@sonbahar_ayazi
|
Arkadan gelen araba sesiyle geriye döndüm.
Komutanımın arabası duruyordu birkaç adım ötemde. Komutanın suan burada olması normal değildi.
Arabadan indiğinde üstünde asker üniforma vardı. Hızlı adımlarla yanıma yaklaştığında ne yapacağımı bilemedim.
Benim şu an yalnız kalmam lazımdı.
" Burada ne işiniz var Komutanım. "
" Ne zamandan beri sana hesap veriyorum Asiye. "
" Kusura bakmayın komutanım suan askeriye sınırları içerisinde değiliz. "
Sindirim bozuktu ne dediğimi bilmiyordum. İçin böyle desende ağzımdan bambaşka sözcükler çıkıyordu.
" Asker, her yerde askerdir Asiye kıdemli Başçavuş. Önünde bir üsteğmenin olduğunu unutma. "
"İzninizle üsteğmenim, beni bekleyen kişiler var."
" İzin senindir Başçavuş Çakmak "
Hızlı adımlarla binaya doğru yürüdüm. Aklımda bambaşka şeyler dönüyordu.
Beni takip ettiği açıkça ortadaydı, fakat neden takip etmişti.
Binanın içerisine girdiğimde hikaye anlattığım odaya girdim direk.
" Abla geldi yaşasın. " " Acaba hangi hikayeyi anlatacak. "
" Bence pamuk prensesi anlatacak. "
" Ya pamuk prenses kız ve bebek işi. Bence asker hikayesi anlatacak. "
Çocukların konuşmaları yüzünden kıkırdadım. Ve onların tam önündeki pofuduğa da ben oturdum.
" Evettt hikayeye hazırmıyızzzz. " Çocuklar hep bir ağızdan 'Evet' diye bağırınca gülümsedim.
Çocukların neşeli bağırışları içerisinde kapı açıldı.
Allah aşkına bu adam beni rahat bırakmicakmıydı.
Yamaç komutan gülen yüzüyle çocuklara bakıyordu.
" Yamaç abi de geldiiii. " Şaşkın bakışlarımdaki soru çok netti.
" Yamaç abi mi? "
" Abi , Açelya ablayla hikaye anlatın. Lütpennn. "
Çocuğun ağzından çıkan bu sözle bütün çocuklar hareketlenmişti.
Yamaç komutan yavaş adımlarla yanımdaki pufa oturunca puf çökmüştü.
Yüzünü buruşturduğunda istemeden güldüm.
" Komutanım burda ne yaptığınızı sorabilirmiyim. "
" Evet hangi masalı istersiniz. Madem masal saatiniz. "
Yamaç komutan beni takmadan çocuklarla konuşuyordu.
Bende uydum ona birbirimizi takmadan masalı anlatıp gidecektim.
" Bir zamanlar uzak ülkelerin birinde iki çocuk yaşarmış... "
" Bu iki çocuk ta çok iyi anlaşırmış. " Ben hikayeye tam başlamışken Yamaç böldü sözümü.
" Birbirinden hiç ayrılmayan bu iki çocuğun farklı hayalleri varmış. "
" Erkek olanın hayali asker olmakmış. "
Bu sefer ben böldüm sözünü.
" Kızında hayalide asker olmakmış. Fakat bitürlü erkek arkadaşına söyleyemiyormuş. Çünkü kabullenmeme korkusu varmış içinde. "
" Çok korkmuş ya asker olmak istiyorum diyince kızar diye. "
Yamaç devam ettirdi.
" Erkek oln bir gün gitmiş kızın kapısına drmişki senin hayalin ne. Ne olursa olsun arkanda durucam. "
Daha fazla uzatmak istemedim.
" Kız korka korka demiş asker olmak istiyorum. Erkek olan şaşırmış. Ama gerçektende arkasında durmuş. Ve ikiside çok iyi iki asker olmuş.
Peki çocuklar bu hikayenin mesajı nedir. "
Parmak kaldıran birkaç öğrenci arasından rasgele birini seçtim.
" Asla kendi isteklerimizden vazgeçmemek Açelya abla. "
Yüzümdeki gülüş büyüdü.
" Evet Dünya nın dediği gibi çocuklar, bu sizin hayatınız sizin resminiz. Kimsenin ona bir fırça darbesi sürmesine bile izin vermeyin. "
Ben ayağa kalktığımda Yamaçta aynı anda ayağa kalktı.
" Benden bukadar yakında görüşürüz çocuklar. "
" Abla son bişey sorabilirmiyim? "
Başımı evet anlamında salladım.
" Ordaki erkek ve kız asker sizmisiniz ?"
Şaşkın bakışlarımla Yamaç a baktığımda o gülerek çocuğa bakıyordu.
" Hayır, hayır tabikide. Bu abinizi ilk defa görüyorum. "
Hızlı adımlarla çıktığımda Yamaçta beni takip etti.
" Çocuklara yalan söylemek kolay geliyor anlaşılan. "
" Komutanım, yalansa benim yalanım. "
Binanın çıkışına geldiğimizde bana döndü.
" Seni eve bırakırım asker bugün yeterince yoruldun. "
" Tamam "
Hızlı adımlarla arabaya bindiğimizde hemen hareket ettik.
" Rütbeden çıktım. " Komutanım rütbeden çıkmıştı.
