40. Bölüm

+++

Gözlerimi araladığımda lanet bir baş ağrısıda kendini gün yüzüne çıkarmıştı. Son anda dudaklarımı ısırıp küfürün çıkmasına engel oldum.. Yine bağlanmıştım! Sedyeye bağlanmış acınası bir haldeydim! Gözlerimin önüne gelen anılar başıma çivi darbesiyle eş değerdi.

Efser.. buraya gelmişti.. Ben .. Lanet olsun!

"Çözün beni , çözün! Sktr! Lanet " diye bağırmaya başladım var gücümle.

Bir anda kapı açılınca debelenmeye ara verdim.

İlaç saati gelmişti kesin! İlaç saati olmadan bir Allahın kulu girmiyor buraya.

" Deniz Bey sakin olur musunuz! " diye sertçe uyardı. Mini boy hemşire.

" Evet, tabi ki sakin olurum. Sinirli olmam için sebeplerim olması gerekir değil mi? Mesela lanet bir klinikte yatmam gerek! Ellerimin kollarımın bağlı olması gerek ve yoksulluk krizlerimin çoğalması gerek değil mi?! " içimde ki nefret tükenmiyordu. O kadar bağırmıştım ki boğazımın kuruduğunu ve artık acımaya başladığını hissettim.

" Böyle yapmanız sizin zararınıza Deniz Bey. "

" Biyle yıpnız sizin zırınızı Diniz Biy" dedim onu taklit ederek. Cidden burası bana iyi gelmiyordu.

Allah aşkına kime iyi gelir ki!

Dört duvar ve lanet bir beyaz.

Hayır kesinlikle beyaz masum değil! Kesinlikle en tehlikeli renktir beyaz.

Ölümü çağrıştırır, kefenin rengini çağrıştırıyor ve lanet uyuşturucu. Kimse demesin en masum renk beyazdır diye. Bunu söyleyenler Gece'nin gözlerinin rengini görmemiş.

Efser Gece Şen.. 12 harf 3 kelime.. Ve cümleye dökülemeyen binlerce hece.

"İlaçları içmeniz gerekiyor Deniz Bey " diye düşüncelerimi böldü mini boy.

" Beni ne zaman çözeceksiniz? Bu kan dolaşımı için zararlı. "

" O kadar gerizekalı değilmiş en azından " diyerek birşeyler geveledi ama ben birşey anlamadım.

" Size bir soru sordum değil mi? "

" İlaçları içtikten sonra beyefendi. " dedi net bir şekilde.

İlaçları bildiğin ağzıma tıkıp suyu dikti, suyun yarısı boynuma inerken suratından bir mimik oynamamıştı.

" Çok naziksin " diyebildim imayla.

Sanırım birazdan titremelerim başlayacak ben uyuşturucu için yalvarırken uyuya kalacağım..

Beni çözdükten sonra dikkatlice suratıma bakıp başını sallayıp arkasını döndü.

" Hey hemşire " dedim. Gece buraya gelmişmiydi yoksa lanet bir hayal yada rüyaymıydı?

" Adım Filiz, hey hemşire değil. " yapmacık bir şekilde gülümsedi.

" Beni güzel bir bayan görmeye geldi mi? " dikkatini çekmiş olmalıyım ki. Tek kaşını kaldırıp bana tamamen döndü. Ellerini ceplerine koyup kendinden emin bir duruş sergiledi.

" Yeşil gözlü güzel bir kadın mıydı? " sırıttım . Gelmişti, sultanım gelmişti! Beni, Deniz'ini görmeye gelmişti.

Unutmamıştı.

" Evet , çok güzel değil mi? "

" Çok güzel fakat sizi sevmesi büyük bir kusur! " diyince kaşlarımı çattım. " Unutmayı tercih ettiniz herhalde. Bugün o bayanı duvara sıkıştırıp boynunu sıktınız. " diyince gözlerim fal taşı gibi açıldı.

" Ben b-en mi? " diyerek kekeledim.

" Evet Deniz bey. Siz, size aşık bir kadın bugün çok kırdınız. " dedi ve kapı çarparak dışarı çıktı.

Kapı kitlendikten sonra nefesim hızlandı. Etrafa bakınıp olayları hatırlamaya çalıştım.

