoruz.

 

Defne: oooo

 

Defne: İyi yolculuklar güzelim.

 

Defne: Bol bol gezin.

 

Siz: Sağ ol bebeğimmm

 

Tam uygulamadan çıkacaktım ki Defnenin mesajıyla artık Pelin de çevrimiçi olmuştu.

 

Gamze: Amann, benim canım çiftim.

 

Gamze: Nereye gidiyorsunuz kız?

 

Siz: Eskişehir.

 

Pelin: Neyi meşhursa bana ondan getir.

 

Siz: Tamam aslan.

 

Pelin: eyvallah.

 

Pelin: Bu arada iyi yolculuklar.

 

Pelin: Enişteye selam.

 

Siz: Söylerim.

 

"Kiminle konuşuyorsun sen?"

 

"Kızlarla, sana selamları var."

 

"Aleykümselam."

 

Telefonu kapatarak, yerimde kılmadığımda onun sesini duydum. Kısa bir süre bakışları ayaklarıma kaymış, geri gözlerime çıkmıştı.

 

"Sen uzatsana ayaklarını rahatça."

 

"Ayaklarımı mı uzatayım?"

 

"Hım, çıkar ayakkabılarını."

 

Dediklerini yapmak için ayakkabılarıma doğru eğilmiş ve çıkarmaya başlamıştım. Ayaklarımı çıkarıp öylece kalırken bir anda eli bacaklarımı buldu ve kendine doğru çekti. Kucağının üzerine koyduğu ayak bileklerimi okşarken, "Üşümüş." diye mırıldandı.

 

Zorlukla dudaklarımı aralayarak "Birazcık."

 

Bütün yolu böyle mi gidecektik? Onun bir eli bacaklarımın üzerinde diğer eli direksiyonda.

 

...

 

Eskişehir'den...

 

"Şu köprüden geçtikten sonra çimenlerde biraz oturalım mı?"

 

"Olur."

 

Köprüden geçtikten sonra yeşilliğin fazla olduğu bu yerdeki çimenlere doğru uzanmıştık.

 

Isparta'dan...

 

"Alperen ayakkabılarımı çıkarıyorum vallahi."

 

"Sevgilim çıkarma desem dinleyeceksin sanki."

 

"Evet dinlemeyeceğim. Yani buraya gelip de suya ayağımı sokmasam olmaz."

 

"İyi deli kız ben de çıkarıyorum."

 

Soğuk betona oturup, ayaklarımızı suya soktuk. Hasta olmakta pek de umurumda değildi. Hava suya nazaran sıcaktı. Umarım bütün şehirlerde hava sıcak olurdu.

 

Aksaray'dan...

 

"Şu gölün güzelliğine bak. Beni bir çeksene."

 

"Çekeyim güzelim. Bir de günbatımına yakın geldik arka plan daha da güzel duruyor."

 

"Evet, beni çek. Sonra da ben seni çekerim."

 

"Olur."

 

Mersin'den...

 

Alahan Manastırındaydık.

 

Burası çok güzeldi ve her şeyin fotoğrafını çekmiştim. Hatta reels bile çekmiş, Instagram'da paylaşmıştım. Bu işin ekmeğindeydim.

 

Acaba Influencer mı olsaydım?

 

"Sevgilim artık Adana'dan önceki son durağa gidiyoruz."

 

Evet, biz Nevşehir'e gidiyorduk. Saatin geç saatlerine doğru otelde olmuş olurduk. Akşam olduğu için artık yarın gezecektik. Kalacağımız otel de Kapadokya'da bir oteldi. Normal otel gibi değildi, fotoğraflarından gördüğüm kadarıyla. Son yer olduğu için de lüks bir yer seçmiştik.

 

"Uçur bizi sevgilim, çok güzel bir otele gidiyoruz."

 

BÖLÜM SONU

 

selam güzel okurlarımm 💓

 

nasılsınızzz??

 

bölümü nasıl buldunuz?

 

ya da nasıl gidiyoruz?

 

Sonraki bölümü bekleyin derimm 💋

 

Loading...
0%