Yeni Üyelik
14.
Bölüm

14.Bölüm: "Evli, Mutlu, Çocuklu"

@uuykusuzvedengesiz

Derin bir nefes alarak omzumda pışpışladığım oğlumun hâlâ susmaması git gide moralimi bozsa da bozuntuya vermeden işime devam ettim. Ben Görkem'i , Alper'de Gökalp'i uyutmaya çalışıyordu. Alper yeni yeni ayaklanmaya başlamıştı ve şimdiye kadar nasıl olduysa yine öyle desteğini eksik etmiyordu. Omzumdaki oğlumun hareketlerinin artık dinmesi ve boynuma vuran düzenli nefesleriyle gülümsedim ve Gökalp'in ağlayarak onu uyandırmasını istemediğim için hızlı adımlarla yan odaya geçtim. Görkem'i beşiğine bırakıp yumuşacık başına hafifçe bir öpücük bırakıp telsizi alıp sessiz adımlarla odadan çıktım. Tam ben kapıdan çıkarken Alper'le burun buruna gelmiştik. Alper söz konusu yakınlıktan bakışlarını dudaklarıma indirip kısık sesle mırıldandı.

"Gökalp de uyudu."

Başımı sallayıp heyecanla bir nefes verdim ve kapıdan geçmesi için yana kaydım. Alper Gökalp'i de boş olan beşiğe yatırıp yanıma geldi ve ses çıkarmamaya dikkat ederek aşağı indik. Alper omzumdaki koluyla beni iyice kendi bedenine yapıştırıp güldü.

"Geriye kaldı iki."

Alper'e gözlerimi devirip bedenlerimizi ayırdım ve mutfağa ilerledim.

"Az bi nefeslenseydik Alper ?"

Alper dediğime kahkaha atarak peşimden mutfağa geldi ve salata için çıkardığım domatesleri önüne aldı ve doğramaya başladı.

"Güzelim ben hemen demedim ki, oğlanlar biraz büyüsün tabi."

Omzumla Alper'in omzuna vurup koluna yaslandım.

"Artık nasıl kalpten istediysen birinci yılımız dolmadan iki evlat sahibi olduk bile."

Alper yüzünden eksik etmediği gülümsemesiyle bana döndü ve başıma bir öpücük bıraktı.

"Sayende."

Alper'in sözleriyle bakışlarımı kaçırdım ve önündeki domatesleri kendi önüme çektim.

"Hadi sen geç otur. Çok bile ayakta kaldın."

Alper gözlerini devirip sözümü dinlemek yerine arkamdan kollarını belime sardı ve başını boynuma yasladı.

"Bir şey olmaz. Senin kokun her şeyden iyi geliyor bana."

Başımı omzuna yaslayıp gözlerimi kapattım. Şu an o kadar huzurluydum ki bu anın bozulmaması için neleri vermezdim.

Alper başımın üstüne bir öpücük bıraktı ve beni kendine döndürdü. Elimden tutup beni de kendiyle birlikte sandalyeye çekti. Her zaman yaptığı gibi sağ şakağımdan da öpüp gülümsedi.

Ellerimi tişörtünün yakasına attım ve düzgün olmasına rağmen düzeltiyormuş gibi yaptım.

"Alper ?"

Alper bakışları dudaklarımda mırıldandı.

"Hı ?"

Tepkisine güldükten sonra duruşumu dikleştirdim ve az önceye göre daha ciddi bir ifadeyle yutkunarak gözlerine baktım.

"Hani doğumda sizin gitmeniz gereken bir operasyon vardı. Siz gidemediniz." dedim tepkisini ölçmek için kendimi biraz geri çekip ifadesini tartmaya çalıştım.

"N'oldu sonra o durum, halloldu mu ?"

Alper dudaklarını ıslatıp neyi ne kadar söyleyebileceğini tartıp bana döndü.

"Halloldu. Biraz gecikmeli de olsa, hiçbir zayiat verilmeden halloldu güzelim. Sen merak etme."

Her ne kadar bu konuyu açmaktan hem kendi açımdan hem de onun açısından çekindiğimden bu zamana kadar soramamıştım. Fakat daha fazla merakımı dizginleyemeyeceğimi, doğumdan beri ara ara rüyamda gördüğüm devrilen bir askeri aracın görüntüsünden anlayabiliyordum. Ben içimde tuttukça endişelerim daha da artıyor, hiç alakasız bir anda aklımı bu rüyalar işgal ediyor ve diken üstünde durmama sebep oluyordu. En başta Alper'i işini bilerek kabul ettiğim ve bununla zaten gurur duyduğum için bununla ilgili tek kelime de konuşmamıştım zaten.

Yutkunarak başımla onu onaylayıp dudaklarına dudaklarımı bastırdım. Kısa bir öpücüğün ardından kucağından kalktım ve yarım kalan salata malzemelerinide hazırladım. Arada bir tadı nasıl olmuş diye Alper'e tattırdığım yemekler de hazır olduğunda baş başa yemeğimizi yedik. Bulaşıkları da Alper'in yardımıyla toplayıp hallettiğimizde çocukları emzirme saatinin geldiğini görüp Alper'i salonda bırakıp yukarıya çocukların odasına çıktım. Çocukları da emzirdikten sonra yorgun bir şekilde az önce odamıza geçen kocamın yanına gittim. Bu yorgunluğun üzerine sevdiğim adamın göğsünde huzurlu bir uykuysa tüm yorgunluğumu unutturdu.

