~Alevden~

Sabah Alperenin yanaklarımı öpmesiyle uyandım. Allah'ım sonunda insan gibi uyandırmasını bilen biri. Alperen yarım saat sonra kahvaltının hazır olacağını söyleyip aşağı indi. Bende kalkıp üstümü giyindim.

Bugün yapacak biraz fazla işim vardı. KAHRETSİN.
İlk önce babamın yokluğunda biriken imza işlerini hallediceğim sonra okulda durumu olmayan öğrencilerin listesini çıkarıp eksiklerini tamamlıyacaktım daha doğrusu tamamlayacağız. Biraz çocuklarda yardım etsin bir işe yarasınlar hayvanlar. Neyse sonra ne işim vardı? Hatırladım, aşağıdaki herifin yüzüne renk vericektik doğru ya nasıl unuttum. Of be sayarken yoruldum. Pata küte aşağı indim yarım saat dolmuştu.

Aşağı indiğimde gördüklerime gülmemek için kendimi zor tuttum. Utanabilirlerdi ve ben bunu istemiyorum. Kumsal ve Koralp koltukta uyuya kalmışlar ve Koralp'in eli Kumsalın burnundaydı. Kumsalda bundan rahatsız birşekilde yüzünü buruşturmuş uyuyordu. Flaş sesiyle kendime geldim Alperen ifşalarını çekmişti.

Atlas
+Ohooo bunlar hala uyuyor kaldırsana şunları deniz.

Deniz
+Seve seve
Dedi ve yanlarına gidip onları dürttü. Uyanan Kumsal ve Koralp bulundukları durumu ilk başta anlayamasalarda sonra kavramış ve çığlık atıp birbirlerinden ayrılmışlardı.

Kumsal
+Pislik herif elinin burnumda ne iş var. MİKROP

Koralp
+Asıl senin burnunun benim elimde ne iş var.

Dayanamayıp kahkaha attığımızda burada olduğumuzu anladılar ve kızarmaya başladılar. Sonra kıkırdaya kıkırdaya sofraya geçtik.
.
.
.
.
.
Elbisemden dolayı motorla gidemezdim. Sina ile birlikte arabaya bindik ve şirkete gittik. Sina bana yardımcı olmak istemişti. İşte en sevdiğimiz kuzen örneği. Babamın sekreterinden imzalanması gereken dosyaları getirmesini istedik. İş bölümü yaparak aramızda paylaştırdık.
.
.
.
2 saattir dosya okuyup imzalamaktan boynum tutuldu Sina'nın da durumu aynıydı. Kapı çalınca bakışlarım içeri giren sekreterim Tarık'da durdu.

Tarık
+Alev hanım Timur Koras diye bir beyefendi randevusu olmamasına rağmen sizinle görüşmek istiyor. Ne yapmamızı istersiniz?

Sina
-Dün ki çocuk Timur mu?

+Evet o

Tarığa dönüp;
+Çağır gelsin
dedim.

Tarık
+Peki efendim
dedi ve dışarı çıktı. Ardından tipini si-sevmediğim, sırıtmaktan pişmiş kellere benzeyen bir adet Timur içeri girdi. Babasının malıymış gibi karşımdaki koltuğa yayılarak oturdu o sırada Sinada yanıma gelmişti. Şu gevşek ağızına vurup kapatma isteğim nolursun git şuan hiçte zamanı değil çünkü.
.
.
.
Aynı istek sadece bende değilmiş belli ki. Şuan Timuru hastaneye götürdük. Sinada ben gibi düşünmüş olmalı ki gevşekçe konuşan Timura en sonunda bir tane vurdu ama ne vurdu. Evet evet Sina vurdu anlayın artık çocuğun nasıl bir uyuz olduğunu. Çocuğun burnunu pansuman yaptırmaya getirdik ve onu bekliyoruz şimdi de.
.
Ufak(!) bir tehditle şikayet etmesine mani olup eve geldik. Şimdide Atlas, Ege ve Deniz ile durumu olmayan öğrencilerin listesini çıkarıcaz. 2 gün sonrada Kumsal, Alperen ve Bartuya söz verdim onlarla gidip öğrenciler için alışveriş yapıcaktık.

Ege;
+Ben 9.sınıfları ayarlayayım

Atlas;
+ Bende 10'lara bakıyorum

Deniz;
+O halde 11'lerde bende.

+12'lerde bende o zaman zaten daha da başka yok. Öğrencilerin isimlerini ve aile bilgilerini yani kaç kardeşler, evde kimler yaşıyor, anne babaları ne iş yapıyor ve nerede kalıyorlar onları araştırıp her öğrenciyi bir kağıda olmak üzere yazın tamam mı?