Senden nefret etmiyorum.. Senden tiksiniyorum.. Beni buraya tıktığın için.. Hayatıma girdiğin için..
Uzak dur benden, sevme beni.. Lanet olsun herşey senin yüzünden.. Benden uzak dur.. Yaşadığım şehirde yaşama.. Her günüm senden nefret ederek geçecek..

Dediklerim ışık hızıyla beynime çekiç görevi görürken. Yavaşça gözlerimi kapattım.. Yanağıma akan su damlacıkları şuan umrumda değildi.

Benim Allah belamı versin. Ağlayışı gözlerimin önüne gelince nefesimden nefret ettim.

Nasıl erkektim lan ben nasıl! Birden sinirle yerimden kalkıp duvarımı yumruklamaya başladım.
Efserin canını yakıyorum..

Bu el onun boğazına nasıl yapışır! Beya duvara kan kırmızısına bulanırken hıçkırıklarım çoğaldı. Duraksayıp duvara yaslanarak çömeldim..

"Gecem! " kanayan elimi umursamadım yüzümü avuçladım. " Affet beni! Kokusuna kurban olduğum affet! " Bir süre içimdeki zehiri gözlerimden atarken başımı geri yasladım.

" Sen lanet bir herifsin Güney " diye fısıldadım.

" O kız sana güveniyordu. O kız sana aşıktı lan pezevenk aşık! Sen ne yaptın biliyor musun? Her seferinde onu hayal kırıklığı yaşattın. Onun güzel dünyasını başına yıktın ! " kalbim dile gelmiş mantığımı ırzına geçiyordu. Ah sınırının birisi ben görse burdan kurtulmak imkansız olurdu.

" Okunmuş pezevenksin Deniz Güney " dedi kalbimin inatla bağıran sesi.

" Kesinlikle öyleyim lanet olsun! " dedim dudağımı ısırarak başımı duvara vurdum Bir kaç defa.

" Canını yaktığını hissettim. " dedi sesine kurban olduğum. Gözlerim yavaşça açılırken görüş açım bulanıktı.

" Efser " diyebildim.

Ah ismini sevdiğim.

" Burdayım can yakanım. Burdayım ve seni seyrediyorum. " dediğinden gözlerimi kapattım. Elmacık kemikleri tekrar nemlenince içimden okkalı bir küfür savurdum kendime.

" Gecem ben.. " ne diyecektim ? Bilerek yakmadım canını pardon kuzenim mi yakmış diyeyim?

Başımı bir kere daha geri vurdum. Mizah anlayışım bile mala döndü!

" Dur düşüneyim, canımı bilerek yakmadın değil mi? " dedi yataktan kısa bacaklarını sarkıttı.

" Efser " diyince kalktı. Eli elime değdi.

" Canını yakıyorsun ama benim canım daha fazla yanıyor Deniz. Daha beter yapıyorsun! "

" Gecem ben ben ister miydim böyle olmasını? "

" Seni sevmek yüksek kattan düşmek gibi. "

Elime dokundu. Güzel gözleri gözlerimi buldu. " Her defasında kendini o kattan atmak gibi. " eli yüzüme değdi bende gözlerimi kapattım.

Kiraz çiçeği gibi kokan koksunu ciğerlerime çektim.

" Seni seviyorum Deniz. Seni seviyorum ama canım yanıyor. " yanağımda ki eline dokundum. Avuç içini koklayarak öpücük kondurdum.

"Canımı yakma daha fazla ne olur " dediğinde kendime çekip sımsıkı sarıldım.

" Affet beni.. Affet.. Yaptığım hatalar için affet güzel gözlüm.. Senin gibi aşkımza sahip çıkmadığım için affet beni nolur.. Sana zarar gelmesin diye kendimde uzak tuttuğum için affet " dedim titreyen sesimle. Kendini geri çekip gülümseyerek bana baktı.. Sağ elini kalbimin üzerine koydu..

" Ben orayı mühürledim sevgilim. Ben sana , sen bana aitsin. İyileş iyileş ki aşkımız artık yazı yaşasın.. " elleriyle gözlerimi kapattı..

" Beni yalnız bırakma Efser, korkuyorum.. "

"Sen hiçbir zaman yalnız kalamazsın Deniz , ben burdayım.. Artık dinlenme vakti.. sesi gittikçe fısıltıya dönüşmüştü. Gözlerim sonunda uykuya teslim olmayı kabul etti...