 

•••

 

Güne en güzel başlamanın yolu kimisine göre belki öpülerek uyanmak, kimilerine göre erken kalkmak, kimilerine göre ise çocuklarının sesiyle birlikte hazır kahvaltı kokularına uyanmaktır. Benimki sonuncuydu. Evi saran yemek kokularının akabinde evlatlarımın şen şakrak gülüş sesleri taa aşağıdan kulaklarıma doluyordu. Dudaklarımdaki gülümsemeyle üzerimdeki örtüyü kenara atıp tetkiklerimi giydim. Aheste adımlarla aşağı indim ve kapıdan favori üçlümü izlemeye başladım. Alper kendi kendine mırıldandığı şarkısını bölüp oğullarımıza döndü ve keyifli olduğu her halinden belli bir şekilde az önceye göre daha yüksek bir sesle konuştu.

"Anneniz de uyanmış."

Benden tarafa hiç bakmamasına rağmen anlamasına daha önceden de şahit olduğum için şaşırmadan mutfağa girdim ve adımlarımı onlara doğru yönelttim.

"Acıktınız mı bakalım siz sıpalar ?"

Alper çocuklara sorduğu sorusuna bir cevap beklemeden gözlerini gözlerime dikip devam etti.

"Ben çok acıktım."

Alper'in bakışları karşısında yerimde sallanarak konuştum.

"Ben de çok acıktım."

Alper dudaklarındaki küçük tebessümüyle önlerinde eğildiği pusetlerdeki çocuklarımıza birer öpücük verip ayaklandı ve bana döndü.

"Ee anneleri, önce hangimizi doyuruyorsun ?"

Kaşlarımı hafif çatıp anlamazca ona baktım.

"Nasıl yani ?"

Alper başını sağ omzuna eğip muzırca bir ifadeyle sorumu cevapladı.

"Çocukları mı beni mi ?"

Alper'in dibime kadar girmiş yüzünü gülerek yavaşça ittim.

"Bir anne olarak evlatlarımı doyurmak birinci görevim."

Alper gözlerini kısarak bakışlarını ikizlere çevirdi.

"Ne çabuk papucum dama atıldı."

Omuzlarımı silkip Görkem'i kucağıma alıp yatırdım ve emzirmeye başladım. Aradan geçen beş dakikanın ardından artık karnını doyurmadan oyun oynamaya geçtiğini fark edip kendimden ayırdım.

"Evet, bu beyefendi tamamdır."

Alper dediğime gülüp Görkem'i kucağımdan alıp yerine bıraktı ve Gökalp'i kucağıma verdi. Kısa bir süre sonra küçük oğlumu da doyurduktan sonra onu da yerine bıraktım. Ellerine oyalanmaları için canlarını yakmayacak oyuncaklarından verip geri çekildim. Alper'e döndüğümde zaten bende olan bakışlarıyla karşılaşınca başımı salladım.

"Ne oldu ?"

Alper gülerek yüzümü avuçları arasına aldı ve alnımdan öptü.

"Harika bir anne oldun."

Alper'in gülüşü bulaşıcı bir hastalık gibi bana da bulaştığında kendimi ellerinden zor kurtardım.

Alper derin bir nefes bırakarak masadaki yerine oturdu ve çayından bir yudum alıp bana döndü.

"Annem aradı az önce. Akşam bize gelmek istiyorlarmış. Çocukları özlemişler."

Başımı sallayıp onu onayladığımda ağzındaki zeytin çekirdeğini çıkarıp dudaklarını araladı.

"Farkında mısın, çocuklar olduğundan beri ailelerimiz bizden önce onları soruyor."

Gülerek çocuklarıma uzaktan öpücük atıp birbirlerine salladıkları ellerini izledim.

"Ben olsam bende bizim yerimize onları sorardım."

Alper yamuk gülümsemesiyle gözlerime baktı.

"Çünkü birbirine aşık birer anne babanın çocukları onlar."

Alper'in sözleri ağzım doluyken gülümseye çalıştığım için boğazıma kaçarken kısa süreli bir öksürük krizi geçirdim ve çaresizce Alper'in sırtıma vurmasının bir işe yaramasını umdum. Saniyeler sonra önüme uzatılan suyu da içtikten sonra nihayet sakinleşmiştim.

Güle oynaya yaptığımız kahvaltımızın ardından akşam için birkaç yemek yapıp çocuklarla oyun oynamıştık. Aslına bakarsak, çocukların yaptığımız şeylerin oyun olup olmadığını anlayıp anlayamadığını bilemiyordum. Fakat bir yerden sonra Alper'le ikimiz kendimizi oyuna kaptırmış, çocukların uyuyup kaldıklarını bile çok sonra fark etmiştik. Daha sonra çocuklarımızın ne kadar tatlı olduklarıyla ilgili birbirimizi övmüş, şükürlerle bu faslı da bitirmiştik. En nihayetinde öyle böyle akşamı ettiğimizde Ayla annemler gelmişti ve birlikte gayet hoş saatler geçirmiştik. Hatta bir ara artık Alper işe dönmek istediği için Ahmet babam ve Alper misafir odasına tıkılıp işle ilgili bir şeyler bile konuşmuştular.

Alper salona geleli çok olmamıştı ki çalan telefonla ayaklanıp odadan çıktı. Gözlerim Alper'in çıktığı kapıda dolanırken ağlayan bebeğimle onu omzuma yatırıp öpe koklaya sallayarak sakinleştirmeye çalıştım. Artık işle ilgili telefon konuşmaları da başladığına göre, bizde yine başlıyorduk.

 

-Bölüm Sonu-

Oy veren yorum yapan eller dert görmesin teşekkürler 😏😌

Loading...
0%