" Sor ne soracaksan Açelya "
" Beni neden takip ettiniz. "
" Çünkü kafan yerinde değildi. "
Saçmalık. Yalandı.
" Galiba gerçekten çocuklara yalan söylemek daha kolay. Ve ben çocuk değilim yalan söylüyorsunuz. "
Yarım ağız güldü.
" Timimdeki başarılı bir askerin kafası dağınıksa her ihtimale karşı takip ettim. Şansliyım ki zaten bildiğim biyere geldin. "
" Adamın söylediği yeri araştırdılarmı."
" Evet, bu akşam baskına gidiyoruz. "
" Bunu neden daha önce bana söylemediniz. "
" Rütbeye gir. "
Sirimi bozuyordu hemde çok fena.
" Komutanım herkesin haberi varmı. En geç benmi öğrendim. "
" Senin gelmeni doğru bulmuyorum Asiye"
Hızla başımı ona döndüm. Kendimi sıka sıka konuştum.
" Neden komutanım. "
" Anlaşılan bu konu hassas noktan ve orda kendini kaybetmeni istemiyorum. Görevi batırabilirsin. "
" Komutanım adamı ben yakaladım. Bu göreve gelmeye hakkım var. "
" Seni 2 saat sonra aricam o zaman sana yapacağım sınavı geçersen gelirsin. "
Konuşurken eve çoktan gelmiştik.
" Tamamdır Komutanım."
Hızlıca arabadan inip askeri lojmana girdim.
Asansör iki kişilik olduğu için bilmiyordum. Tek kişi zor sığıyordu çünkü.
Abimde zar zor kullanırdı onu. Hızlı adımlarla merdivenlerimi bitirdiğimde anahtarı cebimden çıkardım.
Kapıyı açtığım an kendimi içeriye atıp kapıyı kapattım.
Nefes nefeseydim. Abim çoktan gelmişti kapıda beni görünce hızlıca yanıma geldi.
" Açelya! Noluyor böyle iyimisin. " Beni omuzlarımdan tutup sallarken zar zor ona baktım.
" İyiyim sadece su içmem lazım. " Hızlıca beni yere oturttu ve mutfaktan su kapıp geldi.
Suyu içtiğimde kendime gelmiştim.
" Şimdi nasılsın abicim. "
Bu kelimeyi duymayalı uzun zaman olmuştu.
O an zar zor kendime gelebilmiştim. Ve karar vermiştim o göreve gidecektim. Zaaflar sadece can yakardı.
Bende canımın nekadar acıdığını yok sayıp içime atacak olabildiğince tepkisiz kalacaktım.
Bir saatimi odada geçirdikten sonra kapım çalındı. Şaşkınlığımla Gir dedim.
Abim elinde bir tepsiyle yanıma geldiğinde şaşkınlığım diz boyuydu.
Tepside peynirli makarna vardı. En sevdiğimdendi bilirdi.
Yüzümde gülümseme olunca abimde gülümsedi.
" Bugün abi kardeş günü yapalım ne dersin? "
Başımı yana yatırdım üzgünce.
"Maalesef abicim akşam operasyon var. "
" Biliyorum abicim fakat sen gitmicektin. "
" Senin haberin vardı ve bana söylemedinmi ?"
" Biraz önce Yamaç aradı o söyledi. Ve bende bi karar verdim. O operasyona birlikte gidicez. "
Gömerim açılmıştı abim yine abiliğini konuşturmuştu.
Kollarımı kocaman açıp abime sarıldım.
" Sen dünyadaki en iyi abi ve en iyi askersin. "
Oda bana sarıldığında yine kendimi ezdirmedim.
" Tabi benden sonra. " Yüzündeki sinsi sırıtışı büyüdü. Yandaki bilgisayarı aldığımda telefonuma bildirim sesi geldi.
Bilgisayarı abime verdikten sonra hızlıca telefonu aldım.
" ' Ak Pusucular ' gurubuna eklendiniz. " Gökçe beni eklemeyi unutmuştu.
Geçen görevin planlarını bana abim atmıştı.
Ak Pusucular
Gökçe : Komutanım özür dilerim sizi eklemeyi unutmuşum.
Siz : Sorun değil Gökçe.
Çağrı : Açelya komutanım sizden birşey isteyebilirmiyim?
Siz : Ne oldu bi sorunmu var?
Çağrı : Geçen yaptığınız Börek... onu anlatmaya kelimeler yetmezde. Siz beni çağırsanız.
Barış : Çağrı oğlum silah zoruyla kendini davet mi ettiricen. Hazır davet ettirirken bizi de çağırtsan ölürmüsün AÇ.
Çağrı : Valla Barlascım herkes kendi ekmeğinin peşinde.
Abimm♧ : Lan siz kimin evine kimi zorla kabul ettiriyorsunuz.
Evet abim de guruptaydı.
Çağrı : Bu kim lan numarası bende kayıtlı değil ?
Abimm♧ : Ecelin Çağrışım Bora Ege komutanın tanımadınmı beni? İstersen o börekleri ağzına tıkarım ben sen hiç zahmet etme.
Çağrı adlı kişi gruptan ayrıldı. Barış adlı kişi gruptan ayrıldı.
5. Bölüm sonu
Diğer bölüm daha hızlı ve daha heyecanlı olucak bugünlük görüşürüz Sevgilerle,saygılarla, sağlıcakla kalın Sevgilerle ~E~
|
0% |