Tamam
.
.
.
.
.
Omzumu koparan bedeviyi Moğolistan semalarında sallandırmaz- gözlerimi açtım hala karanlıktı a pardon bu masaymış. Birisi hala kolumu dürtüyordu. Kim be bu en son liste hazırlıyordum. Kafamı kaldırdığımda Medine dilencisi Sefayı gördüm. Ah Sefa ah şuan o sırıtan suratına ne işgenceler yapmak istediğimi bilseydin karşımda böyle durabilirmiydin?

+Ne var lan ne dürtüp duruyorsun?

Sefa
+Hadi Alev parti zamanı unuttun mu?

Parti zamanı? Haaa hatırladım unuturmuyum hiç? Demin unutan da bendim zaten. Hemen kafamı kaldırdım Sefanın omuzuna kolumu attım.

+Unuturmuyum kız hadi gide- a dur elbisemi çıkarıcam ilk üstümü giyinme lazım siz aşağıda bekleyin ben gelicem hemen.

+Tamam

Hemen yukarı çıkıp üstümü değiştirdim.

Saçlarımı topladım. Aşağı çocukların yanına indim.

Poyraz
+Hele şükür be abla hiç gelmiyceksin sandım

+Abartma geldik işte neyse üçüzler ve diğerleri nerede?

Oğuz
+Dışarı dolaşmaya çıktılar

+Anladım. Hadi gidelim.

Aşağı kafese indik. Bizimkilerin ardından kapıyı kapattım ve seri katil moduna döndüm. Eğer karşındakini fazla korkutmak istiyorsan ne yapacağını asla kestiremesin o bunda bir soru işareti oluşturur ve sürekli düşünmeye iter. Buda onun zihnini oyalar ve belirsizlik korkmasın sağlar. Birden gül, gülerken birden dur sürekli mood değiş ki psikolojik hasta zannetsin. Hastaların ne yapıcağı belli olmaz. Bu da onu korkutabilir ve benimde istediğim bu genellikle hep bu taktiği uygularım.

Seri katil sırıtışıyla arkamdaki Turan'a döndüm. Biraz sırıtışımla baktıktan sonra sırıtışımı birden sildim ve bu sefer aşırı öfkeyle bakıp yanına 4 adım ilerledim. Ondan sonra öfkeli gözlerimin yerini sakin umursamaz bakışlarım buldu ve evet başarmıştım ani duygu değişimlerim onun afallamsına sebebiyet vermişti.

Onu tedirgin edecek kadar fazla süzdükten sonra o görmeden çocuklara işaret ettim. İyi bir ceza alması için suçunu itiraf ettirecektik ondan hizmetimizden yararlanıp yüzüne biraz renk eklettirecekti. Mor, sarı, kırmızı gibi. Oğuz gizlediğimiz kamerayı devreye soktu.

Bakışlarımdan rahatsız olan Turan rahatsızca kıpırdadı. Suratımı hiç bozmadan devam ettim.

+Hoşgeldin Turan umarım misafirperverliğimizden memnunsundur.

+Yaa çok memnunum. Bırakın beni bunun bedeli çok ağır olur.

+Kes. Ben izin vermeden konuşma şimdi iyi dinle. Üç mesele için buradasın. Şimdi sırasıyla hepsine cevap vericeksin ondan sonra seni seveceğim bir yere bırakıcaz.

+Sor ne soracaksan. Buradan bir çıkayım ama o za-

+İlk sebep beni tehdit etmen. Tabi bunun hesabını en son hususi olarak görücez endişelenme.

+Olur güzelim seninle hususi-

Poyrazın attığı yumrukla susmak zorunda kaldı. Kendine gelince devam ettim

+ Ben direk 2. meseleye geçiyorum. Cevabını bildiğim soruları soracağım ve sen her yanlış cevap verdiğinde arkadaşlarım sana yeni renkler katacak anladın mı?

+Madem cevabı biliyorsun neden soruyorsun ki?

Psikopat sırıtışım ile kıkırdadım ve;
+Sanane belki ben böyle zevk alıyorum. Sana hesap mı vericem. Şimdi söz izni vermeden konuştuğun için ve de dişlerini sevmediğim için Sefa arkadaşımıza sana vurması için hak tanıyoruz. Sefacım buyur senindir ortala vur tamam mı?

Sefa sırıtarak Turan'ın önüne gelip hakkını kullandı. Güzel vuruştu. İçimdeki insanlığı kafes dışında bıraktığım için bundan zevk aldım.

+Tamam Sefa teşekkür ederiz. Eveeet 2.meseleden devam ediyoruz.

+Söyle de bitsin artık fahişe.

