SON ÇANIN SON YANKISI
Orada bir köy var uzakta. O köy dağların içinde, şehirden çoook uzakta bir yerdi. O köye gelen bir yabancı, köylü güzeli Fadik`i görür görmez vurulmuş, aynı hafta içinde onunla nikahlanmıştı. Ne var ki şartlar o yabancının kaldıracağı yumuşaklıkta değildi. Hem işi de orada kalmaya müsaade etmedi.
Aradan sadece birkaç hafta geçti. Zemheri bindi dağlara. Yabancı bir gece yarısı Fadik`i yatağında bırakıp çekip gitti. Sabah uyandığında yanını ve evini boş gören Fadik gittiğini anlasa da kabul edemedi.
Onu beklerken büyüdü karnı. O yabancı bir daha hiç gelmedi. Fadik bebeğiyle yapayalnız kalmıştı. Kızı Kiraz büyürken ince hastalığa tutuldu Fadik. Kiraz küçük yaşta hasta annesine bakarak biraz daha büyüdü. Annesi iyileşmedi.
"Kiraz, babanı bul" dedi son nefeslerini alırken. "Onu bul yavrum."
Sonra gözleri derin bir uykuya gömüldü. Kiraz annesini kaybettiğinde on yaşındaydı. Ona köyün muhtarı sahip çıktı eşiyle birlikte.
Günbegün biraz daha, biraz daha büyüyen Kiraz yirmi dört yaşında bir mektup aldı. Babasının öldüğünü haber veren ve bütün mirasının ona kaldığını söyleyen bir mektup.
|
0% |