Bana ettiği hakaret ile gözlerim öfkeyle taşdı bunu demeyecekti güzelce hakettiği dayağı yiyip kalkması gerekiyordu. Ne gerek vardı daha fazla dayak istemesine.

+Eveet bu iğrenç hakaret için Oğuzcuğuma en sevdiğim sayı olan 17 ve ben izin vermeden konuştuğun için Teo'ya 6 yumruk hakkı veriyorum. Buyrun beyler sizindir.

Oğuz 17 yumruk atmak için Turan'a ilerledi. Her attığı yumrukta Turan daha da fazla acı çekiyordu daha 8. yumrukta bana yalvarmaya başlamıştı. Oğuzun yumruklaması daha bitmeden Turan bayılmıştı.

Efes
+İte bak hem götü yemiyor hemde hala dikleniyor
Suyu verinde ayıltayım hanımefendiyi

Efesin suyu dökmesi ile Turan ayıldı ve yalvarmaya başladı.

+Nolur yeter bir daha izinsiz konuşmayacağım. Herşeyi anlatıcam yeter artık nolur.

Oğuz geriye kalan 4 yumruğunuda attıktan sonra sıra Teo'ya geldi o da 6 yumruk attıktan sonra prenses Turan'a baktım. İşte istediğim kıvama gelmişti. Bize doğru cevapları ötecekti şimdi.

+Eee turan anlat bakalım şimdi kimin adamısın?

Sanırım bu kadar çabuk çakmamızı beklemiyordu.

+Sen bizi aptalmı sandın aynı piyasada olmadığımız halde işine engel olduğumuzu söyledin. Arkanda kim var yalan söylemeden anlat.

+Ta-tamam anlatıcam. Ama bir şartım var

+Sence sana pazarlık yapabilecek bir hak sundum mu?

+L-lütfen eğer beni dövmezseniz söylerim.

+Şöyle yapalım. Kurallar devam etsin hak etmediğin sürece sana vurmayacaklar. Şimdi devam et.

+Arkamda yani beni tutan kişi üveybabanmış bana öyle söyledi ama adını sanını bilmiyorum sadece güçlü ve tehlikeli. Zaten ben seni sadece tehdit edecektim başka bir işim yoktu. Gerçekten lütfen bana inan.

+Tamam. Geldik üçüncü meseleye 3 yıl önce darp bir kadını darp ettiğin ve yaklaşık bir yıl önce başka bir kadını tecavüz ettiğin söyleniyor bunlar doğrumu?

Parmak kaldırıp söz istemesine sırıttım. İşte böyle adam ederler. Kafamla onaylayıp konuşması için izin verdim.

+Hayır onlar yal-

Oğuz dayanamayıp kafa attı ve Turanı susturdu böyle konularda çok hassastı kendisi. Kız kardeşini böyle şerefsizler yüzünden intihar etmişti. Oğuzu kendine zor getirmiştik. Aslında baktığımda hepsinin birer acısı vardı. Biz hepimiz sanki hayatımızın en zor anlarında birbirimizi bulmuş ve birbirinin dayanağı olmuştuk.

Oğuz
+Yalan söyleme it herif. Cibiliyetini si*erim senin. Doğruyu söyle lan.

Burnunun kırılma sesi gelen Turan ağlaya ağlaya itiraf etti zaten alacağımızı aldık. Turan'a pansuman yapması için Sinayı çağıracaktım ondan sonra da itiraflarla biraz oynayıp polise sunacaktık.

+Ben Sinayı çağırmaya gidiyorum. Gelirim hemen.

Artık gelmiş olmalılardı. Sesleri geliyordu.Bir üst kata çıkıp bakmadan konuştum.

+Sina şu adama pansuman yaparmısın?

Ortadan bir 'ne?' sesi geldi. Bu sesi daha önce duymamıştım. Kafamı kaldırıp baktığımda tanımadığım 2 erkek 1 kız vardı sanırım arkadaşları misafirliğe gelmiş.

Kumsal yanıma gelip
+Kusura bakma izinsiz çağırd-

+Ne saçmalıyorsun Kumsal ne izinsizi. Ben bu eve geldiğinizde ne demiştim. Artık bizim evimiz. İnsanlar evine misafir çağırırken başkasından izin almaz. Şimdi git ve misafirlerinle ilgilen.

Arkadaşlarına dönüp hoşgeldiniz dedim

+Benim Sina ile ufak bir işim var onu halledeyim tanışırız. Müsadenizle. Sina hadi.

Sina'yla aşağı indik. Pansuman işini hallettik ve arka kapıdan kimse görmeden çıkardık. Oğuz polise teslim etmek için peşinden gitti. Diğerleri ile yukarı çıktık Teo'nun elinde kan vardı onu silmeyi de unutmadık.
.
.
.
.
.
.